çok az - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

çok az



Sens de "çok az" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 30 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
çok az too little adv.
General
çok az beans n.
çok az paltry adj.
çok az niggardly adj.
çok az beggarly adj.
çok az very few adj.
çok az spot of adj.
çok az too few adj.
çok az bitty adj.
çok az nodding adj.
çok az hardly a adj.
çok az faint adj.
çok az dry-fisted adj.
çok az barely adv.
çok az slightly adv.
çok az merely adv.
Phrases
çok az let alone expr.
Colloquial
çok az a whoop and a holler n.
çok az two whoops and a holler n.
çok az a scooch adv.
çok az a shade adv.
Idioms
çok az a blind bit of (something) adj.
çok az penny ante expr.
Technical
çok az thimbleful adj.
Gastronomy
çok az very little adv.
Slang
çok az beans n.
çok az a fat lot adv.
çok az fat lot adv.
British Slang
çok az skerrick n.
çok az skerret n.

Sens de "çok az" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 397 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
çok az iş/çalışma/emek lack of work n.
az çok more or less adv.
General
az yoran ve çok kazandıran iş rocking chair job n.
çok az ücret pittance n.
başarı ihtimali az olup gerçekleşince kazancı çok olan bir iş a long shot n.
çok az miktar driblet n.
az çok sınırları belli olan toprak parçası region n.
çok az para chickenfeed n.
az zamana çok iş sığdırma zorunluluğu time pressure n.
çok az miktar atom n.
çok az miktar pittance n.
çok az fark a minor difference n.
çok az fark a slight difference n.
işi az parası çok görev sinecure n.
çok az azalma slight reduction n.
çok az düşüş slight reduction n.
çok az yağlı diet very low-fat diet n.
çok az insan very few people n.
çok az kılı olan ya da kılsız at kuyruğu rattail n.
çok az kılı olan ya da kılsız at kuyruğu rat-tail n.
çok az insanın yaşadığı kırsal bölge backcountry n.
çok az insanın yaşadığı kırsal bölge backland n.
az ve öz konuşarak çok şey anlatma laconicism n.
az ve öz konuşarak çok şey anlatma laconism n.
çok az önem taşıyan konu nonsubject n.
çok az fark nose n.
çok az olma negligibility n.
çok az güce/etkiye sahip olma toehold n.
çok az miktar lick n.
çok az fark wafer-thin n.
çok az bir değer veya önem artışı mantissa [obsolete] n.
çok az miktar hair n.
çok az adet basımı veya talep üzerine istenilen tek cilt basımını içeren yayıncılık micropublishing n.
su bitkilerinin birikimiyle oluşup az veya çok kıvamlı tuba bataklıkları oluşturan arazi moss land n.
(mesane) az çok kasılabilen çeşitli organların duvarlarında bulunan yumuşak kas tabakası muscularis n.
çok az artış increment n.
çok az miktar farthing [obsolete] n.
çok az bilinen şey corner n.
sülfürsüz veya çok az sülfür içeren bir kibrit parlor match n.
özel muayenehane hekiminin az çok belirli olan hasta çevresi private practice n.
çok az sayı puckle n.
çok az miktar scrimption n.
hiç veya çok az miktarda çözünmüş madde içeren su freestone n.
çok az bir fark ile kazanılan yarışma squeaker n.
çok az kısım fraction n.
bir işin yapılması için çok az zaman vermek give short notice v.
çok az yemek eat like a bird v.
çok az yemek peck v.
çok az çaba harcamak make the slightest effort v.
yapacak çok az şeyi olmak have little to do v.
az çok bilmek know more or less v.
çok az ortak yönleri olmak have little in common v.
bir şeyi çok az bilmek know very little about something v.
bir şey hakkında çok az bilgisi olmak know very little about something v.
biri hakkında çok az şey bilmek know little about someone v.
biri hakkında çok az şey bilmek know very little about someone v.
çok az bir parayla geçinmek live on a very small amount of money v.
bir konu hakkında çok az bilgisi olmak know very little about something v.
çok az birikim yapmak undersave v.
çok az farkla yenmek nip v.
çok az yemek vermek underfeed v.
çok az yedirmek underfeed v.
az çok bilgi sahibi olmak smatter v.
(bir şey) konusunda çok az şüpheye yer bırakmak leave little doubt of (something) v.
gerçek payı çok az olan farfetched adj.
meyli çok az (yokuş) gentle adj.
çok az (bir miktar) miserable adj.
ne az ne çok olan moderate adj.
çok az süren momentary adj.
çok az konuşan taciturn adj.
çok çalışmaya karşılık az kazanç sağlayan hardscrabble adj.
çok fazla ya da çok az disproportionate adj.
çok küçük/az precious little/few adj.
çok daha az a lot fewer adj.
çok daha az far less adj.
çok az kullanılmış underutilized adj.
çok az kullanılmış underutilised adj.
çok çok daha az far fewer adj.
çok az dokunan tangental adj.
çok az dokunan tangential adj.
çok az öneme sahip olan noncrucial adj.
sadece özel seçilmiş çok az kişiye açık olan ultraexclusive adj.
çok az farklılık gösteren nuanced adj.
çok az yemek verilmiş underfed adj.
çok az yedirilmiş underfed adj.
ne az ne çok olan unsuperfluous adj.
beslenmede çok az miktarlarda gerekli olan micronutrient adj.
çok az miktarlarda enerji üretmeye, depolamaya veya kullanmaya ait micropower adj.
çok az miktarlarda enerji üretme, depolama veya kullanma ile ilişkili micropower adj.
çok az dikkat gerektiren mindless adj.
çok az önemli minuscular adj.
üzerinde çok az düzeltme yapılmış clean adj.
çok az gören dim-sighted adj.
görüşü çok az olan dim-sighted adj.
çok az gören sand-blind adj.
görüşü çok az olan sand-blind adj.
(ev veya ofis) iç duvarı veya bölmesi olmayan ya da çok az olan open-concept [canada] adj.
(yarış, rekabet) çok az farkla kazanılmış close-run adj.
çok az katkıda bulunan parasitic adj.
çok az katkıda bulunan parasitical adj.
çok az değişim gösteren conservative adj.
çok az bilinen foggiest adj.
uzun ekseni az çok dikey olan orthotropic adj.
çok az kuvvet ile kesilebilen semihard adj.
çok az değeri olan shirttail adj.
az çok önemli veya çarpıcı some adj.
çok az kir içeren superclean adj.
az çok in some degree adv.
az çok conservatively adv.
az çok kind of adv.
az çok about adv.
çok az para ile on a shoe string adv.
az çok somewhat adv.
çok az derecede minutely adv.
çok çok az barely adv.
az çok rather adv.
çok az miktarda olarak diddly adv.
az ya da çok more or less adv.
çok az olarak marginally adv.
az çok quite adv.
cüzi/çok az bir ücret karşılığında for a nominal fee adv.
çok az daha a little bit more adv.
az çok middling adv.
az çok slight [obsolete] adv.
çok az derecede smally [obsolete] adv.
az çok something adv.
az çok sunket [scotland] [uk] adv.
az çok tekrarı (yazılı/söylenen bir şeyin) rehash of prep.
çok az sayıda close onto prep.
çok az anlamı veren son ek -ulous suf.
Phrasals
ulaşmaya çok az kalmak come near to v.
çok az yemek pick at v.
çok az yemek peck at v.
bir şeyle tek seferde çok az ilgilenmek chip away (at) v.
bir şeyle ilgili tek seferde çok az başarı sağlamak chip away (at) v.
Phrases
çok az hamile olamazsın you can't be a little bit pregnant expr.
arasında çok az fark olma there's little to choose between (two people or things) expr.
arasında çok az fark olma there's not much to choose between (two people or things) expr.
(az el aş kotarır,) çok el iş kotarır cheaper by the dozen expr.
(az eli aşta gör,) çok eli işte gör cheaper by the dozen expr.
çok az bir süre önce a little while before expr.
çok daha az olası far less likely expr.
çok az bir yana let alone expr.
en çok inandığımız şeyler, en az bildiklerimizdir nothing is so firmly believed as what we least know expr.
Proverb
az eli aşta gör çok eli işte gör many hands make light work
çok işe başlayan az iş bitirir he who begins many things, finishes but few
kaybetmenin az farkla veya çok farkla olması fark etmez a miss is as good as a mile
çoktan çok azdan az gider the bigger they come, the harder they fall
çoktan çok, azdan az gider bigger they are, the harder they fall
çoktan çok, azdan az gider the bigger they come, the harder they fall
Colloquial
çok az bir ihtimal outside chance n.
çok az ya da önemsiz miktarda para birdseed n.
çok az iş/çalışma/emek a bit of work n.
çok az miktarda para thin dime n.
çok az değeri olan para shinplaster n.
çok az işi olmak not have a lot on v.
çok az bir enerji/kaynak ile hareket eden running on fumes adj.
çok daha az not nearly adv.
az çok sorta (sort of) expr.
az laf çok iş less talk more work expr.
az çok sorta expr.
az çok kinda (kind of) expr.
çok az/bir kademe/bir gömlek daha iyi notch above expr.
çok gezen az bağlanır rolling stones gather no moss expr.
çok az/bir kademe/bir gömlek daha iyi a notch better expr.
çok az bir parayla with a little money expr.
çok az bir parayla with a very small amount of money expr.
çok az (bir şey) a (damn) sight less/fewer (something) expr.
az çok give or take expr.
az çok plus-minus expr.
az çok plus or minus expr.
çok az şey nothing much expr.
çok az (bir şey) a shade (something) expr.
az çok middlin expr.
miktarı çok olan bir şeyin etkisi az olabilir more is less expr.
çok az şey not much of anything expr.
aralarında çok az bir fark var same same, but different [thailand] expr.
çok şükür ki bugün perşembe (cuma'ya/hafta sonuna az kaldı) tgit (thank god it's thursday) [us] expr.
çok şükür cuma'ya az kaldı tgiaf (thank god it's almost friday) expr.
Idioms
sonucu çok az farkla belli olan yarış/seçim close call n.
çok az gişe hasılatı kazanan film box-office bomb n.
ihtimali çok az olma buckley's and none [australia] n.
ihtimali çok az olma buckley's hope [australia] n.
ihtimali çok az olma buckley's [australia] n.
çok az/devede kulak gibi bir miktar para budget dust n.
geriye kalan çok az/önemsiz bir miktar para budget dust n.
bütçede çok az/önemsiz/devede kulak gibi bir miktar para kalması budget dust n.
çok az bir fark another coat of paint n.
birisinin çok az para harcadığını belirtmek için söylenen bir söz the last of the big spenders n.
az çok benzer second cousin n.
anneler için esnek saatler gibi faydaları olan fakat onlara yükselmek için çok az olanak tanıyan bir çalışma planı mommy track n.
çalışan anneler için çizilmiş esnek saatler gibi faydaları olan fakat onlara yükselmek için çok az olanak tanıyan bir kariyer planı mommy track n.
az emek harcayıp çok para kazanılan iş/makam/durum a gravy train n.
az konuşup çok iş yapan/çalışan kimse a man/woman/person of action n.
az konuşup çok iş yapan/çalışan adam man of action n.
çok az tanıma a nodding acquaintance n.
çok az bilgisi olma a nodding acquaintance n.
(birini/bir şeyi) çok az tanıma a nodding acquaintance with (someone or something) n.
(biriyle/bir şeyle) ilgili çok az bilgisi olma a nodding acquaintance with (someone or something) n.
(birini/bir şeyi) çok az tanıma a passing acquaintance with (someone or something) n.
birini çok az tanıma a passing acquaintance with someone n.
biriyle ilgili çok az bilgisi olma a passing acquaintance with someone n.
bir şeyi çok az tanıma a passing acquaintance with something n.
bir şeyle ilgili çok az bilgisi olma a passing acquaintance with something n.
ihtimali çok az olma buckley's n.
ihtimali çok az olma buckley's and nunn n.
ihtimali çok az olma buckley's and nunn's n.
arabaların çok az hasar gördüğü trafik kazası fender-bender n.
çok az bir para peanuts n.
çok az bir kaynak the smell of an oily rag n.
çok az bilgi sahibi olmak have a passing acquaintance with something v.
(at) atlarken ön bacakları zeminden çok az kalkmak beat the dust v.
az emek harcanan ama çok para kazanılan iş/makam/duruma gelmek board the gravy train v.
az emek harcanan ama çok para kazanılan iş/makam/duruma gelmek climb on the gravy train v.
az emek harcanan ama çok para kazanılan iş/makam/duruma gelmek get on the gravy train v.
çok az şey bilmek ama bilmek de istememek know little and care less (about someone or something) v.
çok az parayla geçinmek get along (on a shoestring) v.
çok az parayla geçinmek get by (on a shoestring) v.
birini çok az tanımak have a nodding acquaintance with v.
bir konu hakkında çok az bilgisi olmak write something on the back of a postage stamp v.
bir konu hakkında çok az bilgisi olmak fit something on the back of a postage stamp v.
çok az bilgili olmak have a nodding acquaintance with v.
diğerlerinden çok çok fazla/az almak be way out of line with what others get v.
çok az yemek peck at v.
çok az önem vermek give short shrift to somebody v.
çok az bir enerji/kaynak ile hareket etmek be running on fumes v.
çok az çaba harcamak not lift a finger v.
(bir şeyden) çok az miktarda almak get a whiff of (something) v.
çok az kişi tarafından bilinmek be on the hush v.
çok az kişi tarafından bilinmek be on the hush-hush v.
(birine) çok az bir para ödemek pay (someone) peanuts v.
çok az sayıda olmak be able to count (someone or something) on one hand v.
çok az hata payıyla yapmak/yaşamak be cutting it fine v.
çok az tanımak be on nodding terms v.
çok az yeri olmak/kalmak be pressed for space v.
çok az yeri olmak/kalmak be pushed for space v.
çok az yeri, parası, zamanı kalmak be pressed/pushed for money, space, time v.
çok az yakıt harcamak run off smell of an oily rag [australia/new zealand] v.
çok az yakıt harcamak run on the smell of an oily rag [australia/new zealand] v.
çok az sayıda olmak be able to count (someone or something) on the fingers of one hand v.
çok az sayıda olmak be able to count (someone or something) on one hand v.
gerçekleşmesine çok az kalmak be in sight v.
gerçekleşmesine çok az kalmak be within sight v.
bir konu hakkında çok az bilgisi olmak fit on the back of a postage stamp v.
bir konuda bildikleri çok az olmak fit on the back of a postage stamp v.
kapsamı/içeriği çok az/dar olmak fit on the back of a postage stamp v.
çok az önem vermek give short shrift v.
birini/bir şeyi çok az tanımak have a nodding acquaintance with someone or something v.
çok az şey bilmek ama bilmek de istememek know little (or nothing) and care less v.
bir şeyi çok az anlamak make little of something v.
çok az bir para ödemek pay peanuts v.
çok az benzin/yakıt harcamak run off the smell of an oily rag [australia/new zealand] v.
çok çok az a blind bit of (something) adj.
çok az bir farkla kaybetmiş beaten at the post adj.
çok az bir farkla yenilmiş beaten at the post adj.
çok az bir farkla mağlup olmuş beaten at the post adj.
çok az sayıda too few and far between adj.
çok az farkla neck and neck adv.
çok daha fazla/çok daha az a (damn) sight less/fewer (something) adv.
çok laf az iş all mouth and no action expr.
(az el aş kotarır,) çok el iş kotarır cheaper by the dozen expr.
(az eli aşta gör,) çok eli işte gör cheaper by the dozen expr.
az çok after a fashion expr.
az tamah çok zarar getirir little greed, big loss expr.
çok az farkla skin of teeth expr.
çok az bir şansla/umutla on a wing and a prayer expr.
ya çok fazla ya da çok az either feast or famine expr.
(bir yere) çok az var within ames ace expr.
çok az farklı a hop, skip, and a jump expr.
çok az farklı a hop and a skip expr.
çok az farklı not a hundred/thousand/million miles away expr.
çok daha az not anywhere near expr.
bir konuda bildikleri çok az could be written on the back of a postage stamp expr.
bir konuda bildikleri çok az could fit on the back of a postage stamp expr.
çok az sayıda count something on the fingers of one hand expr.
ya çok fazla ya da çok az feast or famine expr.
çok az kişi tarafından bilinen on the hush expr.
çok az kişi tarafından bilinen on the hush-hush expr.
Speaking
ben çok az ingilizce konuşuyorum I speak little english expr.
ben çok az ingilizce biliyorum I know little english expr.
çok az kaldı we don't have a long way to go expr.
çok az kaldı we have very few / little of...left expr.
çok az kaldı we're almost there expr.
çok az ingilizce biliyorum I know little english expr.
sesiniz çok az geliyor I can hardly hear you expr.
sesin çok az geliyor I can hardly hear you expr.
Trade/Economic
az para verip çok çalıştıran işyeri sweatshop n.
az para verip çok çalıştırma sistemi sweating system n.
alıcısı çok satıcısı az piyasa oligopoly market n.
az para verip çok çalıştırma sweating n.
az paraya çok çalıştıran işveren sweater n.
bazı hileci aracı kurumların piyasada az prim yapan hisse senetlerini çok çekici bir yatırım aracıymış gibi gösterip kendilerine haksız komisyon geliri sağlamaları churning n.
çok az satılan veya asıl stoktan geriye kalan malların elden çıkartılması için ucuz fiyatla satılmaları close-out n.
hisse senetleri çok az sayıda yatırımcının elinde bulunan şirket close corporation n.
hisse senetleri çok az sayıda yatırımcının elinde bulunan şirket closed corporation n.
büyük kar beklentisi taşıyarak çok az bilgi ve iş tecrübesi ile yapılan yatırım flyer n.
fiyat değişimlerinin çok az olduğu narrow adj.
çok az dolaşıma girmiş (para) almost uncirculated adj.
çok az dolaşıma girmiş (para) about uncirculated adj.
borcu öz sermayesinden çok daha az olan (işletme) underleveraged adj.
çok az getirisi olan marginal adj.
dağıtılmamış karları az ve tedavüldeki hisse senetlerinin piyasa değerleri çok küçük olan (şirket) microcap adj.
çok az maaş ile tazmin edilen dollar-a-year adj.
çok az sermaye veya destekle işleyen shoestring adj.
çok az sermayeden oluşan shoestring adj.
Politics
çok az sayıda bir seçmen grubunun yaşadığı seçim bölgesi pocket borough n.
Industry
kalifiye işlerin veya operasyonların çok az vasıf gerektiren ayrı süreçlere bölünmesi dilution n.
Tourism
az sayıda ve kısa süreli molası olan çok hızlı tur veya gezi whistle stop n.
Media
reklam boyutundan ötürü haberlere çok az alan ayrılmış (gazete) tight adj.
Technical
çok az sesli çalışan kompresör subsonic compressor n.
çok az alaşımlı dengeli çelikler microalloyed stabilized steels n.
çok az alaşımlı çelikler microalloyed steels n.
çok az alaşımlama microalloying n.
çok az bir basınçla bir silahı ateşleyen kısım hair trigger n.
alınan dalgaların frekansındaki değişimin alıcı cihazın akımını çok az etkilediği radyo ayarı flat tuning n.
lif ihtiva etmeyen ya da çok az ihtiva eden (meyve vb) defibered adj.
tekrar üretilebilen sıvı hidrokarbondan çok az miktarda içeren (doğal gaz) dry adj.
fiziksel sürücü sayısı birden daha az veya daha çok olan belleğin ataması lv (logical volume) abrev.
Computer
bellekteki boş yer çok az extremely low on memory expr.
çok az etiket too few tags expr.
Architecture
iç kenarıyla dış kenarı arasında çok az fark bulunan dönel merdiven basamağı balanced step n.
Marine
rüzgar yönünde çok az sürüklenerek rüzgara yakın yol alabilme weatherliness n.
Mining
kırık kayalardan oluşan ve çok az cevher içeren atık attal n.
kırık kayalardan oluşan ve çok az cevher içeren atık attle n.
Medical
bireyin alerjik olduğu alerjen maddeden çok az miktarda içeren iğne allergy shot n.
çok az çözünür very slightly soluble adj.
Anatomy
kan damarının çok az olması avascularity n.
Pathology
çok az duyabilen deafish adj.
Veterinary
bilhassa süt ineklerinde görülen, kanda çok az magnezyum olması ile karakterize hastalık lactation tetany n.
bilhassa süt ineklerinde görülen, kanda çok az magnezyum olması ile karakterize hastalık hypomagnesaemia n.
Gastronomy
çok az yağla tavada kızartmak panfry v.
(biftek) çok az pişmiş blue adj.
az pişmişle çok pişmiş arasında olan (et) medium adj.
(kahve) çok az sütlü dark adj.
yüksek kaliteli etlere göre daha çok yağsız kası ve daha az yağı bulunan (et) good adj.
çok az yağla kızartılmış sauté adj.
Geometry
çok az dokunan tangential adj.
Statistics
ne çok basık ne de az basık olan mesokurtic adj.
Physics
çok az salınımla denge konumuna dönen deadbeat adj.
Chemistry
opyumda çok az miktarda bulunan ve öksürük ilacı olarak kullanılan bir alkaloit opianine n.
çok az çözünür very slightly soluble adj.
Biology
türlerin evrimsel sürecinde evrimsel değişikliğin hiç olmadığı veya çok az olduğu süreç stasis n.
çok az miktarda serbest oksijene ihtiyaç duyan organizma microaerophile n.
çok az veya sıfır ara formun olduğu kesikli varyasyon discontinuous variation n.
çok az veya sıfır ara formun olduğu kesikli varyasyonlar discontinuous variations n.
çok az miktarda serbest oksijene ihtiyaç duyan microaerophile adj.
çok az miktarda serbest oksijene ihtiyaç duyan microaerophilous adj.
Marine Biology
su içersindeki çözünmüş tuz miktarının çok az olması soft water n.
Astronomy
içinde hiç yıldız bulunmayan veya çok az bulunan varsayımsal galaksiler dark galaxy n.
Zoology
siyahı çok, sarısı az, alacalı kedi tortoiseshell cat n.
hayvanın uyarana tepki olarak yaptığı az çok ritmik ve stereotipik hareket dizisi dance n.
çift kabuklular haricindeki çoğu yumuşakçanın ağzında bulunup dişli dili destekleyen az çok çıkıntılı bir yapı odontophore n.
çok az değişen ya da belirli olan sıcaklık değişmelerinde yaşayabilen stenothermic adj.
çift kabuklular haricindeki çoğu yumuşakçanın ağzında bulunup dişli dili destekleyen az çok çıkıntılı bir yapıya sahip olan odontophorous adj.
Botanic
az ya da çok gelişmiş çift çenekli otlar ve bazı ağaç ve çalılardan oluşan bir familya asterid dicot family n.
az ya da çok gelişmiş çift çenekli otlar ve bazı ağaç ve çalılardan oluşan bir familya asterid dicot genus n.
bir yıl çok, bir yıl az meyve verme biennial bearing n.
batı hint adaları’na özgü, birbirine benzemeyen az çok derimsi yaprakları olan çeşitli ağaç türlerine verilen ad loblolly tree n.
az çok gelişmiş çift çenekli ağaç, çalı ve otları içeren bir bitki familyası dilleniid dicot family n.
az çok gelişmiş çift çenekli ağaç, çalı ve otları içeren bir bitki cinsi dilleniid dicot genus n.
çok az salkımlı büyüten racemulose adj.
çok az derecede siğilli verruculose adj.
çok az odunsu dokusu olup yalnızca bir sezon boyunca hayatta kalan (bitki sapı) herbaceous adj.
Education
çok az dil kullanımı gerektiren zeka testi performance test n.
Linguistics
urduca'ya yakın olup hintçe'den çok az farklı olan bir konuşma biçimi hindostani n.
bir kelimenin başka dildeki bir kelimenin telaffuz veya imlaca çok az değişime uğramış veya tamamen orijinal kalmış haline dayanarak oluşması paronymy n.
History
az veya çok uzak geçmişten günümüze uzanan bir döneme ilişkin modern adj.
az veya çok uzak geçmişten günümüze uzanan bir döneme ait modern adj.
az veya çok uzak geçmişten günümüze uzanan bir dönemin özelliğini taşıyan modern adj.
Environment
çok az radyoaktif atık üreten clean adj.
çok az kontaminasyon yaratan clean adj.
Meteorology
çok az yağmur trace of rain n.
Geology
tortulanma başlamadan önce çok az erozyonla sedimantasyonda oluşan küçük kesinti diastem n.
bazalt gibi lavlarda yaygın olup kayacın az çok düzenli, dikey prizma veya sütunlara bölünmesiyle karakterize bir jeolojik yapı columnar structure n.
kayaçların suyla çok az aşındığı alüvyon birikintisi fanglomerate n.
Military
ortaya çok sayıda nötron çıkartan, ancak az miktarda infilak eden ve böylece bir çok canlıyı öldüren, ancak binalara zarar vermeyen nükleer bomba neutron bomb n.
uçuş saati çok az olan uçak less attrited aircraft n.
atıldığı yerde çok az radyoaktif kirliliğe neden olan atom bombası clean bomb n.
Hunting
çarpmadan çok az önce ateşleme yapan sistem advance priming n.
Sport
çok az farkla kazanmak edge out v.
Art
heykeltıraşlıkta şekillerin arka plandan çok az öne çıktığı rölyef bas relief n.
şekillerin arka plandan çok az öne çıktığı rölyef heykel bass-relief n.
Music
çok az rastlanan bir erkek sesi haute-contre n.
ses tellerinin çok az bir şekilde birleşmesiyle ortaya çıkan ses falsetto n.
çok az bir eşlikle veya eşliksiz çalınan tek bir melodiden oluşan monophonous adj.
Cinema
(filmde) parlak, eşit ve sahnenin aydınlık ve karanlık bölgeleri arasında çok az kontrast oluşturan aydınlatma şekli high-key n.
Photography
ay ışığının bulunmadığı veya çok az olduğu ortamlarda yıldız ışığından faydalanalarak görüntüleme yapan kamera. yıldız ışığı kamerası starlight camera n.
çok az kontrastla açık tonlara sahip olan high-key adj.
çok az kontrastla açık tonlar üreten high-key adj.
Printery
18. yüzyılda ortaya çıkıp kalın ve ince arasında çok az kontrast ile karakterize edilen bir yazı tipi stili old face n.
düzensiz, eğik yükselen çıkıntılar ve açık ve koyu çizgiler arasında çok az kontrast ile karakterize olan bir harf biçimi old style font n.
Archaic
çok az değeri olan sikke scute n.
dişleri çok az kullanarak nazikçe çiğnemek mumble v.
çok az kısıtlamaya sahip large adj.
Slang
arabaların çok az hasar gördüğü trafik kazası a fender bender n.
arabaların çok az hasar gördüğü trafik kazası fender bender n.
çok az ve değersiz miktar diddley n.