confuse - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

confuse

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "confuse" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 24 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
confuse v. kafasını karıştırmak
General
confuse v. zihnini karıştırmak
confuse v. telaşlandırmak
confuse v. birbirine karıştırmak
confuse v. afallatmak
confuse v. afallaştırmak
confuse v. farkedememek
confuse v. kafa karıştırmak
confuse v. bozmak
confuse v. ambale etmek
confuse v. utandırmak
confuse v. ayırt edememek
confuse v. karman çorman etmek
confuse v. yanıltmak
confuse v. serseme çevirmek
confuse v. allak bullak etmek
confuse v. zihinsel karıştırmak
confuse v. kafasını karıştırmak
confuse v. kafası karışmak
confuse v. karıştırmak
confuse v. şaşırtmak
Colloquial
confuse v. aklını karıştırmak
Technical
confuse v. karıştırmak
confuse v. şaşırtmak

Sens de "confuse" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 39 résultat(s)

Anglais Turc
General
confuse with v. karıştırmak
confuse by a flow of words v. ağız kalabalığına getirmek
confuse with v. karıştırmak (başka şeyle/biriyle)
confuse someone with someone else v. birini başkasına benzetmek
confuse someone with someone else v. birisini başkasıyla karıştırmak
confuse someone with someone else v. birini başka birine benzetmek
confuse one thing with another v. bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak
confuse someone with another v. birisini başka birisiyle karıştırmak
confuse someone with another v. birisini başka birisi sanmak
confuse one thing with another v. bir şeyi başka bir şey sanmak
forget names and confuse things v. isimleri unutmak ve bazı şeyleri karıştırmak
confuse someone v. birinin kafasını karıştırmak
in confuse adj. karmakarışık
confuse [obsolete] adj. şaşkın
confuse [obsolete] adj. zihni bulanık
confuse [obsolete] adj. kafası karışmış
confuse [obsolete] adj. sersem
Phrasals
confuse someone about something v. birinin bir şey hakkında kafasını karıştırmak
confuse someone about something v. birinin bir konuda kafasını karıştırmak
confuse someone about something v. birini bir şey hakkında yanıltmak
confuse someone about something v. birini bir konuda yanıltmak
confuse someone about something v. birini bir konuda şaşırtmak
confuse someone or an animal with something v. bir şeyle birinin/bir hayvanın kafasını karıştırmak
confuse someone or an animal with something v. bir şeyle birini/bir hayvanı şaşırtmak
confuse someone or an animal with something v. bir şeyle birini/bir hayvanı sersem etmek
confuse (someone or something) with (someone or something) v. (birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karıştırmak
confuse (someone or something) with (someone or something) v. (birini/bir şeyi birine/bir şeye) benzetmek
confuse (someone or something) with (someone or something) v. (birini/bir şeyi biri/bir şey) sanmak
confuse (someone or something) with (something) v. (bir şeyle birinin/bir şeyin) kafasını karıştırmak
confuse (someone or something) with (something) v. (bir şeyle birini/bir şeyi) şaşırtmak
confuse (someone or something) with (something) v. (bir şeyle birini/bir şeyi) sersem etmek
confuse about v. (bir şey) hakkında kafasını karıştırmak
confuse about v. (bir şey) hakkında şaşırtmak
confuse about v. (bir şeyi) şaşırmak
confuse about (something) v. (bir şey) hakkında kafasını karıştırmak
confuse about (something) v. (bir şey) hakkında şaşırtmak
confuse about (something) v. (bir şeyi) şaşırmak
Colloquial
confuse the issue v. gündemi konusunu saptırmak
confuse the issue v. karmaşık hale getirmek