Historia

lose to

Significados de "lose to" en diccionario turco inglés : 3 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	lose to v.	-e kaybetmek
Colloquial
2	Colloquial	lose to v.	tarafından yenilgiye uğramak
3	Colloquial	lose to v.	tarafından hezimete uğramak

Significados de "lose to" con otros términos en diccionario inglés turco: 74 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	cause somebody to lose concentration v.	dikkati dağıtmak
2	General	cause somebody to lose concentration v.	dikkatini dağıtmak
3	General	cause to lose control v.	kontrolü kaybetmesine neden olmak
4	General	stand to lose v.	muhtemelen kaybedebilmek
5	General	lose one's heart to v.	gönül vermek
6	General	cause someone to lose v.	kayba uğratmak
7	General	lose one's capacity to cope v.	mücadele yeteneğini kaybetmek
8	General	cause someone to lose time v.	zaman kaybına neden olmak
9	General	not to lose faith v.	inancını kaybetmemek
10	General	cause someone to lose time v.	zaman kaybettirmek
11	General	lose one's desire to eat v.	iştahı kaçmak
12	General	lose a friend to gang violence v.	bir arkadaşını çete kavgasında kaybetmek
13	General	lose one's title to last year's runner-up v.	unvanını geçen yılın ikincisine kaptırmak
14	General	lose hair due to stress v.	stresten saçı dökülmek
15	General	lose hair due to stress v.	stresten saçları dökülmek
Phrasals
16	Phrasals	lose out to v.	avantajsız duruma düşmek
17	Phrasals	lose out to v.	tarafından hezimete uğramak
18	Phrasals	lose out to v.	tarafından yenilgiye uğramak
19	Phrasals	lose out to someone or something v.	-e mağlup olmak
20	Phrasals	lose out to someone or something v.	-e yenilmek
21	Phrasals	lose out to someone or something v.	-e kaybetmek
Phrases
22	Phrases	freedom is just another word for nothing left to lose expr.	özgürlük kaybedecek hiçbir şeyin kalmaması demektir
Proverb
23	Proverb	you must lose a fly to catch a trout	kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez
24	Proverb	you must lose a fly to catch a trout	kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
Colloquial
25	Colloquial	my doctor told me I could stand to lose a few pounds expr.	doktorum bana birkaç kilo verirsem iyi olacağını söyledi
26	Colloquial	no time to lose expr.	kaybedecek zaman yok
Idioms
27	Idioms	lose everything one has and have nowhere to turn v.	arafat´ta soyulmuş hacıya dönmek
28	Idioms	lose ground to someone v.	avantajı rakibine kaptırmak
29	Idioms	lose one's heart to somebody v.	gönlünü birine kaptırmak
30	Idioms	lose one's heart to v.	gönlünü kaptırmak
31	Idioms	stand to lose v.	kaybetme olasılığı yüksek olmak
32	Idioms	stand to lose v.	(kesinlikle) kaybetmek
33	Idioms	give/lose ground (to somebody/something) v.	(birinin/bir şeyin) gücü ele geçirmesine izin vermek
34	Idioms	give/lose ground (to somebody/something) v.	avantajı (birine/bir şeye) kaptırmak
35	Idioms	give/lose ground (to somebody/something) v.	(biri/bir şey) karşısında güç/kan kaybetmek
36	Idioms	lose ground (to someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) gerisinde kalmak
37	Idioms	lose ground (to someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) gerisine düşmek
38	Idioms	lose (one's) heart to (someone) v.	kalbini (birine) kaptırmak
39	Idioms	lose (one's) heart to (someone) v.	(birine) aşık olmak
40	Idioms	lose (one's) heart to (someone) v.	(birine) gönlünü kaptırmak
41	Idioms	lose (one's) heart to (someone) v.	(birine) abayı yakmak
42	Idioms	lose (one's) heart to (someone) v.	(birine) sevdalanmak
43	Idioms	lose ground to (someone or something) v.	yerini (birine/bir şeye) bırakmak/kaptırmak
44	Idioms	lose ground to (someone or something) v.	elindeki avantajı (birine/bir şeye) kaptırmak
45	Idioms	lose ground to (someone or something) v.	liderliği (birine/bir şeye) kaptırmak
46	Idioms	lose heart to v.	gönül vermek
47	Idioms	lose heart to v.	gönlünü kaptırmak
48	Idioms	stand to lose (something) v.	(bir şeyi) kaybetmesi muhtemel olmak
49	Idioms	stand to lose (something) v.	(bir şeyi) kaybetme olasılığı olmak
50	Idioms	stand to lose (something) v.	yüksek/büyük olasılıkla (bir şeyi) kaybetmek
51	Idioms	stand to lose (something) v.	(bir şeyi) kaybetmeye dayanabilmek
52	Idioms	stand to lose (something) v.	(bir şeyi) kaybetmeyi kaldırabilmek
53	Idioms	stand to lose (something) v.	(bir şeyi) kaybetmekten bir şey olmamak
Speaking
54	Speaking	I know what it feels like to lose a child expr.	çocuğunu kaybetmenin nasıl olduğunu bilirim
55	Speaking	I know what it feels like to lose a child expr.	çocuğunu kaybetmenin nasıl bir şey olduğunu bilirim
56	Speaking	i don't want to lose my job expr.	işimi kaybetmek istemiyorum
57	Speaking	you have nothing to lose expr.	kaybedecek birşeyin yok
58	Speaking	there's nothing to lose expr.	kaybedecek bir şey yok
59	Speaking	I want to lose weight expr.	kilo vermek istiyorum
60	Speaking	I'm trying to lose weight expr.	kilo vermeye çalışıyorum
61	Speaking	i got nothing to lose expr.	kaybedecek bir şeyim yok
62	Speaking	there's no time to lose expr.	kaybecek zaman yok
63	Speaking	I don't want to lose what I have expr.	sahip olduklarımı kaybetmek istemiyorum
64	Speaking	I don't want to lose touch with you expr.	seninle irtibatı koparmayı istemiyorum
65	Speaking	I don't want to lose you expr.	seni de kaybetmek istemiyorum
66	Speaking	I don't want to lose touch with you expr.	seninle irtibatı koparmayı istemem
67	Speaking	I don't want to lose what I've got expr.	sahip olduklarımı kaybetmek istemiyorum
68	Speaking	do I have to lose you too? expr.	seni de mi kaybetmek zorundayım?
69	Speaking	I'm afraid to lose you expr.	seni kaybetmekten korkuyorum
70	Speaking	I'm afraid to lose you expr.	seni yitirmekten korkuyorum
71	Speaking	I want to lose weight expr.	zayıflamak istiyorum
72	Speaking	there's nothing left to lose expr.	kaybedecek bir şey kalmadı
Law
73	Law	to lose one's case v.	davasını kaybetmek
74	Law	to lose one's lawsuit v.	davasını kaybetmek