oturtulmuş - Turkish English Dictionary
History

oturtulmuş



Meanings of "oturtulmuş" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
oturtulmuş fitted adj.

Meanings of "oturtulmuş" with other terms in English Turkish Dictionary : 12 result(s)

Turkish English
General
kazığa oturtulmuş kelle head on a spike n.
kazığa oturtulmuş kafa head on a spike n.
tahta oturtulmuş enthroned adj.
karaya iyi bir şekilde oturtulmuş finely stranded adj.
dikine oturtulmuş upended adj.
anahtarla oturtulmuş keyed adj.
yanlış şekilde oturtulmuş misset adj.
Technical
ağır dikdörtgen kaidenin üzerine oturtulmuş uzun dik çubuk ile bu çubuğa bağlı halka ve kıskaçlardan oluşan laboratuvar gereci ringstand n.
Marine
denizcilere yol gösteren karaya oturtulmuş uyarı ışığı ya da deniz feneri seamark n.
tabana oturtulmuş enerji santralı bottom-seated power plant n.
tabana oturtulmuş dalga sönümleyici dalgakıran bottom-seated wave-absorbing breakwater n.
bahar gelgiti yüksekliğinde bir sonraki gelgite kadar yüzmeyecek şekilde karaya oturtulmuş beneaped adj.