dökülmek - Turco Inglés Diccionario
Historia

dökülmek



Significados de "dökülmek" en diccionario inglés turco : 55 resultado(s)

Turco Inglés
General
dökülmek pour out v.
dökülmek run v.
dökülmek fall into v.
dökülmek slop v.
dökülmek moulder v.
dökülmek discharge v.
dökülmek molder v.
dökülmek crumble v.
dökülmek teem v.
dökülmek course v.
dökülmek superfuse v.
dökülmek run down v.
dökülmek be shed v.
dökülmek empty v.
dökülmek come off v.
dökülmek rub off v.
dökülmek be poured v.
dökülmek feel cheap v.
dökülmek fall into decay v.
dökülmek slop over v.
dökülmek rub out v.
dökülmek fall into ruin v.
dökülmek pour forth v.
dökülmek go to pieces v.
dökülmek fall off v.
dökülmek flow v.
dökülmek fall v.
dökülmek be cast v.
dökülmek spill over v.
dökülmek disembogue v.
dökülmek drape v.
dökülmek disintegrate v.
dökülmek disgorge v.
dökülmek fall out v.
dökülmek pour v.
dökülmek effund [obsolete] v.
dökülmek unbotton v.
dökülmek mold v.
dökülmek mould v.
dökülmek overspill v.
dökülmek roll v.
dökülmek peal [dialect] [uk] v.
dökülmek outpour v.
dökülmek shrivel v.
dökülmek soss [dialect] [uk] v.
Phrasals
dökülmek splash about v.
dökülmek splash around v.
dökülmek crumble into (something) v.
dökülmek crumble into v.
Idioms
dökülmek go down/drop like ninepins v.
Technical
dökülmek tipple [dialect] v.
dökülmek pour v.
dökülmek slope v.
dökülmek spill v.
Slang
dökülmek fess (up) v.

Significados de "dökülmek" con otros términos en diccionario inglés turco: 155 resultado(s)

Turco Inglés
General
tabaka halinde dökülmek flake away v.
sapır sapır dökülmek fall abundantly and continuously v.
çağlayan gibi dökülmek cascade v.
kabarıp dökülmek (boya tabakaları vb) flake away v.
tabaka halinde dökülmek flake off v.
kabarıp dökülmek flake off v.
dökülmek (nehir) flow into v.
denize dökülmek disembogue v.
kabarıp dökülmek flake away v.
kabarıp dökülmek (boya tabakaları vb) flake off v.
pul pul dökülmek exfoliate v.
ince tabakalar halinde dökülmek flake off v.
saçları dökülmek lose one's hair v.
dökülmek (elbise/kumaş vb belirli bir şekilde) flow v.
şırıldayarak dökülmek (fıskıyeden püskürtülen su) splash v.
dişleri dökülmek lose one's teeth through age v.
sokaklara dökülmek take to the streets v.
tavanın alçısı dökülmek (plaster) take off v.
alçısı dökülmek (plaster) take off v.
saçı dökülmek lose one's hair v.
alçısı dökülmek (plaster) peel off v.
tavanın alçısı dökülmek (plaster) peel off v.
sokaklara dökülmek pour out into the streets v.
sokaklara dökülmek spill out into the streets v.
üstü başı dökülmek be down at the heels v.
pul pul dökülmek flake off v.
ağızdan dökülmek get out v.
pul pul dökülmek peel v.
yollara dökülmek take to the roads v.
(nehir) denize dökülmek flow into the sea v.
(nehir) denize dökülmek empty into the sea v.
çağlayarak dökülmek cascade down v.
çağlayarak dökülmek cascade v.
stresten saçları dökülmek lose hair due to stress v.
stresten saçı dökülmek lose hair due to stress v.
pulları dökülmek desquamate v.
(cilt) kuruyup dökülmek break out v.
yeniden içine dökülmek reinfund v.
(kaşıktan) iplik gibi ince dökülmek thread v.
bolca dökülmek hale [uk] [dialect] v.
pul pul dökülmek pill [dialect] v.
dilden dökülmek pour v.
(sözcükler) dilden dökülmek pour forth v.
kopup ince tabakalar halinde dökülmek scale (off) v.
pul pul dökülmek scale (off) v.
(yapraklar) dökülmek shed v.
kabuk gibi dökülmek shell v.
(konuşma anlamında) dökülmek shoot v.
bol miktarda dökülmek slush around v.
şaldır şaldır dökülmek spill v.
ne var ne yok dökülmek squeak v.
(denize, okyanusa) dökülmek disgorge v.
Phrasals
çalkalanıp dökülmek splash about v.
çürüyüp dökülmek rot out v.
içeri akmak/dökülmek pour in v.
soyulmak/dökülmek peel off (of) (something) v.
(yaprak vb) dökülmek come down v.
(bir şeyden) etrafa dökülmek/saçılmak spill out (of something) v.
(yağmur suyu vb) üzerine dökülmek pour all over someone or something v.
üzerine dökülmek/saçılmak spill over on v.
parça parça dökülmek crumble into (something) v.
dışarı saçılmak/dökülmek drop out v.
birden dışarı dökülmek spring forth v.
bir anda dökülmek spring forth v.
(bir şeyden) ufak ufak dökülmek flake away from (something) v.
(bir şeyden) küçük parçalar halinde dökülmek flake away from (something) v.
(bir şeyden) küçük küçük kavlayıp dökülmek flake away from (something) v.
-e dökülmek tail into v.
(bir şeyden) dışarı dökülmek pour out (of something) v.
dışarı dökülmek pour out v.
(birinin/bir şeyin) üzerine dökülmek pour out on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) dökülmek pour out on (someone or something) v.
(bir şeye/yere, sokaklara) dökülmek pour out on (somewhere or something) v.
dışarılara dökülmek pour out on (somewhere or something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine dökülmek pour out onto (someone or something) v.
(birine/bir şeye) dökülmek pour out onto (someone or something) v.
(bir şeye/yere, sokaklara) dökülmek pour out onto (somewhere or something) v.
dışarılara dökülmek pour out onto (somewhere or something) v.
üzerine dökülmek slop on v.
üzerine dökülmek slop onto v.
(birinin/bir şeyin) üstüne dökülmek spill over on (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne dökülmek spill over onto (someone or something) v.
(nehir vb) bir şeye dökmek/dökülmek empty into something v.
(nehir vb) bir yere dökülmek empty into something v.
küçük parçalar halinde kopmak/dökülmek/düşmek chip away v.
küçük parçalar halinde kopmak/dökülmek/düşmek chip off v.
parça parça dökülmek crumble into v.
dökülmek (saç, diş) fall out v.
-e dökülmek empty into v.
birinden/bir şeyden dökülmek fall from someone or something v.
(bir şeyden) dökülmek fall from (something) v.
(bir şeyden) dökülmek fall off (of something) v.
-den ince tabakalar halinde dökülmek flake off of v.
-den kabarıp dökülmek (boya tabakaları) flake off of v.
-den tabaka halinde dökülmek flake off of v.
-den pul pul dökülmek flake off of v.
(bir şeyden) ince tabakalar halinde dökülmek flake off of (something) v.
(bir şeyden) kabarıp dökülmek (boya tabakaları) flake off of (something) v.
(bir şeyden) tabaka halinde dökülmek flake off of (something) v.
(bir şeyden) pul pul dökülmek flake off of (something) v.
(bir şeyin) içine dökülmek flow in (something) v.
(bir şeye) dökülmek/akmak flow in (something) v.
(bir şeyin) içine dökülmek flow into (something) v.
(bir şeye) dökülmek/akmak flow into (something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine dökülmek flow over (someone or something) v.
ortaya dökülmek go forth v.
(sokaklara, dışarılara) dökülmek pour out on v.
-e dökülmek pour out on v.
(birinin/bir şeyin) üzerine dökülmek rain on (someone or something) v.
paslanıp aşınmak/dökülmek/çürümek rust off v.
(birinin/bir şeyin) üzerine taşmak/dökülmek slosh on (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine taşmak/dökülmek slosh onto (someone or something) v.
üzerine dökülmek slosh over v.
taşıp (bir şeye/bir yere) dökülmek spill into (something or some place) v.
-e dökülmek spill out v.
etrafa dökülmek/saçılmak spill out v.
taşıp (bir şeye/bir yere) dökülmek spill out into (something or some place) v.
taşıp (bir şeye/bir yere) dökülmek spill over into (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı dökülmek tumble out (of something or some place) v.
Colloquial
sokağa dökülmek hit the streets v.
sokaklara dökülmek hit the streets v.
sokaklara dökülmek pour into streets v.
sokağa dökülmek take to the streets v.
sokaklara dökülmek take to the streets v.
sokağa dökülmek pour into streets v.
(birine, duygularını) dökülmek get it out v.
Idioms
her tarafı dökülmek have more holes than swiss cheese [us] v.
başından aşağı kaynar sular dökülmek a chill ran down one's back v.
saçları dökülmek get thin on top v.
yollara dökülmek hit the bricks v.
yollara dökülmek hit the pavement v.
üstü başı dökülmek be down at heel v.
üstü başı dökülmek be out at elbows v.
(söylenmesi kolay olduğundan) ağızdan dökülmek trip off the tongue v.
(söylenmesi kolay olduğundan) ağızdan dökülmek roll off the tongue v.
hastalıktan dökülmek drop like ninepins v.
hastalıktan dökülmek go down/drop like ninepins v.
sapır sapır dökülmek/hastalanmak die like flies v.
sapır sapır dökülmek/hastalanmak drop like flies v.
sapır sapır dökülmek/hastalanmak fall like flies v.
başından kaynar sular dökülmek be in for a rude awakening v.
saçları dökülmüş olmak/dökülmek be thin on top v.
saçları dökülmüş olmak/dökülmek get thin on top v.
ortaya dökülmek get wind v.
hastalıktan dökülmek go down like ninepins v.
hastalıktan dökülmek drop like ninepins v.
Technical
denize dökülmek veya boşalmak disembogue v.
kaptan dökülmek spill v.
pul pul dökülmek scale off v.
pul pul dökülmek flake off v.
pul pul dökülmek peel v.
Textile
(kıyafet) dökülmek hang v.
Archaic
yeniden dökülmek refall v.
Slang
(biri/bir şey) hakkında dökülmek spill (one's) guts on (someone or something) v.
British Slang
üstü başı dökülmek ming v.