Historia

kısa sürede

Significados de "kısa sürede" en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	kısa sürede	in a little while adv.
2	General	kısa sürede	overnight adv.
3	General	kısa sürede	in a short time adv.
4	General	kısa sürede	in a short span of time adv.
Speaking
5	Speaking	kısa sürede	before long expr.

Significados de "kısa sürede" con otros términos en diccionario inglés turco: 71 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	kısa bir sürede olayların meydana gelmesi	rash n.
2	General	kısa sürede ani veya fazla değişiklikle karakterize dönem	roller-coaster n.
3	General	bir mili dört dakikadan kısa sürede tamamlayan koşucu	four-minute man n.
4	General	kısa sürede tamamlanması gereken görev	snap n.
5	General	çok kısa bir sürede büyük paralar kazanmak	be minting it v.
6	General	(kısa sürede) yıldızı parlamak	become a shining star v.
7	General	(kısa sürede) yıldızı parlamak	become an instant success v.
8	General	zor olan bir şeyi/şeyleri kısa sürede öğrenmek durumunda kalmak	be on a steep learning curve v.
9	General	kısa sürede başarılan	hasty adj.
10	General	maksimum kaynak kullanılarak acil durum koşullarını en kısa sürede yerine getiren	crash adj.
11	General	kısa sürede elde edilen	short-term adj.
12	General	kısa sürede gerçekleşecek olan	sudden [obsolete] adj.
13	General	en kısa sürede	as soon as possible adv.
14	General	en kısa sürede	at the soonest possible date adv.
15	General	mümkün olan en kısa sürede	as soon as possible adv.
16	General	mümkün olan en kısa sürede	as earliest as possible adv.
17	General	mümkün olan en kısa sürede	at the soonest time possible adv.
18	General	çok kısa sürede	on short notice adv.
19	General	çok kısa sürede	at short notice adv.
20	General	en kısa sürede	with the soonest adv.
21	General	en kısa sürede	directly [uk] adv.
22	General	en kısa sürede	soonest adv.
Phrasals
23	Phrasals	kısa sürede çok yol almak	bomb through (something) v.
24	Phrasals	kısa sürede büyük başarı kazanmak	bomb through (something) v.
25	Phrasals	kısa sürede çok yol almak	bomb through v.
26	Phrasals	kısa sürede büyük başarı kazanmak	bomb through v.
27	Phrasals	(bir şeyi) kısa sürede okumak	cruise through (something) v.
Phrases
28	Phrases	kısa sürede zengin olma yolu	a license to print money n.
29	Phrases	en kısa sürede haberleşmek umuduyla	hoping to hear from you soon expr.
30	Phrases	en kısa sürede haberleşmek dileğiyle	hoping to hear from you soon expr.
31	Phrases	en kısa sürede	within the shortest time expr.
32	Phrases	öngörülenden daha kısa sürede	sooner than anticipated expr.
33	Phrases	mümkün olan en kısa sürede	in the shortest time possible expr.
34	Phrases	mümkün olan en kısa sürede	in the shortest possible time expr.
35	Phrases	sizden en kısa sürede haber alabilmek umuduyla	hoping to hear from you soon expr.
36	Phrases	sizden en kısa sürede haber alabilmek dileğiyle	hoping to hear from you soon expr.
Proverb
37	Proverb	bir şeye olan ilgi kısa sürede dağılır gider	a wonder lasts but nine days
Colloquial
38	Colloquial	kısa sürede çok miktarda bilgi yükleme/aktarma	brain dump n.
39	Colloquial	kısa sürede çok miktarda bilgi yükleme/aktarma	info dump n.
40	Colloquial	kısa sürede yapmak	make time v.
41	Colloquial	daha az/kısa sürede	in half the time expr.
42	Colloquial	en kısa sürede	soon as possible expr.
43	Colloquial	mümkün olan en kısa sürede	soon as possible expr.
Idioms
44	Idioms	heyecan uyandırdıktan sonra kısa sürede unutulan şey	a nine days' wonder n.
45	Idioms	kısa sürede çok kazandıran karlı iş	land-office business n.
46	Idioms	kısa sürede değerini kaybedecek şey	a mess of pottage [old-fashioned] n.
47	Idioms	kısa sürede olgunlaşmış kişi/şey	a seven-day wonder n.
48	Idioms	kısa sürede meydana gelmiş kişi/şey	a seven-day wonder n.
49	Idioms	heyecan uyandırdıktan sonra kısa sürede unutulan şey	nine day wonder n.
50	Idioms	kısa sürede büyük başarı elde etmek/göstermek	carry the world before (one) v.
51	Idioms	kısa sürede büyük başarı elde etmek/göstermek	carry the world before you v.
52	Idioms	çok kısa bir sürede büyük paralar kazanmak	be minting money v.
53	Idioms	yıldızı bir anda parlamak (ve kısa sürede sönmek)	rise like a rocket (and fall like a stick) v.
54	Idioms	ödeme yapıldı kısa sürede ulaşır (bir zaman kazanma yöntemi)	the check is in the mail expr.
Speaking
55	Speaking	bu kadar kısa sürede gelebilmenize çok sevindim	I'm so glad you could come on such short notice expr.
56	Speaking	bu kadar kısa sürede bulduğum için şanslıyım	I was lucky to find it on such short notice expr.
57	Speaking	bana bu kadar kısa sürede zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim	thank you for meeting me on such short notice expr.
58	Speaking	böyle kısa bir sürede geldiğiniz için teşekkürler	thanks for coming on such short notice expr.
Trade/Economic
59	Trade/Economic	kısa sürede çok iş değiştiren kimse	job jumper n.
60	Trade/Economic	kısa sürede çok iş değiştiren kimse	job hopper n.
61	Trade/Economic	kısa zaman içinde yüksek volatilite ile birlikte fiyatlamanın çok kısa bir sürede dip seviyeye gelmesi	flash crash n.
62	Trade/Economic	yeni tanıtılmış ürünü nispeten kısa sürede alan kimse	fast follower n.
Law
63	Law	suçluları yeterli incelemeler yapılmadan mümkün olan en kısa sürede tahliye eden sistem	revolving door n.
Marine
64	Marine	(rüzgar) kısa sürede sık sık değişmek	fly about v.
Medical
65	Medical	hastaları yeterli incelemeler yapılmadan mümkün olan en kısa sürede taburcu eden sistem	revolving door n.
66	Medical	kısa sürede daha kötü bir tabloya girmek	become worse after a short time v.
Chess
67	Chess	her hamlenin on saniye gibi çok kısa bir sürede tamamlanması gereken satranç türü	rapid transit chess n.
68	Chess	her hamlenin on saniye gibi çok kısa bir sürede tamamlanması gereken satranç türü	lightning chess n.
Archaic
69	Archaic	kısa sürede yapılan	sudden adj.
Slang
70	Slang	kısa sürede çok iş çıkaran	ball-busting adj.
British Slang
71	British Slang	çok kısa sürede	in a tick expr.