Historia

reçete

Significados de "reçete" en diccionario inglés turco : 13 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	reçete	prescription n.
General
2	General	reçete	receipt n.
3	General	reçete	cure n.
4	General	reçete	recipe n.
5	General	reçete	formula n.
6	General	reçete	bill [obsolete] n.
Technical
7	Technical	reçete	prescription n.
8	Technical	reçete	formula n.
Medical
9	Medical	reçete	scrip n.
10	Medical	reçete	script n.
Pharmaceutics
11	Pharmaceutics	reçete	rx abrev.
Food Engineering
12	Food Engineering	reçete	recipe n.
Gastronomy
13	Gastronomy	reçete	recipe n.

Significados de "reçete" con otros términos en diccionario inglés turco: 78 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	reçete yazmak	prescribe v.
General
2	General	reçete izlemi	prescription monitoring n.
3	General	acı reçete	bitter recipe n.
4	General	reçete defteri	prescription pad n.
5	General	(malezya'da) modern ilaçların yanında geleneksel otların da satıldığı fakat reçete edilmiş ilaçların tedarik edilemediği çin menşeli eczane	medicine shop n.
6	General	reçete yazmaya yetkili kimse	drugster [obsolete] n.
7	General	reçete yazan kimse	prescriber n.
8	General	reçete edilebilir olma	prescriptibility n.
9	General	reçete gerektirme	prescriptibility n.
10	General	reçete yazma	prescription n.
11	General	reçete yazmak	write out a prescription v.
12	General	reçete yazmak	write a prescription v.
13	General	(ilaç/reçete vb) hazırlamak	dispense v.
14	General	reçete hazırlamak	make up a prescription v.
15	General	(ilaç/reçete) hazırlamak	dispense v.
16	General	reçete yazmak	prescribe medication v.
17	General	reçete etmek	prescribe v.
18	General	reçete yazmak	order v.
19	General	reçete ile hazırlanan	magistral adj.
20	General	doktorun verdiği (reçete vb)	physician-prescribed adj.
21	General	sadece reçete ile satılan	ethical adj.
22	General	reçete edilmiş olan	prescript adj.
23	General	reçete edilebilir olan	prescriptible adj.
24	General	reçete gerektiren	prescriptible adj.
Phrasals
25	Phrasals	bir soruna reçete yazmak	prescribe something for something v.
26	Phrasals	birisi için reçete yazmak	prescribe something for someone v.
27	Phrasals	için reçete yazmak	prescribe for v.
28	Phrasals	-e reçete yazmak	prescribe for v.
Idioms
29	Idioms	depresyon vs. hastalarına doktor veya psikolog tarafından reçete edilen evcil hayvan	emotional support dog/cat n.
30	Idioms	acı reçete	a tough pill to swallow n.
31	Idioms	acı reçete	a bitter pill to swallow n.
32	Idioms	acı reçete	bitter medicine n.
33	Idioms	acı reçete	bitter pill to swallow n.
34	Idioms	sahte/yararsız reçete	snake oil n.
35	Idioms	ilaç almak üzere reçete ile eczaneye başvurmak	get (one's) prescription filled v.
36	Idioms	aynı ilaçtan bir kez daha almak üzere reçete ile eczaneye başvurmak	get (one's) prescription refilled v.
37	Idioms	reçete hazırlamak	make up v.
38	Idioms	reçete edilen ilaçları eczaneden almak	get (one's) prescription filled v.
39	Idioms	reçete istemeyen	behind-the-counter adj.
Law
40	Law	reçete yazılabilir	prescribable adj.
Technical
41	Technical	reçete yapmaya yetkili kişi	druggist n.
Medical
42	Medical	doktor emri olmaksızın ikinci kez hazırlanan reçete	refill n.
43	Medical	e-reçete	electronic prescription n.
44	Medical	e-reçete	e-prescription n.
45	Medical	kırmızı reçete	red prescription n.
46	Medical	reçete ve deneme yönetimi	recipe and trial management n.
47	Medical	yeşil reçete	green' prescription n.
48	Medical	göz refraksiyonundaki eksik ve kusurların tespiti ile sorunların telafisi için gerekli lensleri ve egzersizleri reçete etmeyi içeren bir meslek	optometry n.
49	Medical	reçete yazmak	prescribe v.
50	Medical	reçete vermek	prescribe v.
51	Medical	fazla ilaç reçete etmek	overprescribe v.
52	Medical	gereksiz ilaç reçete etmek	overprescribe v.
53	Medical	tıbbi olarak reçete edilmeyen	nonmedicinal adj.
54	Medical	reçete edilmiş	prescribed adj.
Psychology
55	Psychology	reçete bilgisi	recipe knowledge n.
Pharmaceutics
56	Pharmaceutics	hipertansiyon ve anjina pektoris için reçete edilen tablet formunda damar genişletici bir ilaç markası	norvasc® n.
57	Pharmaceutics	genellikle uyku hapı olarak reçete edilen bir benzodiazepin	triazolam n.
58	Pharmaceutics	genellikle uyku hapı olarak reçete edilen bir benzodiazepin	halcion® n.
59	Pharmaceutics	hipertansiyon ve anjina pektoris için reçete edilen damar genişletici bir hap	amlodipine besylate n.
60	Pharmaceutics	antidepresan olarak reçete edilen seçici seratonin geri alım inhibitörü içeren bir ilaç markası	zoloft® n.
61	Pharmaceutics	antidepresan olarak reçete edilen seçici seratonin geri alım inhibitörü içeren bir ilaç	sertraline n.
62	Pharmaceutics	çeşitli enfeksiyonların tedavisi için reçete edilen bir tür oral antibiyotik markası	keflex® n.
63	Pharmaceutics	çeşitli enfeksiyonların tedavisi için reçete edilen bir tür oral antibiyotik markası	keflin® n.
64	Pharmaceutics	çeşitli enfeksiyonların tedavisi için reçete edilen bir tür oral antibiyotik markası	keftab® n.
65	Pharmaceutics	yatıştırıcı ve sakinleştirici olarak reçete edilen antipsikotik bir ilaç markası	largactil® n.
66	Pharmaceutics	genellikle nitrat formuyla reçete edilen bir mantarkıran	miconazole n.
67	Pharmaceutics	reçete kağıdı	chit n.
68	Pharmaceutics	antidepresan olarak reçete edilen, seçici serotonin gerialım inhibitörü olan bir ilaç markası	sarafem® n.
69	Pharmaceutics	antidepresan olarak reçete edilen bir seçici serotonin gerialım inhibitörü	fluoxetine hydrocholoride n.
70	Pharmaceutics	reçete bilgisi	pharmacography n.
71	Pharmaceutics	sık reçete edilen bir uyku hapı markası	prosom® n.
72	Pharmaceutics	uzun bir süre boyunca düzenli aralıklarla düşük dozlarda kullanılan (ilaç, reçete)	metronomic adj.
73	Pharmaceutics	uzun bir süre boyunca düzenli aralıklarla düşük dozlarda kullanılan (ilaç, reçete)	metronomical adj.
74	Pharmaceutics	reçete dışı	non-prescription adj.
Agriculture
75	Agriculture	gizli reçete	secret recipe n.
Archaic
76	Archaic	uygun lensleri reçete etmek için göz muayenesi yapan kimse	optologist n.
77	Archaic	uygun lensleri reçete etmek için göz muayenesi yapan kimse	optology n.
78	Archaic	tıbbi reçete	prescript n.