yönetme - Turco Inglés Diccionario
Historia

yönetme



Significados de "yönetme" en diccionario inglés turco : 32 resultado(s)

Turco Inglés
General
yönetme governing n.
yönetme managing n.
yönetme operation n.
yönetme direction n.
yönetme wielding n.
yönetme regime n.
yönetme ruling n.
yönetme government n.
yönetme running n.
yönetme superintend n.
yönetme conduct n.
yönetme gubernation n.
yönetme guiding n.
yönetme directing n.
yönetme supervising n.
yönetme imperation n.
yönetme hand n.
yönetme handle n.
yönetme disposition n.
yönetme duction n.
yönetme conveyance [obsolete] n.
yönetme presidence n.
yönetme executive adj.
Law
yönetme conduct n.
Technical
yönetme handling n.
yönetme administration n.
yönetme engineering n.
Computer
yönetme unmanage expr.
Apiculture
yönetme manipulation n.
Linguistics
yönetme government n.
yönetme rection n.
yönetme regimen n.

Significados de "yönetme" con otros términos en diccionario inglés turco: 67 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
yönetme hakkı right to manage n.
yönetme hakkı right to govern n.
General
kendi kendini yönetme self direction n.
kralın yönetme hakkı divine right n.
dönüşümlü yönetme buggins's turn n.
dönüşümlü yönetme buggin's turn n.
yönetme hakkı domino n.
yönetme hakkı dominion n.
kendi kendini yönetme self-governance n.
diktatörlükle yönetme dictatorship n.
yönetme yeteneği finesse n.
yönetme sanatı art of management n.
etkili yönetme manage [obsolete] n.
yönetme, kontrol etme veya üstesinden gelme bilimi management n.
tartışmayı yönetme süreci moderation n.
hayatı başarıyla yönetme becerisi lifemanship n.
kurnazca yönetme conveyance [obsolete] n.
yabancı ülkeye ait toprağı zorla veya gayri resmi şekilde yönetme filibusterism [us] n.
becerikli yönetme practice [obsolete] n.
ustaca yönetme practice [obsolete] n.
becerikli yönetme practise [obsolete] n.
ustaca yönetme practise [obsolete] n.
yönetme otoritesi verilmiş sceptered [us] adj.
yönetme otoritesi verilmiş sceptred [uk] adj.
yönetme otoritesi verilmiş sceptry adj.
Idioms
insanları yönetme konusunda başarılı kimse a smooth operator n.
Trade/Economic
borç yönetme servicing the debt n.
işleri yönetme tarzı way of dealing n.
kendi kendini yönetme self-determination n.
portfolyo tutma ve yönetme hizmeti fiduciary service n.
portföy saklama ve yönetme servisi fiduciary service n.
parayı yönetme bilimi science of managing money n.
vekille yönetme maliyeti agency costs n.
cep telefonu teknolojisini kullanarak mali işlemler yapma veya banka hesaplarını yönetme uygulaması m-banking n.
işletme-müşteri ilişkisinin ilk aşamalarını yönetme onboarding n.
Politics
kendi içerisinde yürütme ya da yönetme kabiliyetini bulundurma durumu self-enforcing n.
kararname ile yönetme rule by decree n.
kendi kendini yönetme hakkı right of self-government n.
yönetme yöntemi governance n.
Industry
işletmeyi veya projeyi küçük detaylara aşırı dikkat göstererek yönetme micromanagement n.
ortaklaşa yönetme co-management n.
Media
medyayı yönetme becerisi mediacy n.
Technical
hariç tutarak yönetme management by exception n.
renk ölçme ve yönetme colour measurement and management n.
renk ölçme ve yönetme color measurement and management n.
yönetme kanadı guide vane n.
yönetme halatı guide rope n.
disk jokeylerin kullandığı plak yönetme tekniği scratching n.
Computer
alt webleri yönetme manage subwebs n.
hariç tutarak yönetme management by exception n.
kullanıcıları yönetme manage users n.
Marine
gemiyi yönetme con n.
Psychology
kendine ve başkalarına ait duyguları anlama, yönetme ve yönlendirme yetisi emotional intelligence n.
Literature
hazzı yönetme iradesi delight n.
History
(trent nehri'nin güneyini yönetme yetkisi olan) en yüksek mevkili kimse clarenceux king of arms [uk] n.
(trent nehri'nin güneyini yönetme yetkisi olan) en yüksek mevkili kimse clarencieux king of arms [uk] n.
(trent nehri'nin güneyini yönetme yetkisi olan) en yüksek mevkili kimse clarencieux n.
Religious
melodinin yükselişi ya da düşüşünü el hareketleriyle belirleyerek gregoryen ilahi söyleyenleri yönetme sanatı cheironomy n.
melodinin yükselişi ya da düşüşünü el hareketleriyle belirleyerek gregoryen ilahi söyleyenleri yönetme sanatı chironomy n.
Military
durum yönetme göstergesi attitude director indicator n.
yıldız haritasıyla yönetme stellar map matching n.
ordu yönetme sanatı stratography n.
iki veya daha fazla ulusun kuvvetlerinden unsurlar taşıyan bir orduyu yönetme yetkisi bulunan komutan mnfc (multinational force commander) abrev.
Music
orkestra yönetme orchestrating n.
(orkestra, opera, konser, koro) müzik grubu veya etkinliklerini yönetme sanatı ve tekniği direction n.
Archaic
makine yönetme sanatı enginery n.
Modern Slang
eşini, çocuğunu sert/katı bir şekilde yönetme accountability mood n.