çoğunlukla - Turco Inglés Diccionario
Historia

çoğunlukla



Significados de "çoğunlukla" en diccionario inglés turco : 36 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
çoğunlukla mostly adv.
çoğunlukla usually adv.
General
çoğunlukla in the main adv.
çoğunlukla principally adv.
çoğunlukla by a majority adv.
çoğunlukla largely adv.
çoğunlukla more often than not adv.
çoğunlukla more often adv.
çoğunlukla commonly adv.
çoğunlukla normally adv.
çoğunlukla frequently adv.
çoğunlukla as a rule adv.
çoğunlukla generally adv.
çoğunlukla for the most part adv.
çoğunlukla mainly adv.
çoğunlukla populously adv.
çoğunlukla usu. (usually) adv.
çoğunlukla predominantly adv.
çoğunlukla most adv.
çoğunlukla mos adv.
çoğunlukla mostwhat adv.
çoğunlukla oftensith adv.
çoğunlukla oftentide adv.
çoğunlukla oft-times adv.
çoğunlukla on average adv.
çoğunlukla customably adv.
çoğunlukla feckly adv.
Phrases
çoğunlukla the greater part expr.
Colloquial
çoğunlukla usually adv.
çoğunlukla in the main expr.
çoğunlukla often as not expr.
Idioms
çoğunlukla on the whole adv.
çoğunlukla in large part expr.
çoğunlukla in good part expr.
Technical
çoğunlukla usually adv.
çoğunlukla mostly adv.

Significados de "çoğunlukla" con otros términos en diccionario inglés turco: 249 resultado(s)

Turco Inglés
General
30* ile 70* enlemleri arasında çoğunlukla batıdan doğuya esen rüzgarlar westerlies n.
çoğunlukla geniş saçaklı, küçük, ahşap ev veya bungalov chalet n.
çoğunlukla valilerce yönetilen ve yönetim bakımından bir ölçüde bağımsızlığı olan büyük il state n.
çoğunlukla askeri birliklere verilen yazı işlemeli, kenarları saçaklı ve gönderli bayrak starboard n.
çoğunlukla latin ülkelerinde belirli aziz ve dini kişiliklerle bağlantılı resmi tatiller fiesta n.
çalılardan çatısı olan gölgelik (çoğunlukla plajda ve piknik alanlarında görülür) ramada n.
kum vb yapı malzemelerini ölçmekte kullanılan ve her yanı çoğunlukla 75cm olan küp ölçek hold n.
çoğunlukla yarışlar için kullanılan güçlü motorlu tekne powerboat n.
bir nesneyi nitelemek için kullanılan sözcüğün bazı nedenlerden ötürü o nesnenin özelliklerini tanımlamaya yetmemesi sonucunda (çoğunlukla eski sözcüğün başına bir niteleyici ifade getirilerek) oluşturulmuş yeni kelime retronym n.
çoğunlukla ahşaptan yapılmış olan yap-boz casse-tete n.
ömrün çoğunlukla sandalyede ve sakin geçen yaşlılık dönemi chair days [obsolete] n.
ömrün çoğunlukla sandalyede ve sakin geçen yaşlılık dönemi chairdays [obsolete] n.
çoğunlukla kadınlar tarafından kurulan yardım derneği auxiliary n.
heterojen ve çoğunlukla uyumsuz elementlerden oluşan karışım mélange n.
çoğunlukla siyahilerin bulunduğu new york şehrinde bir semt bronx n.
çoğunlukla kuzeydoğu hindistan'da yaşayan bir kabile mishmi n.
gucerat dili konuşan ve çoğunlukla ticaretle uğraşan topluluk gujarati n.
gucerat dili konuşan ve çoğunlukla ticaretle uğraşan topluluk gujrati n.
gucerat dili konuşan ve çoğunlukla ticaretle uğraşan topluluk gujerat n.
ham ipek telinin dış kısmındaki çoğunlukla serisinden meydana gelen yapışkan tabaka gum n.
çoğunlukla geçerli olan genelleme rule n.
çoğunlukla seçmek elect by majority v.
seçimi ezici bir çoğunlukla kazanmak win a landslide victory v.
istenmeyen yan etkilerden kaçınmak için kesintili, çoğunlukla konsantre dozajlarda (ilaç) vermek pulse v.
çoğunlukla yasadışı often-illegal adj.
çoğunlukla ilişkili majority adj.
çoğunlukla insanlara saldıran human adj.
çoğunlukla geçerli olan ruling adj.
çoğunlukla yalancı odundan oluşan sappy adj.
çoğunlukla karada yaşayan semiterrestrial adj.
az bir çoğunlukla by a narrow majority adv.
ezici bir çoğunlukla overwhelmingly adv.
büyük bir çoğunlukla overwhelmingly adv.
büyük bir çoğunlukla predominantly adv.
ezici bir çoğunlukla predominantly adv.
az bir çoğunlukla by a slight majority adv.
Phrasals
çoğunlukla beraber/çoğunluğa göre hareket etmek swim with (something) v.
Phrases
çoğunlukla hava yüzünden it's mostly because of the weather expr.
Colloquial
cehennem (çoğunlukla yazı dilinde kullanılmayan, farklı şekillerde hecelenebilen şaka yollu bir hüsnütabir) h-e-double-toothpicks n.
çoğunlukla orta yaşlı annelerin giydiği yüksek bel, rahat kesim kot pantolon mom jeans n.
çoğunlukla afrikalı amerikalılara özgü kabarık ve kıvırcık saç stili fro (afro) abrev.
Idioms
sahte yakınlık/dostluk gösterisi yapan kimse (çoğunlukla politikacı) glad-hander n.
çoğunlukla yedekte bekleyen oyuncu bench warmer n.
büyük çoğunlukla aynı fikri paylaşmak join the great majority v.
büyük çoğunlukla aynı fikri/duruşu benimsemek join the great majority v.
internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla adolf hitler veya nazilerle ilgili bi karşılaştırma yapılır godwin's law expr.
internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla konu adolf hitler'e veya nazilere gelir godwin's law expr.
Trade/Economic
abd'de çoğunlukla ticari bankalardan oluşan ve bankaların diğer bankalardan genellikle gecelik ödünç alma amacıyla kullandıkları özel bir piyasa federal funds market n.
çoğunlukla oylama sistemi majority voting system n.
çoğunlukla oylama majority voting sytcm n.
çoğunlukla seçim majority voting n.
4'te 3 çoğunlukla verilen karar extraordinary resolution n.
fiyatları çoğunlukla tesadüfi ekonomik faktörlerden ziyade arz ve talep tarafından belirlenen (piyasa) technical adj.
Law
özel çoğunlukla kabul edilen federal yasa special majority federal law n.
Politics
çoğunlukla sırp milliyetçilerden oluşan gerilla grup cetnik n.
çoğunlukla sırp milliyetçilerden oluşan gerilla grup chetnik n.
adi çoğunlukla alınmış karar ordinary resolution n.
1950'lerde ve 1960'larda yürüttüğü terör faaliyetleri ile tanınan ve çoğunlukla britanya kolumbiyası'nda örgütlenmiş olan bir dukobor tarikatı freedomites n.
1951'de frankfurt'ta kurulan ve çoğunlukla komünizm karşıtı sosyal demokrat partilerden oluşan uluslar arası bir birlik socialist international n.
seçimi büyük bir çoğunlukla kazanmak win a landslide victory v.
çoğunlukla ilişkili majoritarian adj.
Technical
yağlı boya yapılmadan önce çoğunlukla metal yüzeylere sürülen ilk (kat) boya primer paint n.
Textile
baruthanede giyilmek üzere çoğunlukla yünden yapılan ve metal içermeyen kıyafet magazine dress n.
Dyeing
çoğunlukla demir oksitten oluşan kahverengi pigmentlere verilen ad earth colour n.
Transportation
çoğunlukla iki nokta arasında düzenli seyahat edenleri taşıyan tren commuter n.
Marine
çoğunlukla ticaret gemilerinden oluşan ve deniz ulaştırma kontrol teşkilatı tarafından denetlenen konvoy merchant convoy n.
Mining
içerisinde çoğunlukla brezilya elması bulunduran çakıl taşlı, demirli kumlu maden yatakları cascalho n.
Medical
köpek ve diğer memelilerde bulaşıcı ve çoğunlukla öldürücü virüs hastalığı rabies n.
Psychology
çoğunlukla yetişkinlerde özellikle orta yaş üzerine uygulanan ayrımcılık agism n.
çoğunlukla yetişkinlerde özellikle orta yaş üzerine uygulanan ayrımcılık ageism n.
Pathology
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem angioedema n.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem quincke's edema n.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem periodic edema n.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem giant hives n.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem atrophedema n.
laym hastalığına yol açan ve çoğunlukla ixodes cinsi kenelerle bulaşan bir bakteri lime disease spirochete n.
laym hastalığına yol açan ve çoğunlukla ixodes cinsi kenelerle bulaşan bir bakteri borrelia burgdorferi n.
Pharmaceutics
sülfasalazinden elde edilen ve çoğunlukla iltihabi bağırsak hastalığının tedavisinde kullanılan bir salisilat ilaç mesalamine n.
Parasitology
çoğunlukla konak canlının hücrelerine bağlı olan, besin emme evresine ulaşmış çengelli parazit cephalin n.
çoğunlukla parazit ve hiperparazitlerden oluşan orta büyüklükte bir eklem bacaklı familyası chalcidae n.
çoğunlukla parazit ve hiperparazitlerden oluşan orta büyüklükte bir eklem bacaklı familyası chalcididae n.
çoğunlukla yapraklarda yaşayan parazit mantarların bulunduğu bir familya erysiphaceae n.
Veterinary
çoğunlukla çiftlik domuzlarında görülen, etteki tenya larvalarından kaynaklanan bir hastalık measles n.
Gastronomy
çoğunlukla misket üzümünden yapılan tatlı ve güçlendirilmiş bir şarap muscatel n.
Physics
çoğunlukla magnezyum ile az miktarda alüminyum ve diğer metallerden meydana gelen, nükleer reaktörlerde yakıt maddesi olarak kullanılan bir alaşım magnox n.
Biology
çoğunlukla farklı biyolojik türlerden elde edilen dna moleküllerinin genetik mühendislik yöntemleri ile kesilmesi ve elde edilen dna parçalarının birleştirilmesi işlemi recombinant dna n.
bakteri gibi organizmaların kültivasyonu için oluşturulan ve çoğunlukla kompleks organik ve inorganik maddeleri içeren yapay besin sistemi medium n.
bakteri gibi organizmaların kültivasyonu için oluşturulan ve çoğunlukla kompleks organik ve inorganik maddeleri içeren yapay besin sistemi nutrient medium n.
çoğunlukla toprakta ve dışkıda yaşayan bakterileri içeren bir familya myxobacteriaceae n.
çoğunlukla toprakta ve dışkıda yaşayan bakterileri içeren bir familya family myxobacteriaceae n.
çoğunlukla toprakta ve dışkıda yaşayan bakterileri içeren bir familya family polyangiaceae n.
çoğunlukla toprakta ve dışkıda yaşayan bakterileri içeren bir familya polyangiaceae n.
çoğunlukla zararsız çürükçüllerden oluşan, micrococcaceae familyasına mensup bir bakteri cinsi sarcina n.
Biochemistry
çoğunlukla iskelet kasında bulunan ve kasların büyümesini kısıtlayıcı işlevi olan bir protein myostatin n.
çoğunlukla veteriner ilaçlarında kullanılan buruk tatlı zamk reçine karışımı gum eurphorbium n.
Marine Biology
çoğunlukla atlantik kıyılarında görülen eti yenen yassı bir balık spadefish (chaetodipterus faber) n.
çoğunlukla atlantik kıyılarında görülen eti yenen yassı bir balık angelfish n.
çoğunlukla kuzey denizlerde görülen, ekonomik açıdan önem taşıyan bir kahverengi su yosunu familyası laminariaceae n.
subtropikal iklimleri seven, uzun bıyıklı ve çoğunlukla geceleri beslenen bir köpekbalığı familyası nurse shark (ginglymostomatidae) n.
çoğunlukla atlantik kıyılarında görülen, eti yenen yassı bir balık tripletail (chaetodipterus faber) n.
çoğunlukla okyanuslardaki kıtasal yamaçlarda bulunan, kemikli vücudu olan dikenli bir deniz balığı armored sea robin (peristedion miniatum) n.
çoğunlukla okyanuslardaki kıtasal yamaçlarda bulunan, kemikli vücudu olan dikenli bir deniz balığı armored searobin n.
çoğunlukla okyanuslardaki kıtasal yamaçlarda bulunan, kemikli vücudu olan dikenli bir deniz balığı boarhead armored searobin n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın kuzeyinde yaşayan, daha güneyde montana ve michigan isimleriyle anılan çeşitleri bulunan bir gölge balığı arctic grayling (thymallus signifer) n.
marginellidae familyasının çoğunlukla tropik denizlere özgü parlak kabuklu küçük deniz salyangozlarından oluşan tip cinsi marginella n.
çoğunlukla atlantik kıyılarında görülen eti yenen yassı bir balık moonfish n.
çoğunlukla anomalopidae familyasına mensup, büyük ve ışıldayan vücut bölümleri olan çeşitli balıklara verilen ad flashlight fish n.
Zoology
tamamen veya çoğunlukla suda yaşayan hayvan aquatic vertebrate n.
eleutherodactylidae familyasına ait, küçük ve çoğunlukla tropik kurbağalardan oluşan büyük bir cins eleutherodactylus n.
kürkünün çoğunlukla siyah olduğu dönemde olan kızıl tilki black fox n.
Botanic
çoğunlukla güney afrika, yeni zelanda ve kuzey amerika'ya özgü etli bitkiler ve küçük çalılar familyası carpetweed family (aizoaceae) n.
çoğunlukla çiçekli, nispeten erken dönem çift çenekli bitkiler ailesi caryophylloid dicot family n.
çoğunlukla çiçekli, nispeten erken dönem çift çenekli bitkiler ailesi caryophylloid dicot genus n.
çoğunlukla kuzey enlemlerinde görülen çalıya benzer yeşil liken cinsi cetraria n.
mor ve vişne rengi sarkık çiçekleri olan ve çoğunlukla süs bitkisi olarak yetiştirilen, avrasya'ya özgü bir damalı zambak checkered daffodil (fritillaria meleagris) n.
mor ve vişne rengi sarkık çiçekleri olan ve çoğunlukla süs bitkisi olarak yetiştirilen, avrasya'ya özgü bir damalı zambak guinea-hen flower n.
mor ve vişne rengi sarkık çiçekleri olan ve çoğunlukla süs bitkisi olarak yetiştirilen, avrasya'ya özgü bir damalı zambak leper lily n.
mor ve vişne rengi sarkık çiçekleri olan ve çoğunlukla süs bitkisi olarak yetiştirilen, avrasya'ya özgü bir damalı zambak snake's head fritillary n.
çoğunlukla alt yaprakları olan, kümeler halinde yetişen bir bitki false alumroot (tellima grandiflora) n.
çoğunlukla alt yaprakları olan, kümeler halinde yetişen bir bitki fringe cups n.
çoğunlukla tropik amerikan ağaçları ve çalılarından oluşan büyük bir cins ternstroemia n.
çoğunlukla tropikal amerikan ağaç ve çalılarını kapsayan bir familya theophrastaceae n.
kuzey amerika'ya özgü, çoğunlukla bazal yaprakları olan bir bitki cinsi tiarella n.
yaprakları çoğunlukla sigara için kullanılan tropikal amerikan bitkisi tobacco (nicotiana tabacum) n.
çoğunlukla amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen beş tane erkeklik organı olan ot veya çalı familyası turneraceae n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın batısında yetişen bir hanımeli çalısı twinberry (lonicera involucrata) n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın batısında yetişen bir hanımeli çalısı black twinberry n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı american spindle tree (euonymus atropurpureus) n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı burning bush n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı eastern wahoo n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı wahoo n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı waahoo n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı hearts bursting with love n.
çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve sarmaşanlardan oluşan bir bitki familyası araliaceae n.
çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve sarmaşanlardan oluşan bir bitki familyası ivy family n.
çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve sarmaşanlardan oluşan bir bitki familyası family araliaceae n.
çoğunlukla akdeniz bölgesinde yetişen, yumrulu veya kök gövdeli olabilen çok yıllık bir bitki arisarum n.
çoğunlukla akdeniz bölgesinde yetişen, yumrulu veya kök gövdeli olabilen çok yıllık bir bitki genus arisarum n.
çoğunlukla kıyı bölgelerde yetişen monokotiledonlu bir bataklık bitkisi familyası arrow-grass family n.
çoğunlukla kıyı bölgelerde yetişen monokotiledonlu bir bataklık bitkisi familyası scheuchzeriaceae n.
çoğunlukla kıyı bölgelerde yetişen monokotiledonlu bir bataklık bitkisi familyası juncaginaceae n.
çoğunlukla kıyı bölgelerde yetişen monokotiledonlu bir bataklık bitkisi familyası family scheuchzeriaceae n.
çoğunlukla kıyı bölgelerde yetişen monokotiledonlu bir bataklık bitkisi familyası family juncaginaceae n.
çoğunlukla tropikal tırmanıcı çalıları veya küçük ağaçları içeren bir familya zebrawood family n.
çoğunlukla tropikal tırmanıcı çalıları veya küçük ağaçları içeren bir familya connaraceae n.
çoğunlukla tropikal tırmanıcı çalıları veya küçük ağaçları içeren bir familya family connaraceae n.
çoğunlukla tropik bölgelere özgü ısırgan otu gibi kaşındırıcı ot ve ağaçlardan oluşan bir cins laportea n.
çoğunlukla tropik bölgelere özgü ısırgan otu gibi kaşındırıcı ot ve ağaçlardan oluşan bir cins genus laportea n.
kahve, kınakına, gardenya, kökboya, şilte otu ve keklik üzümü gibi çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve otları içeren yaygın bir familya madder family n.
kahve, kınakına, gardenya, kökboya, şilte otu ve keklik üzümü gibi çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve otları içeren yaygın bir familya family rubiaceae n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, kırmızı zarlı tohumları bulunan çalımsı bir iğ ağacı strawberry tree (euonymus atropurpureus) n.
tüm bölgelerde yetişen, çoğunlukla tek veya birkaç kıvrımlı yaprakları, uzun dikenleri ve yeşil çiçekleri olan kara orkidelerinden oluşan büyük bir bitki cinsi malaxis n.
tüm bölgelerde yetişen, çoğunlukla tek veya birkaç kıvrımlı yaprakları, uzun dikenleri ve yeşil çiçekleri olan kara orkidelerinden oluşan büyük bir bitki cinsi genus malaxis n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu snakeroot (polygala senega) n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu seneca snakeroot n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu seneca root n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu seneca n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu senega n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu senega snakeroot n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu polygala senega n.
çoğunlukla eski dünya'da yetişen keskin kokulu otlardan meydana gelen bir bitki cinsi genus matricaria n.
marattiales takımını oluşturan ve çoğunlukla devasa yapraklı tropik eğrelti otlarından meydana gelen bir familya marattiaceae n.
marattiales takımını oluşturan ve çoğunlukla devasa yapraklı tropik eğrelti otlarından meydana gelen bir familya family marattiaceae n.
çift çenekli çoğunlukla odunsu bitkilerin bulunduğu bir familya hamamelidae n.
çift çenekli çoğunlukla odunsu bitkilerin bulunduğu bir familya subclass hamamelidae n.
sulak yerlerde yetişen ve çoğunlukla mor çiçekli dactylorhiza cinsi çeşitli orkidelere verilen ad marsh orchid n.
çoğunlukla amerika'ya özgü tropik otlardan meydana gelen, tüp gibi taçyaprakları bulunan çiçeklere sahip ve genellikle susamgiller familyasına dahil edilip ayrı bir familya olarak görülmeyen küçük bir familya family martyniaceae n.
çoğunlukla amerika'ya özgü tropik otlardan meydana gelen, tüp gibi taçyaprakları bulunan çiçeklere sahip ve genellikle susamgiller familyasına dahil edilip ayrı bir familya olarak görülmeyen küçük bir familya martyniaceae n.
çoğunlukla eski dünya otlarından oluşan büyük bir cins micromeria n.
çoğunlukla eski dünya otlarından oluşan büyük bir cins genus micromeria n.
avrupa'ya özgü olup amerika'da da yetiştirilen, çiçekleri çoğunlukla birayı tatlandırmak için kullanılan bir bitki european hop n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu mountain flax n.
çoğunlukla tropik ve tırmanıcı eğreltiotları içeren bir cins lygodium n.
çoğunlukla tropik ve tırmanıcı eğreltiotları içeren bir cins genus lygodium n.
çoğunlukla çürükçül saprofit mantarları içeren bir mantar takımı mucorales n.
çoğunlukla çürükçül saprofit mantarları içeren bir mantar takımı order mucorales n.
çoğunlukla italya'nın veneto bölgesi'nde yetişen ve beyaz şarap yapımında kullanılan bir üzüm çeşidi glera n.
çoğunlukla italya'nın veneto bölgesi'nde yetişen ve beyaz şarap yapımında kullanılan bir üzüm çeşidi gleucometer n.
çoğunlukla güney avrupa'da yetişen ve talkım şeklinde çiçekleri bulunan otları içeren bir familya dipsacaceae n.
çoğunlukla güney avrupa'da yetişen ve talkım şeklinde çiçekleri bulunan otları içeren bir familya family dipsacaceae n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, kırmızı zarlı tohumları bulunan çalımsı bir iğ ağacı ono n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı burning bush (euonymus atropurpureus) n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı american wahoo (euonymus atropurpureus) n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı wahoo (euonymus atropurpureus) n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen çalımsı bir iğ ağacı wahoo (euonymus atropurpurea) n.
çoğunlukla eski dünya bitkilerini içeren bir cins salsola n.
çoğunlukla eski dünya bitkilerini içeren bir cins genus salsola n.
çoğunlukla amerika'ya özgü tek yıllık otlardan oluşan bir cins sanvitalia n.
çoğunlukla tropikal ağaç ve çalıları içeren bir familya flacourtia family n.
çoğunlukla tropikal ağaç ve çalıları içeren bir familya flacourtiaceae n.
çoğunlukla tropikal ağaç ve çalıları içeren bir familya family flacourtiaceae n.
çoğunlukla tropikal eğreltiotlarından oluşan bir familya schizaeaceae n.
çoğunlukla tropikal eğreltiotlarından oluşan bir familya family schizaeaceae n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu senega root n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu senga root n.
çoğunlukla kuzey amerika'nın doğusunda yetişen, küçük beyaz çiçekleri ve mızraksı yaprakları olan bir sütotu seneka snakeroot n.
tek hücreli ve çoğunlukla karasal olan bir yeşil alg cinsi genus protococcus n.
tek hücreli ve çoğunlukla karasal olan bir yeşil alg cinsi protococcus n.
Agriculture
çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak leaf mold n.
çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak leaf mould n.
çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak leaf soil n.
çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak leaf soil n.
Social Sciences
çoğunlukla doğu polinezya adalarında yaşayan koyu tenli bir ırk mahori n.
çoğunlukla doğu polinezya adalarında yaşayan koyu tenli bir ırk mahori n.
litvanyalılar ile yakın akraba olan ve çoğunlukla letonya'da yaşayan bir halk letts n.
çoğunlukla zimbabve'de ve bitişiğindeki mozambik topraklarında yaşayan afrikalı halklara mensup kimse mashona n.
çoğunlukla senegal'de yaşayan bir batı afrika halkının üyesi wolof n.
ingiliz toplumunun çoğunlukla banliyö ve kırsalda yaşayan orta sınıfının temsili middle england n.
çoğunlukla sulu takımadaları'nda yaşayan moroların en kalabalık kabilesinden olan kimse sulu n.
Education
çoğunlukla halkevi olarak hizmet veren ve belirli bir toplulukla ilişkili akademik olmayan etkinlikler sunan okul community school [uk] n.
Literature
çoğunlukla serseri bir kahramanın başıboş gezginlik yaşamında yaşadığı olayları gevşek ve rahat bir üslupla anlatan roman türü picaresque novel n.
çoğunlukla çelişkili olan kısa ve öz deyim epigram n.
Linguistics
çoğunlukla liberya ve fildişi sahili'nde konuşulan bir nijer-kongo dil grubu kru n.
çoğunlukla mali, gine ve sierra leone'da konuşulan, nijer-kongo dil ailesine mensup bir dil grubu mande n.
History
18. yüzyılın sonu ve 19. yüzyılın başında fransa ve abd'de çoğunlukla antik mısır'dan etkilenmiş bir tarz egyptian style n.
çoğunlukla rusya'dan oluşan bir bölgenin eski adı little russia n.
anglo-saksonların kullandığı, çoğunlukla gümüş olan küçük bir sikke sceatta n.
britanya'nın çoğunlukla güney galler bölümünde yaşamış olan eski bir halk silures n.
britanya'nın çoğunlukla güney galler bölümünde yaşamış olan eski bir halka mensup kimse silurist n.
britanya'nın çoğunlukla güney galler bölümünde yaşamış eski bir halka ait veya ilişkili silurian adj.
eski bir britanya halkının yaşadığı, çoğunlukla güney galler'i kapsayan bölgeye ait veya ilişkili silurian adj.
Religious
1875 yılında new york'ta madam blavatsky tarafından kurulan ve çoğunlukla brahman ve budist öğretilere dayanan, dünya çapında çeşitli dinlerin karışımı bir inanca sahip topluluk theosophical society n.
(doğu kilisesi'nde) çoğunlukla doktor olan on üç azizden her biri anargyros n.
Geography
avustralya'nın güneydoğusundaki darling nehri'ne dökülen, çoğunlukla kuzeybatı yönlü akan bir nehir namoi river n.
ping nehri'ne katılmak ve chao phraya nehrini oluşturmak üzere çoğunlukla güneye doğru akan, tayland'ın batısında yer alan nehir nan n.
ping nehri'ne katılmak ve chao phraya nehrini oluşturmak üzere çoğunlukla güneye doğru akan, tayland'ın batısında yer alan nehir nan river n.
çoğunlukla yahudilerin yerleştiği new york eyaletine bağlı tatil bölgesi borscht belt n.
güneybatı afrika'nın çoğunlukla kurak olan bir bölgesi namaqualand n.
toprakları çoğunlukla ren nehri'nin batısında kalıp günümüzde renanya-palatina ve kuzey ren-vestfalya eyaletleri arasında paylaşılmış olan eski bir prusya eyaleti rhine province n.
güneybatı afrika'nın çoğunlukla kurak olan bir bölgesi great namaqualand n.
güneybatı afrika'nın çoğunlukla kurak olan bir bölgesi namaland n.
massachusetts, boston'da 1850'lerden sonra bataklıktan dönüştürülen çoğunlukla dolgu zeminden oluşan bölge back bay n.
Geology
çoğunlukla şiddetli yağmurlardan sonra toprak yüzeyinde oluşan kabuk benzeri tabaka capping n.
çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak mould n.
çoğunlukla feldspat ve kuvars taşlarından oluşan bir kayaç türü petrosilex n.
Painting
modelin dış hatlarının çoğunlukla siyah olarak seçilen tek bir renkle çoğaltılması ile yapılan resimler silhouettes n.
modelin dış hatlarının çoğunlukla siyah olarak seçilen tek bir renkle çoğaltılması şeklinde çalışan portre ressamı silhouettist n.
Theatre
karanlık bir sahnede oynanan, çoğunlukla gece yaşanan olayları konu alan oyun nocturnal n.
Photography
tümüyle veya çoğunlukla tek renkten oluşan resim monotint n.
Archaic
kayalıklardan çıkıntı yapan, çoğunlukla kararmış haldeki mercan topağı negrohead [aus] n.
Ornithology
güney ve orta amerika'ya özgü, çok büyük gagası ve parlak renkli tüyleri olan, çoğunlukla küçük meyvelerle beslenen kuş familyası ramphastidae n.
abd'nin güneyinden patagonya'ya kadar görülen, çoğunlukla pembe tüylü bir kuş spoonbill (ajaia ajaja) n.
çoğunlukla arktik bölgelerde yaşayan beyaz bir martı snowbird n.
Reptiles
sulak arazilerde yaşayıp çoğunlukla balık ve amfibi ile beslenen güney abd'ye özgü zehirli bir çıngıraklı yılan water moccasin (agkistrodon piscivorus) n.
Entomology
gyrinidae familyasından olan, iki çift gözlü ve çoğunlukla su yüzeyinde yaşayan antenli böcek twirligig n.
gyrinidae familyasından olan, iki çift gözlü ve çoğunlukla su yüzeyinde yaşayan antenli böcek whirligig beetle n.
sarı çizgili ve çoğunlukla kahverengi olan bir mayıs sineği march brown (ecdyurus venosus) n.
Slang
doğu asyalı kadınlardan hoşlanan asyalı olmayan (çoğunlukla beyaz) adam rice chaser n.
Modern Slang
akışkan cinsiyet kimliğine sahip ve çoğunlukla kendini cinsiyetsiz olarak tanımlayan birey agenderfluid n.