Historia

a lot of something

Significados de "a lot of something" con otros términos en diccionario inglés turco: 50 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	be fond of (something/someone) a lot v.	çok hoşlanmak
Colloquial
2	Colloquial	hell of a lot of (something) expr.	çok sayıda/miktarda (bir şey)
3	Colloquial	hell of a lot of (something) expr.	bir sürü (bir şey)
4	Colloquial	hell of a lot of (something) expr.	bir yığın (bir şey)
5	Colloquial	hell of a lot of (something) expr.	birçok (bir şey)
6	Colloquial	hell of a lot of (something) expr.	sürüsüne bereket (bir şey)
Idioms
7	Idioms	a lot in the way of something n.	bir şey namına pek bir şey
8	Idioms	a lot in the way of something n.	bir şeye ilişkin pek bir şey
9	Idioms	a lot in the way of something n.	bir şeye dair pek bir şey
10	Idioms	give a lot of importance to something v.	aşırı önem vermek
11	Idioms	get a lot of mileage out of something v.	bir şeyden fazlasıyla yarar sağlamak
12	Idioms	get a lot of mileage out of something v.	bir şeyi (eskiyinceye/bozuluncaya kadar) tam anlamıyla kullanmak
13	Idioms	give a lot of importance to something v.	çok önem vermek
14	Idioms	not put (a lot) of stock in something v.	dikkate almamak
15	Idioms	give a lot of importance to something v.	fazlasıyla önemsemek
16	Idioms	not put (a lot) of stock in something v.	önemsememek
17	Idioms	make a lot of money on something v.	(bir şeyden) çok para kazanmak
18	Idioms	throw a lot of light on (something) v.	(bir şeyi/konuyu) büyük ölçüde aydınlığa kavuşturmak
19	Idioms	throw a lot of light on (something) v.	(bir şeye/konuya) büyük ölçüde ışık tutmak
20	Idioms	throw a lot of light on (something) v.	(bir şeyi/konuyu) büyük ölçüde aydınlatmak
21	Idioms	throw a lot of light on (something) v.	(bir şeyi/konuyu) büyük ölçüde açıklamak
22	Idioms	throw a lot of light on (something) v.	(bir şeyi/konuyu) büyük ölçüde açıklığa kavuşturmak
23	Idioms	throw a lot of light on (something) v.	(bir şeye/konuya) büyük ölçüde açıklık getirmek/kazandırmak
24	Idioms	carry (a lot of) weight (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) bir/pek anlam ifade etmek
25	Idioms	carry (a lot of) weight (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) nezdinde değeri/önemi olmak
26	Idioms	carry (a lot of) weight (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) nezdinde anlam ifade etmek
27	Idioms	go to a lot of expense of something/of doing something v.	bir şey/bir şey yapmak için çok para dökmek
28	Idioms	go to a lot of expense of something/of doing something v.	bir şey/bir şey yapmak için kesenin ağzını açmak
29	Idioms	go to a lot of expense of something/of doing something v.	bir şey/bir şey yapmak için çok para harcamak
30	Idioms	go to a lot of expense of something/of doing something v.	bir şey/bir şey yapmak için çok masrafa girmek
31	Idioms	have a lot of time for somebody/something [uk] v.	birini/bir şeyi çok sevmek
32	Idioms	have a lot of time for somebody/something [uk] v.	birine/bir şeye çok saygı duymak
33	Idioms	have a lot of time for somebody/something [uk] v.	birine/bir şeye hayran olmak
34	Idioms	have a lot of time for somebody/something [uk] v.	birine/bir şeye gıpta etmek
35	Idioms	take a lot of nerve (to do something) v.	(bir şeyi yapmak) yürek istemek
36	Idioms	take a lot of nerve (to do something) v.	(bir şeyi yapmak) cesaret istemek
37	Idioms	take a lot of nerve (to do something) v.	(bir şey yapmak) büyük saygısızlık/terbiyesizlik olmak
38	Idioms	take a lot of nerve (to do something) v.	(bir şey yapmak) için yüzsüz/arsız/utanmaz olmak gerekmek
39	Idioms	think a lot of (someone or something) v.	(biri/bir şey) hakkında iyi/olumlu düşünmek
40	Idioms	think a lot of (someone or something) v.	(birine/bir şeye) iyi gözle bakmak
41	Idioms	think a lot of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) takdir etmek
42	Idioms	a lot, not much, etc. in the way of something expr.	bir şeye dair
43	Idioms	a lot, not much, etc. in the way of something expr.	bir şeye ilişkin
44	Idioms	a lot, not much, etc. in the way of something expr.	bakımından
45	Idioms	a lot, not much, etc. in the way of something expr.	istinaden
46	Idioms	a whole lot of (something) expr.	çok fazla (bir şey)
47	Idioms	a whole lot of (something) expr.	pek çok (bir şey)
48	Idioms	a whole lot of (something) expr.	bir sürü (bir şey)
49	Idioms	a whole lot (of something) expr.	çok sayıda (bir şey)
50	Idioms	a whole lot (of something) expr.	çok miktarda (bir şey)