History

tek kişi

Meanings of "tek kişi" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	tek kişi	single person n.

Meanings of "tek kişi" with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	tek kişi firması	sole corporation n.
2	General	tek kişi tarafından çekilen iki tekerli araç	rickshaw n.
3	General	bir kazadan veya felaketten sağ kurtulan tek kişi	sole survivor n.
4	General	tek kişi tarafından taşınabilen sıkıştırılmış yük	manpack n.
5	General	devamlı olarak tek bir kişi ile flört etmek	go steady v.
6	General	tek kişi için tasarlanmış	one-man adj.
7	General	tek kişi ile sınırlı	one-man adj.
8	General	tek kişi tarafından yönetilen	one-man adj.
9	General	tek kişi tarafından denetlenen	one-man adj.
10	General	tek bir kişi ile başlayan	one-man adj.
11	General	tek kişi için tasarlanmış	one-person adj.
12	General	tek kişi ile sınırlı	one-person adj.
13	General	tek kişi ile işletilecek şekilde	singlehandedly adv.
Phrasals
14	Phrasals	tek kişilik yerde iki kişi kalmak	double up v.
Phrases
15	Phrases	tek bir kişi gibi	as one expr.
Proverb
16	Proverb	iki kişi tek kişiden iyidir	two can dig a lot quicker than one.
Colloquial
17	Colloquial	bunu hisseden tek kişi sen değilsin	the feeling is mutual expr.
Idioms
18	Idioms	belli bir görüşe sahip tek kişi olmak	be in a minority of one v.
19	Idioms	devamlı olarak tek bir kişi ile flört etmek	go steady (with somebody) [old-fashioned] v.
Speaking
20	Speaking	bunu yapabilecek tek kişi	only one that can do it expr.
21	Speaking	çocuk üzerinde sorumluluğu olan tek kişi anne değildir	the mother isn't the only one who's responsible for the child expr.
Trade/Economic
22	Trade/Economic	tek başına işletme kuran kişi	sole proprietor n.
23	Trade/Economic	tek kişili tüzel kişi	corporation sole n.
24	Trade/Economic	tek kişi işletmesi	single proprietorship n.
Politics
25	Politics	tek kişi tarafından yönetim	monocracy n.
26	Politics	tek kişi tarafından yönetim	one-man rule n.
27	Politics	aynı kişi tarafından kanuni olarak tek bir seçimde farklı yerlerde oy kullanılması	multiple voting n.
28	Politics	tek bir kişi veya grubun tekelinde dönen siyasi birim	pocket borough n.
Marine
29	Marine	tek kişi tarafından kullanılan kürek	skull n.
30	Marine	(gemi mürettebatı) tek kişi ile sınırlı	single-handed adj.
Biology
31	Biology	tek genden yaratılış kuramına inanan kişi	monogenist n.
Social Sciences
32	Social Sciences	sadece tek tür ilişki olduğunu düşünen ve ilişkiyi toplumdaki kadın rolü ve erkek rolü çevresinde değerlendiren kişi	heterosexist n.
Linguistics
33	Linguistics	tek bir kişi tarafından yapılan (eylem)	unipersonal adj.
34	Linguistics	tek bir kişi için kullanılan (fiil)	unipersonal adj.
History
35	History	bir seferde tek bir kişi tarafından kullanılan (arma)	undifferenced adj.
Religious
36	Religious	tek bir kişi olarak var olan	unipersonal adj.
Card
37	Card	(piket oyununda) tüm kağıtların tek kişi tarafından kazanılması	capot n.