yaralamak - Turkish English Dictionary
History

yaralamak



Meanings of "yaralamak" in English Turkish Dictionary : 55 result(s)

Turkish English
Common Usage
yaralamak wound v.
yaralamak maul v.
yaralamak hurt v.
yaralamak injure v.
General
yaralamak hit v.
yaralamak lacerate v.
yaralamak break v.
yaralamak wing v.
yaralamak bruise v.
yaralamak chafe v.
yaralamak prick v.
yaralamak rasp v.
yaralamak injure v.
yaralamak scotch v.
yaralamak gash v.
yaralamak bring down v.
yaralamak get v.
yaralamak do violence to v.
yaralamak tug [obsolete] v.
yaralamak apair [obsolete] v.
yaralamak engore [obsolete] v.
yaralamak maim v.
yaralamak vulnerate [obsolete] v.
yaralamak birse v.
yaralamak harm v.
yaralamak hatter [dialect] v.
yaralamak mudge [scotland] v.
yaralamak dere v.
yaralamak offend v.
yaralamak rowel v.
yaralamak injury [obsolete] v.
yaralamak disaster [obsolete] v.
yaralamak scar v.
yaralamak scarify v.
yaralamak scart v.
yaralamak skaith v.
yaralamak smite v.
Phrasals
yaralamak knock up v.
yaralamak bung up v.
yaralamak bung something up v.
yaralamak bump up v.
yaralamak carve up v.
yaralamak ding up v.
yaralamak get at v.
yaralamak scuff up v.
Idioms
yaralamak lift up the hand against v.
yaralamak stab in the back v.
yaralamak cut about v.
Technical
yaralamak hurt v.
Archaic
yaralamak harrow v.
yaralamak fob v.
yaralamak scathe [dialect] v.
yaralamak scath v.
yaralamak spurgall v.
British Slang
yaralamak slot v.

Meanings of "yaralamak" with other terms in English Turkish Dictionary : 73 result(s)

Turkish English
Common Usage
(kurşunlayarak) yaralamak pip v.
General
pençe atarak yaralamak maul v.
hafifçe yaralamak scotch v.
kanadını yaralamak wing v.
yaralamak (bir uzvu) hurt v.
yaralamak (bir uzvu) injure v.
korkunç bir şekilde yaralamak mangle v.
birini acı sözlerle derinden yaralamak cut someone to the quick v.
boynuzla yaralamak gore v.
krampon ile yaralamak spike v.
yaralamak (ruhen) hurt v.
bacağından yaralamak shoot somebody in the leg v.
göğsünden yaralamak shoot somebody in the chest v.
kolundan yaralamak shoot somebody in the arm v.
sürterek yaralamak chafe v.
silahla yaralamak shoot v.
derinden yaralamak wound deeply v.
kendini yaralamak injure oneself v.
kendini yaralamak hurt oneself v.
kendini incitmek/yaralamak hurt oneself v.
derinden yaralamak get v.
kabara ile yaralamak calk v.
mızrakla delmek/yaralamak lance v.
yeniden yaralamak reinjure v.
hafifçe yaralamak tweag [dialect] v.
hafifçe yaralamak tweak v.
hafif bir şekilde yaralamak tweak v.
alttan boynuzla yaralamak undergore v.
ucunu bir yere sıkıştırarak parmağı yaralamak jam v.
pala ile yaralamak machete v.
(yaban domuzu) dişiyle yaralamak ganch v.
duyguları yaralamak cut v.
hassasiyetleri yaralamak cut v.
sürekli kendini yaralamak cut v.
mızrakla delmek, yaralamak veya öldürmek pike v.
vurarak yaralamak cork [australia] v.
keserek yaralamak shear [obsolete] v.
(atı) mahmuz ile yaralamak spur-gall v.
(yumruk ile) yaralamak squat [obsolete] v.
Phrasals
derinden yaralamak cut up v.
birini veya bir şeyi bıçakla yaralamak cut at someone or something v.
birini veya bir şeyi bıçakla yaralamak cut at someone or an animal v.
derisini/yüzeyini yaralamak skin up v.
(birini/bir şeyi) yaralamak carve someone or something up v.
birini/bir şeyi derinden yaralamak cut someone or something up v.
Colloquial
birini/bir şeyi derinden sarsmak/yaralamak hit somebody/something hard v.
vurarak veya döverek yaralamak plaster v.
Idioms
birini derinden yaralamak hit someone hard v.
kendini yaralamak do yourself a mischief v.
(kaza vb sonucu) birisini yaralamak bump someone up v.
(kendini/birini) yaralamak do (oneself or someone) an injury v.
kendini/birini yaralamak do somebody/yourself an injury v.
kendi kendini yaralamak do somebody/yourself an injury v.
(birini) derinden yaralamak gnaw (at) (someone's) vitals v.
(birini) derinden yaralamak sting (one) to the quick v.
yaralamak/zarar vermek için ateş etmek fire in anger v.
(birini) derin bir şekilde kesmek/yaralamak cut (one) to the quick v.
(birini) derinden yaralamak cut (one) to the quick v.
(birini) feci şekilde yaralamak cut (someone) to pieces v.
birini acı sözlerle derinden yaralamak cut somebody to the quick v.
birini derinden yaralamak cut somebody to the quick v.
derinden yaralamak cut to the bone v.
(birini/bir şeyi) derinden sarsmak/etkilemek/yaralamak hit (someone or something) hard v.
birini/bir şeyi derinden sarsmak/yaralamak hit someone for six v.
birini/bir şeyi derinden sarsmak/yaralamak knock someone for six v.
Medical
çiçek hastalığı ile yaralamak smallpox v.
Veterinary
(çiftlik hayvanı) kalçasını yaralamak hip n.
Military
mermiyle yaralamak pink v.
Archaic
(birini) yaralamak contund v.
Slang
kurgu hikayelerde erkek karakteri harekete geçirmek için kadın karakteri öldürmek veya ağır yaralamak fridge v.
ciddi şekilde yaralamak mill out v.
ağır yaralamak mill out v.
(birini) kırık şişeyle yaralamak bottle v.