kazandırmak - Turco Inglés Diccionario
Historia

kazandırmak



Significados de "kazandırmak" en diccionario inglés turco : 8 resultado(s)

Turco Inglés
General
kazandırmak bring v.
kazandırmak bring in v.
kazandırmak earn v.
kazandırmak bring somebody in something v.
kazandırmak redound v.
kazandırmak gain v.
kazandırmak save v.
Phrasals
kazandırmak bring somebody something v.

Significados de "kazandırmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 304 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
bağışıklık kazandırmak immunize v.
bağışıklık kazandırmak immunise v.
General
incelik kazandırmak refine v.
yüce bir nitelik kazandırmak transfigure into v.
güç kazandırmak (zor bir olay) temper v.
morino yağı özellikleri kazandırmak jecorise v.
şeref kazandırmak do honor to v.
canlılık kazandırmak animate v.
kazandırmak (para) bring in v.
bağışıklık kazandırmak immunize v.
canlılık kazandırmak liven up v.
üslup kazandırmak stylize v.
canlılık kazandırmak invigorate v.
istikrar kazandırmak stabilize v.
kişilik kazandırmak personalise v.
devamlılık kazandırmak regularize v.
açıklık kazandırmak clarify v.
vücut kazandırmak incarnate v.
anlam kazandırmak give new meaning to v.
manevi değer kazandırmak spiritualize v.
hak kazandırmak entitle v.
hak kazandırmak qualify v.
canlılık kazandırmak make lively v.
canlılık kazandırmak enliven v.
ivme kazandırmak quicken v.
canlılık kazandırmak revitalize v.
canlılık kazandırmak revive v.
anlam kazandırmak add meaning v.
kişilik kazandırmak impersonate v.
canlılık kazandırmak vivify v.
boyut kazandırmak add dimension v.
süreklilik kazandırmak provide continuity v.
süreklilik kazandırmak achieve continuity v.
süreklilik kazandırmak bring continuity v.
dinamizm kazandırmak dynamise v.
dinamizm kazandırmak dynamize v.
değer kazandırmak add value v.
kötü ün kazandırmak infamize v.
direnç kazandırmak give resistance to v.
çeşitlilik kazandırmak add variety v.
deneyim kazandırmak bring experience v.
çeşitlilik kazandırmak give variety v.
çeşitlilik kazandırmak offer variety v.
hareket kazandırmak facilitate movement v.
içerik kazandırmak give insight v.
anlayış kazandırmak give insight v.
yeniden etki gücü kazandırmak reactivate v.
ayrıcalık kazandırmak add distinction v.
prestij kazandırmak bring prestige v.
resmiyet kazandırmak make official v.
resmiyet kazandırmak officialize v.
resmiyet kazandırmak officialise v.
resmiyet kazandırmak formalize v.
resmiyet kazandırmak formalise v.
para kazandırmak earn v.
hayat tecrübesi kazandırmak sophisticate v.
zaman kazandırmak save time v.
zaman kazandırmak gain time v.
esneklik kazandırmak bring flexibility v.
hız kazandırmak quicken v.
hız kazandırmak accelerate v.
hız kazandırmak speed v.
hız kazandırmak speed up v.
para kazandırmak fetch v.
açıklık kazandırmak get across v.
pratik kazandırmak enable someone to gain hands-on experience v.
pratik kazandırmak give someone practice v.
önem kazandırmak bring into prominence v.
şöhret kazandırmak bring into prominence v.
yenilik kazandırmak bring innovation to v.
meslek kazandırmak provide someone with occupation v.
ivme kazandırmak accelerate v.
ivme kazandırmak give acceleration v.
tecrübe kazandırmak give experience v.
deneyim kazandırmak give experience v.
deneyim kazandırmak provide experience v.
tecrübe kazandırmak provide experience v.
yeni imaj kazandırmak give a new image to v.
yeni bir imaj kazandırmak give a new image to v.
alışkanlık kazandırmak get someone adopt a habit v.
birisini topluma kazandırmak reintroduce someone to society v.
geri kazandırmak regain v.
birisini topluma kazandırmak reintegrate someone into society v.
ivme vermek/kazandırmak lend impetus v.
resmiyet kazandırmak regularise v.
resmiyet kazandırmak make it official v.
resmiyet kazandırmak regularize v.
bir şeye değer kazandırmak make something valuable v.
yeniden fonksiyon/işlev kazandırmak/kazanmak refunction v.
bir dile kelime kazandırmak introduce a new word into the language v.
bir dile kelime kazandırmak coin a new word into the language v.
büyük servet kazandırmak give great fortune v.
beceri kazandırmak upskill v.
fazladan zaman kazandırmak buy someone extra time v.
kişilik kazandırmak personalize v.
kötü ün kazandırmak infamise v.
bağışıklık kazandırmak immunise v.
manevi değer kazandırmak spiritualise v.
üslup kazandırmak stylise v.
devamlılık kazandırmak regularise v.
istikrar kazandırmak stabilise v.
canlılık kazandırmak revitalise v.
birine çok para kazandırmak make someone a lot of money v.
bilinç kazandırmak raise consciousness v.
bilinç kazandırmak bring forth awareness to v.
bakış açısı kazandırmak give point of view v.
kamusal görünürlük kazandırmak deprivatise v.
kamusal görünürlük kazandırmak deprivatize v.
hüner kazandırmak upskill v.
bilinç kazandırmak raise awareness v.
yeniden hak kazandırmak recapacitate v.
(topluma) kazandırmak reintegrate v.
yeniden kazandırmak reintroduce v.
yetenek kazandırmak predispose v.
beceri kazandırmak predispose v.
vücut kazandırmak encarnalise v.
nitelik kazandırmak endow v.
zarafet kazandırmak engrace v.
cazibe kazandırmak engrace v.
canlılık kazandırmak envigor [obsolete] v.
etnik çeşitlilik kazandırmak ethnicize v.
etnik çeşitlilik kazandırmak ethnicise v.
canlılık kazandırmak jump-start v.
(bir şeye) makine yapısı veya özelliği kazandırmak mechanize v.
monotonluk kazandırmak mechanize v.
(bir şeye) makine yapısı veya özelliği kazandırmak mechanise v.
monotonluk kazandırmak mechanise v.
(bir şeye) para özelliği kazandırmak monetize v.
(bir şeye) para özelliği kazandırmak monetise v.
yüklenicinin edeceği fazladan karı sınırlandırmak veya geri kazandırmak için şartları gözden geçirerek düzeltmek renegotiate v.
yeni bir enerji kazandırmak renerve v.
canlılık kazandırmak lifen v.
ışıltı kazandırmak luster v.
ışıltı kazandırmak lustre v.
diploma ile mertebe kazandırmak diplomate [obsolete] v.
vücut kazandırmak imbody v.
(edebi eserde ele alarak) sonsuz ün kazandırmak immortalize v.
(edebi eserde ele alarak) sonsuz ün kazandırmak immortalise v.
yeterlik kazandırmak capacify [obsolete] v.
yeni beceriler kazandırmak reskill v.
nitelik kazandırmak clothe v.
itibar kazandırmak dignify v.
(nitelik, beceri) kazandırmak due [obsolete] v.
kötü şöhret kazandırmak fame [obsolete] v.
kurgusal boyut kazandırmak fantasticate v.
asalet kazandırmak polish v.
süreklilik kazandırmak continuate v.
rüstik görünüm kazandırmak countrify v.
hız kazandırmak feather [obsolete] v.
özel nitelik kazandırmak feature v.
nitelik kazandırmak invest v.
kötü şöhret kazandırmak post v.
ivme kazandırmak power v.
saygınlık kazandırmak sanctify v.
(bir şeye) organik yapı kazandırmak organize v.
(bir şeye) organik yapı kazandırmak organise v.
doğulu özellikler kazandırmak orientalize v.
doğulu özellikler kazandırmak orientalise v.
doğulu özellikler kazandırmak orientalize v.
doğulu özellikler kazandırmak orientalise v.
ustalık kazandırmak science v.
refah kazandırmak secundate v.
görüş kazandırmak sight v.
resmiyet kazandırmak starch v.
... niteliği kazandırmak anlamı veren son ek -ize suf.
... niteliği kazandırmak anlamı veren son ek -ise suf.
Phrasals
(birine) güç kazandırmak empower (someone) to (do something) v.
bir şeye bir şeyle canlılık kazandırmak refresh something with something v.
hızlı bir başarı kazandırmak vault into (something or some place) v.
hız kazandırmak crank up v.
olarak vasıf kazandırmak qualify as v.
olmaya hak kazandırmak qualify as v.
için hak kazandırmak qualify for v.
için gerekli nitelikleri kazandırmak qualify for v.
için uygun şartları/nitelikleri kazandırmak qualify for v.
ruh kazandırmak/vermek breathe into v.
(birine) canlılık kazandırmak bring (someone) back to life v.
(birine/bir şeye bir şey) kazandırmak endow (someone or something) with (something) v.
(bir şeye bir şey) kazandırmak instill (something) in (something) v.
(bir şeye bir şey) kazandırmak instill (something) into (something) v.
(birine/bir şeye/kendine bir alışkanlık) kazandırmak inure (someone, something, or oneself) to (something) v.
birine/bir şeye daha seksi bir görünüm kazandırmak jazz someone/something up v.
birine/bir şeye modern bir görünüm kazandırmak jazz someone/something up v.
birine/bir şeye daha havalı bir görünüm kazandırmak jazz someone/something up v.
(bir amaç) için kendine gereken yetenekleri kazandırmak retool for (something) v.
stil kazandırmak style up v.
şık bir görüntü kazandırmak style up v.
(bir alanda) beceri kazandırmak train in (something) v.
(uyku veya benzeri bir haldeyken) bilincini yerine getirmek/bilincini geri kazandırmak wake (up) from (something) v.
keçe dokusu kazandırmak felt up v.
(iskambilde oynadığı eline) kazandırmak set to v.
Idioms
ekmek parası kazanmak/kazandırmak keep food on the table v.
ruh kazandırmak/vermek breathe into (something) v.
ruh kazandırmak/vermek breathe something into something v.
canlılık kazandırmak brighten up v.
canlılık kazandırmak bring (someone or something) alive v.
hareket kazandırmak bring (someone or something) alive v.
canlılık/hareket kazandırmak bring something alive v.
(bir şeye) yepyeni bir hava kazandırmak put a new complexion on (something) v.
(bir şeye) yepyeni bir bakış açısı kazandırmak put a new complexion on (something) v.
(bir şeye) yeni bir anlam kazandırmak put a new complexion on (something) v.
(bir şeye) yepyeni bir hava kazandırmak put a different complexion on (something) v.
(bir şeye) yepyeni bir bakış açısı kazandırmak put a different complexion on (something) v.
(bir şeye) yeni bir anlam kazandırmak put a different complexion on (something) v.
yeni bir bakış açısı kazandırmak add a new wrinkle v.
açıklık kazandırmak bring into open v.
ağırlık kazandırmak give weight to v.
bir anlam kazandırmak put into perspective v.
canlılık kazandırmak bring back to life v.
işlerlik kazandırmak bring into force v.
inandırıcılık/güvenilirlik kazandırmak/sağlamak lend credibility to something v.
özgürlüğünü kazandırmak break out v.
özgürlüğünü kazandırmak break out of v.
şöhret kazandırmak bring into prominence v.
yepyeni bir görünüm kazandırmak do someone over v.
(para) kazandırmak bring in something v.
yepyeni bir görünüm kazandırmak make someone over v.
ün kazandırmak put something on the map v.
(para) kazandırmak bring something in v.
şan şöhret kazandırmak send (one) to glory v.
ün kazandırmak send (one) to glory v.
gurur kazandırmak send (one) to glory v.
zafer kazandırmak send (one) to glory v.
birine bir meziyet kazandırmak teach a man to fish v.
(bir şeye) farklı bir görünüm kazandırmak put a different complexion on (something) v.
(bir şeye) yeni bir görünüm kazandırmak put a new complexion on (something) v.
(bir şeye) yeni/farklı bir görünüm kazandırmak put a new/different complexion on something v.
(bir şeye) yepyeni/farklı bir hava kazandırmak put a new/different complexion on something v.
(bir şeye) yepyeni/farklı bir bakış açısı kazandırmak put a new/different complexion on something v.
(bir şeye) yeni bir anlam kazandırmak put a new/different complexion on something v.
(birine başka birine karşı) avantaj/üstünlük kazandırmak give (one) a jump on (someone or something) v.
(birine başka birine karşı) avantaj/üstünlük kazandırmak give (one) the jump on (someone or something) v.
(bir şeye) hız kazandırmak give wing to (something) v.
hız kazandırmak give wing to v.
(birine/bir şeye) yaşam enerjisini/gücünü yeniden kazandırmak juice (someone or something) back to life v.
(birine/bir şeye) yaşam enerjisini/gücünü yeniden kazandırmak juice (someone or something) back up v.
(bir şeye/konuya) bir nebze açıklık getirmek/kazandırmak throw a little light on (something) v.
(bir şeye/konuya) büyük ölçüde açıklık getirmek/kazandırmak throw a lot of light on (something) v.
(birine/bir şeye) önem kazandırmak bring (someone or something) into prominence v.
(birine/bir şeye) şöhret kazandırmak bring (someone or something) into prominence v.
(bir şeye) işlerlik kazandırmak bring (something) into force v.
(kendine) zaman kazandırmak buy (yourself) time v.
(birine) yeni bir imaj/görünüm kazandırmak give (one) a makeover v.
(birine bir konuda) deneyim kazandırmak give (one) a feel of (something) v.
(birine bir konuda) deneyim kazandırmak give (one) the feel of (something) v.
(birine biri/bir şey) karşısında avantaj kazandırmak give (one) an advantage over (someone or something) v.
(birine biri/bir şey) karşısında avantaj kazandırmak give (one) the advantage over (someone or something) v.
(birine biri/bir şey) karşısında avantaj kazandırmak give (one) an edge on (someone or something) v.
(birine biri/bir şey) karşısında avantaj kazandırmak give (one) the edge on (someone or something) v.
(birine biri/bir şey) karşısında avantaj kazandırmak give (one) an edge over (someone or something) v.
(birine biri/bir şey) karşısında avantaj kazandırmak give (one) the edge over (someone or something) v.
yaşam enerjisini/gücünü yeniden kazandırmak juice back v.
(birine/bir şeye/bir yere) ün kazandırmak put (someone, something, or some place) on the map v.
belli bir açıklık kazandırmak throw an amount of light on someone or something v.
Formal
yeniden ivme kazandırmak reaccelerate v.
Trade/Economic
diğer tarafa kazandırmak için yapılan akit gratuitous contract n.
akışkanlık kazandırmak mobilise v.
akışkanlık kazandırmak mobilize v.
istikrar kazandırmak stabilize v.
istikrar kazandırmak stabilise v.
sektöre yeni ürün kazandırmak bring in a new product to the sector v.
(ürün fiyatları, döviz kuru) istikrar kazandırmak repeg v.
Law
meşruluk kazandırmak legitimize v.
meşruluk kazandırmak legitimise v.
Politics
komünist ilkeler kazandırmak communize v.
komünist ilkeler kazandırmak communise v.
komünist ilkeler kazandırmak communise v.
Technical
strüktürel çelik öğenin birbirine paralel parçaları arasında öğelere esnemezlik kazandırmak için kullanılan ince levha diaphragm n.
kesinlik kazandırmak make certain v.
dökme metale istenen bir yüzey özelliğini kazandırmak için elektroliz yoluyla yüzeyine metal veya yarımetal element atomları yaymak metallide v.
(parlaklık kazandırmak için) yüzeye işlem uygulamak luster v.
(parlaklık kazandırmak için) yüzeye işlem uygulamak lustre v.
(deri, kumaş, çömlek) pürüzsüz görünüm kazandırmak dress v.
Computer
(programlama) nesnenin bazı özelliklerinin değerini geri kazandırmak için kullanılan işlev getter n.
Textile
süet doku kazandırmak suede v.
Furniture
eskitilmiş görünüm kazandırmak pickle v.
Medical
bağışıklık kazandırmak immunize v.
bağışıklık kazandırmak immunise v.
yüksek derecede bağışıklık kazandırmak hyperimmunize v.
yüksek derecede bağışıklık kazandırmak hyperimmunise v.
(dokulara) kaynaşmayı ve iyileşmeyi teşvik için taze yüzey kazandırmak freshen v.
Pathology
insanlarda çiçek hastalığına direnç kazandırmak için başlatılan lokal bir enfeksiyon variola vaccina n.
Pharmaceutics
çocuk felcine karşı bağışıklık kazandırmak için verilen bir oral aşı topv n.
çocuk felcine karşı bağışıklık kazandırmak için verilen bir oral aşı trivalent live oral poliomyelitis vaccine n.
çocuk felcine karşı bağışıklık kazandırmak için verilen bir oral aşı opv (oral poliovirus vaccine) n.
çocuk felcine karşı bağışıklık kazandırmak için verilen oral bir aşı sabin vaccine n.
Apiculture
ana kazandırmak introduce v.
Social Sciences
kuzey abd sakinlerine özgü nitelikler kazandırmak northernize v.
kuzey abd sakinlerine özgü nitelikler kazandırmak northernise v.
Education
temel bilimlere dayalı olup mesleki beceriler kazandırmak yerine zihinsel becerilerin gelişimini destekleyen eğitim liberal education n.
Literature
duyma yetisini geri kazandırmak undeaf v.
nitelik kazandırmak endue v.
Religious
(bir şeye) roma katolik niteliği kazandırmak romanize v.
(bir şeye) roma katolik niteliği kazandırmak romanise v.
Football
topa yükseklik kazandırmak raise the ball v.
topa yükselik kazandırmak lift the ball v.
Baseball
(koşuya) sayı kazandırmak plate v.
Art
(ışık gölge oyunuyla) resim veya çizime üç boyutlu bir görünüm kazandırmak model v.
Music
ritim kazandırmak rhythmize v.
ritim kazandırmak rhythmise v.
Photography
fotoğrafa sanatsal etki kazandırmak için görüntüyü oluşturan ışığın bir kısmının hafifçe dağıtılması diffusion n.
Archaic
vücut kazandırmak inflesh v.
canlılık kazandırmak inlive v.
Slang
(para) kazandırmak drag down v.