Historia

ilginç

Significados de "ilginç" en diccionario inglés turco : 43 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	ilginç	interesting adj.
General
2	General	ilginç	crackpot n.
3	General	ilginç	riveting n.
4	General	ilginç	absorbing adj.
5	General	ilginç	engrossing adj.
6	General	ilginç	taking adj.
7	General	ilginç	amazing adj.
8	General	ilginç	juicy adj.
9	General	ilginç	quaint adj.
10	General	ilginç	gripping adj.
11	General	ilginç	kooky adj.
12	General	ilginç	quirky adj.
13	General	ilginç	fastmoving adj.
14	General	ilginç	attracted adj.
15	General	ilginç	picturesque adj.
16	General	ilginç	curious adj.
17	General	ilginç	exciting adj.
18	General	ilginç	trippy adj.
19	General	ilginç	entertaining adj.
20	General	ilginç	exotic adj.
21	General	ilginç	interesting adj.
22	General	ilginç	novel adj.
23	General	ilginç	intriguing adj.
24	General	ilginç	compelling adj.
25	General	ilginç	catchy adj.
26	General	ilginç	tinglish adj.
27	General	ilginç	strange adj.
28	General	ilginç	extravagant adj.
29	General	ilginç	queint [obsolete] adj.
30	General	ilginç	quirkish adj.
31	General	ilginç	odd adj.
32	General	ilginç	oddball adj.
33	General	ilginç	picturesque adj.
34	General	ilginç	ostrobogulous adj.
Colloquial
35	Colloquial	ilginç	birdy adj.
36	Colloquial	ilginç	birdie adj.
37	Colloquial	ilginç	far out adj.
38	Colloquial	ilginç	funky adj.
39	Colloquial	ilginç	phunky adj.
Technical
40	Technical	ilginç	taking adj.
Archaic
41	Archaic	ilginç	divertive adj.
Slang
42	Slang	ilginç	ranking [caribbean] adj.
British Slang
43	British Slang	ilginç	spinny adj.

Significados de "ilginç" con otros términos en diccionario inglés turco: 201 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	ilginç olmayan	uninteresting adj.
General
2	General	ilginç şey	curiosity n.
3	General	ilginç şey	curio n.
4	General	ilginç şeyler ve harikalar	curiosities and wonders n.
5	General	ilginç tip	crackpot n.
6	General	ilginç ihtiyar	geezer n.
7	General	ilginç tip	specimen n.
8	General	ilginç tip	gink n.
9	General	ilginç tip	original n.
10	General	ilginç olma	exoticness n.
11	General	ilginç tip	kook n.
12	General	ilginç olmama	boringness n.
13	General	ilginç tip	quiz n.
14	General	nadir bulunan ilginç eşyalar	curiosity n.
15	General	ilginç antika sanat eseri	a piece of money n.
16	General	ilginç hikayeler	interesting stories n.
17	General	ilginç insanlar	interesting people n.
18	General	ilginç bir hikaye	an interesting story n.
19	General	ilginç kitap	interesting book n.
20	General	ilginç makale	interesting article n.
21	General	ilginç rüyalar	interesting dreams n.
22	General	ilginç gerçekler	fun facts n.
23	General	ilginç bir adam	an interesing man n.
24	General	ilginç olmayan kasaba	tank town n.
25	General	ilginç olmayan kimse	nullity n.
26	General	(hikayeyi daha ilginç kılmak için) hayali ayrıntılar ekleme	embroidery n.
27	General	ilginç olmama	uninterestingness n.
28	General	küçük ilginç haber, bilgi veya söz	snippet n.
29	General	ilginç olmama	unoriginality n.
30	General	ilginç şey	zinger n.
31	General	ilginç olay	happening n.
32	General	ilginç, eğlenceli veya önemli şey	happening n.
33	General	ilginç deneyim	head trip n.
34	General	ilginç kimse	grip n.
35	General	ilginç geçmiş	history n.
36	General	ilginç şey	oddity n.
37	General	ilginç manzara	gapeseed n.
38	General	ilginç şeyler	curiosa n.
39	General	(seyahatlerde hediyelik eşya olarak alınan) ilginç süs eşyası	curiosity n.
40	General	ilginç ihtimal	intriguing possibility n.
41	General	ilginç olasılık	intriguing possibility n.
42	General	ilginç bilgi	fun fact n.
43	General	ilginç olay	start n.
44	General	ilginç yerleri ziyaret etmek	see the sights v.
45	General	ilginç kılmak	make something interesting v.
46	General	ilginç yerleri ziyaret etmek	do the sights v.
47	General	ilginç yerleri gezmek	sightsee v.
48	General	ilginç hale getirmek	make something interesting v.
49	General	ilginç bulmak	find something interesting v.
50	General	ilginç gelmek	interest v.
51	General	ilginç gelmek	sound interesting v.
52	General	(hikayeyi daha ilginç kılmak için) hayali ayrıntılar eklemek	embroider v.
53	General	doğaçlamadan, hareketli ve ilginç özelliklerden veya teşvik etme kapasitesinden mahrum bırakmak	desiccate v.
54	General	ilginç özellikler eklemek	sauce v.
55	General	çok ilginç	engrossing adj.
56	General	çok ilginç	fascinating adj.
57	General	ilginç/okunası	readable adj.
58	General	elden bırakılmayacak kadar ilginç	un put downable adj.
59	General	çok ilginç	compelling adj.
60	General	ilginç olmayan	anodyne adj.
61	General	ilginç olmayan (kitap/roman)	unreadable adj.
62	General	ilginç olmayan	unexotic adj.
63	General	ilginç olmayan	bland adj.
64	General	ilginç veya önemli içeriği olan	matterful adj.
65	General	ilginç olmayan	boresome adj.
66	General	ilginç bir tarihi olan	historied adj.
67	General	ilginç olmayan	disinteresting adj.
68	General	ilginç olmayan	sandy adj.
69	General	ilginç olmayan	uninspiring adj.
70	General	çok ilginç olarak	engrossingly adv.
71	General	ilginç biçimde	interestingly adv.
72	General	ilginç biçimde	curiously adv.
73	General	ilginç şekilde	interestingly adv.
74	General	ilginç bir şekilde	in a kind of funny way adv.
75	General	ilginç olmayan bir şekilde	uninterestingly adv.
76	General	ilginç olmadan	uninterestingly adv.
77	General	ilginç olmadan	unoriginally adv.
78	General	ilginç bir şekilde	rivetingly adv.
Phrasals
79	Phrasals	ilginç hale getirmek için detaylar eklemek/eklemeler yapmak	embellish with (something) v.
80	Phrasals	ilerledikçe ilginç bir şeye dönüşmek	unfold into something v.
81	Phrasals	geliştikçe ilginç bir şey halini almak	unfold into something v.
82	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) daha ilginç/ilgi çekici hale getirmek	salt (something) with (something) v.
83	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) daha ilginç/ilgi çekici hale getirmek	season (something) with (something) v.
84	Phrasals	eğlenceli/ilginç hikayelerle arkadaşlarını eğlendirmek	dine out on v.
85	Phrasals	bir hikayenin/ilginç bir bilginin ekmeğini yemek	dine out on v.
86	Phrasals	bir hikayenin/ilginç bir bilginin ekmeğini yemek	dine out on something v.
87	Phrasals	eğlenceli/ilginç hikayelerle yemekte arkadaşlarını eğlendirmek	dine out on something v.
88	Phrasals	ile daha ilginç/ilgi çekici hale getirmek	salt with v.
89	Phrasals	ile daha ilginç/ilgi çekici hale getirmek	season with v.
Phrases
90	Phrases	ilginç bir şey	a matter of interest n.
91	Phrases	ilginç olansa...	what's interesting is that... expr.
92	Phrases	ilginç bir nokta	it is worth noting that expr.
93	Phrases	ilginç bir özelliğe sahip	with a difference expr.
Colloquial
94	Colloquial	ilginç haber	the scoop [usa] n.
95	Colloquial	ilginç kimse	odd bird n.
96	Colloquial	ilginç kimse	strange bird n.
97	Colloquial	ilginç kimse	odd bod n.
98	Colloquial	ilginç kimse	odd-bod n.
99	Colloquial	(garip, ilginç, tuhaf) tip	type n.
100	Colloquial	ilginç bir teklif	an interesting offer n.
101	Colloquial	özellikle insanların cinsel davranışlarıyla ilgili ilginç veya şok edici bilgiler	juicy gossip/details/stories n.
102	Colloquial	çok ilginç (biri/bir şey)	hang of a (someone or something) n.
103	Colloquial	ilginç kimse/şey	hot stuff [uk] n.
104	Colloquial	film ve edebiyatta kendi içerisinde tam bir karakter olmak yerine erkek kahramanın kişisel gelişimine katkıda bulunan ve onunla aşk ilişkisi olan sevimli ve ilginç özgür ruhlu kadın karakter	mpdg (manic pixie dream girl) n.
105	Colloquial	heyecan verici/ilginç haber	buzz n.
106	Colloquial	ilginç hikayeler/öyküler anlatmak	beat banaghan [obsolete] v.
107	Colloquial	artık ilginç olmayıp bıkkınlık vermek	be done to death v.
108	Colloquial	yapacak daha ilginç şeyleri olmak	have more interesting things to do v.
109	Colloquial	ilginç olmak	be out there v.
110	Colloquial	(gerçekten) ilginç olmak	be (really) something v.
111	Colloquial	pek/hiç ilginç olmamak	not be any/much good v.
112	Colloquial	daha ilginç hale getirmek	sauce up v.
113	Colloquial	daha ilginç hale getirilmiş	amped-up adj.
114	Colloquial	ilginç olmayan	ho-hum adj.
115	Colloquial	şaşırtıcı/ilginç değil mi?	can you beat it/that? expr.
116	Colloquial	işin ilginç yanı	all the more amazing expr.
117	Colloquial	işin ilginç kısmı	here's the interesting part expr.
118	Colloquial	ilginç bir nokta	an interesting point expr.
119	Colloquial	ne ilginç!	how quaint! expr.
120	Colloquial	biri/bir şey hakkında ilginç bir şey	something about someone or something expr.
121	Colloquial	ilginç bir şey var mı?	anything going on? expr.
122	Colloquial	ilginç olan şu ki	strangely, enough expr.
123	Colloquial	pek ilginç/eğlenceli/değişik bir şey yok	not a (whole) lot expr.
124	Colloquial	ilginç bir şey	quite something expr.
125	Colloquial	işte bu ilginç bir olay	that's one for the (record) book expr.
126	Colloquial	işte bu ilginç bir olay	that's one for the (record) books expr.
127	Colloquial	çok ilginç	how about that, then exclam.
128	Colloquial	çok şaşırtıcı/ilginç değil mi?	how about that? exclam.
Idioms
129	Idioms	ilginç ayrıntılar	the gory details n.
130	Idioms	ilginç insan	a queer fish n.
131	Idioms	yoldan geçenlerin bakışlarını çekecek kadar güzel veya ilginç olan kişi ya da nesne	head turner n.
132	Idioms	ilginç insan	an odd fish [uk] n.
133	Idioms	ilginç insan	a queer fish [uk] n.
134	Idioms	ilginç insan	an odd fish [uk] n.
135	Idioms	ilginç insan	a queer fish [uk] n.
136	Idioms	yapacak daha ilginç şeyler	bigger fish to fry n.
137	Idioms	yapacak daha ilginç şeyler	other fish to fry n.
138	Idioms	ilginç bir hal almak	catch fire v.
139	Idioms	(birine) ilginç/enteresan gelmek	ring (one's) bell v.
140	Idioms	(birine) ilginç/enteresan gelmek	ring someone's bell [us] v.
141	Idioms	ilginç hale getirmek	bring something alive v.
142	Idioms	ilginç olmamak	not worth writing home about v.
143	Idioms	daha ilginç kılmak	colour up v.
144	Idioms	güzel görünse de ilginç olmamak	be all fur coat and no knickers v.
145	Idioms	ilginç/iyi/cazip bir fikir olmak	have a ring to it v.
146	Idioms	yapacak daha ilginç şeyleri olmak	have bigger fish to fry v.
147	Idioms	yapacak daha ilginç şeyleri olmak	have other fish to fry v.
148	Idioms	(çok ilginç bir şeye) bakmak	get a load of v.
149	Idioms	yapacak daha ilginç şeyleri olmak	have more important fish to fry v.
150	Idioms	en ilginç/heyecan verici yerlerini ziyaret etmek	hit the high spots v.
151	Idioms	(pek) ilginç olmamak	be nothing (much) to write home about v.
152	Idioms	ilginç olmamak	be nothing to shout about v.
153	Idioms	pek ilginç olmamak	be nothing to write home about v.
154	Idioms	pek ilginç olmamak	be not much to write home about v.
155	Idioms	ilginç hikayeler anlatmak	beat banagher [obsolete] v.
156	Idioms	yapacak daha ilginç şeyleri olmak	have better/bigger/other fish to fry v.
157	Idioms	yapacak daha ilginç şeyleri olmak	have better fish to fry v.
158	Idioms	ilginç/sıra dışı (bir şeye) iyice bakmak	have an eyeful (of something) [uk] v.
159	Idioms	ilginç/sıra dışı (bir şeye) iyice bakmak	get an eyeful (of something) [uk] v.
160	Idioms	yapacak daha önemli/ilginç işleri olmak	have other cats to whip v.
161	Idioms	iyi, ilginç anları olmak	have its moments v.
162	Idioms	iyi, ilginç olduğu anlar olmak	have its moments v.
163	Idioms	ilginç bir şekilde (bir şeye) benzemek	look suspiciously like (something) v.
164	Idioms	ilginç bir şekilde (bir şeye) benzemek	look/sound suspiciously like something v.
165	Idioms	(birine) ilginç/enteresan gelmek	ring (one's) bells v.
166	Idioms	ilginç olmayan	not much to boast about adj.
167	Idioms	tuhaf ve ilginç	odd and curious adj.
168	Idioms	dünyada eşi benzeri olmayacak kadar ilginç	like nothing on earth expr.
169	Idioms	ilginç olmayan	for the birds expr.
170	Idioms	işte bu ilginç	there's one for (record) the book [us] expr.
171	Idioms	işte bu ilginç	there's one for (record) the books [us] expr.
172	Idioms	bu ilginç işte!	If don't that beat all! exclam.
Speaking
173	Speaking	amma da ilginç	how interesting n.
174	Speaking	bunu çok ilginç bulacaksın	you'll find this very interesting expr.
175	Speaking	bu gerçekten ilginç	that's really interesting expr.
176	Speaking	bu ilginç işte	that's is interesting expr.
177	Speaking	bu ilginç işte!	If that don't beat all! expr.
178	Speaking	bunu ilginç kılan	what makes this interesting is expr.
179	Speaking	bu ilginç işte!	that beats everything! expr.
180	Speaking	bu ilginç işte!	don't that just beat all! expr.
181	Speaking	bugün çok ilginç bir şey oldu	something really interesting happened today expr.
182	Speaking	çok ilginç	how about that? expr.
183	Speaking	işte bu ilginç!	there's one for the books! expr.
184	Speaking	işin ilginç tarafı	the funny part is that expr.
185	Speaking	işin ilginç yanı	the funny part is that expr.
186	Speaking	işte bu ilginç!	there's a turn-up for the books! expr.
187	Speaking	işte bu ilginç!	that's one for the books! expr.
188	Speaking	işte bu ilginç!	that's a turn-up for the books! expr.
189	Speaking	ne kadar ilginç	how interesting expr.
190	Speaking	yakınlarda yürünebilecek ilginç yerler var mı?	are there any interesting places to walk nearby? expr.
191	Speaking	yakınlarda ilginç yürüyüş yerleri var mı?	are there any interesting walks nearby? expr.
Trade/Economic
192	Trade/Economic	reklamı ilginç kılan özellik	gimmick n.
Zoology
193	Zoology	hindistan ve sri lanka'da yaşayan, ilginç büyük kulakları ve burnu olan küçük bir yarasa	lyre bat n.
Archaic
194	Archaic	ilginç ve önemli fikirlerle dolu (yazar veya kitap)	matterful adj.
Slang
195	Slang	ilginç tip	kook n.
196	Slang	gösteriş ve tarz yerine işlevselliğin ön planda olduğu sıkıcı/ilginç olmayan araba	nerd mobile n.
197	Slang	daha ilginç/heyecan verici hale getirmek	sex up v.
198	Slang	çok ilginç olmak	happen v.
199	Slang	son derece ilginç	awesome sauce exclam.
British Slang
200	British Slang	ilginç kimse/şey	bobby-dazzler n.
Modern Slang
201	Modern Slang	işte sonra herkes öldü (ilginç olmayan bir hikayeyi hızlıca bitirmek için kullanılan bir ifade)	and then everyone died... expr.