insists

Sens de "insists" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 14 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	insist v.	ısrar etmek
He insisted that we should leave without waiting for Jane. Jane'i beklemeden gitmemiz konusunda ısrar etti. More Sentences
General
2	General	insist v.	iddia etmek
She insisted that she was right and we were wrong. Kendisinin haklı, bizimse haksız olduğumuzu iddia ediyordu. More Sentences
3	General	insist v.	ısrar etmek
I must insist, however, that Italy and France are the competent administrations. Bununla birlikte İtalya ve Fransa'nın yetkili yönetimler olduğu konusunda ısrar etmeliyim. More Sentences
Technical
4	Technical	insist v.	ısrar etmek
I would insist that the result was perfectly clear. Sonucun son derece açık olduğu konusunda ısrar ediyorum. More Sentences
General
5	General	insist v.	asılmak
6	General	insist v.	diretmek
7	General	insist v.	üzerinde durmak
8	General	insist v.	direnmek
9	General	insist v.	ayak diremek
10	General	insist v.	tutturmak
11	General	insist v.	dayatmak
12	General	insist v.	mim koymak
13	General	insist v.	üstelemek
14	General	insist v.	doğru olduğunu öne sürmek

Sens de "insists" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 40 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	insist on v.	ısrar etmek
You insist on not including detectability in the traceability directives. İzlenebilirlik direktiflerine tespit edilebilirliği dahil etmemekte ısrar ediyorsunuz. More Sentences
General
2	General	insist on v.	ısrar etmek
I am not going to continue to insist on the economic issues. Ekonomik konularda ısrar etmeye devam etmeyeceğim. More Sentences
Phrasals
3	Phrasals	insist on v.	üzerinde ısrar etmek
I am not going to continue to insist on the economic issues. Ekonomik konular üzerinde ısrar etmeye devam etmeyeceğim. More Sentences
Speaking
4	Speaking	if you insist expr.	eğer ısrar edersen
I'll do it, if you insist. Eğer ısrar edersen yaparım. More Sentences
5	Speaking	if you insist expr.	madem ısrar ediyorsun
If you insist. Madem ısrar ediyorsun. More Sentences
General
6	General	insist upon v.	diretmek (için)
7	General	insist upon v.	ısrar etmek
8	General	insist on v.	tutturmak
9	General	insist on v.	diretmek (için)
10	General	insist on v.	diretmek
11	General	insist upon v.	tutturmak
12	General	insist on v.	direnmek
13	General	insist upon v.	direnmek
14	General	insist on v.	ayak diremek
15	General	insist upon v.	ayak diremek
16	General	insist on v.	dayatmak
17	General	not to insist (on) v.	ısrar etmemek
18	General	insist upon v.	-de ayak diremek
19	General	insist on v.	-de ısrar etmek
20	General	insist on v.	-de ayak diremek
21	General	insist on v.	-de direnmek
22	General	insist upon v.	-de ısrar etmek
23	General	insist upon v.	-de direnmek
Phrasals
24	Phrasals	insist upon v.	bildiğinde diretmek
25	Phrasals	insist on v.	bildiğinde diretmek
26	Phrasals	insist on v.	üzerinde diretmek
27	Phrasals	insist upon v.	-de diretmek
28	Phrasals	insist upon v.	üzerinde diretmek
29	Phrasals	insist on v.	-de diretmek
30	Phrasals	insist upon v.	üzerinde ısrar etmek
31	Phrasals	insist on (something) v.	(bir şeyi) tutturmak
32	Phrasals	insist on (something) v.	(bir şeyde) ayak diremek
33	Phrasals	insist on (something) v.	(bir şeyde) ısrar etmek
34	Phrasals	insist on (something) v.	(bir şey üzerinde) ısrar etmek
35	Phrasals	insist on (something) v.	(bir şeyde) diretmek
36	Phrasals	insist on something v.	bir şeyde ısrar etmek
37	Phrasals	insist on something v.	bir şeyi talep etmek
38	Phrasals	insist upon something v.	bir şeyde ısrar etmek
39	Phrasals	insist upon something v.	bir şeyi talep etmek
Speaking
40	Speaking	please do not insist expr.	lütfen ısrar etme