prejudiced

Meanings of "prejudiced" in Turkish English Dictionary : 6 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	prejudiced adj.	önyargılı
Some people are prejudiced against outsiders. Bazı insanlar yabancılara karşı önyargılıdır. More Sentences
General
2	General	prejudiced adj.	ön yargılı
Tom is prejudiced. Tom ön yargılıdır. More Sentences
Law
3	Law	prejudiced adj.	zarar gören
Most people's lives were directly prejudiced by the war. Savaş nedeniyle hayatı doğrudan doğruya zarar gören pek çok insan var. More Sentences
General
4	General	prejudiced adj.	yanlı
5	General	prejudiced adj.	taraflı
6	General	prejudiced adj.	peşin hükümlü

Meanings of "prejudiced" with other terms in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	be prejudiced v.	ön yargılı olmak
I know Tom is prejudiced. Tom'un ön yargılı olduğunu biliyorum. More Sentences
2	General	prejudiced person n.	önyargılı insan
3	General	prejudiced behaviour n.	yanlı davranış
4	General	without being prejudiced by somebody else adv.	etki altında kalmadan
5	General	in a prejudiced way adv.	önyargılı olarak
6	General	in a prejudiced way adv.	önyargılı bir şekilde
Law
7	Law	prejudiced party n.	mutazarrır taraf
Politics
8	Politics	prejudiced interests n.	zarara uğrayan çıkarlar