we see

Significados de "we see" con otros términos en diccionario inglés turco: 30 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Speaking
1	Speaking	we shall see! expr.	göreceğiz!
The communication opens a genuine debate, as we shall see this evening. Bu akşam göreceğimiz üzere bildiri gerçek bir tartışma başlatıyor. More Sentences
2	Speaking	we shouldn't see each other anymore expr.	artık görüşmemeliyiz
3	Speaking	let's see what we can do expr.	bakalım ne yapabiliriz
4	Speaking	I can see we are very much alike expr.	birbirimize çok benzediğimizi görebiliyorum
5	Speaking	I hardly see the relevance of this to what we do expr.	bizim yaptığımız şeyle bunun ne alakası var anlamıyorum
6	Speaking	we don't have to wait 10 years to see each other again expr.	birbirimizi yeniden görmek için 10 yıl beklememize gerek yok
7	Speaking	we need to see a lawyer expr.	bir avukatla görüşmemiz gerek
8	Speaking	we can see well from here expr.	buradan gayet iyi görüyoruz
9	Speaking	we came all this way to see you expr.	bunca yolu seni görmek için geldik
10	Speaking	we can't see with bare eyes expr.	çıplak gözle göremeyiz
11	Speaking	we don't want to see anybody left behind expr.	hiç kimsenin geride kaldığını görmek istemiyoruz
12	Speaking	we will see better days expr.	güzel günler göreceğiz
13	Speaking	we don't ever have to see him again expr.	onu bir daha görmek zorunda değiliz
14	Speaking	do you mind if we see her room? expr.	odasını görmemizde bir mahsur var mı?
15	Speaking	when we see mike expr.	mike'ı gördüğümüzde
16	Speaking	do you mind if we see her room? expr.	odasını görmemizin bir mahsur var mı?
17	Speaking	we don't see you much around here anymore expr.	seni buralarda pek göremez olduk
18	Speaking	we don't see you much around here anymore expr.	seni artık göremiyoruz buralarda
19	Speaking	we don't see you around here much anymore expr.	seni buralarda pek göremez olduk
20	Speaking	we don't see you around here much anymore expr.	seni artık göremiyoruz buralarda
21	Speaking	we would be pleased to see you among us expr.	sizleri aramızda görmekten mutluluk duyarız
22	Speaking	we don't see you around here much anymore expr.	seni bu aralar pek göremiyoruz
23	Speaking	we are glad to see you here expr.	sizi burada görmekten memnun olduk
24	Speaking	we don't see you much around here anymore expr.	seni bu aralar pek göremiyoruz
25	Speaking	we will live we will see expr.	yaşayıp göreceğiz
26	Speaking	we don't see you much around here anymore expr.	yüzünü gören cennetlik
27	Speaking	we don't see you around here much anymore expr.	yüzünü gören cennetlik
28	Speaking	we hope to see you again expr.	yine bekleriz
29	Speaking	what to do when we see an injured animal? expr.	yaralı bir hayvan gördüğümüzde ne yapmalıyız?
30	Speaking	what to do when we see an injured animal? expr.	yaralı bir hayvan gördüğümüzde ne yapmalı?