çalışan - Turco Inglés Diccionario
Historia

çalışan



Significados de "çalışan" en diccionario inglés turco : 38 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
çalışan employee n.
General
çalışan worker n.
çalışan employee n.
çalışan personnel n.
çalışan employe n.
çalışan help n.
çalışan labored adj.
çalışan labouring adj.
çalışan active adj.
çalışan laboring adj.
çalışan working adj.
çalışan operative adj.
çalışan running adj.
çalışan laboured adj.
çalışan actuated adj.
çalışan jobholding adj.
çalışan retained adj.
çalışan hot adj.
çalışan going adj.
çalışan on the job adj.
çalışan servient adj.
çalışan very quickly adv.
Colloquial
çalışan in work expr.
Trade/Economic
çalışan worker n.
çalışan staffer n.
çalışan employee n.
çalışan associate n.
çalışan labouring adj.
çalışan laboring adj.
çalışan operative adj.
çalışan working adj.
Politics
çalışan employee n.
Technical
çalışan working adj.
çalışan running adj.
çalışan operative adj.
Construction
çalışan employee adj.
Slang
çalışan shlepper n.
çalışan schlepper n.

Significados de "çalışan" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
çalışan kadın working woman n.
General
kusursuz insan yaratmaya çalışan eugenicist n.
heyecan uyandırmaya çalışan kimse emotionalist n.
kilisede çalışan küçük memur clerk n.
birinin yerine çalışan locum tenens n.
rıhtımda gemileri yükleme boşaltma işinde çalışan kişi watersider n.
çalışan kişi wallah n.
parayla çalışan yiyecek içecek dağıtma makinesi automat n.
birlikte çalışan kimse collaborator n.
ofiste çalışan white collar n.
arı gibi çalışan kimse grub n.
çalışan sınıf working class n.
ağırlık çalışan weightlifter n.
başlakarının esprileriyle prim yapmaya çalışan swagger jacker n.
ağır işte çalışan kimse drudge n.
motosiklet motoruyla çalışan dört tekerlekli küçük taşıt quadricycle n.
uzaktan elle çalışan aygıt manipulator n.
serbest çalışan freelancer n.
başkalarının esprileriyle prim yapmaya çalışan kimse swagger jacker n.
okulda maaşlı çalışan öğrenci sizar n.
bağımlı çalışan workman n.
çamaşırhane (selfservis yöntemiyle çalışan) washeteria n.
insan ırkını iyileştirmeye çalışan eugenicist n.
şofben (havagazıyla/doğalgazla çalışan) geyser n.
çalışan nüfus working population n.
belirli bir süre çalışan kişi part timer n.
ikinci işte çalışan kimse moonlighter n.
iki taraflı çalışan casus double agent n.
ağır ve sıkıcı bir işte çalışan kimse drudge n.
para ile çalışan satış otomatı vending machine n.
anne ve babası çalışan çocuk latchkey child n.
bağımlı çalışan worker n.
birinin yerine çalışan locum n.
motorla çalışan gemi powerboat n.
bir başkası hesabına ücret karşılığında çalışan kimse employe n.
yağmur yağdırmaya çalışan kimse rainmaker n.
tekleyerek çalışan motor stepper n.
arı gibi çalışan kimse bee n.
insan ırkını iyileştirmeye çalışan eugenist n.
nöbetleşe çalışan şey relay n.
gelişmeye çalışan fakir veya az gelişmiş ülke developing country n.
kusursuz insan yaratmaya çalışan eugenist n.
parça başına çalışan işçi jobber n.
belirli bir tarifeye uymak yerine düzenli aralıklarla çalışan sefer shuttle service n.
pedalla çalışan hafif fayton pedicab n.
hükümet izniyle çalışan korsan gemi privateer n.
incil´in mesajını yaymaya çalışan kimse evangelist n.
çalışan kadın workingwoman n.
deniz yolculuğu sırasında çalışan işçi workaway n.
devlet hizmetinde aylıkla çalışan kimse, görevli servant n.
yeraltında çalışan kimse sandhog n.
hava hattından elektrik alarak çalışan otobüs trolley n.
belirli bir mesajı yaymaya çalışan kimse evangelist n.
yükselme hırsında olan genç çalışan yuppy n.
mağazada çalışan erkek eleman shopboy n.
ilgi çekmeye çalışan kimse showman n.
bilimsel yöntemlerle çalışan kimse scholastic n.
göl yakınında çalışan ya da yaşayan insan laker n.
çalışan kimlik numarası employee id n.
çalışan adı employee name n.
çalışan no employee id n.
köle gibi çalışan trimer n.
çok çalışan trimer n.
evde çalışan homeworker n.
çalışan anneler working mothers n.
çalışan nüfus active population n.
köle gibi çalışan kimse hard worker n.
çok çalışan kimse hard worker n.
işini evinden takip eden çalışan teleworker n.
işini evinden takip eden çalışan telecommuter n.
sosyeteye girmeye çalışan social climber n.
toplumsal statüsünü yükseltmeye çalışan social climber n.
gönüllü çalışan rahip lay brother n.
keşiş olmayıp, manastırda çalışan kimse lay brother n.
mekanik olarak çalışan dokuma tezgahı power loom n.
çalışan yönetimi employee management n.
tabiattaki modelleri inceleyip bu tasarımları taklit ederek veya bunlardan ilham alarak insanların ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan bilim dalı biomimicry n.
parayla çalışan otomatik pikap jukebox n.
akü ile çalışan araba battery-powered car n.
akü ile çalışan araba battery-operated car n.
pille çalışan battery-powered n.
serbest çalışan free-lance n.
kendini abartılı bir şekilde önemli gören ikinci derece çalışan jack-in-office n.
ünlü insanları tanıyormuş gibi yaparak çevresinde prim yapmaya çalışan kimse name-dropper n.
çalışan kadın shop-girl n.
serbest çalışan kadınlar self-employed women n.
ağır işte çalışan drudge n.
kamu yararına çalışan grup public interest group n.
mağaza önünde durup içeriye müşteri çekmeye çalışan kimse barker n.
mağaza önünde durup içeriye müşteri çekmeye çalışan kimse booster n.
mağaza önünde durup içeriye müşteri çekmeye çalışan kimse promoter n.
mağaza önünde durup içeriye müşteri çekmeye çalışan kimse plugger n.
köle gibi çalışan hard worker n.
köle gibi çalışan striver n.
çalışan bayan working lady n.
çalışan bayan working woman n.
doğru çalışan bir şeyi düzeltmeye çalışıp bozma incorrection n.
çiftlikte çalışan bayan farmerette n.
belli bir teknolojiyi yaymaya/kabul ettirmeye çalışan kişi technology evangelist n.
tek başına çalışan girişimci solopreneur n.
alt çalışan subworker n.
bir başkası hesabına ücret karşılığında çalışan kimse employee n.
kamu yararına çalışan kişi public benefactor n.
çok çalışan kimse toiler n.
gelişmiş teknolojiden ziyade buharla çalışan makinaların değişik yorumlamalarını içeren bir bilim-kurgu türü steampunk n.
çalışan insanlar working people n.
serbest çalışan gazeteci stringer n.
barış sağlamak için çalışan kimse peacebuilder n.
ahırda çalışan kimse stablehand n.
moral veren veya neşelendirmeye çalışan kimse uplifter n.
mantıktan ziyade duygu üzerine söylemlerle destek kazanmaya çalışan siyasi lider demagogue n.
atasözlerinin kökeni, tarihçesi gibi konular üzerine çalışan ilgi alanı paremiology n.
okul kantininde çalışan kadın dinner lady n.
içinde genelde jetonla çalışan makinelerin bulunduğu oyun salonu penny arcade n.
gazla çalışan su ısıtıcısı califont n.
gündelik olarak çalışan kişi dataller n.
gündelikle çalışan tasker n.
manastırda çalışan din görevlileri abbey n.
ödemeleri tahsil etmekle görevli çalışan accumulator n.
feodallik zamanında başka bir şövalyenin hizmetinde çalışan genç şövalye bachelorship n.
hastanede gönüllü çalışan kişi candy striper n.
karnavalda çalışan kişi carny n.
tren istasyonu, havaalanı gibi yerlerde çalışan hamal redcap n.
meyhane ya da barda çalışan kadın tappester n.
odun/mangal kömürü yapımında çalışan kimse charcoal burner n.
(eskiden) odun/mangal kömürü yapımında çalışan kişi charcoal-burner n.
patlayıcı maddeler ile çalışan işçi chargeman n.
gündelik çalışan liman işçisi chenango n.
gündelik çalışan liman işçisi shenango n.
işveren tarafından dadı, bahçıvan veya bir evde çalışan başka bir işçi için ödenen sosyal güvenlik ve tıbbi bakım sigortası vergilerinin bir kısmı nanny tax n.
gece çalışan işçiler night shift n.
gece çalışan tuvalet temizlikçisi nightman n.
gece çalışan tuvalet temizlikçisi night man n.
çalışan statüsünde olmayan kimse nonworker n.
rakamlar üzerine çalışan kimse numerist [obsolete] n.
nöbetle çalışan işçiler relay n.
geçici olarak çalışan kimse temporary n.
zaman kazanmaya çalışan kimse temporiser n.
zaman kazanmaya çalışan kimse temporizer n.
zaman kazanmaya çalışan kimse temporist [obsolete] n.
vapurun kaptan köşkünde çalışan garson texas tender n.
tamir etmeye veya onarmaya çalışan vasıfsız kimse tinkerer n.
maden için mafya olarak çalışan kişi tributer n.
hava hattından elektrik alarak çalışan otobüs trolly n.
satır başına birim fiyatla çalışan yazar liner n.
satır başına birim fiyatla çalışan yazar penny-a-liner n.
güneş enerjisi ile çalışan bisiklet solar bike n.
rüşvetle yargıyı etkilemeye çalışan kimse embracer n.
iktidardaki hükümeti devirmeye çalışan veya düşmanca planlar kuran, genellikle milliyetçi olan gizli örgüt underground n.
hükümeti veya işgalci güçleri devirmeye çalışan harekat underground n.
çalışan eksikliği olma undermanning n.
el altından çökertmeye çalışan kimse underminer n.
ticari bir kuruluşun bahçesinde çalışan kimse yardman n.
aralıksız bir yıl çalışan saat year clock n.
gönüllü çalışan kimse unpaid worker n.
barlarda çalışan hayat kadını bar girl n.
elleriyle çalışan kimse jack n.
tarafsız olmaya çalışan kimse jack-on-both-sides n.
köpek yetiştirilen yerde çalışan adam kennelman n.
işvereni tarafından önemli bir pozisyon için yedek olarak belirlenmiş çalışan key employee n.
bir vakaya, hastaya veya çocuğa atanan çalışan key worker n.
sağlık veya eğitim gibi temel hizmetlerde görevli çalışan key worker n.
kandırmaya çalışan kimse kidologist n.
yaşlı ve muhafazakar iktidara karşı kontrolü ele geçirmeye çalışan bir grup genç young turk n.
gemi revirinde çalışan hemşire bayman n.
sığır veya koyun çiftliğinde çalışan genç deneyimsiz kadın işçi jillaroo n.
sirkte çalışan yabancı josser n.
insanları idam etme yöntemleri üzerinde çalışan bilim dalı ktenology n.
kırsal arazide yaşayan ve çalışan kimse landsman n.
jetonla veya parayla çalışan cihaz machine n.
fıçılarla çalışan kimse vatter n.
şarap ve şarap yapımı üzerine çalışan kimse vinologist n.
malt üretimi yapılan evde çalışan kimse maltman n.
çalışan sınıfı workpeople n.
kendi kas gücüyle uçmaya çalışan kimse birdman n.
polis için çalışan aborjin izci black tracker [australia] n.
beyaz yakalı çalışan blackcoat [uk] n.
insanlar, gruplar veya işletmeler arası ortaklıklar kuran veya kurmaya çalışan kimse matchmaker n.
kesimhanede çalışan tecrübesiz işçi takımı learner's chain [new zealand] n.
karkasların bacakları üzerinde çalışan kasap legger n.
elle çalışan daktilo manual n.
gündelik işlerde çalışan kimse hack n.
sıkıcı işlerde çalışan kimse hacker n.
tatlı dille ve dil dökerek ikna etmeye çalışan kimse wheedler n.
tatlı dille ve dil dökerek ikna etmeye çalışan kimse coaxer n.
istikrarlı veya çok çalışan kimse wheel horse [us/canada] n.
canla başla çalışan kimse willing horse n.
kadın çalışan woman n.
bir konu üzerinde etraflıca çalışan kimse wonk n.
yeni çalışan blood n.
eritme işinde çalışan kimse melter n.
cam gövdeli bir borudaki cıva ile çalışan bir tür termometre mercury-in-glass thermometer n.
metal üzerine çalışan kimse metallurgist [dated] n.
metalle çalışan kimse metallurgist [dated] n.
meteorlar üzerine çalışan kimse meteorist n.
bazı alanlarda çalışan kimselerce kullanılan yöntemler, uygulamalar, prosedürler ve kurallar bütünü methodology n.
şiir ölçüsü üzerine çalışan kimse metrician n.
beraber çalışan personel grubu meyne n.
ayakla çalışan, katlanabilir ve hafif bir alüminyum skuter micro-scooter n.
değirmende çalışan kız mill-girl n.
fabrikada çalışan kız mill-girl n.
değirmende çalışan işçi millhand n.
değirmende çalışan işçi mill-hand n.
fabrikada çalışan işçi mill-hand n.
çalışan erkek workingperson n.
çalışan kadın workingperson n.
ağır veya uzun süreli kullanımda güvenilir çalışan şey workhorse n.
çiftlikte çitleri korumak ve hayvanların dışarı çıkmasını önlemekle görevli çalışan boundary rider [australia] n.
üst düzey çalışan high brass n.
yüksek rütbeli çalışan high brass n.
üst düzey çalışan higher up n.
üst düzey çalışan higher-up n.
boynuz işinde çalışan kimse horner n.
ulaşım firmasının garaj deposunda çalışan kimse hostler n.
olmadığı gibi görünmeye çalışan kimse humbuggery n.
kusur bulmaya çalışan kimse hypercritic n.
gruplar halinde çalışan yankesici mobsman [obsolete] n.
ekipler halinde çalışan yankesici mobsman [obsolete] n.
sürücüsünün fiziksel gücü ile çalışan tek tekerlekli araç monocycle n.
başkalarının ahlakını düzeltmeye çalışan kimse moralist n.
motor benzini ile çalışan çim biçme makinesi motor mower n.
bir şeyin lekeli veya alacalı görünmesi için çalışan kimse mottler n.
hayvanların taşındığı bir trende yardımcı erkek çalışan mozo [dialect] n.
güvenilir çalışan yeoman n.
yardımcı olarak çalışan genç young man n.
ağaç işleme tesisinde malzeme ve işçilik masraflarını hesaplayan çalışan lister n.
gece vakti çalışan kimse lucubrator n.
kas bilimi alanında çalışan kimse myologist n.
çalışan dinlenme alanı bull pen n.
çalışan dinlenme alanı bullpen n.
(londra'da) smithfield et pazarında çalışan hamal bummaree [uk] n.
muhakeme yürütmeden rutin şekilde çalışan memur bureaucrat n.
çalılık arazide çalışan kimse bushwhacker [new zealand] n.
erkek çalışan garçon n.
çetesinden ayrı çalışan yankesici muzzler n.
bilmece çözmeye çalışan kimse riddler n.
elek ile çalışan işçi riddler n.
kendi düşürdüğü değersiz bir yüzüğü bulmuş gibi yapıp başkasına değerli gibi satmaya çalışan üçkağıtçı ring dropper n.
ahırda çalışan kadın byrewoman n.
başkasının arazisinde çalışan işçi bywoner [africa] n.
başkasının arazisinde çalışan çiftçi bywoner [africa] n.
yel değirmeniyle çalışan pompa gin n.
vidalarla çalışan bir işkence aleti gin n.
düzgün çalışan araba goer n.
düzgün çalışan şey goer n.
(bilim için) sualtında çalışan kimse oceanaut n.
süt çiftliğinde çalışan kimse dairyer n.
dante üzerine çalışan öğrenci dantean n.
kafeteryada çalışan kimse dining-room attendant n.
kafeteryada çalışan kimse restaurant attendant n.
hayali çalışan ghost n.
üstlerine yaranmaya çalışan itici kimse greaser n.
(özellikle avrupa'da) geçici olarak çalışan yabancı uyruklu işçi guestworker n.
(orta çağ'da) belirli bir zanaat veya ticaretle uğraşan kimselerden oluşup mesleklerinin ve meslektaşlarının refahı için çalışan ve bazen yönetime katılan bir birlik guild n.
ahırda çalışan kimse guinea n.
kendi düşürdüğü sahte ingiliz altınını o anda bulmuş gibi yapıp başkasına değerli gibi satmaya çalışan üçkağıtçı guinea dropper n.
kendi hesabına çalışan kamyoncu gypsy n.
jiroskopla çalışan cihaz gyro n.
patronunun çıkarları için çalışan ve genellikle kanunsuz yöntemleri kullanan kimse hired gun n.
ev veya çiftlik işlerini yapmak üzere işe alınmış çalışan hired help n.
önemsiz ve nahoş işleri yapmak için görevlendirilmiş çalışan hireling n.
komik olmaya çalışan kimse hobbyhorse [obsolete] n.
komik olmaya çalışan kimse hobby-horse [obsolete] n.
düşünce kaynağı ve özü alanında çalışan öğrenci ideologist n.
geçici işlerde çalışan kimse odd-job man n.
geçici işlerde çalışan kimse odd-jobman n.
geçici işlerde çalışan kimse odd-man [uk] n.
gündelik işlerde çalışan kimse odd-man [uk] n.
yevmiyeli çalışan odd-man [uk] n.
ofiste çalışan idari personel office n.
ofiste çalışan yöneticiler office n.
ofiste çalışan personel office n.
deliğe para atılmasıyla çalışan makine one-armed bandit n.
mütemadiyen fırsatlardan faydalanmaya çalışan kimse opportunivore n.
bir ticari markanın tescilini resmi olarak önlemeye çalışan kimse opposer n.
uzanmaya çalışan kimse overreacher n.
nehirde çalışan kimse riverman n.
seyahat eden sanatçılar için çalışan ve ekipman bakımı yapan kimse roadie n.
seyahat eden sanatçılar için çalışan ve ekipman bakımı yapan kimse road manager n.
sıva ile çalışan kimse roughcaster n.
koyun çiftliğinde çalışan işçi rouseabout [australia] n.
koyun çiftliğinde çalışan işçi roustabout [australia] n.
köklü bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup old guard n.
demode bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup old guard n.
geceleri çalışan kimse owler n.
ticari mal üzerine çalışan komisyoncu firma commodity brokerage n.
(özellikle eskiden) yaşlı bir kadına refakat etmekle görevli kadın çalışan companion n.
yazı tipini istenen hale getirerek basıma hazırlayan kişinin altında çalışan bir grup dizgici companionship [uk] n.
şirket için çalışan operatör company operator n.
aynı kurumda çalışan kimse confrier n.
karşıt veya çelişen düşünceleri yan yana getirip bunların arasındaki çelişkiyi çözmeye çalışan sistematik akıl yürütme dialectic n.
karşıt veya çelişen düşünceleri yan yana getirip bunların arasındaki çelişkiyi çözmeye çalışan sistematik açıklama dialectic n.
karşıt veya çelişen düşünceleri yan yana getirip bunların arasındaki çelişkiyi çözmeye çalışan sistematik tartışma dialectic n.
bilişim alanında çalışan kimse informatician n.
suyu buharla iterek çalışan bir tür enjektör inspirator n.
güney pasifik adaları'nda geçici işlerde çalışan beyaz erkek beachcomber n.
çalışan anneye ait iş ve ev sorumlulukları double day n.
londra'nın finans merkezindeki bankalardan birinde çalışan bankacı city man n.
kozmokimya üzerine çalışan öğrenci cosmochemist n.
arama cihazları ile çalışan uzman doodlebug n.
arama cihazları ile çalışan uzman doodlebugger n.
ağır işte çalışan kimse dray horse n.
ağır ağır çalışan kimse dretch [dialect] [uk/scotland] n.
yavaş çalışan kimse dretch [dialect] [uk/scotland] n.
ağır ve sıkıcı bir işte çalışan kimse drone n.
ortak bir girişimde birleşen işçi ve çalışan grubu family n.
ağır işte çalışan kimse packhorse [obsolete] n.
köle gibi çalışan kimse packhorse [obsolete] n.
yük hayvanı gibi çalışan kimse packhorse [obsolete] n.
(gazete veya dergilere satmak için) ünlüleri fotoğraflamaya çalışan serbest fotoğrafçı paparazzo n.
para ile çalışan bir piyano türü pianino n.
ahırda çalışan erkek byreman n.
akıntı çarkıyla çalışan değirmen current mill n.
saddam hüseyin için çalışan özel bir askeri yapılanma fedayeen saddam n.
alt sınıfla bağ ve özdeşim kurmaya çalışan soylu inverted snob n.
alt sınıfla bağ ve özdeşim kurmaya çalışan soylu reverse snob n.
çalışan adaylarının geçmişini inceleyen kimse investigator n.
görevi gereği gezici çalışan bir grup insan itinerancy n.
it gibi çalışan kimse pack horse n.
müzakere odasında üyeler arası mesaj ileten çalışan page [canada] n.
hırvatistan'da veya yakın çevresinde çalışan silahlı memur pandoor n.
saatçi tornası ile çalışan işçi pearler n.
masa başı çalışan kimse penpusher n.
üyelerinin birbirinin yerine geçtiği grup sistemiyle çalışan polis ekibi platoon n.
aynı vardiyada çalışan itfaiye ekibi platoon n.
elektrik santralinde çalışan işçi power worker n.
elektrik santralinde çalışan işçi power-station worker n.
olması gerekenden düşük maaşla çalışan kimse scab n.
standart altı koşullarda çalışan kimse scab n.
düşük maaş ile çalışan matbaacı scab n.
mandırada çalışan kadın dairywoman n.
çelik fabrikasında pres tezgahında çalışan işçilerin başı codder [dialect] n.
jetonla veya bozuk parayla çalışan makine coin machine n.
başkasıyla birlikte çalışan kimse colaborer n.
pil ile çalışan cordless n.
cordovan derisi ile çalışan kimse cordwainer n.
gündüz çalışan işçiler day shift n.
gündüz çalışan kimse daysman n.
sahada çalışan araştırmacı fieldworker n.
kurumun dosyalarını muhafaza etmekle yükümlü çalışan filer n.
ağır ve sıkıcı bir işte çalışan kimse flunkey n.
ağır ve sıkıcı bir işte çalışan kimse flunky n.
gazlı bez takviye eden çalışan gauze dresser n.
devletin basın ve halkla ilişkiler yetkilisi olarak çalışan gazeteci veya siyaset yazarı gazetteer n.
birlikte çalışan bir grup insan organisation n.
düzkanatlılar üzerine çalışan kimse orthopterist n.
koku duyusu üzerine çalışan bir bilim dalı osmics n.
birlikte çalışan ekip outfit n.
(ingiltere'de) ortaçağ'da kasaba sınırları dışında yaşayan veya çalışan kimse outman n.
(britanya) idari bölgede çalışan kanun uygulayıcı petty constable n.
(britanya) küçük bir bölgede çalışan kolluk görevlisi petty constable n.
farmasötik alanda çalışan kimyager pharmaceutical chemist n.
deniz fenerleri üzerine çalışan bilim dalı pharology n.
bitki patolojisi üzerine çalışan kimse phytopathologist n.
(tütün için) kolla çalışan pres prise n.
konuşmaya çalışan bebek prattler n.
iple çalışan pompa rope pump n.
kimliğini gizleyerek suçlunun kendini ele vermesini sağlamaya çalışan dedektif roper n.
kepçeyle çalışan alet scooper n.
(kesimhanede) karkas bölme testeresi ile çalışan işçi scriber n.
ağır işte çalışan kimse scrub n.
köle gibi çalışan kimse scrub n.
ağır işte çalışan emekçi scrub n.
mevsimlik çalışan seasonal n.
yarı profesyonel çalışan kimse semiprofessional n.
merak uyandırmaya çalışan kimse sensationalist n.
merak uyandırmaya çalışan kimse sensationist n.
cıva (ii) tiyosiyanat tepkimesi ile çalışan bir havai fişek türü serpent n.
bir şeyden pay alma karşılığında çalışan kimse sharesman n.
selamet ordusu'nun evsizler için çalışan kurumu shelter n.
bir kuruma bağlı olarak çalışan sığınma evi shelter n.
ev hizmetlerinde çalışan işçi domestic worker n.
serbest çalışan kimse free lance n.
kısa kıyafetlerle çalışan kadın barmen skimpy [australia] n.
başkasına çalışan kimse slave n.
zor ve monoton işte çalışan kimse slave n.
ağır ve sıkıcı bir işte çalışan kimse slave n.
kaçak köleyi yakalayıp sahibine getirmeye çalışan kimse slave catcher n.
(toplama kampındaki mahkumlar gibi) baskı veya tehdit altında çalışan insan grubu slave labor n.
kilo vermeye çalışan kimse slimmer [uk] n.
terk edilmiş yerlerde çalışan maden avcısı sniper n.
meşrubat çeşmesinde çalışan barmen soda jerk n.
meşrubat çeşmesinde çalışan barmen soda jerker n.
ikna ederek üye toplamaya çalışan kimse proselytiser n.
insanları kendi dinine geçirmeye çalışan kimse proselytiser n.
ikna ederek üye toplamaya çalışan kimse proselytizer n.
insanları kendi dinine geçirmeye çalışan kimse proselytizer n.
işten çıkarılan çalışan pushout n.
mısır piramitleriyle ilgili efsaneler üzerine çalışan kimse pyramidologist n.
karda veya kar ile çalışan kimse snowman n.
kürek ile çalışan kimse spademan n.
kürek ile çalışan kimse spader n.
kürek ile çalışan kimse spadesman n.
(aynı satıcı için çalışan) hayat kadınları stable n.
iskelede çalışan kimse staithman n.
son dakika bilet bulmaya çalışan yolcu standby n.
yıldızlar üzerine çalışan kimse star conner n.
yer altında çalışan kimse subterranean n.
bir işletmeyi ele geçirmeye çalışan kimse suitor n.
kara yolunda çalışan kimse surfaceman n.
yolda çalışan kimse surfaceman n.
yüzeyde çalışan kimse surfaceman n.
bir sisteme göre çalışan kimse systematician n.
birine bağlı çalışan report n.
çalışan sayısını değiştirerek en uygun hale getirmek rightsize v.
(buhar gücü ile çalışan gemi) bir yere girmek steam into v.
(buhar gücü ile çalışan gemi) bir yere girmek steam in v.
(madeni para ile çalışan cihaza) para atmak deposit v.
serbest çalışan olarak üretip satmak freelance v.
serbest çalışan olarak yazı yazıp yayına göndermek freelance v.
serbest çalışan olarak yapmak free-lance v.
(çalışan, müşteri) çalmak poach v.
aralıksız çalışan perpetual adj.
altından geçen su ile çalışan undershot adj.
birlikte çalışan synergetic adj.
kusur bulmaya çalışan exceptious adj.
gazla çalışan gas adj.
başkasının malına göz koyup elinden almaya çalışan predatory adj.
insansız çalışan unmanned adj.
çok çalışan fagged adj.
çok çalışan hardworking adj.
gündelikle çalışan casual adj.
başkalarının eşine göz koyup elinden almaya çalışan predatory adj.
elektrikle çalışan power operated adj.
çok çalışan laboured adj.
heyecan uyandırmaya çalışan emotionalistic adj.
kendi işinde çalışan self employed adj.
başkasının yerine çalışan (geçici bir süre için) substitute adj.
kafası çalışan smart adj.
çok çalışan labored adj.
dikkatli ve devamlı çalışan assiduous adj.
sahilde çalışan waterside adj.
bezmeden çalışan assiduous adj.
hızlı ve verimli çalışan efficient adj.
dönerek çalışan rotary adj.
çırak olarak çalışan apprenticed adj.
gizli çalışan undercover adj.
başkalarının malına göz koyup elinden almaya çalışan predatory adj.
yaranmaya çalışan subservient adj.
çok çalışan laborious adj.
saat aksi yönünden dönerek çalışan lefthanded adj.
kafası normal bir şekilde çalışan rightminded adj.
özenle ve sebat ederek çalışan (kimse) diligent adj.
istem dışı çalışan vegetative adj.
pille çalışan battery-operated adj.
birlikte çalışan co-operative adj.
aklı belden aşağı şakalara çalışan dirty-minded adj.
kendi kendine çalışan self-operating adj.
roket motoruyla çalışan rocket-propelled adj.
kendi hesabına çalışan self-employed adj.
bağımsız çalışan self-employed adj.
serbest çalışan self-employed adj.
kol gücü yerine kafa gücünü kullanarak çalışan (kimse) white-collar adj.
rüzgar ile çalışan wind-driven adj.
rüzgar gücü ile çalışan wind-driven adj.
büroda çalışan white-collar adj.
birlikte çalışan synergic adj.
ofiste çalışan white-collar adj.
kendine kendine başlayan/çalışan self-initiated adj.
çalışır/çalışan durumda workwise adj.
dikkatleri üzerine çekmeye çalışan attention-seeking adj.
vücut çalışan buff adj.
sadece kar için çalışan banausic adj.
havayla çalışan air operated adj.
ısmarlama çalışan bespoke adj.
nefes ile çalışan breath-actuated adj.
parayı ele geçirmeye çalışan money-grabbing adj.
tam kapasiteyle işleyen/çalışan fully operational adj.
ses ile çalışan voice-actuated adj.
sadece kar için çalışan banausian adj.
hatırlamaya çalışan recollective adj.
kafası çalışan cerebral adj.
laboratuvarda çalışan laboratory adj.
gece çalışan night adj.
beklenildiği gibi çalışan performant adj.
düzgün çalışan true adj.
elektrikle çalışan electric adj.
kendiliğinden çalışan automobile adj.
tecrübe olmadan teori ile iş yürütmeye çalışan armchair adj.
eğitmeye çalışan edificatory adj.
baştan savmaya çalışan elusory adj.
(tam zamanlı çalışmak istemesine rağmen) yarı zamanlı çalışan underemployed adj.
vasıflarının altında ve düşük maaşla çalışan underemployed adj.
yıl boyunca çalışan year-around adj.
sipariş üzerine çalışan bespoken [uk] adj.
geçici işlerde çalışan jobbing adj.
emme yoluyla çalışan vacuum adj.
kısmı emme sağlayarak çalışan vacuum adj.
geceleri çalışan owl adj.
kahya veya baş hemşire olarak çalışan (kadın) matronly adj.
kanıtlamaya çalışan justificative adj.
savunmaya çalışan justificative adj.
kanıtlamaya çalışan justificatory adj.
savunmaya çalışan justificatory adj.
cinsel kimliğini keşfetmeye çalışan questioning adj.
dahili bir aracın elle döndürülmesiyle çalışan windup adj.
elle çevrilen bir yayla çalışan wind-up adj.
odunla çalışan wood-fired adj.
düzenek veya makine ile çalışan mechanical adj.
broadway'de çalışan broadway adj.