fırlamak - Turco Inglés Diccionario
Historia

fırlamak



Significados de "fırlamak" en diccionario inglés turco : 70 resultado(s)

Turco Inglés
General
fırlamak stand out v.
fırlamak hurtle v.
fırlamak hurl oneself v.
fırlamak rush out v.
fırlamak dart v.
fırlamak glint v.
fırlamak fly out v.
fırlamak jump v.
fırlamak bolt v.
fırlamak stick out v.
fırlamak shoot ahead v.
fırlamak break v.
fırlamak shoot off v.
fırlamak bound v.
fırlamak tear v.
fırlamak bounce v.
fırlamak fly v.
fırlamak whisk v.
fırlamak shoot up v.
fırlamak leap v.
fırlamak pop out v.
fırlamak flounce v.
fırlamak boom v.
fırlamak rocket v.
fırlamak spring v.
fırlamak steepen v.
fırlamak fly off v.
fırlamak shoot v.
fırlamak burst v.
fırlamak go v.
fırlamak fling v.
fırlamak flirt v.
fırlamak zoom v.
fırlamak skyrocket v.
fırlamak start up v.
fırlamak protrude v.
fırlamak leap up v.
fırlamak dodge v.
fırlamak dash off v.
fırlamak dash v.
fırlamak make a dash v.
fırlamak shoot out v.
fırlamak start v.
fırlamak whip v.
fırlamak soar v.
fırlamak high-tail v.
fırlamak run up v.
fırlamak jackrabbit v.
fırlamak yeet v.
fırlamak rip v.
fırlamak pop v.
fırlamak sally v.
fırlamak outshoot v.
fırlamak spring v.
fırlamak strike v.
Phrasals
fırlamak fly out v.
fırlamak blow up v.
fırlamak go up v.
fırlamak burst out v.
fırlamak burst out (of something) v.
fırlamak dart out v.
fırlamak break away v.
fırlamak draw up v.
fırlamak stick up v.
fırlamak rocket up v.
fırlamak come out v.
Colloquial
fırlamak make a bolt for v.
fırlamak bump up v.
Idioms
fırlamak draw (oneself) up v.
Archaic
fırlamak outgrow v.

Significados de "fırlamak" con otros términos en diccionario inglés turco: 111 resultado(s)

Turco Inglés
General
ayağa fırlamak jump to one's feet v.
dışarıya fırlamak sally out v.
dışarıya fırlamak sally forth v.
yataktan fırlamak tumble out of bed v.
öne fırlamak shin v.
ayağa fırlamak spring to one's feet v.
dışarı fırlamak sally v.
gözleri yuvalarından fırlamak smolder v.
fırlamak (fiyat) jump v.
yay gibi fırlamak spring v.
öfke ile fırlamak flounce v.
ok gibi fırlamak dart v.
fırlamak (fiyat) soar v.
fırlamak (fiyatlar) soar v.
dışarı fırlamak leap out v.
fırlamak (fiyatlar vb) soar v.
kapıya fırlamak spring towards the door v.
(roket) uzaya fırlamak blast off v.
öfkeyle fırlamak flounce v.
dışarı fırlamak protrude v.
üzerine fırlamak fly at v.
zıpkın gibi fırlamak spear up v.
ok gibi fırlamak spear up v.
mantar gibi fırlamak pop up like a cork v.
şekeri fırlamak a person's blood sugar level rocket up/shoot up v.
şekeri fırlamak one's (blood) sugar (level) go up (to the roof)/increases (dramatically) v.
gözleri yuvalarından fırlamak smoulder v.
birden fırlamak kite v.
yukarıya fırlamak updive v.
yukarı fırlamak (fiyatlar, sayılar) upsoar v.
kararsızlık veya sabırsızlıkla fırlamak wince v.
(av köpeği, avı bulmak için bulunduğu yerden) hızla fırlamak break v.
öfkeyle fırlamak huff v.
birden fırlamak chop [obsolete] v.
ayağa fırlamak cock v.
ok gibi fırlamak drive v.
(özellikle gözler) yerinden fırlamak pop v.
yukarı fırlamak flurr v.
(pusudan) dışarı fırlamak outleap v.
ok gibi fırlamak skive [dialect] v.
aniden fırlamak squirt v.
ok gibi fırlamak squirt v.
(ok) birden fırlamak start v.
dışarı fırlamak stick v.
ok gibi fırlamak strike v.
Phrasals
karnı/göbeği (giysiden) fırlamak burst out v.
karnı/göbeği (giysiden) fırlamak burst out (of something) v.
dışarı fırlamak charge off v.
bir şeyden kopup fırlamak spin off v.
dışarı fırlamak sweep off v.
(bir yerden) fırlamak pop out (of something) v.
yerinden fırlamak draw up v.
dışarı fırlamak stick up v.
aradan fırlamak stick up v.
(bir yerden) saldırmak, fırlamak, sıçramak strike from (something) v.
(bir şeyin/yerin) içine fırlamak rocket into (something or some place) v.
(bir şeye/yere) fırlamak rocket into (something or some place) v.
füze gibi (bir şeye/yere) fırlamak rocket into (something or some place) v.
roket gibi (bir şeye/yere) fırlamak rocket into (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlamak rocket into (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlamak rocket to (something or some place) v.
gökyüzüne/uzaya fırlamak rocket into something v.
hızla bir yere fırlamak rocket into something v.
gökyüzüne/uzaya fırlamak rocket to something v.
hızla bir yere fırlamak rocket to something v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlamak skyrocket into (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlamak skyrocket to (something or some place) v.
(birine/bir şeye) doğru fırlamak break for (someone or something) v.
dışarı fırlamak bulge out v.
(birine/bir şeye) doğru fırlamak/koşmak cut out for (someone or something) v.
(bir şeyden birine/bir şeye doğru) hızla çıkmak/fırlamak dart out (of something) (at someone or something) v.
(bir şeyden birine/bir şeye doğru) fırlamak dart out (of something) (at someone or something) v.
(bir şeyden birine/bir şeye doğru) ok gibi fırlamak/çıkmak dart out (of something) (at someone or something) v.
dışarı fırlamak jump out v.
(bir şeyden/bir yerden) fırlamak poke out of (something) v.
-den fırlamak pop out of v.
(birinden/bir şeyden) dışarı fırlamak protrude from (someone or something) v.
(bir şeyden) fırlamak push out of (something) v.
içine fırlamak rocket into v.
-e fırlamak rocket into v.
-e fırlamak rocket to v.
-den dışarı fırlamak rush out of v.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı fırlamak rush out of (something or some place) v.
-den dışarı fırlamak stalk out of v.
(bir yerden) dışarı fırlamak stalk out of (some place) v.
dışarı fırlamak surge out v.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı fırlamak tumble out (of something or some place) v.
Colloquial
paldır küldür fırlamak be off v.
ayağa fırlamak hop up v.
Idioms
aceleyle dışarı fırlamak dash out v.
gözleri yuvalarından fırlamak somebody's eyes are out on stalks v.
gözleri yuvalarından fırlamak somebody's eyes are popping out of their head v.
yerinden fırlamak leap up v.
yerinden fırlamak draw (oneself) up v.
ayaklarının üstüne fırlamak leap to (one's) feet v.
ayağa fırlamak leap to (one's) feet v.
gözleri yerinden/yuvalarından fırlamak (one's) eyes are popping out of (one's) head v.
gözleri yerinden/yuvalarından fırlamak (one's) eyes pop out of (one's) head v.
havaya fırlamak go flying v.
(birine/bir şeye) doğru fırlamak make a bolt for (someone or something) v.
bir şeye doğru fırlamak make a bolt for it/something v.
bir şeye doğru fırlamak make a dash for it/something v.
(birine/bir şeye) doğru fırlamak make a break for (someone or something) v.
(birine/bir şeye) doğru fırlamak make a dash for (someone or something) v.
hızla yukarı fırlamak rise like a rocket v.
ayağa fırlamak spring to feet v.
gözleri yerinden/yuvalarından fırlamak your eyes nearly pop out of your head v.
ayağa fırlamak scramble to one's feet v.
Slang
gözleri yuvalarından fırlamak bug out v.
dışarı fırlamak bust out v.
içinden fırlamak bust out v.