boşa çıkarmak - Turco Inglés Diccionario
Historia

boşa çıkarmak



Significados de "boşa çıkarmak" en diccionario inglés turco : 28 resultado(s)

Turco Inglés
General
boşa çıkarmak disappoint v.
boşa çıkarmak frustrate v.
boşa çıkarmak prick the bubble v.
boşa çıkarmak negate v.
boşa çıkarmak invalidate v.
boşa çıkarmak rebut v.
boşa çıkarmak puncture v.
boşa çıkarmak nullify v.
boşa çıkarmak cancel v.
boşa çıkarmak baffle v.
boşa çıkarmak let down v.
boşa çıkarmak defeat v.
boşa çıkarmak shoot down v.
boşa çıkarmak fail v.
boşa çıkarmak blight v.
boşa çıkarmak explode v.
boşa çıkarmak disconfirm v.
boşa çıkarmak cassate [obsolete] v.
boşa çıkarmak riddle v.
boşa çıkarmak destroy v.
boşa çıkarmak idle v.
boşa çıkarmak make void v.
Phrasals
boşa çıkarmak shoot down v.
boşa çıkarmak shoot down v.
boşa çıkarmak wipe out v.
boşa çıkarmak cancel out v.
Idioms
boşa çıkarmak put the kibosh on v.
Law
boşa çıkarmak improve [scotland] v.

Significados de "boşa çıkarmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 26 resultado(s)

Turco Inglés
General
umudunu boşa çıkarmak disappoint v.
ümidini boşa çıkarmak disappoint v.
beklentileri boşa çıkarmak be a total fiasco v.
beklentileri boşa çıkarmak let down v.
umutları boşa çıkarmak shatter the hopes v.
umutları boşa çıkarmak destroy the hopes v.
umutları boşa çıkarmak wreck the hopes v.
umutları boşa çıkarmak dash the hopes v.
umutları boşa çıkarmak kill (off) the hopes v.
umutlarını boşa çıkarmak mock v.
umutlarını boşa çıkarmak mock v.
amaçlarını boşa çıkarmak mock v.
Phrasals
beklentileri boşa çıkarmak flat out v.
umudunu boşa çıkarmak shoot down v.
birini/bir şeyi boşa çıkarmak free up v.
Colloquial
beklentileri boşa çıkarmak not cut the mustard v.
karşılıklı boşa çıkarmak cancel each other out v.
Idioms
umudunu boşa çıkarmak pop (one's) bubble v.
umudunu boşa çıkarmak pop the bubble of (someone) v.
güvenini boşa çıkarmak sell someone down the river v.
güvenini boşa çıkarmak break faith with somebody v.
güvenini boşa çıkarmak keep faith with somebody v.
umutları boşa çıkarmak dash hopes v.
birinin umutları boşa çıkarmak dash/shatter somebody's hopes v.
düşmanca planlarını boşa çıkarmak spike one's guns v.
düşmanca planlarını boşa çıkarmak spike the guns v.