çavdar - Turco Inglés Diccionario

çavdar

Significados de "çavdar" en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)

Turco Inglés
General
çavdar rye n.
As I see it, there is no alternative to abolishing intervention for rye.
Gördüğüm kadarıyla çavdar için müdahaleyi kaldırmanın alternatifi yok.

More Sentences
Gastronomy
çavdar rye n.
Very high quality rye is used there in the production of functional foods.
Orada fonksiyonel gıdaların üretiminde çok yüksek kaliteli çavdar kullanılmaktadır.

More Sentences
Botanic
çavdar secale cereale n.

Significados de "çavdar" con otros términos en diccionario inglés turco: 64 resultado(s)

Turco Inglés
General
çavdar ekmeği rye bread n.
She bought some rye bread.
Biraz çavdar ekmeği aldı.

More Sentences
Gastronomy
çavdar unu rye flour n.
You can replace a little bit of the white flour with rye flour.
Beyaz unun bir kısmını çavdar unuyla değiştirebilirsiniz.

More Sentences
çavdar ekmeği rye bread n.
She bought some rye bread.
O biraz çavdar ekmeği satın aldı.

More Sentences
General
çavdar mahmuzu hastalığı ergotism n.
çavdar mahmuzu ergot of rye n.
çavdar ekmeği pumpernickel n.
çavdar ekmeği black bread n.
mısır ve çavdar viskisi bourbon n.
çavdar viskisi rye whiskey n.
çavdar kahvesi rye coffee n.
buğday, arpa, çavdar, yulaf, pirinç, mısır gibi taneli ürünlerin genel adı cereal n.
çavdar ve bazı tahılların karışımından yapılan bir viski canadian whisky n.
çavdar viskisi rye whiskey n.
buğday ile çavdar veya başka tür tahılların karışımına verilen ad mangcorn [uk] [dialect] n.
(eski kullanımda) çavdar rie [obsolete] n.
bahar mevsiminde ekilen çavdar spring rye n.
Medical
çavdar mahmuzu claviceps purpurea n.
çavdar hastalığı ergotism n.
Pathology
yabani turp tohumundan zehirlenme sebebiyle olduğu düşünülen çavdar hastalığı raphania n.
yabani turp tohumundan zehirlenme sebebiyle olduğu düşünülen çavdar hastalığı raphany n.
Food Engineering
şeker şerbeti veya esmer şekerden yapılan çavdar ekmeği limpa n.
buğdar, çavdar gibi gıdalarda bulunup glütene benzeyen sarımsı beyaz, amorf ve azotlu bir madde mucedin n.
buğdar, çavdar gibi gıdalarda bulunup glütene benzeyen sarımsı beyaz, amorf ve azotlu bir madde mucin n.
Gastronomy
çavdar viskisi rye whisky n.
yahudi çavdar ekmeği jewish rye n.
yahudi çavdar ekmeği jewish rye bread n.
vermut, cin veya çavdar viskisiyle yapılan bir kokteyl blackthorn n.
vermut, cin veya çavdar viskisiyle yapılan bir kokteyl blackthorn cocktail n.
özellikle buğday ve çavdar içeren, birkaç çeşit tahıldan oluşan bir karışım mashlin n.
özellikle buğday ve çavdar gibi çeşitli tahıldan oluşan bir karışım maslin [uk] n.
özellikle buğday ve çavdar gibi çeşitli tahılların unu veya bu tahıllardan yapılan yemek maslin [uk] n.
batı pennsylvania'da üretilen bir çavdar viskisi monongahela n.
çavdar ekmeği arasına konserve sığır eti, isviçre peyniri ve lahana turşusu koyularak hazırlanan sıcak sandviç reuben n.
çavdar ekmeği arasına konserve sığır eti, isviçre peyniri ve lahana turşusu koyularak hazırlanan ızgara sandviç reuben sandwich n.
çavdar viskisi rye n.
çavdar ekmeği rye n.
çavdar ekmeği ryebread n.
çavdar unu ryeflour n.
çavdar viskisi ile hazırlanan alkollü bir kokteyl türü sazerac n.
iskandinavya'ya özgü ince ve yağsız çavdar ekmeği flatbread n.
iskandinavya'ya özgü ince ve yağsız çavdar ekmeği flatbrod n.
Biology
çavdar mahmuzu claviceps n.
çavdar mahmuzu genus claviceps n.
Biochemistry
yeşil çavdar, yulaf veya çavdar unundan elde edilen fruktoz birimlerinden oluşan polisakkarit secalose n.
Botanic
buğday, arpa, pirinç, çavdar, yulaf, mısır gibi tohumları yenebilen tahıl bitkisi cereal grass n.
çavdar mahmuzu ergot n.
çavdar mahmuzu claviceps purpurea n.
dev çavdar giant wildrye (elymus condensatus) n.
claviceps cinsine ait çavdar mahmuzu gibi parazit mantarlara verilen ad ergot n.
çavdar mahmuzunun ilaç yapımında kullanılan sert kısmı ergot n.
çavdar mahmuzu zehirlenmesi ergot n.
çavdar bromu chess n.
dev çavdar leymus condensatus n.
dev çavdar giant ryegrass n.
çavdar mahmuzu clavicipitaceae n.
Agriculture
çavdar ayıklanması cleaning of rye n.
çavdar tohumu rye seed n.
çavdar ekmeği rye-bread n.
ezilmiş çavdar bruised rye n.
sonbaharda ekilen bir tür çavdar winter rye n.
buğday, çavdar ve benzer tahılların karışımı mongcorn n.
buğday ve çavdar karışımı mungcorn [dialect] [uk] n.
buğday ve çavdar karışımı mongcorn [dialect] [uk] n.
Literature
çavdar tarlasındaki çocuklar catcher in the rye n.