ilk önce - Turco Inglés Diccionario
Historia

ilk önce



Significados de "ilk önce" en diccionario inglés turco : 22 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
ilk önce firstly adv.
ilk önce first of all adv.
General
ilk önce transmitting n.
ilk önce at first adv.
ilk önce first of all adv.
ilk önce beforehand adv.
ilk önce first and foremost adv.
ilk önce in the first instance adv.
ilk önce in the first place adv.
ilk önce begin with adv.
ilk önce first adv.
ilk önce at the outset adv.
ilk önce aforehand adv.
ilk önce foremostly adv.
ilk önce primitively adv.
ilk önce primo adv.
ilk önce primo adv.
ilk önce primordially adv.
ilk önce precedently adv.
Colloquial
ilk önce begin with expr.
Latin
ilk önce imprimis expr.
Archaic
ilk önce yerst adv.

Significados de "ilk önce" con otros términos en diccionario inglés turco: 25 resultado(s)

Turco Inglés
General
paskalya'dan önce gelen büyük perhiz süresinin ilk çarşambası ash wednesday n.
rahibelerin ilk adından önce kullanılan unvan sister n.
hastalara bakan hemşirenin ilk adından veya ilk adıyla soyadından önce kullanılan unvan sister n.
bir sanat eserinin vücud bulmadan önce yaratıcı insan zekasında kazandığı ilk form eidola n.
(tiyatro) piyesin resmi olarak gösterileceği ilk geceden önce halka açık sahnelenmesi prevue n.
ilk önce başvurulan first-line adj.
ilk önce doğan primigenial adj.
ilk önce en önce in the first place adv.
Colloquial
ilk eş (özellikle zengin olmadan önce birlikte fedakarlıklara katlanan ve koca zengin olup gözü dışarıda olmaya başlayınca baştan savılan eş) starter wife n.
ilk önce bahsetmek istediğim konu first up n.
Idioms
batan gemiyi ilk önce fareler terk eder rats desert a sinking ship expr.
batan gemiyi ilk önce fareler terk eder rats leave a sinking ship expr.
Speaking
i̇lk önce sebzeleri yıkarım first of all I wash the vegetables expr.
i̇lk önce sebzeleri yıkarım first I wash the vegetables expr.
Trade/Economic
(yöntem) ilk alınan ürün ilk önce satılan first in first out adj.
Law
ilk önce kaçırılıp el konan mallar karşılığında diğer mallara el koyulması withernam n.
Media
bir sabah gazetesinin bir akşam önce basılan ilk baskısı bulldog edition n.
Technical
yağlı boya yapılmadan önce çoğunlukla metal yüzeylere sürülen ilk (kat) boya primer paint n.
çömleği sırlamadan önce yapılan ilk fırınlama biscuit-firing n.
ilk katman kurumadan önce kaba sıvanın yapıldığı sıva işi drawnwork n.
Construction
gerçek profille son kat ile kaplanmadan önce ilk sıva katını atmak için (sıva kalıbının) profilini geçici olarak değiştirmek muffle v.
Zoology
ilk önce doğan primigenial adj.
Religious
nuh tufanından önce yaşamış ilk peygamberler antediluvian patriarch n.
nuh tufanından önce yaşamış ilk peygamberler antediluvian n.
Card
(texas hold 'em oyununda) ilk bahis pulunda diğer oyuncudan önce davranan oyuncu cutoff n.