English | Turkish | |
---|---|---|
General | ||
General | haul up v. | çıkarmak |
General | haul up v. | yön değiştirmek |
General | haul up v. | düzeltmek |
Phrasals | ||
Phrasals | haul up v. | durmak |
Phrasals | haul up v. | durma noktasına gelmek |
Colloquial | ||
Colloquial | haul up v. | suçlayarak hesap sormak |
Colloquial | haul up v. | eleştirmek |
Marine | ||
Marine | haul up v. | orsa etmek |
English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | haul-up n. | yukarı doğru v şeklini alan ip merdiven | ||
General | haul someone (up) before someone v. | birisini (hakim) önüne/karşısına çıkarmak | ||
General | haul someone (up) before someone v. | birisini (hakim/mahkeme) huzuruna çıkarmak | ||
General | haul up somewhere v. | bir yerde durmak | ||
General | haul the suspect up before the judge v. | zanlıyı hakimin huzuruna çıkarmak | ||
General | haul up somewhere v. | (aracı vb) bir yere çekmek | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | haul something up (from something) v. | bir şeyi (bir yerden) yukarı çekmek | ||
Phrasals | haul something up (from something) v. | bir şeyi (bir yerden) çekip çıkarmak | ||
Idioms | ||||
Idioms | haul oneself up by one's bootstraps v. | kendi çabalarıyla bir yerlere gelmek | ||
Idioms | haul oneself up by one's bootstraps v. | kendi çabalarıyla başarmak | ||
Idioms | haul (oneself) up by bootstraps v. | kendi çabalarıyla başarmak | ||
Idioms | haul (oneself) up by bootstraps v. | kendi çabalarıyla bir yerlere gelmek | ||