History

rahatsız etmek

Meanings of "rahatsız etmek" in English Turkish Dictionary : 162 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	rahatsız etmek	annoy v.
2	Common Usage	rahatsız etmek	harass v.
3	Common Usage	rahatsız etmek	discomfort v.
4	Common Usage	rahatsız etmek	disturb v.
General
5	General	rahatsız etmek	bait v.
6	General	rahatsız etmek	enchafe v.
7	General	rahatsız etmek	distemper v.
8	General	rahatsız etmek	distract v.
9	General	rahatsız etmek	chafe v.
10	General	rahatsız etmek	devil v.
11	General	rahatsız etmek	derange v.
12	General	rahatsız etmek	mobbing v.
13	General	rahatsız etmek	smite v.
14	General	rahatsız etmek	impose on v.
15	General	rahatsız etmek	rasp v.
16	General	rahatsız etmek	plague v.
17	General	rahatsız etmek	put somebody to inconvenience v.
18	General	rahatsız etmek	worry v.
19	General	rahatsız etmek	impose upon v.
20	General	rahatsız etmek	discomfort v.
21	General	rahatsız etmek	put upon v.
22	General	rahatsız etmek	trouble v.
23	General	rahatsız etmek	inconvenience v.
24	General	rahatsız etmek	chivvy v.
25	General	rahatsız etmek	disquiet v.
26	General	rahatsız etmek	hump v.
27	General	rahatsız etmek	spite v.
28	General	rahatsız etmek	hatchel v.
29	General	rahatsız etmek	goad on v.
30	General	rahatsız etmek	make a draft on v.
31	General	rahatsız etmek	indispose v.
32	General	rahatsız etmek	exulcerate v.
33	General	rahatsız etmek	pester v.
34	General	rahatsız etmek	fret v.
35	General	rahatsız etmek	badger v.
36	General	rahatsız etmek	harry v.
37	General	rahatsız etmek	bother v.
38	General	rahatsız etmek	get in someone's hair v.
39	General	rahatsız etmek	goad v.
40	General	rahatsız etmek	nag v.
41	General	rahatsız etmek	disturb v.
42	General	rahatsız etmek	ruffle v.
43	General	rahatsız etmek	hassle v.
44	General	rahatsız etmek	molest v.
45	General	rahatsız etmek	incommode v.
46	General	rahatsız etmek	bug v.
47	General	rahatsız etmek	harried v.
48	General	rahatsız etmek	perturb v.
49	General	rahatsız etmek	discommode v.
50	General	rahatsız etmek	chivy v.
51	General	rahatsız etmek	get in somebody's hair v.
52	General	rahatsız etmek	harass v.
53	General	rahatsız etmek	get to someone v.
54	General	rahatsız etmek	embarrass v.
55	General	rahatsız etmek	bite v.
56	General	rahatsız etmek	chivy up v.
57	General	rahatsız etmek	offend v.
58	General	rahatsız etmek	tose v.
59	General	rahatsız etmek	harry v.
60	General	rahatsız etmek	get v.
61	General	rahatsız etmek	rark v.
62	General	rahatsız etmek	tease v.
63	General	rahatsız etmek	chaw [dialect] v.
64	General	rahatsız etmek	noie [obsolete] v.
65	General	rahatsız etmek	noy v.
66	General	rahatsız etmek	torment v.
67	General	rahatsız etmek	toss v.
68	General	rahatsız etmek	tweag [dialect] v.
69	General	rahatsız etmek	tweak v.
70	General	rahatsız etmek	uncalm v.
71	General	rahatsız etmek	engarboil v.
72	General	rahatsız etmek	vex v.
73	General	rahatsız etmek	jangle v.
74	General	rahatsız etmek	upheave v.
75	General	rahatsız etmek	bego v.
76	General	rahatsız etmek	hale [obsolete] v.
77	General	rahatsız etmek	harrage [obsolete] v.
78	General	rahatsız etmek	harrow v.
79	General	rahatsız etmek	haunt v.
80	General	rahatsız etmek	bug v.
81	General	rahatsız etmek	hetchel v.
82	General	rahatsız etmek	horrify v.
83	General	rahatsız etmek	mistemper v.
84	General	rahatsız etmek	moither [dialect] v.
85	General	rahatsız etmek	moider [dialect] v.
86	General	rahatsız etmek	mommuck v.
87	General	rahatsız etmek	monster [australia] v.
88	General	rahatsız etmek	hurry [dialect] [uk] v.
89	General	rahatsız etmek	gig v.
90	General	rahatsız etmek	chivey v.
91	General	rahatsız etmek	chouse v.
92	General	rahatsız etmek	gravel v.
93	General	rahatsız etmek	overset v.
94	General	rahatsız etmek	rock v.
95	General	rahatsız etmek	rowel v.
96	General	rahatsız etmek	rumpus v.
97	General	rahatsız etmek	impester [obsolete] v.
98	General	rahatsız etmek	disease [obsolete] v.
99	General	rahatsız etmek	disfurnish [dialect] v.
100	General	rahatsız etmek	dislocate v.
101	General	rahatsız etmek	disoblige v.
102	General	rahatsız etmek	distrain [obsolete] v.
103	General	rahatsız etmek	distress v.
104	General	rahatsız etmek	cumber [obsolete] v.
105	General	rahatsız etmek	inquiet [obsolete] v.
106	General	rahatsız etmek	discommodate [obsolete] v.
107	General	rahatsız etmek	disconvenience [dialect] v.
108	General	rahatsız etmek	pheese v.
109	General	rahatsız etmek	scuffle v.
110	General	rahatsız etmek	spight v.
111	General	rahatsız etmek	spruce v.
112	General	rahatsız etmek	stir v.
Phrasals
113	Phrasals	rahatsız etmek	tense up v.
114	Phrasals	rahatsız etmek	knock up v.
115	Phrasals	rahatsız etmek	bother someone with someone or something v.
116	Phrasals	rahatsız etmek	put somebody out v.
117	Phrasals	rahatsız etmek	put off v.
118	Phrasals	rahatsız etmek	put out v.
119	Phrasals	rahatsız etmek	eat up v.
120	Phrasals	rahatsız etmek	run into v.
121	Phrasals	rahatsız etmek	beat up v.
Colloquial
122	Colloquial	rahatsız etmek	chap v.
123	Colloquial	rahatsız etmek	badger to death v.
124	Colloquial	rahatsız etmek	eat (someone or something) v.
125	Colloquial	rahatsız etmek	eat v.
126	Colloquial	rahatsız etmek	goof on v.
127	Colloquial	rahatsız etmek	bullyrag v.
128	Colloquial	rahatsız etmek	ride v.
Idioms
129	Idioms	rahatsız etmek	fret the gizzard v.
130	Idioms	rahatsız etmek	cross (one's) bows v.
131	Idioms	rahatsız etmek	drive (someone) buggy v.
132	Idioms	rahatsız etmek	cause (one) qualms v.
133	Idioms	rahatsız etmek	cause qualms v.
134	Idioms	rahatsız etmek	cream one's corn v.
135	Idioms	rahatsız etmek	get someone's goat v.
136	Idioms	rahatsız etmek	get under skin v.
137	Idioms	rahatsız etmek	get under somebody's skin v.
138	Idioms	rahatsız etmek	give a hard time v.
139	Idioms	rahatsız etmek	have stick in craw v.
140	Idioms	rahatsız etmek	make gorge rise v.
141	Idioms	rahatsız etmek	stick in your craw v.
142	Idioms	rahatsız etmek	stick in the craw v.
Law
143	Law	rahatsız etmek	incommode v.
144	Law	rahatsız etmek	molest v.
Construction
145	Construction	rahatsız etmek	irritate v.
Archaic
146	Archaic	rahatsız etmek	turmoil v.
147	Archaic	rahatsız etmek	infest v.
148	Archaic	rahatsız etmek	solicit v.
149	Archaic	rahatsız etmek	spurgall v.
Slang
150	Slang	rahatsız etmek	nudge v.
151	Slang	rahatsız etmek	gripe one’s ass v.
152	Slang	rahatsız etmek	gripe one’s butt v.
153	Slang	rahatsız etmek	gripes one’s butt v.
154	Slang	rahatsız etmek	gripes one’s ass v.
155	Slang	rahatsız etmek	give (one) the screaming abdabs v.
156	Slang	rahatsız etmek	give someone the screaming abdabs v.
157	Slang	rahatsız etmek	rag about v.
158	Slang	rahatsız etmek	yank v.
159	Slang	rahatsız etmek	creep out v.
160	Slang	rahatsız etmek	sketch out v.
British Slang
161	British Slang	rahatsız etmek	rag v.
162	British Slang	rahatsız etmek	jip v.

Meanings of "rahatsız etmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 139 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	rahatsız etmek (birini)	bother with v.
2	General	belirli bir şey yaparak birini sürekli rahatsız etmek	plague someone with v.
3	General	rahatsız etmek (dar bir giysi)	bind v.
4	General	başkalarını rahatsız etmek	get in other people's hair v.
5	General	birisini rahatsız etmek	get on someone's tits v.
6	General	sürekli rahatsız etmek	pester v.
7	General	birini rahatsız etmek	get in someone's hair v.
8	General	birini rahatsız etmek	get under one's skin v.
9	General	ile gücendirmek/rahatsız etmek	offend someone with something v.
10	General	tekrar rahatsız etmek	reimportune v.
11	General	aşırı derecede rahatsız etmek	put one's teeth on edge v.
12	General	sürekli soru sorarak rahatsız etmek	batter v.
13	General	(giysi) rahatsız etmek	bind v.
14	General	(birisini) rahatsız etmek	hagride v.
15	General	sürekli söylenerek rahatsız etmek	hen-peck v.
16	General	sürekli şikayet ederek rahatsız etmek	hen-peck v.
17	General	ardı ardına soru ve eleştirilerle rahatsız etmek	brace v.
18	General	(kendini) rahatsız etmek	mismake v.
19	General	(bir grup av hayvanı) avcıyı rahatsız etmek	mob v.
20	General	şiddetli şekilde rahatsız etmek	murder v.
21	General	rahatsız edici bir etken teşkil etmek	rumble v.
22	General	kulağı rahatsız etmek	dissonate v.
23	General	sürekli rahatsız etmek	bedevil v.
24	General	sürekli rahatsız etmek	dun v.
25	General	(kişinin vicdanı) rahatsız etmek	prick v.
26	General	(birini) rahatsız etmek	outstare v.
27	General	önceden rahatsız etmek	preindispose v.
28	General	(taciz anlamında) rahatsız etmek	shag v.
29	General	aynı sesleri çıkarıp durarak rahatsız etmek	beat [obsolete] v.
Phrasals
30	Phrasals	rahatsız/gıcık etmek	bother with (someone or something) v.
31	Phrasals	rahatsız etmek/başına bela olmak	pester (one) about (someone or something) v.
32	Phrasals	bir konuda birini rahatsız etmek	pester someone about something v.
33	Phrasals	birini rahatsız etmek	pull someone about v.
34	Phrasals	birini rahatsız etmek	yank someone around v.
35	Phrasals	birini rahatsız etmek	shove someone around v.
36	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şey) için rahatsız etmek	devil (someone or something) for (something) v.
37	Phrasals	(birini/bir hayvanı bir şey) için rahatsız etmek	devil (someone or an animal) for something v.
38	Phrasals	(birini) rahatsız etmek	get to (someone) v.
39	Phrasals	(birini/kendini biriyle/bir şeyle) rahatsız etmek	trouble (someone or oneself) with (someone or something) v.
40	Phrasals	birini bir şeyle rahatsız etmek	trouble someone with something v.
41	Phrasals	birini bir şeyle rahatsız etmek	beset someone with something v.
42	Phrasals	ile rahatsız etmek	beset with v.
43	Phrasals	(biriyle/bir şeyle) ilgili rahatsız etmek	bother about (someone or something) v.
44	Phrasals	(birini) rahatsız etmek	crowd (one) v.
45	Phrasals	(birini) fiziksel olarak olumsuz etkilemek/rahatsız etmek	disagree with (someone) v.
46	Phrasals	(birini) içten içe rahatsız etmek/üzmek	eat (away) at (someone) v.
47	Phrasals	ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle about v.
48	Phrasals	(birini bir şeyle) gücendirmek/rahatsız etmek	offend (one) with (something) v.
49	Phrasals	ile gücendirmek/rahatsız etmek	offend with v.
50	Phrasals	(bir konuda) rahatsız etmek	pester about v.
51	Phrasals	ile rahatsız etmek	plague with v.
52	Phrasals	birini rahatsız etmek	put one out v.
53	Phrasals	-i rahatsız etmek	screw around with v.
54	Phrasals	(birini biriyle/bir şeyle) ilgili rahatsız etmek	trouble (someone) about (someone or something) v.
55	Phrasals	ile ilgili rahatsız etmek	trouble about v.
56	Phrasals	için rahatsız etmek	trouble for v.
57	Phrasals	ile rahatsız etmek	trouble with v.
Colloquial
58	Colloquial	(birini/bir şeyi) rahatsız etmek	goof on (someone or something) v.
59	Colloquial	birini rahatsız etmek	goof on someone v.
60	Colloquial	(birini bir şey) için rahatsız etmek	trouble (one) for (something) v.
61	Colloquial	birini bir şey için rahatsız etmek	trouble someone for something v.
62	Colloquial	birini bir şey için rahatsız etmek	trouble someone for v.
63	Colloquial	gözü rahatsız etmek	bedazzle v.
64	Colloquial	için rahatsız etmek	devil for v.
65	Colloquial	birini rahatsız etmek	rank someone v.
66	Colloquial	daha fazla rahatsız etmek istemem	I don't want to wear out my welcome expr.
Idioms
67	Idioms	çok rahatsız etmek	play devil with v.
68	Idioms	iğneleyici konuşarak rahatsız etmek	come the acid v.
69	Idioms	aşırı derecede rahatsız etmek	set one's teeth on the edge v.
70	Idioms	birisini rahatsız etmek	put someone's nose out of joint v.
71	Idioms	birisini rahatsız etmek	bug someone v.
72	Idioms	birini rahatsız etmek	rag on someone v.
73	Idioms	birini bir şey ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle someone about something v.
74	Idioms	birini bir konuda rahatsız etmek	ride someone about something v.
75	Idioms	birini bir şey ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle someone with something v.
76	Idioms	birini rahatsız etmek	rub somebody up the wrong way (brit) v.
77	Idioms	birisini rahatsız etmek	pull someone's chain v.
78	Idioms	birini rahatsız etmek	get on somebody's wick v.
79	Idioms	birini rahatsız etmek	jerk someone around v.
80	Idioms	birisini rahatsız etmek	pull somebody's chain v.
81	Idioms	birisini rahatsız etmek	yank somebody's chain v.
82	Idioms	birini ölesiye rahatsız etmek	badger someone to death v.
83	Idioms	birini rahatsız etmek	jack someone around v.
84	Idioms	birini rahatsız etmek	rub somebody the wrong way (us) v.
85	Idioms	birini rahatsız etmek	make someone's gorge rise v.
86	Idioms	birini rahatsız etmek	rake on someone v.
87	Idioms	birini rahatsız etmek	rub someone's fur the wrong way v.
88	Idioms	birini rahatsız etmek	give someone a hard time v.
89	Idioms	birini rahatsız etmek	get on somebody's tits v.
90	Idioms	birini rahatsız etmek	screw someone around v.
91	Idioms	birini rahatsız etmek	pee in someone's corn flakes v.
92	Idioms	birini rahatsız etmek	piss in someone's cornflakes v.
93	Idioms	kulağını rahatsız etmek	assault the ear v.
94	Idioms	vicdanını rahatsız etmek/sızlatmak	cause pangs of conscience v.
95	Idioms	vicdanını rahatsız etmek/sızlatmak	prick somebody's conscience v.
96	Idioms	(sözleri) rahatsız etmek/keyfini kaçırmak	have someone's words stick in one's craw v.
97	Idioms	söyledikleriyle birini utandırmak/rahatsız etmek	make (someone's) ears burn v.
98	Idioms	(birini) rahatsız etmek	put (one's) teeth on edge v.
99	Idioms	(birini) rahatsız etmek	get under (one's) skin v.
100	Idioms	(birini) çok rahatsız etmek	gnaw (at) (someone's) vitals v.
101	Idioms	(birinin) sürekli aklına gelip rahatsız etmek	come back to haunt (one) v.
102	Idioms	(birinin) sürekli aklına gelip rahatsız etmek	return to haunt (one) v.
103	Idioms	mideyi rahatsız etmek	sit heavy on the stomach v.
104	Idioms	(birini) rahatsız etmek	make (one's) hair curl v.
105	Idioms	(birini) rahatsız etmek	make (one's) teeth itch v.
106	Idioms	(birini) rahatsız etmek	stroke (one) the wrong way v.
107	Idioms	birini rahatsız etmek	stroke someone the wrong way v.
108	Idioms	birini rahatsız etmek	stroke someone's hair the wrong way v.
109	Idioms	(bir şey) midesini rahatsız etmek	have no stomach for (something) v.
110	Idioms	(bir şey) midesini rahatsız etmek	not have the stomach for (something) v.
111	Idioms	birini/bir şeyi rahatsız etmek	badger someone or something to death v.
112	Idioms	(birini) rahatsız etmek	be on (one's) case v.
113	Idioms	(birinin) vicdanını rahatsız etmek	be on (one's) conscience v.
114	Idioms	(genelde bir şey satmak/pazarlamak için) müşteriyi istenmeyen şekilde rahatsız etmek/aramak	cold call v.
115	Idioms	(birini) rahatsız etmek	get in (one's) hair v.
116	Idioms	(birini) rahatsız etmek	get into (one's) hair v.
117	Idioms	birini rahatsız etmek	give somebody the hump [uk] v.
118	Idioms	(bir şey) birini rahatsız etmek	have (something) stick in one's craw v.
119	Idioms	(birini) rahatsız etmek	make (one's) gorge rise v.
120	Idioms	(birini) rahatsız etmek	make (one's) skin crawl v.
121	Idioms	(birini bir şeyle) rahatsız etmek	plague (one) with (something) v.
122	Idioms	(birini) rahatsız etmek	pull (one's) chain v.
123	Idioms	(birini) rahatsız etmek	put (one) off (one's) stroke v.
124	Idioms	sürekli aklına gelip rahatsız etmek	return to haunt v.
125	Idioms	aşırı derecede rahatsız etmek	set teeth on edge v.
126	Idioms	aşırı derecede rahatsız etmek	set your teeth on edge v.
Marine
127	Marine	aşağılayıcı görevlerle rahatsız etmek	haze v.
Archaic
128	Archaic	korkutarak rahatsız etmek	hare v.
129	Archaic	rahatsız edici ses ile tehdit etmek	chode v.
130	Archaic	(birini) rahatsız etmek	disaccommodate v.
Slang
131	Slang	birisini rahatsız etmek	jerk someone's chain v.
132	Slang	birisini rahatsız etmek	yank someone's chain v.
133	Slang	birini rahatsız etmek	rank someone out v.
134	Slang	birini rahatsız etmek	screw around (with somebody) v.
135	Slang	birini rahatsız etmek	rip on someone v.
136	Slang	(birini) rahatsız etmek	bust (one's) ass v.
137	Slang	(birini) rahatsız etmek	bust (someone's) balls v.
138	Slang	(birini) rahatsız etmek	bust (someone's) chops v.
139	Slang	(birini) rahatsız etmek	dick (someone) around v.