| 1 |
unbutton |
düğmelerini açmak |
v. |
|
- Your shirt is unbuttoned.
- Gömleğinin düğmeleri açık.
- Tom started to unbutton his shirt.
- Tom gömleğinin düğmelerini açmaya başladı.
- Tom unbuttoned his shirt and tossed it aside.
- Tom gömleğinin düğmelerini açtı ve bir kenara fırlattı.
- Tom removed his tie and unbuttoned his collar.
- Tom kravatını çıkardı ve yaka düğmelerini açtı.
- Tom unbuttoned his shirt.
- Tom gömleğinin düğmelerini açtı.
- She unbuttoned her shirt.
- Gömleğinin düğmelerini açtı.
- Sami was walking around with his shirt unbuttoned.
- Sami gömleğinin düğmelerini açmış dolaşıyordu.
- Tom unbuttoned his jacket.
- Tom ceketinin düğmelerini açtı.
- Tom unbuttoned his shirt and tossed it aside.
- Tom gömleğin düğmelerini açtı ve onu bir kenara attı.
- She unbuttoned her shirt.
- O, gömleğinin düğmelerini açtı.
Show More (7)
|
| 2 |
unbutton |
düğmelerini çözmek |
v. |
|
- Tom removed his tie and unbuttoned his collar.
- Tom kravatını çıkardı ve yakasının düğmelerini çözdü.
- Tom took off his tie and started unbuttoning his shirt.
- Tom kravatını çıkardı ve gömleğinin düğmelerini çözmeye başladı.
Show More (-1)
|
| 3 |
unbutton |
(düğmeleri) ilikli değil |
adj. |
|
- Your shirt is unbuttoned.
- Gömleğin ilikli değil.
Show More (-2)
|
