kaçakçılığı - Turkish English Dictionary
History

kaçakçılığı



Meanings of "kaçakçılığı" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
kaçakçılığı smuggle n.

Meanings of "kaçakçılığı" with other terms in English Turkish Dictionary : 75 result(s)

Turkish English
General
gümrük kaçakçılığı smuggling n.
döviz kaçakçılığı smuggling of foreign exchange n.
kadın kaçakçılığı woman trafficking n.
insan kaçakçılığı human smuggling n.
yasa dışı uyuşturucu kaçakçılığı illicit traffic n.
esrar kaçakçılığı hashish smuggling n.
silah kaçakçılığı arms smuggling n.
akaryakıt kaçakçılığı fuel smuggling n.
göçmen kaçakçılığı migrant smuggling n.
tarihi eser kaçakçılığı historical artifact smuggling n.
silah kaçakçılığı gunrunning n.
tarihi eser kaçakçılığı historical artifacts smuggling n.
uyuşturucu kaçakçılığı drug smuggling n.
uyuşturucu kaçakçılığı drug trafficking n.
köle kaçakçılığı gemisi blackbirder n.
tekneyle göçmen kaçakçılığı boatlift n.
alkol kaçakçılığı rum-running n.
(ingiltere'den) koyun kaçakçılığı yapma owling n.
içki kaçakçılığı yapmak bootleg v.
kaçakçılığı yapmak run v.
silah kaçakçılığı yapmak smuggle arms v.
silah kaçakçılığı yapmak be engaged in arms smuggling v.
silah kaçakçılığı yapmak smuggle weapons v.
uyuşturucu kaçakçılığı yapmak smuggle drugs v.
Colloquial
sigara kaçakçılığı buttlegging n.
Trade/Economic
döviz kaçakçılığı foreign exchange smuggling n.
kaçakçılığı önlemekle görevli zırhlı araç revenue cutter n.
kambiyo kaçakçılığı foreign exchange smuggling n.
vergi kaçakçılığı tax fraud n.
vergi kaçakçılığı tax evasion n.
vergi kaçakçılığı evasion of taxes n.
vergi kaçakçılığı tax dodging n.
vergi kaçakçılığı tax evasion n.
vergi kaçakçılığı fiscal evasion n.
vergi kaçakçılığı evasion of tax n.
Law
yasadışı uyuşturucu madde kaçakçılığı ve dağıtımı narcotraffic n.
yasadışı uyuşturucu madde kaçakçılığı ve dağıtımı narcotrafficking n.
yasadışı uyuşturucu madde kaçakçılığı ve dağıtımı narco-trafficking n.
deniz kaçakçılığı maritime trafficking n.
göçmen kaçakçılığı smuggling of migrants n.
gümrük kaçakçılığı smuggling n.
göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti migrant smuggling and human trafficking n.
insan ticareti/kaçakçılığı trafficking in human beings n.
insan kaçakçılığı ile mücadele combating human trafficking n.
insan kaçakçılığı human trafficking n.
insan ticareti/kaçakçılığı trafficking of human beings n.
içki kaçakçılığı bootlegging n.
sahte mal kaçakçılığı trafficking in counterfeit goods n.
silah kaçakçılığı trafficking of arms n.
sigara kaçakçılığı cigarette trafficking n.
sigara kaçakçılığı cigarette smuggling n.
silah kaçakçılığı weapons smuggling n.
silah kaçakçılığı gunrunning n.
silah kaçakçılığı yapma gunrunning n.
silah kaçakçılığı arms trafficking n.
tarihi eser kaçakçılığı illegal trafficking of historical works n.
tütün kaçakçılığı tobacco smuggling n.
uyuşturucu madde kaçakçılığı ile mücadele fight against illicit traffic of narcotics n.
uluslararası vergi kaçakçılığı international tax evasion n.
vergi kaçakçılığı tax evasion n.
içki kaçakçılığı yapmak bootleg v.
kaçakçılığı önleyen antismuggling adj.
kaçakçılığı azaltan antismuggling adj.
Politics
göçmen kaçakçılığı migrant smuggling n.
göçmen kaçakçılığı smuggling of migrants n.
insan kaçakçılığı human smuggling n.
insan kaçakçılığı human trafficking n.
silah kaçakçılığı arms trafficking n.
uyuşturucu kaçakçılığı illegal trafficking in drugs n.
uyuşturucu kaçakçılığı drug trafficking n.
Technical
uyuşturucu kaçakçılığı drug trafficking n.
Aeronautic
uyuşturucu madde kaçakçılığı illegal trafficking of narcotics n.
Military
silah-mühimmat kaçakçılığı weapon and ammunition smuggling n.
Slang
vücut içerisinde uyuşturucu madde kaçakçılığı yapan kimse body-packer n.
vergi kaçakçılığı skimming n.