|
- Due to the addictive effect, it appears very difficult to stop smoking.
- Bağımlılık yapıcı etkisi nedeniyle sigarayı bırakmak çok zor görünmektedir.
- The Commission proposal will help people to stop smoking.
- Komisyon önerisi insanların sigarayı bırakmalarına yardımcı olacaktır.
- We should not delude ourselves that, if we reduce tobacco growing, everyone will stop smoking in the EU.
- Tütün üretimini azalttığımız takdirde AB'de herkesin sigarayı bırakacağı gibi bir yanılgıya düşmemeliyiz.
- And who can say that people stop smoking when cigarettes go up in price?
- Ve sigaranın fiyatı arttığında insanların sigarayı bıraktığını kim söyleyebilir?
- The Commission's proposal would have helped people to stop smoking and it is very sad that we did not support this.
- Komisyon'un önerisi insanların sigarayı bırakmalarına yardımcı olacaktı ve bunu desteklememiş olmamız çok üzücü.
- The more expensive a packet of cigarettes, the bigger the incentive to stop smoking.
- Bir paket sigara ne kadar pahalı olursa sigarayı bırakma teşviki de o kadar büyük olur.
- He stopped smoking.
- Sigarayı bıraktı.
- Tom ought to stop smoking.
- Tom sigarayı bırakmalı.
- I'd like her to stop smoking.
- Onun sigarayı bırakmasını istiyorum.
- Stop smoking.
- Sigarayı bırakın.
- The woman promised to go on a diet, to stop smoking, and to do physical exercises.
- Kadın diyet yapacağına, sigarayı bırakacağına ve fiziksel egzersizler yapacağına söz verdi.
- Why didn't he stop smoking?
- Neden sigarayı bırakmadı?
- His cough is getting worse, he should stop smoking!
- Onun öksürüğü gittikçe kötüleşiyor, sigarayı bırakması gerekir!
- Even he stopped smoking.
- O bile sigarayı bıraktı.
- Father decided to stop smoking.
- Babam sigarayı bırakmaya karar verdi.
- He stopped smoking on his doctor's advice.
- O, doktorunun tavsiyesiyle sigarayı bıraktı.
- You should stop smoking.
- Sigarayı bırakmalısın.
- You must convince Tom to stop smoking.
- Tom'u sigarayı bırakması için ikna etmelisin.
- You ought to stop smoking.
- Sigarayı bırakmalısın.
- She has to stop smoking.
- Sigarayı bırakmak zorunda.
- I'll stop smoking from tomorrow.
- Yarından itibaren sigarayı bırakacağım.
- My doctor advised me to stop smoking.
- Doktorum sigarayı bırakmamı tavsiye etti.
- It's hard to stop smoking.
- Sigarayı bırakmak zordur.
- They've stopped smoking.
- Sigarayı bıraktılar.
- The man's third attempt to stop smoking ended in failure.
- Adamın üçüncü sigarayı bırakma denemesi başarısızlıkla sonuçlandı.
- The man's third attempt to stop smoking ended in failure.
- Adamın sigarayı bırakmak için yaptığı üçüncü deneme başarısızlıkla son buldu.
- It would be best if you stopped smoking.
- Sigarayı bırakırsanız iyi olur.
- Tom told Mary to stop smoking.
- Tom, Mary'ye sigarayı bırakmasını söyledi.
- Tom has stopped smoking.
- Tom sigarayı bıraktı.
- Tom convinced his father to stop smoking.
- Tom babasını sigarayı bırakmaya ikna etti.
- You should make an effort to stop smoking.
- Sigarayı bırakmak için gayret etmelisin.
- Stop smoking!
- Sigarayı bırak!
- If George doesn't stop smoking, he will run the risk of developing lung cancer.
- George sigarayı bırakmazsa, akciğer kanserine yakalanma riskiyle karşı karşıya kalacaktır.
- My brother advised me to stop smoking.
- Kardeşim bana sigarayı bırakmamı tavsiye etti.
- I hope to stop smoking.
- Umarım sigarayı bırakırım.
- Bill stopped smoking.
- Bill, sigarayı bıraktı.
- I couldn't get him to stop smoking.
- Ona sigarayı bıraktıramadım.
- I'll help you stop smoking.
- Sigarayı bırakmana yardım edeceğim.
- His cough is getting worse, he should stop smoking!
- Öksürüğü kötüleşiyor, sigarayı bırakmalı!
- I wish Tom would stop smoking.
- Keşke Tom sigarayı bıraksa.
- Ali stopped smoking.
- Ali sigarayı bıraktı.
- Please tell Tom to stop smoking.
- Lütfen Tom'a sigarayı bırakmasını söyleyin.
- You must convince Tom to stop smoking.
- Sigarayı bırakması için Tom'u ikna etmelisin.
- The pledge to stop smoking cigarettes ranks among the top ten New Year's resolutions year after year.
- Sigarayı bırakma sözü her yıl Yeni Yıl kararları arasında ilk on sırada yer alıyor.
- You have stopped smoking.
- Sigarayı bıraktın.
- She resolved to stop smoking.
- O sigarayı bırakmaya kesin karar verdi.
- She has to stop smoking.
- O sigarayı bırakmak zorundadır.
- She advised him to stop smoking.
- Sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
- I think you should stop smoking.
- Bence sigarayı bırakmalısın.
- He has stopped smoking.
- Sigarayı bıraktı.
- He stopped smoking and started running.
- Sigarayı bıraktı ve koşmaya başladı.
- Tom couldn't get Mary to stop smoking.
- Tom, Mary'nin sigarayı bırakmasını sağlayamadı.
- You had better stop smoking.
- Sigarayı bıraksanız iyi olur.
- Some people gain weight when they stop smoking.
- Kimi insanlar sigarayı bırakınca kilo alırlar.
- The doctor urged the patient to stop smoking.
- Doktor hastasına sigarayı bırakmasını söyledi.
- The doctor urged the patient to stop smoking.
- Doktor hastayı sigarayı bırakması için teşvik etti.
- Tom tried to stop smoking.
- Tom sigarayı bırakmaya çalıştı.
- He stopped smoking for the improvement of his health.
- Sağlığını iyileştirmek için sigarayı bıraktı.
- Tom stopped smoking cigarettes because his doctor told him to.
- Tom doktoru öyle yapmasını söylediği için sigarayı bıraktı.
- Tom tried to stop smoking without success.
- Tom sigarayı bırakmayı denedi ama başarılı olamadı.
- I wish she would stop smoking.
- Keşke sigarayı bıraksa.
- I hear you've stopped smoking.
- Sigarayı bıraktığını duydum.
- First, you have to stop smoking.
- Öncelikle sigarayı bırakmalısınız.
- Some people gain weight when they stop smoking.
- Bazı insanlar sigarayı bıraktıklarında kilo alır.
- My father stopped smoking.
- Babam sigarayı bıraktı.
- She stopped smoking.
- O sigarayı bıraktı.
- Tom ended up stopping smoking.
- Tom sonunda sigarayı bıraktı.
- I'm going to stop smoking.
- Sigarayı bırakacağım.
- I wish that she would stop smoking.
- Keşke sigarayı bıraksa.
- The doctor told me I had to stop smoking.
- Doktor bana sigarayı bırakmam gerektiğini söyledi.
- He stopped smoking because his wife and children asked him to.
- Karısı ve çocukları istediği için sigarayı bıraktı.
- Tom stopped smoking cigarettes because his doctor told him to.
- Tom doktorunun tavsiyesi üzerine sigarayı bıraktı.
- She stopped smoking.
- Sigarayı bıraktı.
- I can help you stop smoking.
- Sigarayı bırakmana yardım edebilirim.
- I can stop smoking anytime I want.
- İstediğim zaman sigarayı bırakabilirim.
- The man's third attempt to stop smoking failed.
- Adamın üçüncü sigarayı bırakma denemesi başarısız oldu.
- The doctor advised my father to stop smoking.
- Doktor babama sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
- She decided to stop smoking.
- Sigarayı bırakmaya karar verdi.
- He suggested we should stop smoking at the meeting.
- Buluşmamızda sigarayı bırakmamızı önerdi.
- I thought Tom had stopped smoking.
- Tom'un sigarayı bıraktığını sanıyordum.
- He stopped smoking last year.
- Geçen yıl sigarayı bıraktı.
- He made a resolve to stop smoking.
- Sigarayı bırakmaya karar verdi.
- I think that you should stop smoking.
- Sigarayı bırakman gerektiğini düşünüyorum.
- You need to stop smoking.
- Sigarayı bırakmalısın.
- Tom has decided to stop smoking.
- Tom sigarayı bırakmaya karar verdi.
- I stopped smoking three years ago.
- Üç yıl önce sigarayı bıraktım.
- You must stop smoking.
- Sigarayı bırakmalısınız.
- Tom didn't stop smoking, so Mary left the room.
- Tom sigarayı bırakmadı, bu yüzden Mary odayı terk etti.
- He stopped smoking on his doctor's advice.
- Doktorunun tavsiyesi üzerine sigarayı bıraktı.
- She was advised by him to stop smoking.
- Onun tarafından sigarayı bırakması tavsiye edildi.
- The man's third attempt to stop smoking failed.
- Adamın sigarayı bırakmak için üçüncü girişimi başarısız oldu.
- Tom said he would stop smoking.
- Tom sigarayı bırakacağını söyledi.
- She resolved to stop smoking.
- Sigarayı bırakmaya karar verdi.
- Bill stopped smoking.
- Bill sigarayı bıraktı.
- Why did he stop smoking?
- Neden sigarayı bıraktı?
- I think that you should stop smoking.
- Bence sigarayı bırakmalısın.
- The doctor advised me to stop smoking.
- Doktor sigarayı bırakmamı tavsiye etti.
- I advise you to stop smoking.
- Sigarayı bırakmanı tavsiye ediyorum.
- It would be best if you stopped smoking.
- Sigarayı bıraksan iyi olur.
- I wish she'd stop smoking.
- Keşke sigarayı bıraksa.
- You'd better stop smoking.
- Sigarayı bıraksan iyi olur.
- I really think you should stop smoking.
- Bence gerçekten sigarayı bırakmalısın.
- I hope to stop smoking.
- Sigarayı bırakmayı umuyorum.
- She decided to stop smoking.
- O sigarayı bırakmaya karar verdi.
- He tries to stop smoking.
- Sigarayı bırakmaya çalışıyor.
- I think you should stop smoking.
- Sigarayı bırakman gerektiğini düşünüyorum.
Show More (103)
|