böcek - Turco Inglés Diccionario
Historia

böcek



Significados de "böcek" en diccionario inglés turco : 18 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
böcek beetle n.
böcek bug n.
böcek insect n.
General
böcek crawler n.
böcek crawdad n.
böcek crayfish n.
böcek crawfish n.
böcek insect n.
böcek bugging device n.
böcek bug n.
Colloquial
böcek gogga [south africa] n.
Technical
böcek insect n.
Computer
böcek bug n.
Automotive
böcek bug n.
böcek beetle n.
Gastronomy
böcek spring lobster n.
Zoology
böcek insect n.
British Slang
böcek creepy-crawly n.

Significados de "böcek" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Turco Inglés
General
böcek öldürücü acaricide n.
böcek kontrolü insect control n.
böcek ilacı insect powder n.
bitkilere zarar veren küçük hayvan veya böcek pest n.
dokungaç (böcek) palpus n.
bitkilerden yaprakları yolan bir böcek defoliator n.
böcek ve yılan gibi hayvanların dökülmüş kabuk veya derileri exuviae n.
böcek zehiri pesticide n.
kınkanatlı böcek beetle n.
böcek öldürücülerde kullanılan bir zehir aldrin n.
böcek kimyasalı pesticide n.
böcek adam flyman n.
böcek ilacı insecticide n.
kısa ömürlü böcek dayfly n.
böcek bilim entomology n.
kirpikkanatlı böcek thrips n.
gelişimini tamamlamış böcek imago n.
böcek öldürücü ilaç dichlorodiphenyltrichloroethane n.
dantele benzer kanatları olan böcek türü lacewing n.
iki kanatlı böcek two winged insects n.
böcek iğnesi dard n.
sümüklü böcek slug n.
sümüklü böcek slug  n.
böcek bilimi entomology n.
mantolu böcek earworm n.
zararlı böcek pest n.
böcek ilacı pesticide n.
böcek yuvası nidus n.
kahverengi kanatlı böcek brown lacewing n.
böcek sürüsü flight n.
karın (böcek gövdesinde) abdomen n.
yarı ergin böcek nymph n.
böcek bilim study of insects n.
böcek bilim insectology n.
zararlı böcek ya da hayvanlar vermin n.
ergin böcek imago n.
böcek kanadının siniri nervure n.
yeşil renkli böcek boyası paris green n.
cırcırlama (böcek vb) fritinancy n.
börtü böcek creepy crawly n.
kara böcek black bug n.
aborjinler tarafından yenilen bir böcek larvası witchetty n.
böcek istilası bug invasion n.
böcek istilası insect invasion n.
sinek/böcek ilacı insecticide n.
sinek/böcek ilacı insect powder n.
böcek öldürücü insect killer n.
böcek çeker insectocutor n.
zararlı böcek pernicious bug n.
kan emici bir böcek punkey n.
kan emici bir böcek no-see-um n.
kan emici bir böcek punkie n.
kan emici bir böcek biting midge n.
kan emici bir böcek punky n.
vızıldayan böcek buzzer n.
böcek iğnesi insect sting n.
böcek savar insect repellent n.
böcek savar insect repellant n.
böcek savar insectifuge n.
böcek ilaçlama pest control n.
böcek ilacı/ilaçları insecticides n.
böcek i̇laçlama şirketi pest control company n.
böcek i̇laçlama firması pest control company n.
iğnesi olan böcek aculeate n.
böcek istilası insect infestation n.
böcek tuzağı insect trap n.
sıtma hastalığından korunmak için kullanılan böcek öldürücü tedavi yatak filesi/ağı insecticide treated bed net n.
böcek kepçesi sweep net n.
bir yuva dolusu kuş, böcek vb. nest n.
döllenmemiş böcek virgin n.
oyuncuların böcek şekli çizdiği bir zar oyunu beetle n.
(böcek gözünde) faset facette n.
böcek gözünün saydam katmanı facette n.
böcek ilaçlayıcı exterminator n.
böcek ısırığı yarası bite n.
larva evrelerinde yaprakların özek dokusunda tüneller açan böcek miner n.
böcek frenulumu frenum n.
içi böcek kaynama bugginess n.
zıplayan böcek hopper n.
ağza yakın bulunan yapı veya uzantı (böcek) mouth organ n.
gazlı böcek ilaçlaması gassing n.
vızıldayan böcek buzzard [dialect] [uk] n.
böcek anteninin genişlemiş uç kısmı club n.
böcek müzesi insectarium n.
armut dallarına zarar veren küçük bir böcek pear blight n.
unlu bitler familyasından bir böcek pear blight n.
kanatları ile uçan şey (kuş, böcek) flyer n.
(böcek ilacı) ince sprey fog n.
böcek yiyen hayvan predator n.
böcek şeklinde kesilmiş mücevher scarab n.
sokan böcek sciniph n.
ısıran böcek sciniph n.
börtü böcek insects n.
böcek veya mantar ilaçlarına eklenen yapıştırıcı madde sticker n.
yapışkan böcek tuzak paneli sticky shield n.
vücut bölümlerini birbirine sürterek ses çıkaran böcek stridulator n.
böcek kovuculara eklenen güçlendirici madde supplement n.
(böcek vb.) duyarga feeler n.
(böcek kolonisinde) kraliçe queen n.
böcek bilimiyle uğraşmak entomologize v.
ötmek (kuş/böcek) sing v.
böcek sokmak (insect) to bite v.
böcek sokmak (insect)to sting v.
(böcek) sokmak (an insect) to bite v.
(böcek) sokmak bite v.
böcek talan etmek crawl v.
böcek istila etmek crawl v.
bir böcek tarafından ısırılmak be bitten by a bug v.
böcek kaynamak be crawling with insects v.
böcek bilimiyle uğraşmak entomologise v.
zararlı böcek veya bakterileri öldürmek için kimyasal madde, duman yada gaz kullanmak fumigate v.
(kuş/böcek/hayvan) ötmek call v.
böcek gibi ilerlemek beetle v.
böcek gibi hareket etmek beetle v.
böcek avlamak bug v.
böcek toplamak bug v.
böcek gibi izini sürmek doodle v.
böcek dolu buggy adj.
spermlerini boşaltmış (balık, böcek) spent adj.
dokungaçlı (böcek) palped adj.
yumurtlamayı bitirmiş (balık, böcek) spent adj.
karna ait (böcek gövdesindeki) abdominal adj.
böcek ve yılan gibi hayvanların dökülmüş kabuk veya derileriyle ilgili exuvial adj.
böcek yiyen insectivorous adj.
sinek/böcek pisliği lekeli flyspecked adj.
sıçrayabilen (böcek) saltatorial adj.
sıçrayan (böcek) saltatorious adj.
sıçrayan (böcek) saltatorial adj.
sıçrayan (böcek) saltatory adj.
sıçrayabilen (böcek) saltatorious adj.
sıçrayabilen (böcek) saltatory adj.
(hayvan, böcek) ısıran biting adj.
(böcek kanadında) marjinal hücrenin altında bulunan inframarginal adj.
böcek gibi insectiform adj.
böcek gibi insectile adj.
böcek olan insectile adj.
böcek içeren insectile adj.
(ilaç) böcek öldüren systemic adj.
böcek bilime ait olarak entomologically adv.
böcek ilacı şeklimde insecticidally adv.
odamda böcek(ler) var there are bugs in my room expr.
Phrasals
birinin üzerinden (böcek vb) çekip almak pluck something off (of) someone v.
birinin üzerinden (böcek vb) çekip almak pluck something off v.
Colloquial
volkswagen böcek beetle n.
böcek kafalı beetlebrain n.
derinin altında ya da üstünde böcek geziyormuş hissi crank bugs n.
küçük kanatlı ve ısıran böcek midgie [scotland/australia/new zealand] n.
böcek kaynamak be crawling with insects v.
Idioms
çiçek böcek edebiyatı hearts and flowers n.
böcek/karınca vs. kaynamak crawling with some kind of creature v.
(birini) çok fena ısırmak (böcek, sinek) eat (one) alive v.
(birini) çok fena yemek (böcek, sinek) eat (one) alive v.
sümüklü böcek hızında at a snail's gallop expr.
Industry
evcil hayvan derisine otomatik olarak böcek ilacı süren cihaz oiler n.
(mantar ve böcek öldürücülere eklenen) sulandırıcı madde spreader n.
Technical
böcek toplama aleti pooter n.
böcek deflektörü bug deflector n.
böcek kalkanı bug screen n.
böcek öldürücü insect killer n.
böcek öldürücü insecticide n.
toksafen (böcek zehiri) toxaphene n.
böcek kovucu madde repellent n.
Computer
böcek avı bug hunt n.
Automotive
böcek temizleyici bug remover n.
böcek yakalayan bug catcher n.
Medical
böcek ilaçları pesticides n.
böcek sokması sting n.
böcek öldürücüler insecticide n.
böcek sokması insect sting n.
böcek sokmalarına karşı alerjik reaksiyonlar allergic reactions to insect stings n.
böcek ısırığı bug bite n.
böcek sokması alerjisi insect sting allergy n.
hastalık mikroplarını nakleden bir böcek veya organizma niteiğinde olmayan şey nonvector n.
bir böcek ilacı olan malathion maddesinin solunması veya içilmesiyle oluşan zehirlenme durumu malathion poisoning n.
böcek ilacı parathion'un solunması veya yutulmasıyla gerçekleşen zehirlenme parathion poisoning n.
böcek ısırığı insect bite n.
böcek sokması insect bite n.
böcek ve parazit öldürücü acaricidal adj.
çeneye, alt çenenin ortasına veya böcek çenesine ait olan mental adj.
çene, alt çenenin ortası veya böcek çenesi ile ilişkili mental adj.
böcek ısırıklarıyla omurgalılara bulaşıp hastalıklara yol açabilen (ipliksi nematod) filarial adj.
Anatomy
böcek hortumu rostrulum n.
böcek plevrası ischion n.
(böcek/kuş kanadı veya bacağında) sivri uçlu omur spur n.
Psychology
böcek yeme entomophagy n.
böcek korkusu insectophobia n.
böcek manisi entomomania n.
Pathology
böcek ilaçlarında kullanılan talyum sülfatın sindirimi sonucu tesadüfen meydana gelen zehirlenme thallitoxicosis n.
(böcek, bakteri) daha önceden benzer maddelere maruz kalma nedeniyle ilaca geliştirilen direnç cross-resistance n.
belirli bir hastalığı taşımayan (böcek veya organizma) nonvector adj.
Parasitology
tahıla zarar veren böcek cereal leaf beetle (oulema melanopus) n.
yumurtadan henüz çıkmış bit ya da böcek nit n.
atlara sirke bırakan parazit bir böcek nitter n.
kitap bitlerinin çoğunu içeren bir kanatsız böcek familyası atropidae n.
kitap bitlerinin çoğunu içeren bir kanatsız böcek familyası family atropidae n.
entomophthoraceae familyasına ait bir böcek mantarı cinsi entomophthora n.
nycteribia cinsine ait kanatsız böcek bat tick n.
cicadellidae familyasına ait bir böcek jassid n.
oribatidae familyasına ait böcek paraziti olan çeşitli akar türleri beetle mite n.
kuş paraziti olan iki kanatlı bir böcek bird tick n.
hippoboscidae familyasına ait kuş paraziti uçan bir böcek bird tick n.
ağaçlarda delikler açan çeşitli böcek türlerinin larvası wood borer n.
çeşitli pulkanatlı böcek türlerinin larvası wood borer n.
kan emici böcek midget n.
dactylopiidae familyasından olan bir böcek cinsi dactylopius n.
dactylopiidae familyasından olan bir böcek cinsi genus dactylopius n.
şeker pancarı gibi bitkilerde hastalığa sebep olan küçük bir böcek beet leafhopper (circulifer tenellus) n.
parazitik böcek ve eklembacaklılardan oluşan bir grup parasita n.
anoplura bitlerini de kapsayan bir böcek takımı parasita n.
anoplura ve mallophaga bitlerini içeren bir böcek grubu parasita n.
larvası meyve ile beslenen küçük böcek pomace fly n.
safra üreten yaprak bitlerini içine alan bir böcek cinsi pemphigus n.
Veterinary
köpekte uyuza yol açan bir böcek türü itch mite n.
köpekte uyuza yol açan bir böcek türü sarcoptes scabie n.
Food Engineering
böcek zehri insecticide n.
böcek zehiri insecticide n.
Gastronomy
böcek ilacı insecticider n.
Chemistry
sivrisineklere ve tarım ürünlerine zarar veren haşerelere karşı böcek ilacı olarak kullanılan, kalıcı olmayan bir kimyasal madde naled n.
deri, akciğer ve mukoza tahrişine neden olan, biber gazında, böcek ilaçlarında ve dezenfektanlarda kullanılan yağlı, renksiz bir sıvı nitrochloroform n.
deri, akciğer ve mukoza tahrişine neden olan, biber gazında, böcek ilaçlarında ve dezenfektanlarda kullanılan yağlı, renksiz bir sıvı nitro-chloroform n.
bitki ve hayvanlarda böcek öldürücü olarak kullanılan, nikotin ve türevi alkaloidlere benzer kimyasal yapıdaki sentetik bileşik neonicotinoid n.
asetilkolinesterazın etkisini engelleyen ve böcek ilacı olarak kullanılan bir kristal organik fosfor bileşiği tepp n.
asetilkolinesterazın tesirini engelleyen ve böcek ilacı olarak kullanılan bir kristal organofosfor bileşiği tetraethyl pyrophosphate n.
asetilkolinesterazın tesirini engelleyen ve böcek ilacı olarak kullanılan bir kristal organofosfor bileşiği tepp n.
antineoplastik ajan ve böcek arındırıcı olarak kullanılan alkilleyici bir ajan thiotepa n.
balık zehri veya böcek ilacı olarak kullanılan öğütülmüş ve rafine edilmiş bir malzeme timbo n.
böcek ilacı olarak kullanılan berrak yapışkan kehribar renkli bir sıvı allethrin n.
böcek öldürücü yapı fumigator n.
böcek öldürücü kimyasal insecticide n.
böcek ilacı insecticide n.
böceklerin larvasını öldüren böcek ilacı larvacide n.
böcek öldürücü boya insecticide paint n.
böcek öldürücü insecticide n.
cam üretiminde, böcek ve zararlı ot öldürmede kullanılan beyaz renkli zehirli arsenik tozu arsenic n.
zararlı ot ve böcek öldürücülerde ve çeşitli alaşımlarda kullanılan zehirli metalik bir element arsenic n.
cam üretiminde, böcek ve zararlı ot öldürmede kullanılan beyaz renkli zehirli arsenik tozu white arsenic n.
cam üretiminde, böcek ve zararlı ot öldürmede kullanılan beyaz renkli zehirli arsenik tozu ratsbane n.
cam üretiminde, böcek ve zararlı ot öldürmede kullanılan beyaz renkli zehirli arsenik tozu arsenous oxide n.
cam üretiminde, böcek ve zararlı ot öldürmede kullanılan beyaz renkli zehirli arsenik tozu arsenous anhydride n.
cam üretiminde, böcek ve zararlı ot öldürmede kullanılan beyaz renkli zehirli arsenik tozu arsenic trioxide n.
böcek ve bitki öldürücü maddelerde ve çeşitli alaşımlarda kullanılan zehirli metalik bir element arsenic n.
(böcek ilacının) kendine çekme eğilimi attractancy n.
(böcek ilacının) kendine çekme eğilimi attractance n.
bir tür böcek ilacı endrin n.
böcek öldürücü olarak kullanılan bir dieldrin stereoizomeri endrin n.
sıvı bir böcek ilacı türü ethion n.
kara sinek ve bahçe zararlılarından kurtulmak için toz veya sprey şeklinde kullanılabilen bir böcek ilacı malathion® n.
klordana benzer böcek ilacı olarak kullanılan beyaz bir toz heptachlor n.
böcek ilacı ve kimyasal silah olarak kullanılan zehirli bir sıvı chlorpicrin n.
organofosfatlı böcek ilacı karışımı demeton n.
ekinlerde ve süs bitkilerinde kullanılan organik fosforlu böcek ilacı dimethoate n.
ddt'ye benzeyen daha az zehirli bir böcek ilacı methoxychlor n.
organik bir böcek ilacı çeşidi cyclodiene n.
böcek ilaçlarında kullanılan bir kimyasal diethyl toluamide n.
böcek kovucu dope n.
böcek kovucu olarak kullanılan berrak, neredeyse kokusuz bir sıvı picaridin n.
bir tür böcek ilacı fenthion n.
böcek ilacı olarak kullanılan beyaz veya açık kahverengi katı bir madde ronnel n.
kurutulmuş pire otu çiçeklerinden yapılan böcek ilacı dalmatian insect powder n.
kurutulmuş pire otu çiçeklerinden yapılan böcek ilacı persian insect powder n.
(böcek, pas) koruyucu özelliği olan kimyasal protectant n.
böcek ilacı olarak kullanılan yağlı bir bileşik pyrethrin i n.
böcek ilacı olarak kullanılan yağlı bir bileşik pyrethrin ii n.
piretrin benzeri böcek öldürücü özelliği olan bileşik pyrethroid n.
kurutulmuş pire otu çiçeklerinden yapılan böcek ilacı pyrethrum n.
kurutulmuş pire otu çiçeklerinden yapılan böcek ilacı pyrethrum flowers n.
böcek ilacı uygulama spray n.
böcek ilacı spray n.
böcek ilacı olarak kullanılan tatlı kokulu sarı bir yağ sulfoxide n.
kolinesterazı inhibe ederek etki eden bir böcek ilacına ait veya ilgili organophosphorus adj.
kolinesterazı inhibe ederek etki eden bir böcek ilacına ait veya ilgili organophosphorous adj.
piretrin benzeri böcek öldürücü özelliği olan pyrethroid adj.
böcek ilacı üretiminde kullanılan oldukça zehirli bir kimyasal mic (methyl isocyanate) abrev.
Biology
mantar, böcek ve akarların ürettiği bitki uyuzlarını inceleyen çalışma alanı cecidology n.
böcek ve diğer eklembacaklılara saldırdığı için biyolojik böcek ilacı olarak kullanılan virüs baculovirus n.
böcek kanadındaki damar düzeni nervuration n.
suda yaşayan bazı böcek larvalarının solungaç benzeri solunum organları tracheobranchia n.
böcek kabuğunu oluşturan madde chitin n.
tırtılların kelebek olmadan önceki larva ve ergin böcek olma transformasyonları arasındaki zaman pupal development n.
böcek dışkısı faecula n.
böcek dışkısı fecula n.
odun yiyen böcek xylophage n.
bazı böcek ve çiçeklerin miğfer biçimindeki bölümü mitra n.
sürekli karınca kolonisi yuvasında yaşayan böcek gibi canlı myrmecophile n.
başka bir böceğin yuvasında zararsız şekilde yaşayan veya üreyen böcek guest n.
böcek bacağı veya anteninde tüy cirrhus n.
böcek bacağı veya anteninde tüy cirrus n.
böcek antenini birleştiren eklem pedicel n.
(böcek antenlerinin tabanında olduğu gibi) küçük oluk scrobe n.
böcek kursağı sucking stomach n.
süt benzeri sıvı salgılayan (böcek vb.) lactescent adj.
ölü dokuları yiyen (böcek, bakteri) necrophilous adj.
hayvan leşi yiyen (böcek, sinek) necrophorous adj.
ayak veya bacaklarını kürek gibi kullanan (böcek, kabuklu hayvan) remiped adj.
böcek öldürücü insecticidal adj.
tozlaşmaya adapte olmuş (böcek veya bitki) eutropous adj.
ovositlerden nütritif hücre ve yumurta üreten (böcek yumurtalığı) meroistic adj.
tek bir dişinin olduğu koloniye sahip (böcek kolonisi) monogynous adj.
gelişiminin çeşitli safhalarında aynı formu koruyan (böcek) monomorphic adj.
gelişiminin çeşitli safhalarında aynı formu koruyan (böcek) monomorphous adj.
tek tip bitki veya hayvan ile beslenen (böcek) monophagous adj.
(böcek bilimi) çift kanatlı sineklerle ilgili muscoid adj.
yatay bir çizgi ile bölünmüş bileşik gözlere sahip olan (böcek) dioptrate adj.
(böcek kanadı) radyal sinirli fan-nerved adj.
(böcek metamorfozu) yavruluk ile yetişkinlik aşamaları arasında pupa aşaması olmayan incomplete adj.
(böcek veya böcek yumurtalığı) yumurtaya yapışık besleyici hücre üreten polytrophic adj.
olgunlaşmadan önce yavrulayan (böcek) paedogenetic adj.
Biochemistry
doğal yoldan böcek pigmentleri olarak gelişen halkalı kimyasal bileşik grubu pterin n.
böcek kütikulasında bulunan dayanıklı protein sclerotin n.
(böcek ilaçlarında) etkinlik artırıcı madde synergist n.
Marine Biology
yetişkin dönemde kabuksuz ve genellikle sümüklü böcek benzeri gövdesi olan bir karındanbacaklı deniz yumuşakçaları takımı nudibranchia n.
su fışkırtıp suya düşürerek böcek avlayan küçük bir tatlı su balığı archerfish (toxotes jaculatrix) n.
Zoology
bir sümüklü böcek cinsi achatina n.
madagaskar ve orta afrika'da yaşayan ve böcek yiyerek beslenen gececil bir hayvan tanrec n.
madagaskar ve orta afrika'da yaşayan ve böcek yiyerek beslenen gececil bir hayvan tenrec n.
larvaları bitki saplarını delerek bitkinin ölümüne sebep olan bir böcek cane borer (oberea bimaculata) n.
çayın körpe yapraklarına zarar veren bir böcek tea bug n.
böcek olmayan hayvan noninsect n.
madagaskar'a özgü dikenli derisi olan ve böcek yiyen, tenrekgiller familyasından olan küçük bir memeli tendrac n.
theraphosidae familyasından olan böcek theraphosid n.
theraphosidae familyasından olan böcek bird spider n.
hindistan'ın doğusuna özgü böcek yiyen ve sıçana benzeyen bir memeli tikus n.
hindistan'ın doğusuna özgü böcek yiyen ve sıçana benzeyen bir memeli bulau (gymnura rafflesii) n.
böcek popülasyonu insect population n.
böcek bilgini entomologist n.
böcek yumurtası nit n.
böcek-bilim entomology n.
böcek toksikolojisi insect toxicology n.
böcek bacağının son bölütü tarsi n.
böcek öldürücü verminicide n.
böcek yumurtaları insect eggs n.
böcek işitme organları tympanal organ n.
böcek öldürücü adulticide n.
böcek türleri insect species n.
böcek yiyengiller insectivora n.
böcek zararlılar insect pests n.
böcek ayağında ufak yastık gibi çıkıntı empodium n.
böcek biyokimyası insect biochemistry n.
böcek larvası öldürücü larvicide n.
böcek yiyen hayvan insectivore n.
böcek hormonları insect hormones n.
böcek sırtı damarı dorsal vessel n.
böcek dokularında bulunan şekerli ifrazat trehala n.
böcek öldürücü insecticide n.
bir çeşit böcek elater n.
böcek gövdesinin alt kısmı abdomen n.
böcek ses alma organları tympanal organ n.
böcek öldürücü pesticide n.
çirkin kara böcek ugly black beetle n.
evcikli böcek caddice fly n.
evcikli böcek caddis-fly n.
evcikli böcek caddis fly n.
evcikli böcek caddice-fly n.
kara böcek black beetle n.
kınkanatlı (böcek) beetle n.
katil böcek assassin bug n.
koloni halinde yaşayan böcek social insect n.
kötü kokulu böcek stink bug n.
makaslı böcek stag beetle n.
küreksi ayakları olan etobur bir böcek boat bug n.
lahana ve ilgili bitkilere zarar veren, üstünde sarı ve kırmızı renkler bulunan siyah, kötü kokan bir böcek cabbage bug n.
leşle beslenen böcek scavenger beetle n.
küreksi ayakları olan etobur bir böcek water boatman n.
mezarcı böcek burying beetle n.
neuroptera famiyasından kanatlı, etobur bir böcek neuropteran n.
sadece bir gün yaşayan böcek ephemera n.
sırt üstü yüzen böcek notonecta undulata n.
sırt üstü yüzen böcek backswimmer n.
sırt üstü yüzen böcek notonectidae n.
suda yaşayan bir böcek boatman n.
tahta yiyen böcek woodborer n.
tahta yiyen böcek xylotomous n.
toplu halde yaşayan böcek social insect n.
yarımkanatlı böcek bug n.
(böcek) yumurta öldürücü ovicide n.
zehirli böcek poisonous insect n.
böcek ve yılan gibi hayvanların dökülmüş kabuk veya derisi exuvia n.
böcek ve yılan gibi hayvanların dökülmüş kabukları veya derileri exuviation n.
keseli sansargiller familyasına ait phascogalinae alt familyasını oluşturan böcek yiyen keseli hayvanlara verilen ad marsupial mouse n.
böcek ağzında ikincil organ veya bölümler maxillula n.
böcek ağzında ikincil organ veya bölümler maxillulae n.
böcek yiyengiller takımına mensup fil faresi ve sivri sincapçıkları içeren bir alt takım menotyphla n.
böcek yiyengiller takımına mensup fil faresi ve sivri sincapçıkları içeren bir alt takım suborder menotyphla n.
böcek yiyengiller, yarasagiller, kemirgenler ve dişsiz memeliler takımlarını içeren küçük boyutlu bir memeli grubu microsthene n.
avını uçarken yakalayan böcek hawker n.
böcek sürüsü horde n.
tek bir kraliçeye sahip olma (böcek kolonisi) monogyny n.
bazı sümüklü böcek türlerinde bulunan tam gelişmemiş görünmez kabuk limacel n.
(böcek, balık, kabuklularda) kopulasyon organı clasper n.
(özellikle böcek anteninde) çomak benzeri kalınlaşma clave n.
çok ayaklı böcek multiped n.
(bazı böcek ve kuşların çıkardığı) tiz vızıltı sesi churr n.
böcek gözünün (mercek hariç) yumuşak dokusu ommateum [obsolete] n.
(kuş veya böcek) kursak ingluvies n.
böcek kanadının ön damarı costa n.
(omurgasız hayvanlarda) böcek palpusuna benzer bir çıkıntı palpus n.
(böcek larvası) çok ayaklı hayvan polypod n.
alticini kabilesine özgü küçük bir böcek flea beetle n.
küçük ve zıplayan bir böcek fleahopper n.
çift kanatlılar takımına mensup böcek fly n.
muscidae familyasından olan böcek fly n.
uçan böcek fly n.
sümüklü böcek gastropodan n.
böcek, eklembacaklı gibi canlılarda gözün veya göz sapının içinde bulunduğu çukur orbit n.
(böcek ve eklem bacaklılarda) embriyoyu çevreleyen zar serosa n.
zar kanatlılardan oluşan bir böcek grubu fossores n.
zar kanatlılardan oluşan bir böcek grubu fossoria n.
podura cinsi böcek podura n.
podura cinsi böcek podurid n.
podura cinsi ile ilişkili böcek podurid n.
böcek yiyen insectivorous adj.
böcek-bilimsel entomological adj.
böcek öldürücü insecticidal adj.
neuroptera familyasından kanatlı, etobur bir böcek türü ile ilgili neuropterous adj.
(böcek kanadı) yalnızca iki siniri olan binervate adj.
bir sonraki gelişim evresinde alacağı şeklin anahatları zarın altından belli olan (bazı böcek pupaları) masked adj.
larva evresinde ısıran çeneleri ve erişkinken emici ağız kısımları olan (böcek) metagnathous adj.
böcek yiyengiller, yarasagiller, kemirgenler ve dişsiz memeliler takımlarını içeren küçük boyutlu bir memeli grubuna ait veya ilişkin microsthenic adj.
(böcek) kısa veya ilkel kanatlı brachypterous adj.
(özellikle böcek) ağaç ile beslenen hylophagous adj.
böcek gözünün (mercek hariç) yumuşak dokusuna ait veya ilgili ommateal adj.
(böcek) kıvrımlı çıkıntısı olan policate adj.
(böcek) kavisli iğnesi olan policate adj.
(birleşik böcek ve kabuklu gözleri) çok yüzlü polymeniscous adj.
(birleşik böcek ve kabuklu gözleri) çok yüzeyli polymeniscous adj.
(böcek anteni) göz kenarında bulunan inocular adj.
(böcek) yumuşak tüylü flocculent adj.
(böcek) balmumu dokulu flocculent adj.
(böcek) mumsu kaplamalı flocculent adj.
Botanic
böcek yiyen bitki carnivore n.
mantar, böcek ve akarların ürettiği bitki uyuzlarını inceleyen çalışma alanı cecidiology n.
böcek öldürücü madde elde etmede kullanılan tropikal bir ağaç neem (azadirachta indica) n.
böcek öldürücü madde elde etmede kullanılan tropikal bir ağaç neem tree n.
böcek yiyen belirli bitkilerin yapraklarında görülen kıla benzer çıkıntı tentacle n.
böcek ilacı yapımında da kullanılan çok yıllık bir çin üzüm asması thunder god vine (tripterygium wilfordii) n.
tütün yapraklarının özünü emen küçük siyah bir böcek tobacco bug (dicyphus minimus) n.
tütün yapraklarının özünü emen küçük siyah bir böcek suck fly n.
endonezya ve malezya'ya özgü, öz odunu böcek kovucu özellikler taşıyan kokulu asalak bir ağaç true sandalwood (santalum album) n.
endonezya ve malezya'ya özgü, öz odunu böcek kovucu özellikler taşıyan kokulu asalak bir ağaç sandalwood tree n.
böcek-kapan carnivorous plant n.
böcek kapan insectivorous plant n.
amazon nehri vadisi'ne özgü, hafif ve kırılgan ahşabı böcek saldırılarına karşı kullanılan bir ağaç simarouba amara n.
yaprakların güneş, besinsizlik, böcek saldırısı gibi nedenlerle kahverengileşmesi bronzing n.
(yaprakta) böcek, mantar veya kurdun açtığı yuvarlak açıklık domatium n.
güney afrika'ya özgü, yaprak dökmeyen ve böcek yiyen bir bitki familyası family roridulaceae n.
güney afrika'ya özgü, yaprak dökmeyen ve böcek yiyen bir bitki familyası roridulaceae n.
kımıl zararlısı veya böcek ilaçlarının mahsulde bıraktığı izler scorch n.
balık zehri ve böcek ilacı yapımında kullanılan tropik bir amerika bitkisi cube n.
bazı böcek yavrularının çıkardığı, bitkiler üzerinde görülen köpüğümsü salgı cuckoo-spit n.
kurutulmuş çiçeklerinden böcek ilacı elde edilen bir pire otu chrysanthemum marschallii n.
kurutulmuş çiçeklerinden böcek ilacı elde edilen bir pire otu chrysanthemum roseum n.
nektarı herhangi bir böcek türü için erişilebilir olan (çiçek) allotropous adj.
böcek istilasına uğramış (bitki) brood adj.
böcek kapan insectivorous adj.
Agriculture
hastalık, böcek veya olumsuz çevre koşulları sonucu kalın bir bazal kısım oluşturmuş soğan thickneck n.
hastalık, böcek veya olumsuz çevre koşulları sonucu kalın bir bazal kısım oluşturmuş soğan scallion n.
bir besinde olmasına müsaade edilen maksimum böcek ilacı kalıntısı tolerance n.
zararlı böcek veya haşereleri üzerine çekmesi için ekilen mahsul trap n.
zararlı böcek veya haşereleri üzerine çekmesi için ekilen mahsul trap crop n.
organik fosforlu böcek ilacı trichlorfon n.
organik fosforlu böcek ilacı metrifonate n.
organik fosforlu böcek ilacı trichlorphon n.
böcek istilası infestation n.
böcek savar insect repeller n.
böcek zehiri pesticide n.
gizli böcek bulaşması hidden insect infestation n.
gizli böcek bulaşması tayini determination of hidden insect infestation n.
köklerden yapraklara kadar tüm asma üzeride asmanın özsuyunu emerek beslenen bir böcek phylloxera n.
tarımsal böcek öldürücü agricultural insecticide n.
zararlı böcek pest n.
zararlı böcek ya da hayvanlar vermin n.
toprak mahsullerinde ve hayvancılıkta kene, bit ve akarlara karşı kullanılan bir böcek ilacı amitraz n.
sabadilla bitkisinin böcek ilacı yapımında kullanılan tohumları sabadilla n.
meyve ağaçlarında kullanılan bir tür organik böcek ilacı zineb n.
böcek öldürme aleti dozer n.
böcek öldürücü içermeyen noninsecticidal adj.
böcek öldürücü eylem içermeyen noninsecticidal adj.
böcek ilacı kullanımına karşı olan antipesticide adj.
(böcek ilacı) durgunluk döneminde uygulanan dormant adj.
Apiculture
bazı böcek ve çiçeklerin miğfer biçimindeki bölümü galea n.
böcek ayağında yastık gibi çıkıntı pulvillus n.
böcek ayağında bir çıkıntı arolium n.
ergin böcek mature insect n.
iki deri değiştirme zamanı arasında oluşan değişim safhasındaki böcek instar n.
tamamıyla gelişmiş ve genellikle kanatlı ergin böcek imago n.
serricornia şubesinde yer alan bir böcek serricorn n.
Tobacco
böcek ilacı olarak kullanılan tütün özü tobacco water n.
böcek ilacı olarak kullanılan tütün özü tobacco liquor n.
böcek zararlıları pests n.
Education
böcek bilimci insectologer n.
böcek bilimi okuyan kimse insectologist n.
Environment
böcek öldürücü madde toxicant n.
bir tür böcek öldürücü endrin n.
tarımda böcek öldürücü madde pyrethin n.
zararlı böcek veya hayvanları yok eden kimse exterminator n.
ultraviyole ışınlı böcek öldürücü black-light trap n.
ultraviyole ışınlı böcek öldürücü blacklight trap n.
böcek öldürme aleti hopperdozer n.
böcek gibi omurgasızları bitki yapraklarından veya zeminden toplama gleaning n.
derris kök ve saplarından elde edilen ve rotenon ile çeşitli rotenoidler içeren bir böcek ilacı derris n.