Historia

konuşma yapmak

Significados de "konuşma yapmak" en diccionario inglés turco : 16 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	konuşma yapmak	give a speech v.
General
2	General	konuşma yapmak	speak v.
3	General	konuşma yapmak	perorate v.
4	General	konuşma yapmak	confer v.
5	General	konuşma yapmak	address v.
6	General	konuşma yapmak	orate v.
7	General	konuşma yapmak	harangue v.
8	General	konuşma yapmak	make speech v.
9	General	konuşma yapmak	do a speech v.
10	General	konuşma yapmak	give an address v.
11	General	konuşma yapmak	enlarge one's self v.
12	General	konuşma yapmak	oration v.
Phrasals
13	Phrasals	konuşma yapmak	launch forth on (something) v.
14	Phrasals	konuşma yapmak	launch forth upon (something) [old-fashioned] v.
Colloquial
15	Colloquial	konuşma yapmak	take the floor v.
Politics
16	Politics	konuşma yapmak	address a speech v.

Significados de "konuşma yapmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 42 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	bir konuşma yapmak	make a speech v.
2	General	yapmak (konuşma)	deliver v.
3	General	bir konuşma yapmak	give a speech v.
4	General	heyecanlı konuşma yapmak	declaim v.
5	General	bir konu hakkında konuşma yapmak	dissertate v.
6	General	güzel bir konuşma yapmak	give/make a good talk/speech v.
7	General	konuşma yapmak istemek	want to give a speech v.
8	General	zorla yapmak (konuşma)	unload v.
9	General	küçük istasyon kasabalarında konuşma yapmak	whistle-stop v.
10	General	platform üzerinden konuşma yapmak	platform v.
11	General	kürsüde konuşma yapmak	soapbox v.
12	General	(özel konuşma yapmak için) odaya kapanan	closeted adj.
Phrasals
13	Phrasals	bir konu ile ilgili konuşma yapmak	discourse upon/on v.
14	Phrasals	(birisi/bir şey) üzerine detaylı konuşma yapmak	expound on (someone or something) v.
15	Phrasals	(birisi/bir şey) üzerine detaylı konuşma yapmak	expound upon (someone or something) v.
16	Phrasals	(birine veya bir şeye, biri veya bir şey) üzerine detaylı konuşma yapmak	expound upon (someone or something) to (someone or something) v.
17	Phrasals	(birine veya bir şeye, biri veya bir şey) üzerine detaylı konuşma yapmak	expound on (someone or something) to (someone or something) v.
18	Phrasals	bir planla, fikirle, görüşle ilgili resmi olmayan bir konuşma yapmak	knock about v.
19	Phrasals	bir planla, fikirle, görüşle ilgili resmi olmayan bir konuşma yapmak	knock around v.
20	Phrasals	(bir şey) hakkında kabak tadı veren bir konuşma yapmak/hikaye anlatmak	set off on (something) v.
21	Phrasals	(bir şey) hakkında uzun ve sıkıcı bir konuşma yapmak/hikaye anlatmak	set off on (something) v.
22	Phrasals	(bir şey) hakkında uzun ve sıkıcı bir konuşma yapmak/hikaye anlatmak	set off on (something) v.
23	Phrasals	(bir konu) ile ilgili konuşma yapmak	discourse upon (something) v.
24	Phrasals	(bir konu) ile ilgili konuşma yapmak	discourse on (something) v.
25	Phrasals	ile ilgili konuşma yapmak	discourse on v.
26	Phrasals	ile ilgili konuşma yapmak	discourse upon v.
Colloquial
27	Colloquial	bir konuşma yapmak için ayağa kalkmak	take the floor v.
Idioms
28	Idioms	yağcılık yapmak amacıyla yapılan konuşma	sweet-talk n.
29	Idioms	bir topluluk önünde konuşma yapmak	have the floor v.
30	Idioms	bir topluluk önünde konuşma yapmak	hold the floor v.
31	Idioms	bir topluluk önünde konuşma yapmak	get the floor v.
32	Idioms	hazırlıksız konuşma yapmak	speak off-the-cuff v.
33	Idioms	önceden hazırlanmış bir konuşma yapmak	feed (one) a line v.
34	Idioms	konuşma yapmak için ayağa kalkmak	stand up on (one's) hind legs v.
35	Idioms	isabetsiz bir konuşma yapmak	hit/strike the wrong note v.
36	Idioms	kısa bir konuşma yapmak	say a few words v.
37	Idioms	hazırlıksız konuşma yapmak	speak off the cuff v.
38	Idioms	konuşma yapmak üzere ayağa kalkmış	on your hind legs expr.
39	Idioms	(konuşma yapmak için) ayağa kalkmış	on (one's) hind legs expr.
Computer
40	Computer	görüntülü konuşma yapmak	facetime v.
Literature
41	Literature	(konuşma sanatında) monolog yapmak	monologize v.
42	Literature	(konuşma sanatında) monolog yapmak	monologise v.