unto - Turkish English Dictionary
History

unto

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "unto" in Turkish English Dictionary : 7 result(s)

English Turkish
General
unto prep. -e doğru
unto prep. -e kadar
unto prep. '-e dek
unto prep. '-e değin
unto prep. kendi kendine
unto prep. tek başına
unto prep. kendisine

Meanings of "unto" with other terms in English Turkish Dictionary : 54 result(s)

English Turkish
General
be a law unto oneself v. bildiği gibi davranmak
be a law unto oneself v. bildiğini okumak
be a law unto oneself v. kafasına göre hareket etmek
be a law unto oneself v. kanun benim diyerek yaşamak
be a law unto oneself v. başına buyruk gitmek
put the hand unto v. çalmak
put the hand unto v. gizlice aşırmak
Proverb
Sufficient unto the day is the evil thereof bugün dururken gelecek için endişelenme
do unto others as you would have them do unto you başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran
do unto others as you would they should do unto you sana yapılmasını istmediğini, bir başkasına yapma
do unto others as you would have them do unto you sana yapılmasını istemediğini, bir başkasına yapma
do unto others başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran
do unto others sana yapılmasını istemediğini, bir başkasına yapma
do unto others as you would have others do unto you. başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran
do unto others as you would have others do unto you. sana yapılmasını istemediğini, bir başkasına yapma
do unto others as you would like others (to) do unto you başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran
do unto others as you would like others (to) do unto you sana yapılmasını istemediğini, bir başkasına yapma
do unto others as you would like them (to) do unto you başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran
do unto others as you would like them (to) do unto you sana yapılmasını istemediğini, bir başkasına yapma
Idioms
a law unto oneself n. istediğini yapan kimse
a law unto oneself n. kafasına göre takılan/hareket eden kimse
a law unto oneself n. bildiğini okuyan kimse
a law unto oneself n. bildiği gibi davranan kimse
a law unto oneself n. başına buyruk kimse
a law unto oneself n. kuralları/düzenlemeleri takmayan kimse
a law unto oneself n. kendi kurallarına göre yaşayan kimse
law unto n. bildiğini okuyan
law unto n. bildiği gibi davranan
law unto n. başına buyruk
law unto n. kuralları/düzenlemeleri takmayan
law unto n. kendi kurallarına göre yaşayan
law unto n. kafasına estiğini yapan
law unto n. sağı solu belli olmayan
law unto oneself n. bildiğini okuyan kimse
law unto oneself n. bildiği gibi davranan kimse
law unto oneself n. başına buyruk kimse
law unto oneself n. kuralları/düzenlemeleri takmayan kimse
law unto oneself n. kendi kurallarına göre yaşayan kimse
law unto oneself n. kafasına estiğini yapan kimse
law unto oneself n. sağı solu belli olmayan kimse
be a law unto oneself v. bildiğini okumak
woe be unto somebody v. başına kötü/olumsuz bir şey gelmek
have a law unto one's own v. kafasına estiğini yapmak
be a law unto yourself v. kafana göre hareket etmek
be a law unto yourself v. bildiğin gibi davranmak
be a law unto yourself v. bildiğini okumak
be a law unto yourself v. başına buyruk gitmek
be a law unto yourself v. sağı solu belli olmamak
be a law unto yourself v. öngörülebilir/tahmin edilebilir olmamak
render unto caesar v. sezar'ın hakkını sezar'a vermek
sick unto death adj. ölümcül hasta
sick unto death adj. bir ayağı çukurda
sick unto death adj. bıkmış
sick unto death adj. gına gelmiş