gelişim - Turco Inglés Diccionario
Historia

gelişim



Significados de "gelişim" en diccionario inglés turco : 12 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
gelişim progress n.
gelişim development n.
gelişim improvement n.
General
gelişim evolution n.
gelişim growing n.
gelişim advancement n.
gelişim advance n.
gelişim mise en place n.
gelişim ongoing n.
gelişim flowering n.
Colloquial
gelişim sledding n.
Trade/Economic
gelişim development n.

Significados de "gelişim" con otros términos en diccionario inglés turco: 389 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
gelişim göstermek progress v.
General
gelişim faktörü growth factor n.
kentsel yeniden gelişim urban redevelopment n.
kişisel gelişim personal growth n.
gelişim planı development plan n.
gelişim gereksinimleri developmental needs n.
ahlaki gelişim moral development n.
gelişim hakları development rights n.
sosyal gelişim social progress n.
gelişim teşvikli alan development promotion area n.
bebek gelişim skalası infant development scale n.
gelişim zamanı development time n.
gelişim psikolojisi developmental psychology n.
gelişim raporu progress report n.
serbest gelişim free development n.
gelişim aşamaları stages of development n.
gelişim gösteren kimse developer n.
evrensel gelişim sarvodaya n.
gelişim teorisi theory of development n.
kişisel gelişim personality development n.
örgütsel gelişim organizational development n.
şehir planlama ve yeniden gelişim hukuku city planning and redevelopment law n.
gelişim yetersizlikleri developmental disabilities n.
gelişim genetiği developmental genetics n.
gelişim biyolojisi developmental biology n.
gelişim sitolojisi developmental cytology n.
gelişim düzeyi level of development n.
gelişim düzeyi development level n.
gelişim hızı speed of development n.
gelişim hızı growth rate n.
değişim ve gelişim change and development n.
tarımsal gelişim agricultural development n.
teknik gelişim technical development n.
kentsel gelişim urban development n.
kişisel gelişim personal development n.
sürekli gelişim continuous development n.
aktif gelişim active development n.
faal gelişim active development n.
eş gelişim co-development n.
kişisel gelişim self-improvement n.
kişisel gelişim self-help n.
hızlı gelişim precocity n.
gelişim hamlesi development thrust n.
gelişim yılları formative years n.
erken gelişim early development n.
bireysel gelişim personal development n.
gelişim süreci development process n.
tarihsel gelişim historical development n.
kişisel gelişim uzmanı personal development specialist n.
tarihsel gelişim süreci historical development process n.
kentsel gelişim şirketi urban development corporation n.
kurumsal gelişim institutional development n.
gelişim sahası growth area n.
gelişim gereklerine uygun uygulama developmentally appropriate practice n.
teknolojik gelişim technological development n.
yakınsal gelişim alanı zone of proximal development n.
kişisel gelişim kitabı self-help book n.
düşünsel gelişim intellectual development n.
gelişim dönemi developmental period n.
gelişim dönemi period of development n.
tarihi gelişim historical development n.
daha fazla gelişim further development n.
gelişim çalışmaları development studies n.
belli bir gelişim evresi a certain development stage n.
belli bir gelişim evresi a particular development stage n.
gelişim alanı zone of development n.
gelişim alanı area of development n.
gelişim bozukluğu maldevelopment n.
kullanıcı merkezli gelişim user-centered development n.
gelişim zihniyeti growth mindset n.
mesleki gelişim vocational development n.
insani gelişim humanitarian development n.
bir olayın, amacın, fikrin veya tarzın gelişim süreci ancestry n.
iyiye doğru gelişim easing n.
kültürel gelişim komitesi cultural development committee n.
tek bir orta noktanın etrafında olan gelişim unicentral development n.
gelişim engeli blackade n.
azami gelişim durumu blossom n.
azami gelişim dönemi blossom n.
eksiksiz gelişim blow n.
en yüksek düzeyde gelişim blow n.
aşamalı gelişim buildup n.
gelişim süreci üzerinde belirleyici faktör molder n.
bir organizmanın veya onun kısımlarından birinin gelişim şekli morphosis n.
kas dağılımı ve gelişim durumu muscling n.
(hasırotu mantarının büyümesi sonucu bazı otların çiçeklenmesinde görülen) gelişim durması choke n.
gelişim başlangıcı getaway n.
uzun gelişim süreci nedeniyle büyük veya etkileyici olan şey grandfather n.
korunan gelişim aşaması chrysalis n.
nesne veya fenomenin gelişim örüntüsü dynamism n.
benzer ögelerin birden fazla kültürde gösterdiği bağımsız gelişim parallelism n.
şehrin gösterdiği gelişim policy [obsolete] [scotland] n.
gelişim sağlama fertilization n.
gelişim sağlama fertilisation n.
en yüksek gelişim noktası peak n.
evrim sürecinde erken gelişim özelliklerine gerileme pedomorphosis n.
evrim sürecinde erken gelişim özelliklerine gerileme paedomorphosis n.
kişisel gelişim self-development n.
gelişim yönü flow n.
plunket adlı bir çocuk gelişim derneğinin görevlendirdiği çocuk bakım hemşiresi plunket nurse [new zealand] n.
(fotoğrafçılıkta) fiksasyon öncesi gelişim prefixation n.
gelişim kaynağı seedbed n.
gelişim için uygun zemin seedbed n.
sosyal adaptasyon ve kişisel gelişim kaynağı self n.
öz motivasyonlu gelişim self-evolution n.
göze batmayan gelişim sidle n.
yavaş gelişim slow lane n.
gelişim hattı street n.
gelişim aşaması stride n.
(organda) yetersiz gelişim suppression n.
gelişim göstermemek make no progress v.
gelişim göstermek make progress v.
gelişim göstermek advance v.
gelişim göstermek promove v.
yenilik ve gelişim iddiasında olmak reformalize v.
embriyolojik gelişim sırasında pozisyon değiştirmek migrate v.
gelişim sonucu yok olmak improve v.
kalite, gelişim gibi açılardan belirtildiği gibi görünmek compare v.
(sinir, sap) gelişim sırasında çıkarmak send v.
ekonomik gelişim düzeyine erişmemiş underdeveloped adj.
bilimsel ve endüstriyel gelişim sonucu ortaya çıkan technological adj.
kronolojik gelişim gösteren historical adj.
kişisel gelişim hedefini sürdüren on the wagon adj.
demetsi bir gelişim gösteren fascicled adj.
gelişim faaliyetlerine ait fixit adj.
gelişim faaliyetleri ile ilgili fixit adj.
filogenetik gelişim sırasında edinilen phylogenetic adj.
gelişim öncesine ait predevelopment adj.
gelişim öncesi ile ilgili predevelopment adj.
gelişim öncesi yapılan predevelopment adj.
yakı böceğinin üçüncü gelişim evresine ait veya ilişkili scaraboid adj.
yakı böceğinin üçüncü gelişim evresini oluşturan scaraboid adj.
kişisel gelişim eserine ait veya ilgili self-help adj.
kişisel gelişim kursuna ait veya ilgili self-help adj.
gelişim bakımından genetically adv.
gelişim sürecinde on the make adv.
gelişim anlamı veren son ek -genesis suf.
gelişim anlamı veren son ek -plasia suf.
gelişim anlamı veren son ek -plasy suf.
Phrasals
gelişim göstermek go forward v.
birinden veya bir şeyden (birine/bir şeye) doğru gelişmek/gelişim göstermek develop from someone or something (into someone or something) v.
kesintili bir gelişim göstermek look back v.
-den gelişim göstermek develop from v.
(birine/bir şeye) doğru gelişim göstermek/gelişmek develop into (someone or something) v.
(birinden/bir şeyden birine/bir şeye) doğru gelişmek/gelişim göstermek develop into (someone or something) from (someone or something) v.
bir şey açısından gelişmek/gelişim göstermek grow in something v.
Phrases
bu benim ... ya ilk gelişim this is my first trip to ... expr.
Colloquial
teknolojik gelişim karşıtlığı luddism n.
anormal gelişim gösteren çocuk flk (funny-looking kid) n.
plunket adlı bir çocuk gelişim derneğinin beslenme önerileri doğrultusunda büyütülen bebek plunket baby [new zealand] n.
ebeveynlere çocukları hakkında tavsiyelerde bulunan bir çocuk gelişim uzmanı supernanny n.
bir ilerleme/gelişim kaydettirmemek do no good v.
şehre bir dahaki gelişim next time I'm in town expr.
Idioms
bir gelişim göstermeyen plan/gelişme road to nowhere n.
bir gelişim göstermeyen plan/gelişme a road to nowhere n.
gelişim aşamaları swaddling clothes n.
iyiye doğru bir değişim/gelişim olmak be a change for the better v.
iyi bir gelişim göstermek flourish like a green bay tree v.
(bir şeyde/bir şeyi yapmada) hızlı gelişim göstermek make rapid strides (in something/in doing something) v.
gelişim sağlamak make all the difference (in the world) v.
hızlı gelişim göstermek make rapid strides v.
yeniyken/gelişim aşamasında sorun/arıza çıkarmak have teething problems v.
yeniyken/gelişim aşamasında sorun/arıza çıkarmak have teething troubles v.
Speaking
bu istanbul'a ilk gelişim this is my first time in istanbul expr.
nasıl bir gelişim/gelişme ama? how's that for a progress? expr.
Trade/Economic
ekonomik gelişim economic advancement n.
gelişim düzeyi developmental state n.
gelişim sermayesi growth capital n.
gerçek gelişim göstergesi genuine progress indicator n.
kurumsal gelişim corporate development n.
mesleki gelişim career development n.
meslek gelişim kursu career development course n.
sınai gelişim industrial growth n.
sürekli mesleki gelişim continuing professional development n.
avrupa roket fırlatıcı gelişim örgütü eldo (european launcher development organization) n.
Law
serbest gelişim hakkı right of free development n.
Politics
avrupa bölgesel gelişim fonu european regional development fund n.
siyasal gelişim political development n.
Institutes
araştırma ve teknolojik gelişim research and technological development n.
ülke çapında sağlık planlama ve gelişim ofisi office of statewide health planning and development n.
yeniden yapılanma ve gelişim programı reconstruction and development programme (rda) n.
Industry
gelişim ve planlamadaki belirsizliğin yaşam alanı ve işletmeler üzerindeki zararlı etkileri planning blight n.
Tourism
ulaşım hizmetlerinin olağan gelişim tarzını ifade eden terim hub and spoke n.
Technical
yeni ürünleri gelişim aşamalarını eş zamanlı yürüterek tasarlama ve pazarlama yöntemi interactive engineering n.
yol boyu gelişim strip-development
Computer
gelişim zamanı development time n.
Informatics
gelişim merkezi innovation center n.
işe dayalı gelişim business-driven development n.
Construction
karma gelişim bölgesi mixed development zone n.
Aeronautic
profesyonel gelişim professional development n.
Marine
bölgesel gelişim ile ilgili kanunlar laws concerning regional development n.
gelişim denklemi evolution equation n.
logaritmik fazlı gelişim logaritmic phase growth n.
sakin deniz gelişim kavramı tranquil sea development concept n.
Mining
yüzeysel cevher yatağı gelişim sürecine ait veya ilgili supergene adj.
yüzeysel cevher yatağı gelişim sürecine özgü supergene adj.
Medical
adaptif gelişim adaptive development n.
akciğer kanserinin gelişim ve yayılımı development and metastasis of lung cancer n.
çocuk gelişim uzmanı child development specialist n.
çocuk gelişim merkezi child development centre n.
çocuk gelişim uzmanı child development expert n.
çocuk gelişim bozuklukları child development disorders n.
cinsel gelişim bozukluğu dsd (disorder of sex development) n.
dil gelişim bozuklukları language development disorders n.
embriyonik gelişim anomalisi embryonic developmental anomaly n.
gelişim düzeyini belirlemeye yönelik testler developmental tests n.
gelişim hormonu growth hormone n.
farmasötik gelişim development pharmaceutics n.
gelişim biyolojisi developmental biology n.
gelişim veya çalışma bakımından başka bir uyarıya gerek gösterme durumu heteronomy n.
gelişim bozuklukları developmental disorders n.
gelişim yetersizlikleri developmental disabilities n.
gelişim uzmanı developmental expert n.
jinekolojik gelişim gynaecological development n.
klinik gelişim planı clinical development plan n.
kortikal gelişim malformasyonları cortical development malformations n.
maksillofasiyal gelişim maxillofacial development n.
multifoliküler gelişim multiple follicular development n.
monofoliküler gelişim mono-follicular development n.
onikojen gelişim onychogeny n.
plasental gelişim placental growth n.
pübertal gelişim pubertal maturation n.
sinirsel gelişim neuroenhancement n.
sinirsel gelişim neurodevelopment n.
sınırlı/kısıtlı fetal gelişim restricted fetal growth n.
unifoliküler gelişim unifollicular development n.
yeni doğan bebekte omurga veya boyunun bebeğin kafasını taşımada gecikmeli gelişim göstermesi head lag n.
Anatomy
uterustaki gelişim bölümünde meydana gelen intrauterine adj.
Psychology
libido yatırımının egoda yoğunlaştığı, anormal fiksasyonlarla devam eden gelişim aşaması narcissism n.
bayley bebek gelişim ölçekleri bayley scales of Infant development n.
bozuk zihinsel gelişim impaired mental development n.
çocuk gelişim danışmanı child development consultant n.
duygusal gelişim emotional development n.
ergenlik gelişim parlaması adolescent growth spurt n.
gelişim evreleri developmental stages n.
gelişim kuramı theory of development n.
gelişim/büyüme/ergenlik yılları formative years n.
gelişim ihtiyaçları developmental needs n.
gelişim psikolojisi development psychology n.
gelişim danışmanı development consultant n.
gelişim sıralaması developmental sequence n.
gelişim odaklı zihin growth mindset n.
gelişim bozukluğu development disorder n.
gelişim yaşı developmental age n.
kesintisiz gelişim teorisi continuous theory of development n.
kognitif (bilişsel) gelişim cognitive enhancement n.
proksimal gelişim alanı zone of proximal development n.
psikoseksüel gelişim evreleri psychosexual stages of development n.
sinir gelişim faktörü nerve growth factor n.
sosyal zihinsel gelişim social mental development n.
yakın gelişim zonu zone of proximal development n.
yaygın gelişim bozukluğu pervasive development disorder n.
yakınsak gelişim alanı zone of proximal development n.
yakınsal gelişim alanı the zone of proximal development n.
zihinsel gelişim mental development n.
cinsel dürtülerin henüz ortaya çıkmadığı, 4-5 yaşlarından ergenliğin başlamasına kadar süren kişilik gelişim evresi latency period n.
cinsel dürtülerin henüz ortaya çıkmadığı, 4-5 yaşlarından ergenliğin başlamasına kadar süren kişilik gelişim evresi latency phase n.
cinsel dürtülerin henüz ortaya çıkmadığı, 4-5 yaşlarından ergenliğin başlamasına kadar süren kişilik gelişim evresi latency stage n.
(libidoyu) pregenital cinsel gelişim dönemine geçirmek fixate v.
ahlaki gelişim öncesi evre ile ilgili premoral adj.
ahlaki gelişim öncesi premoral adj.
(çocuklarda) bilişsel gelişim öncesi preoperational adj.
(çocuklarda) bilişsel gelişim öncesi dönem ile ilgili preoperational adj.
Dentistry
diş gelişim anomalileri tooth anomalies n.
gelişim sırasında yaralanma nedeniyle dişin uzun aksında eğrilik dilaceration n.
Physiology
kas lifinin gelişim evrelerinden biri myotube n.
Pathology
kanserin gelişim süreci carcinosis n.
beklenen fizyolojik gelişim expected physiological development n.
normal fizyolojik gelişim normal physiological development n.
embriyoda gelişim bozukluğu embryopathy n.
omuriliğe ilişkin gelişim bozuklukları myelatelia n.
gelişim geriliği infantilism n.
ortada yer alan üçüncü göz ile karakterize bir gelişim anomalisi cyclopia n.
ortada yer alan üçüncü göz ile karakterize bir gelişim anomalisi cyclopy n.
Parasitology
üçüncü gelişim aşamasında olan kene tritonymph n.
Optics
kanal gelişim yetersizliği canalicular atresia n.
Food Engineering
üstel gelişim exponential growth n.
Math
dinamik bir sistemin gelişim fonksiyonuyla ilişkili noktaların tümü orbit n.
Statistics
gelişim indeksi index of evolution n.
Biology
embriyonik gelişim sırasında türe özgü evrim aşamalarının tekrarlanması recapitulation n.
hücre gelişim süreci cell development n.
sinir dokusunun oluşmaya başladığı erken gelişim aşamasında olan embriyo neurula n.
embriyonik gelişim sırasında hücrelerin farklılaşma ve proliferasyon süreçlerinin nasıl olacağınının çeşitli makromoleküller tarafından belirlenmesi cell fate n.
bakteriyel gelişim bacterial growth n.
biyolojik büyüme/gelişim biological growth n.
bir biyolojik süreç sırasında gelişim oranında gözlenen artış upregulation n.
cinsel gelişim sexual development n.
embriyo gelişim evresi gastrula n.
embriyo gelişim evresi gastrulae n.
gelişim yetersizlikleri developmental disabilities n.
gelişim geçmişi anketi developmental history questionnaire n.
gelişim biyolojisi developmental biology n.
gelişim düzeyi evolution scale n.
iki deri dökme zamanı arasındaki gelişim evresi instar n.
evrimsel gelişim biyolojisi evo n.
gelişim evrimi evo n.
anormal organik gelişim heterogenesis n.
embriyonik gelişim sırasında vücut yapısının oluşumunda yer alan homeotik genler homeobox gene n.
her soyun bir önceki soya benzeyip aynı gelişim aşamalarından geçtiği üreme yöntemi homogenesis n.
hayvanın iki parçasının ortak gelişim kökenine dayanan yapısal benzerliği homology n.
gelişim aşamasında çekirdeksiz protoplazma kütlesinde olan mikrop monerula n.
gelişim sırasında doku ve organların farklılaşıp büyümesi morphogenetic n.
sulu ortamda başlayan gelişim evresi hydrosere n.
gelişim başlangıcı germination n.
embriyo gelişim haritası fate map n.
erken gelişim özelliklerine gerileme pedomorphism n.
erken gelişim özelliklerine gerileme paedomorphism n.
embriyonik gelişim sırasında türünün evrim aşamalarını tekrarlamak recapitulate v.
(kök hücre) gelişim sırasında daha özel formlara dönüşmek differentiate v.
bir organizmanın gelişim sürecinde ortadan kaybolan caducous adj.
türe ait özeliklerini göstermeyen embriyonik gelişim ile ilgili cenogenetic adj.
organizmanın gelişim sırasının bir parçasını oluşturmayan autonomous adj.
fiziksel ve biyolojik gelişim ile ilgili euphenic adj.
farklı gelişim evrelerinde farklı şekilde olan heteromorphic adj.
birbiri ardına gelen iki embriyo gelişim sürecinden birini izleyen diphygenic adj.
gelişim sürecinin en erken evresinde olan germinal adj.
ontojenik gelişim sırasında görünen ontogenic adj.
belirsiz gelişim gösteren indeterminate adj.
(hücre) birden fazla bölünme, gelişim veya başkalaşım merkezi olan polycentric adj.
yaz sonunda gelişim gösteren serotine adj.
yaz sonunda gelişim gösteren serotinous adj.
Biochemistry
gelişim hormonu somatotrophic hormone n.
gelişim hormonu somatotrophin n.
gelişim hormonu somatotropic hormone n.
gelişim hormonu somatotropin n.
gelişim hormonu sth (somatotrophic hormone) abrev.
Zoology
döllenmiş yumurta gelişim evresi planula n.
gelişim fizyolojisi developmental physiology n.
farklı gelişim evrelerinde farklı şekillerde olma heteromorphy n.
birçok sölenterin gelişim evresi hydropolyp n.
fetüsün gelişim süreci fetation n.
bir sonraki gelişim evresinde alacağı şeklin anahatları zarın altından belli olan (bazı böcek pupaları) masked adj.
Botanic
kaliks bölümlerinin anormal gelişim göstererek taçyapraklara ya da benzer yapılara dönüşmesi calycanthemy n.
bitkilerin gelişim evrimi evolution of plants n.
(tohum tomurcuğu) gelişim sırasında içe bakma anatropy n.
gelişim evresi phenophase n.
gelişim sırasında ana gövdesi kıvrılmış scorpioid adj.
gelişim sırasında ilk olmayan secondary adj.
Social Sciences
kültür veya dilin belirli bir zaman dilimi içerisinde geçirdiği bağımsız gelişim time depth n.
gelişim ölçeği growth scale n.
gelişim döngüsü development cycle n.
gelişim evresi developmental stage n.
sosyokültürel zihinsel gelişim kuramı sociocultural theory of mind n.
sürdürülebilir gelişim sustainable development n.
kültürel benzerlik gösteren farklı eserlere dayalı gelişim düzeyi horizon n.
sosyokültürel gelişim ve değişim süreçlerinin gerçekleşme şekli dynamic n.
sosyokültürel gelişim ve değişim süreçlerinin gerçekleşme şekli dynamics n.
Education
gelişim ve öğrenme development and learning n.
genel eğitsel gelişim general educational development n.
mesleki gelişim günü professional development day n.
mesleki gelişim günü pro-d day n.
yakınsal gelişim alanı zone of proximal development n.
gelişim döneminde kazanılan özellikler upbringing n.
genel eğitsel gelişim ged (general educational development) abrev.
Literature
toplumsal gelişim ve medeniyet tarafından yozlaştırılamamış ilkel asil noble savage n.
Linguistics
dilsel gelişim language achievement n.
gelişim sınavı progress test n.
gelişim kuramı theory of evolution n.
piaget gelişim basamakları piagetian developmental stages n.
History
18. yüzyılda batı avrupa'daki mimari gelişim dönemi ile ilgili hanoverian adj.
yerleşik hohokam kültürünün gelişim dönemiyle ilgili sedentary adj.
Archaeology
tarih öncesi eserleri teknolojik gelişim sırasına (taş, bronz ve demir) göre sınıflandırmak three age system n.
Religious
ruhsal gelişim unitarian universalism n.
resmi bir inancı olmayan, ruhsal gelişim, hakikat ve anlam arayışındaki özgürlükçü bir din unitarian universalism n.
ruhsal gelişim unitarian universalist n.
(hinduizm'de) yoga yapınca aktif hale gelen ve ruhani gelişim sürecinde diğer çakralarla bağlantı kuran omurganın kökünde bulunan enerji kundalini n.
budizm'in erken gelişim dönemi hinayanism n.
Environment
gelişim modeli growth pattern n.
gelişim endeksi development index n.
kentsel gelişim planı development plan n.
temiz gelişim mekanizması clean development mechanism n.
(ekolojide) çıplak toprak aşamasından klimaks toplum aşamasına uzanan birincil gelişim evresi prisere n.
biyotik gelişim sırasında birbirini takip eden bir dizi ekolojik topluluğa ait veya ilgili seral adj.
Geography
jeotermal gelişim geothermal development n.
biçimsel olarak son gelişim evresinde gelmiş (akarsu veya yer şekli) mature adj.
(topografik özellik) henüz maksimum gelişim aşamasına ulaşmamış immature adj.
(topografya) ilk gelişim evresinde olan infantile adj.
Meteorology
eş zamanlı fırtına gelişim eğrisi isobront n.
eş zamanlı fırtına gelişim eğrisi isobronton n.
Geology
her biri kendine has gelişim sürecine sahip dağ sırası polygenetic mountain range n.
(kireç taşı, volkan birikintisi) birçok kez gelişim gösteren polygene adj.
(kireç taşı, volkan birikintisi) birçok kez gelişim gösteren polygenetic adj.
(kireç taşı, volkan birikintisi) birçok kez gelişim gösteren polygenic adj.
Military
mühendislik gelişim modeli engineering development model n.
Archaic
en üst gelişim evresi state n.
Entomology
(metamorfoz geçiren böcekler) gelişim sırasında belirgin değişikliğe uğrayan polyeidic adj.
yakı böceğinin üçüncü gelişim evresine ait veya ilişkili scarabaeoid adj.
yakı böceğinin üçüncü gelişim evresini oluşturan scarabaeoid adj.
Modern Slang
gelişim koridoru aisle of progress n.