a favour

Sens de "a favour" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	ask a favour v.	iyilik istemek
I would like to ask a favour of you. Sizden bir iyilik isteyeceğim. More Sentences
2	General	do somebody a great favour v.	kıyak yapmak
3	General	do somebody a favour v.	iyilik etmek
4	General	do a favour v.	inayet etmek
5	General	do somebody a favour v.	kıyak yapmak
6	General	repay a favour v.	minnet altında kalmamak
7	General	ask a favour of somebody v.	ricada bulunmak
8	General	do a favour v.	iyilikte bulunmak
9	General	do a favour v.	iyilik etmek
10	General	bestow a favour v.	iyilik etmek
11	General	bestow a favour v.	iyilikte bulunmak
12	General	do somebody a favour v.	birine bir iyilikte bulunmak
13	General	do somebody a favour v.	birine iyilik yapmak
14	General	do someone a favour v.	iyiliği dokunmak
15	General	do a favour v.	insanlık yapmak
16	General	make a decision in favour of v.	lehinde karar vermek
17	General	do a favour v.	iyilik yapmak
18	General	do a favour v.	bir iyilik yapmak
19	General	call in a favour v.	(eskiden yapılmış olan) bir iyiliğin karşılanmasını / geri ödenmesini istemek
20	General	ask for a favour v.	bir iyilik istemek
21	General	do a favour v.	bir iyilik yapmak
22	General	ask for a favour v.	iyilik istemek
Phrases
23	Phrases	as a favour expr.	iyilik olarak
Colloquial
24	Colloquial	do me a favour [uk/australia] expr.	daha neler
Idioms
25	Idioms	call in a favour v.	bir zamanlar yapılmış olan bir iyiliğin karşılığını istemek
26	Idioms	call in a favour v.	eski alacakları/borçları (iyilikleri) tahsil etmek
Formal
27	Formal	ask a favour v.	minnet etmek
Speaking
28	Speaking	do me a favour expr.	bana bir iyilik yap
29	Speaking	do me a favour! expr.	bana bir iyilik yap!
30	Speaking	do us all a favour expr.	bize bir iyilik yap
31	Speaking	can you do me a favour? expr.	bana bir iyilik yapar mısın?
32	Speaking	do me a favour and smile expr.	bana bir iyilik yap ve gülümse
33	Speaking	let's do her a favour expr.	ona bir iyilik yapalım
34	Speaking	let's do him a favour expr.	ona bir iyilik yapalım
35	Speaking	do yourself a favour expr.	kendine bir iyilik yap
36	Speaking	do me a favour expr.	yap bana bir güzellik
Ottoman Turkish
37	Ottoman Turkish	ask a favour v.	müdana etmek