yükseğe - Turkish English Dictionary
History

yükseğe



Meanings of "yükseğe" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
yükseğe high adv.

Meanings of "yükseğe" with other terms in English Turkish Dictionary : 82 result(s)

Turkish English
General
yükseğe çıkarma uprising n.
yükseğe püskürtme loft bombing n.
yükseğe kaldırma hoist n.
oyuncuların diğer oyunculardan daha yükseğe zıplamaya çalışıtıkları bir tür çocuk oyunu leap-frog n.
yükseğe yapılmış ev ayrie n.
yükseğe uçma evolation n.
giderken ayaklarını yerden yükseğe kaldırmak üzere eğitilmiş at high-stepper n.
yükseğe nişan alınan ok atışı drift n.
üzerinde sirk gösterilerinin sergilenmesi için yükseğe asılan bir çift uzun ipek çarşaf silks n.
yükseğe atmak sky v.
yükseğe çıkarmak uprise v.
yükseğe kaldırmak jack v.
tekrar çıkmak (yükseğe) remount v.
yükseğe atmak loft v.
yükseğe kaldırmak hoist v.
yükseğe çıkmak climb high v.
yükseğe asmak hang up high v.
daha yükseğe uçmak fly higher v.
yükseğe atmak throw high v.
yükseğe zıplamak jump up high v.
yükseğe kaldırmak uphoist v.
daha yükseğe ulaşmak mount v.
yükseğe kaldırmak heft v.
daha yükseğe uçmak overfly v.
ayaklarını yükseğe koymak cock v.
yükseğe zıplamak climb v.
daha yükseğe zıplamak outjump v.
daha yükseğe sıçramak outleap v.
daha yükseğe tırmanmak outmount v.
daha yükseğe kaldırmak outraise v.
(birini) düşük makamdan alıp yükseğe yerleştirmek pluck v.
(ok) çok yükseğe gitmek scud v.
yükseğe çıkan highflying adj.
yükseğe çıkan high-flying adj.
daha yükseğe higher up adv.
daha yükseğe in a higher place adv.
daha yükseğe over prep.
Phrasals
en yükseğe ulaşmak top out v.
yükseğe takmak/yapıştırmak stick up v.
yükseğe koymak stick up v.
yükseğe iliştirmek/tutturmak stick up v.
Phrases
onları yükseğe as hang'em high expr.
Idioms
ayaklarını yükseğe uzatıp dinlenmek kick up (one's) heels v.
gözünü yükseğe dikmek set (one's) sights high v.
gözünü yükseğe dikmemek set (one's) sights low v.
ayaklarını yükseğe uzatıp dinlenmek kick up heels v.
çok yükseğe/yüksek as high as the sky expr.
çok yükseğe/yüksek high as a kite expr.
çok yükseğe/yüksek high as the sky expr.
çok yükseğe into orbit expr.
Technical
yükseğe çıkma aerodynamic lift n.
yükseğe devirme kepçesi high tipping bucket n.
Computer
yükseğe yasla justify high expr.
Automotive
yükseğe monteli stop lambası high mounted stop lamp n.
Aeronautic
yükseğe ya da alçağa doğru hareket heave n.
Marine
(yelkenin) bir ucunu diğerinden daha yükseğe kaldırmak top v.
Mining
platformdan platforma atılarak yükseğe taşınan cevheri bir arada tutması için üst üste yerleştirilmiş bir dizi platform veya nişten her biri shamble n.
Medical
yükseğe çıkabilme climbing to a height n.
yükseğe çıkma climbing to a height n.
Military
bacağın esnek olmayan biçimde aşırı yükseğe kaldırılması ile yapılan askeri yürüyüş goose step n.
Hunting
mesafe yüzünden mermi düşüşünü telafi etmek için tüfek dürbününün hedeflenenden daha yükseğe hedeflendiği mesafe holdover n.
mesafe yüzünden mermi düşüşünü telafi etmek için tüfek dürbününün hedeflenenden daha yükseğe hedeflendiği mesafe holdover n.
Golf
(golf topunu) yükseğe atmak golf v.
Sport
topu yükseğe çıkaran vuruş balloon n.
orta mesafe atışları ve topu yükseğe kaldırmak için kullanılan, geniş ağzı geriye yatırılmış demir uçlu golf sopası number five iron n.
(golfte) topu yükseğe atmak için kullanılan bir tür sopa lofter [obsolete] n.
(golfte) topu yükseğe atmak için kullanılan bir tür sopa lofting iron n.
golf sopası ucunun topu yerden yükseğe atacak şekilde tasarlanan geriye doğru eğimi loft n.
(jimnastikte) yükseğe gerilmiş bir ipte yürüme skywalk n.
topu yükseğe atmak (golf) loft v.
topu yükseğe atmak loft the ball v.
topu yükseğe atmak balloon [uk] v.
(dağ bisikleti) tam havalanmadan önce yayları sıkıştırarak ekstra yükseğe zıplamak huck v.
(kriket topu) atıldıktan sonra çok yükseğe çıkmak bump v.
bowling topunu yükseğe atmak loft v.
(küreğin ucunu) fazla yükseğe kaldırmak sky v.
Basketball
herkesten yükseğe zıplayıp ribaundu almak sweep the boards v.
çok yükseğe zıplamak sky v.
Baseball
yakalayıcının tutamayacağı kadar yükseğe/uzağa/aşağı yapılan ve koşucunun diğer kaleye ulaşmasına izin veren isabetsiz atış wild pitch n.
Music
en düşükten en yükseğe tüm sesleri çıkarabilmek için kullanılan bir gam türü great scale n.
Archaic
fazla yükseğe tırmanmak overmount v.
Slang
(havada) daha yükseğe upstairs adv.