açı - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

açı



Sens de "açı" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
açı aspect n.
açı angle n.
General
açı corner n.
açı perspective n.
açı respect n.
açı coin n.
açı point of view n.
açı bevel n.
açı angle n.
açı bight [obsolete] n.
açı hue n.
açı momentum n.
açı confrontment [obsolete] n.
açı ingle n.
açı phasis n.
açı square [obsolete] n.
Technical
açı incidence block n.
Automotive
açı angle n.
Aeronautic
açı slope n.
Math
açı angle n.
Chemistry
açı handedness n.
Botanic
açı draw n.
Philosophy
açı moment n.
açı momentum n.
Cinema
açı camera angle n.

Sens de "açı" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
ters açı opposite angle n.
açı ölçer goniometer n.
bütünler açı supplement n.
açı kaynağı fillet weld n.
dar açı acute angle n.
iç açı internal angle n.
geniş açı wide angle n.
açı uzaklığı visual angle n.
açı tepesi apex n.
merkez açı central angle n.
dış açı exterior angle n.
doğru açı straight angle n.
dış açı oluşturan iki siper redan n.
ikidüzlemli açı dihedral angle n.
büyük açı wide angle n.
optik açı visual angle n.
keskin açı dog-leg n.
dik açı right angle n.
farklı bir açı a different standpoint n.
başka bir açı a different standpoint n.
daha iyi bir açı a better angle n.
bütünler açı complement n.
90 derecelik açı 90 degree angle n.
45 derecelik açı 45 degree angle n.
180 derecelik açı 180 degree angle n.
360 derecelik açı 360 degree angle n.
psikolojik açı psychological aspect n.
açı tepesi cant n.
dik açı vertical angle n.
bitişik yüzeylerle dik açı oluşturmayan yüzey bevel n.
(açı ölçerde) dereceli yay limb n.
sempati toplamak için açı çekiyormuş gibi yapan kimse martyr n.
gunter açı ölçme aleti gunter's scale n.
eğimi nedeniyle açı yapan şey inclined n.
duvar ustalarının açı oluşturmak için kullandığı bir alet sauterelle n.
(gezegenden görülen) dünya-güneş arası açı phase angle n.
açı-saniye second of arc n.
bir derecelik açının 3600'de birine karşılık gelen açı second of arc n.
bir dakikanın altmışta birine karşılık gelen açı second of arc n.
yarım açı semiangle n.
eğik açı ile düşen şey slope n.
veri noktasından ikinci bir noktaya doğru saat yönünde ölçülen yatay açı grid bearing n.
dikey balistik açı superelevation n.
açı vermek angle v.
açı yapmak make an angle v.
açı oluşturmak form an angle v.
açı oluşturmak aspect v.
belli bir açı yapmak tilt at v.
dik açı yapmak jackknife v.
üst üste bindirmeden belirli bir açı ile birleştirmek miter v.
(ışık huzmesinin) yansıtıcı bir yüzeye eğik şekilde çarpıp açı yaparak yansımak glance v.
açı vermek slant v.
kare açı içine almak square v.
kare açı ile çevrelemek square v.
(açı) oluşturmak contain v.
dik (açı) right adj.
açı verilmiş angled adj.
(açı) sivri acute adj.
(açı) geniş obtuse adj.
dar (açı) acute adj.
tümler açı anlamı veren ön ek co- pref.
Phrasals
açı yapmak angle off v.
(bir şeye doğru) bir açı yapmak angle off (to or toward something) v.
(bir şey yönünde) açı yapmak angle off (to or toward something) v.
Colloquial
farklı açı different angle n.
farklı açı different viewpoint n.
farklı açı different point of view n.
zarif bir açı snazz n.
Idioms
eğik açı ile yansımak cut one's eye v.
eğik açı ile parlamak cut one's eye v.
her yön/açı whole megillah expr.
her yön/açı whole schmeer expr.
Technical
kesme takımının yüzü ile kesilen parça arasındaki açı relief n.
açı ölçer protractor n.
açı ölçme angle measuring n.
açı tarama angle tracking n.
açı ve püskürtme karekteristikleri angle and spray characteristics n.
alt açı low angle n.
açı dakikası minute of angle n.
açı ölçme aleti gunner's quadrant n.
açı ölçme aleti yatağı quadrant mount n.
açı-yükseklikölçeri tachymeter n.
alçak açı low angle n.
açı ve eğiklik dizileri series of angles and slopes n.
açı ölçer angle gauge n.
açı ölçme aleti yatağı quadrant seat n.
açı deneme angle testing n.
açı freze bıçağı angle cutter n.
açı çekimi angle shot n.
açı farkı ve ışık demeti yayılma faktörü angle divergence and beam propagation factor n.
açı kaynağı yapma fillet welding n.
açı koruyan projeksiyon conformal projection n.
açı modülasyonu angle modulation n.
açı ortay bisector n.
bir uçağın kanatları arasındaki açı dihedral n.
bileşik açı compound angle n.
büyük açı wide angle n.
dar açı acute angle n.
dış ters açı included angle n.
dış ters açı alternate exterior angle n.
dik açı right angle n.
dış açı external angle n.
dik açı straight angle n.
düz açı straight angle n.
dik açı steep angle n.
dümenin viya durumu ile alabanda durumu arasındaki açı hard-over angle n.
düzlemlerarası açı interplanar angle n.
düzlem açı plane angle n.
düz açı flat angle n.
doğru açı right angle n.
düşey açı vertical angle n.
eksi açı negative rake n.
elektriksel açı electrical angle n.
eş açı congruent angle n.
geniş açı wide-angle n.
geniş açı wide angle n.
geniş açı obtuse angle n.
iç ters açı alternate interior angle n.
iç açı internal angle n.
iç açı interior angle n.
iki kenarlı açı dihedral n.
iki düzlemli açı dihedral angle n.
keskin açı dogleg n.
kesişen iki düzlem arasındaki açı dihedral angle n.
krank açı sensörü crank angle sensor n.
kutupsal açı polar angle n.
kritik açı critical angle n.
körük açı göstergesi articulation control n.
merkez açı central angle n.
merkezi açı central angle n.
optik açı visual angle n.
negatif açı negative angle n.
ortalama açı mean angle n.
ölü açı dead angle n.
özeksel açı central angle n.
radyal açı radial rake n.
radyal açı radial angle n.
tüm açı perigon n.
tam açı full angle n.
tam açı solid angle n.
ters açı reverse angle n.
ters açı negative rake n.
tümler açı explementary angle n.
tümler açı complementary angle n.
ters eş açı alternate angle n.
tamamlayıcı açı complementary angle n.
üçten fazla düzlemin bir nokta üzerinde oluşturdukları açı solid angle n.
üç düzlemli açı trihedral angle n.
üst açı high-angle shot n.
uç yüzdeki açı end-face angle n.
verniye açı ölçer vernier protractor n.
yatay açı horizontal angle n.
yansık açı reflex angle n.
yatay açı ölçümü horizontal angle observation n.
yarıçapsal açı radial rake n.
60 derecelik açı 60 degree angle n.
90 ° dışındaki herhangi bir açı bevel angle n.
yöndeş açı corresponding angle n.
yüksek açı high angle n.
90°'den daha büyük bir açı obtuse angle n.
90 dereceden küçük açı acute angle n.
90 derecelik açı 90 degree angle n.
30 derecelik açı 30 degree angle n.
yönlendirici açı hata girdisi lead angle error input n.
açı ölçer angle meter n.
iki parçanın dik açı oluşturmadığı bir gönye bağlantı bevel joint n.
yel değirmeninin kendi dönme düzlemi ile yaptığı açı weather n.
haddehanedeki bir merdanenin ortasından ölçülen maksimum açı bite n.
kaplamaları veya kenarları yerleştirirken ve dikişte çizgileri eşleştirirken kullanılan köşe veya açı mitre n.
açı ölçerek mesafe ve uzunlukları tespit etmeye yarayan portatif bir araç geometric square n.
iğnenin ucu gerçek kuzeyin doğusunu veya batısını gösterdiğinde manyetik iğne ile coğrafi meridyen arasında oluşan açı declination n.
manyetik iğnenin gerçek kuzey-güney çizgisiyle yaptığı yatay açı declination of the compass n.
(duvar veya kol saatinde) çark ile pinyon arasındaki açı depth n.
yatay ufuk ile denizde görünen ufuk çizgisi arasındaki düşey açı dip n.
manyetik meridyenin dikey düzleminde serbestçe dönen bir pusula iğnesinin ufukla yaptığı açı dip n.
gözlemcinin bulunduğu noktadan geçen gerçek kuzey-güney çizgisi ile hem bu noktadan hem de yeryüzündeki bir başka noktadan geçen büyük daire arasındaki açı direction n.
açı mesafesi run n.
açı saniye run n.
açı ölçen bir alet circumferentor n.
eşapman kolu paletlerinin kilitleme yüzeylerine verilen açı draw n.
eğrisel açı curvilineal angle n.
marangoz gönyesinin iç kenarlarının oluşturduğu açı inner square n.
eş grid manyetik açı çizgisi isogriv n.
tahkimat desteği açısı ile dış açı arasındaki mesafe pan n.
(yükseklik, mesafe tayini için) açı ölçümü yapan bir alet pantometer n.
dışa doğru sivrilen açı salient angle n.
kayaçlardaki doğrusal yapılar veya dokusal çatlaklarla yatay düzlem arasındaki düşey açı plunge n.
açı ölçmeye ve verilen açı ölçülerine uygun çizim yapmaya yarayan derecelendirilmiş bir ölçek scale of chords n.
vücudun bir bölgesinin ultrason ve radyografi kullanılarak farklı açı ve bölgelerden alınmış verilerin birleştirilmesiyle oluşturulan görüntü scan n.
(maden galerileri veya arazi oyukları) diğer sıralara dik açı yapan bir dizi sıra sheth n.
genel açı shoulder n.
açı oluşturmak set an angle v.
dik açı dışındaki bir açıda kesmek bevel v.
geniş (açı) obtuse adj.
90°'den daha büyük (açı için) obtuse adj.
dikey düzlemle açı oluşturacak şekilde yapılan (petrol kuyusu sondajı) directional adj.
ortak bir köşesi ve kenarı olan (iki açı) contiguous adj.
açı dakikası moa (minute of angle) abrev.
Computer
açı-korur gönderim conformal mapping n.
geniş açı obtuse angle n.
saat yönünde açı angle clockwise n.
sağ açı right angle n.
sol açı left angle n.
Informatics
geniş açı obtuse angle n.
katı açı solid angle n.
Telecom
açı modülasyonu angle modulation n.
Electric
elektriksel açı electrical angle n.
karakteristik açı characteristic angle n.
Mechanic
açı frezesi angle milling cutter n.
açı ölçer protractor n.
freze bıçağının arka yüzü ile kesilen parça arasındaki açı relief angle n.
serbest açı tool normal clearance angle n.
çekiş kuvvetinin hareket ettiği yön çizgisinin düzlemle yaptığı açı angle of traction n.
Radio
iletim sinyalinin faz dizi anteninin normaline göre dengelendiği açı squint n.
Architecture
yuvarlak dış açı bull's-nose n.
pervazları yüzeyiyle dik açı yapmadığı için iç kısmı eğik olan kemer oblique arch n.
Construction
çatlak, çöküntü, keskin açı gibi faktörlerden ötürü bir alandaki gerilimin artması notch effect n.
bir açıyı dik açıya tamamlamak için gerekli açı complement n.
iki düzlem arası açı dihedral angle n.
iç içe açı chevron n.
ölü açı dead angle n.
uzunluk ve açı boyutları dimensions for length and angles n.
Automotive
açı frezesi angle milling cutter n.
dar açı acute angle n.
dahili açı included angle n.
dik açı right angle n.
direksiyon açı göstergesi steering angle display n.
döner açı sensörü rotary angle sensor n.
direksiyon ekseni ile tekerlek ekseni arasındaki açı included angle n.
ek açı verme backcutting n.
geniş açı obtuse angle n.
kamber açı farkı cross camber n.
kaster açı farkı cross caster n.
kayık açı offset angle n.
kombine açı included angle n.
krank mili açı sensörü crank angle sensor n.
krank mili açı sinyali crankshaft angle signal n.
üst açı top cut n.
yayvan açı splay angle n.
yakıtın püskürtülmeye başlandığı nokta ile üst ölü nokta arasındaki açı advanced angle n.
Aeronautic
uçağın kanatları ve uçağın simetri çizgisi arasındaki açı rake n.
pervane kanadı bölümünün kütle merkezini birleştiren çizgi ile eksene dik gelen çizgi arasındaki açı rake n.
uçağın kanatları arasındaki açı transverse dihedral n.
kanat profilinde küt burun kısmı ile kuyruk arasındaki çizginin yatayla yaptığı açı angle of attack n.
kombine açı included angle n.
uçağın kanatlarının uçağın ana ekseniyle geriye doğru yaptığı açı sweepback n.
yükseliş açı aleti elevation quadrant n.
kanat profilinde küt burun kısmı ile kuyruk arasındaki çizginin yatayla yaptığı açı angle of incidence n.
uçuş sırasında uçağın yan ekseninin yatay düzlemle oluşturduğu açı angle of bank n.
uçağın teğet geçen ön kenarı ile hareket doğrultusu arasındaki açı angle of entry n.
uçağın kanadının veya kuyruğunun oluştuğu veter çizgisi ile uçağın uzunlamasına ekseni arasındaki açı angle of incidence n.
uçağın kanadının veya kuyruğunun oluştuğu veter çizgisi ile uçağın uzunlamasına ekseni arasındaki açı rigging angle of incidence n.
uçağın boylamasına ekseni ile hareket doğrultusu arasındaki açı angle of yaw n.
bir uçağın boylamasına ekseni ile yere göre izlediği yol arasındaki yatay açı drift angle n.
baş ile güzergah arasındaki açı drift angle n.
açı yapmak bank v.
Marine
halatın gemi omurgasının çizgisi ile yaptığı açı tend n.
gemilerin ana direğiyle 45* açı yapan üç köşeli yelken lateen sail n.
geminin başının su ile yaptığı açı entrance n.
iki yüzeyin bir araya gelmesiyle oluşan sert açı knuckle n.
iki gemi postasının birleşmesiyle elde edilen sert açı knuckle n.
dümen döndürüldüğünde baş-kıç hattı ile yaptığı açı helm n.
(yükseklik için) açı ölçümünde kullanılan bir alet octant n.
dış kısmı gemi omurgasıyla yaklaşık 45 derecelik açı yapan ters yönlü iki kat kalasla inşa edilen (gemi) diagonal built n.
Mining
monoklinik kristalde dikey eksenle eğik açı oluşturan yan eksen clinoaxis n.
kayalardaki lineasyon ile yatay düzlem arasındaki dikey açı pitch n.
Medical
açı kapanması glokomu acute glaucoma n.
sırtın yer ile yaklaşık 45 derece açı yapacağı şekilde oturulan muayene pozisyonu reclined position n.
açı kapanması glokomu angle closure glaucoma n.
kosto vertebral açı hassasiyeti cva tenderness n.
kosto vertebral açı hassasiyeti murphy's punch sign n.
kosto vertebral açı hassasiyeti costovertebral angle tenderness (cvat) n.
kosto vertebral açı hassasiyeti succusio renalis n.
kosto vertebral açı hassasiyeti goldflam's sign n.
kosto vertebral açı hassasiyeti pasternacki's sign n.
kollodiafizer açı collodiaphyseal angle n.
kollodiafizer açı neck-shaft angle n.
kvah (kostovertebral açı hassasiyeti) cvat (costovertebral angle tenderness) n.
(kemikler) aradaki açı normalden büyük olacak şekilde uzamak hyperextend v.
Anatomy
fasiyal açı facial angle n.
Optics
iridokorneal açı irido-corneal angle n.
sineşili açı kapanması synechial angle closure n.
üst üste binmiş açı kapanması appositional angle closure n.
yansıtıcı bir yüzeye eğik şekilde çarpıp açı yaparak yansıyan ışık huzmesi glance n.
tek bir noktaya bakan iki gözün optik eksenlerinin oluşturduğu açı optic angle n.
iki ışık demetinin veya görülen bir nesnenin en uç noktalarından gözün konumuna doğru çizilen düz çizgiler arasındaki açı optic angle n.
optik açı optic angle n.
çift eksenli kristal optik eksenleri arasındaki açı optic angle n.
optik deneylerinde açı ölçmek için kullanılan dereceli bir çember optical circle n.
(ışık ışınının) yüzeye dik eksenle yaptığı açı incidence n.
Food Engineering
açı çarpanı angle factor n.
Math
azimutal açı azimuthal angle n.
açı korur gönderim conformal mapping n.
açı koruyan dönüşüm angle-preserving map n.
açı ortay bisectrix n.
basit açı plane angle n.
bütünler açı supplement n.
bütünler açı supplementary angle n.
bileşik açı compound angle n.
çokyüzlü açı polyhedral angle n.
dar açı acute angle n.
dış açı exterior angle n.
düz açı straight angle n.
doğru açı flat angle n.
düz açı flat angle n.
düzlem açı plane angle n.
dikler açı complementary angle n.
dik açı right angle n.
doğru açı straight angle n.
eğik açı oblique angle n.
eşlenik açı explementary angle n.
eşlenik açı conjugate angle n.
geniş açı obtuse angle n.
iç açı interior angle n.
ikidüzlemli açı dihedral angle n.
ikidüzlemli açı dihedron n.
ikidüzlemli açı dihedral n.
ikidüzlemli açı dihedron dihedral n.
kenar açı edge angle n.
komşu açı adjacent angle n.
komşu tümler açı adjacent complementary angle n.
küresel açı spherical angle n.
tümler açı explementary angle n.
yarım açı half angle n.
yansık açı reflex angle n.
yatık açı oblique angle n.
yönlü açı directed angle n.
yöndeş açı corresponding angle n.
360 derecelik açı round angle n.
yönlü açı oriented angle n.
karmaşık sayıyı kutupsal koordinatlarda temsil eden noktaya karşılık gelen açı argument n.
açı ölçme araçları circular instruments n.
açı veya yayın tümleyeninin ters sinüsü coversed sine n.
180 derecelik açı değişimi içeren düğüm dönüşümü flype n.
küresel üçgenin açılarının toplamı ile iki dik açı arasındaki fark spherical excess n.
pozitif veya negatif işaretli (açı) directed adj.
uzaydaki bir doğrunun koordinat eksenlerinin üç pozitif yönü ile yaptığı (açı) direction adj.
(koordinat sisteminde) yarı çap veya açı ile noktanın yerini gösteren polar adj.
açı veya yayın tümleyeninin ters sinüsü covers (coversed sine) abrev.
Geometry
içe dönük açı reentering angle n.
dört düzlem açısı ile sınırlanmış katı açı tetrahedral angle n.
dört düzlem açısı ile çevrili katı açı tetrahedral angle n.
belirli bir dış noktada bir nesne tarafından oluşturulan açı subtended angle n.
bütünleyici açı yay supplement n.
tam açı perigon n.
üçdüzlemli açı trihedral angle n.
yatık açı oblique angle n.
eğrinin eğrilik miktarını ifade eden bir açı angle of curvature n.
alçalan çizgi veya düzlemin yatay düzlemle meydana getirdiği açı angle of declination n.
alçalan yatay bir çizginin dikey düzlemle oluşturduğu açı angle of depression n.
belirli bir çizginin düşey eksen ile oluşturduğu açı angle of inclination n.
belirli bir çizginin düşey eksen ile oluşturduğu açı inclination n.
koordinat eksenlerinin birbiriyle oluşturdukları açı angle of ordination n.
eğrinin iki ardışık salınım düzlemi arasında süresiz olarak oluşturduğu dar açı angle of torsion n.
açı oluşumu angulation n.
kosekantı verilen sayıya eşit olan açı arccosecant n.
kosekantı verilen sayıya eşit olan açı arccosecant n.
kosekantı verilen sayıya eşit olan açı inverse cosecant n.
kosinüsü verilen sayıya eşit olan açı arc cosine n.
kosinüsü verilen sayıya eşit olan açı inverse cosine n.
kosinüsü verilen sayıya eşit olan açı arccosine n.
kosinüsü verilen sayıya eşit olan açı arccos n.
kotanjantı verilen sayıya eşit olan açı arc cotangent n.
kotanjantı verilen sayıya eşit olan açı inverse cotangent n.
kotanjantı verilen sayıya eşit olan açı arccotangent n.
sekantı verilen değere eşit olan açı arc secant n.
sekantı verilen değere eşit olan açı inverse secant n.
sekantı verilen değere eşit olan açı arcsecant n.
sekantı verilen değere eşit olan açı arcsec n.
sinüsü verilen değere eşit olan açı arc sine n.
sinüsü verilen değere eşit olan açı inverse sine n.
sinüsü verilen değere eşit olan açı arcsin n.
sinüsü verilen değere eşit olan açı arcsine n.
tanjantı verilen değere eşit olan açı arc tangent n.
tanjantı verilen değere eşit olan açı inverse tangent n.
tanjantı verilen değere eşit olan açı arctan n.
tanjantı verilen değere eşit olan açı arctangent n.
düz çizgi ile eğri arasında oluşan açı mixed angle n.
doğru ve eğri çizginin arasında oluşan açı mixtilineal angle n.
yuvarlak dış açı bull nose n.
yuvarlak dış açı bull's-nose n.
tümler açı complement n.
bir açıyı 90°'ye tümleyen açı complement of an arc n.
2 dar ve 2 geniş açı oluşturan eşit uzunlukta 4 yüzü bulunan bir şekil diamond n.
iki çizgi veya düzlemin belirlediği açı inclination n.
ikidüzlemli açı grubu dihedral n.
kesişen iki düzlem arasındaki açı dihedral angle n.
üç açı noktası verilen üçgen kenarlarının kutbu olduğu küresel bir üçgen polar spherical triangle n.
yansık (açı) reflex adj.
180 ile 360 derece arasında olan (açı) reflex adj.
dik açı yapan kathetal adj.
dik açı içermeyen oblique adj.
yalnızca tepede temas edip ortak kenarı bulunmayan ve genelde toplamı 180 derece olmayan (iki doğrunun kesişimiyle oluşan iki açı) opposite adj.
dar (açı) sharp adj.
Physics
dönüşül açı critical angle n.
kritik açı critical angle n.
ışık ışını bir ortamdan diğerine geçtiğinde kırılan ışının yönü ile gelen ışının yönü arasındaki açı angle of deviation n.
manyetik iğnenin ufuk düzlemiyle yaptığı açı inclination n.
manyetik iğnenin ufuk düzlemiyle yaptığı açı dip n.
manyetik iğnenin ufuk düzlemiyle yaptığı açı magnetic inclination n.
manyetik iğnenin ufuk düzlemiyle yaptığı açı magnetic dip n.
bir düzlem üzerinde çekilen bir cismin o düzlemle oluşturduğu açı angle of draught n.
yükselen bir çizginin yatay düzlemle yaptığı açı angle of elevation n.
polarize ışıkta bir kristalin siyah gözükmeyecek şekilde döndürülebileceği maksimum açı angle of extinction n.
polarize ışıkta bir kristalin siyah gözükmeyecek şekilde döndürülebileceği maksimum açı extinction angle n.
düzleme yerleştirilen bir nesnenin kaymaya başladığı anda düzlemle oluşturduğu açı angle of friction n.
yüzeye yansıyan ışın ile bu yüzeye dik gelen eksen arasındaki açı angle of reflection n.
yüzeye yansıyan ışın ile bu yüzeye dik gelen eksen arasındaki açı angle of refraction n.
kayaların, toprağın vb. kaymadan durabileceği maksimum yatay açı angle of repose n.
hareketli cismin bir referans noktasına göre oluşturduğu açı angular displacement n.
Chemistry
bütünler açı supplementary angle n.
eksenel açı axial angle n.
çift eksenli bir mineralin iki optik ekseni arasındaki açı axial angle n.
Biology
yüzey alanının artması için tüpün içerisinde eğik açı ile katılaştırılmış kültür ortamı slant n.
tüpün içerisinde eğik açı ile katılaştırılmış kültür ortamının yüzeyine aşılanarak oluşturulmuş kültür slant n.
Marine Biology
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan bir sünger takımı tetractinellida n.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan bir sünger takımı tetraxonida n.
açı demiri chain bracket n.
açı demiri back board chain n.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan tetractinellida sünger takımı ile ilgili tetractinellid adj.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan tetractinellida sünger takımına ait tetractinellid adj.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan tetractinellida sünger takımı ile ilgili tetractinellidan adj.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan tetractinellida sünger takımına ait tetractinellidan adj.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan tetractinellida sünger takımı ile ilgili tetraxonid adj.
dikenleri silisyum içeren ve dört adet uzantısı gövdesinden dik açı ile çıkan tetractinellida sünger takımına ait tetraxonid adj.
Astronomy
herhangi bir çizginin başka bir sabit çizgi ile yaptığı açı angle of position n.
gezegen, güneş ve gezegenin önceki günberisi arasındaki açı anomaly n.
merkezden bakıldığında yörünge etrafındaki dairenin belirli bir noktasının enberi noktası ile arasındaki açı anomaly n.
yörüngenin enberi noktası ile aynı yörüngede sabit açısal hızla dönen hayali bir cismin arasındaki açı anomaly n.
gezegen, güneş ve gezegenin önceki günberisi arasındaki açı true anomaly n.
merkezden bakıldığında yörünge etrafındaki dairenin belirli bir noktasının enberi noktası ile arasındaki açı eccentric anomaly n.
yörüngenin enberi noktası ile aynı yörüngede sabit açısal hızla dönen hayali bir cismin arasındaki açı mean anomaly n.
ayın düğüm üzerinde gerçekleştirdiği 12 derecelik açı alanı lunar ecliptic limit n.
dünyanın yörünge düzlemi ile gök ekvatoru düzlemi arasındaki açı obliquity n.
ufki hat ile gözlemcinin gözünden okyanusun yüzeyine çizilen teğet arasındaki açı dip of the horizon n.
yatay ufuk ile daha aşağıdaki görünen ufuk çizgisi arasındaki düşey açı dip of the horizon n.
gezegenin yörüngesi ile ekliptik düzlemi arasındaki açı inclination n.
gezegenin yörüngesi ile ekliptik düzlemi arasındaki açı inclination of an orbit n.
paralaktik açı parallactic angle n.
iki aracın optik eksenlerinin oluşturduğu açı parallactic angle n.
Astrology
109 derecelik astrolojik açı tredecile n.
birleşmeyen açı quincunx n.
gezegenler arasında 144 derecelik açı olması durumu biquintile n.
iki gezegen arasındaki yaklaşık 180°'lik açı opposition n.
gezegenlerin yaptığı 45 derecelik açı semiquadrate n.
gezegenlerin yaptığı 36 derecelik açı semiquintile n.
gezegenlerin yaptığı 30 derecelik açı semisextile n.
(gezegenler arası oluşan) kare açı square n.
kare açı square n.
Botanic
eksenel açı axial angle n.
bitkinin ekseni ile bölümleri arasındaki açı axial angle n.
Geography
açı koruyan harita conformal mapping n.
yükseklik, açı ve mesafelerin ölçülmesi ile ilgili topographometric adj.
yükseklik, açı ve mesafelerin ölçülmesi için tasarlanmış topographometric adj.
Geology
deprem dalgasının yeryüzü ile yaptığı açı emergence angle n.
çatlağın düşeye doğru yaptığı açı hade n.
yeryüzü katmanı, su kanalı, yarık, fay gibi jeolojik şekillerin yatay düzlemle yaptığı açı dip n.
dikey düzlemde serbestçe dönen bir pusula iğnesinin ufukla yaptığı açı dip of the needle n.
manyetik kuvvet çizgisinin ufki hat ile yaptığı açı dip of the needle n.
Military
birlik hattı ya da tahkimatta düşmanın tersi yöne girinti yapan açı reentering angle n.
birlik hattı ya da tahkimatta düşmanın tersi yöne girinti yapan açı reentrance n.
birlik hattı ya da tahkimatta düşmanın tersi yöne girinti yapan açı reentrant n.
açı aldatması angle deception n.
açı hatlarının düzeltilmesi adjustment of angles n.
açı ile ölçme usulü angle-offset method n.
alt açı grubu ile atış low angle fire n.
üst açı grubuyla atış high-angle fire n.
üst açı grubuyla atış high angle fire n.
yatay toplama açı düzeltmesi horizontal parallax correction n.
gözlemcinin odak noktası ile göz tabanı arasındaki açı angle of convergence n.
top-hedef hattı ile gözlemci-hedef hattının kesişiminden oluşan açı angle t n.
kurşun veya füzenin uzunlamasına ekseni ile yörünge tanjantı arasındaki açı yaw n.
v şeklinde dış açı oluşturan iki siperin meydana getirdiği bir tür tahkimat priestcap n.
v şeklinde dış açı oluşturan iki siperin meydana getirdiği bir tür tahkimat swallowtail n.
zemini dik açı ile vuran top gibi ağır silah plunging fire n.
Hunting
okun çizdiği kavisi belirleyen açı compass n.
Sport
(iki kaya arasındaki) iki düzlemli açı corner n.
kürek ucunun su yüzeyine dik açı ile vurulduğu bir kürek çekme hamlesi square n.
(yatçılık, gemi yarışı) geniş açı ile işarete kadar gitmek overstand v.
(küreği) su yüzeyine dik açı ile çekmek square v.
(kürek sporu/küreği) kare açı ile çekmek square v.
(kürek sporu/küreği) dik açı ile çekmek square v.
Volleyball
açı kapatma closing preferred angle n.
Baseball
vurucunun bulunduğu kale ile birinci ve üçüncü kaleler arasındaki dik açı ile belirlenmiş bölge fair territory n.
Cinema
açı çekimi angle shot n.
Photography
alt açı low-angle shot n.
geniş açı mercek wide conversion lens n.
geniş açı objektif wide angle lens n.
uzak açı lens tele conversion lens n.
hava fotoğrafçılığında eğik monte edilmiş kameranın optik ekseninin yatay düzlemle oluşturduğu açı angle of depression n.
hava fotoğrafçılığında eğik monte edilmiş kameranın optik ekseninin yatay düzlemle oluşturduğu açı depression angle n.
fotoğraf lensinin kapsadığı açı angle of view n.
fotoğraf lensinin kapsadığı açı view angle n.
geniş açı ya da telefoto efekti için odak uzaklığını değiştirmede kullanılan ek lens converter n.
geniş açı ya da telefoto efekti için odak uzaklığını değiştirmede kullanılan ek lens converter lens n.
geniş açı sağlayan pantoscopic adj.
Archaic
açı ile yapılan degreed adj.
Engineering
toprağın eğimli bir yüzeyde kaymadan durabileceği azami açı natural slope n.
buhar motorundaki valf dişlisinin krank önünde oluşturduğu 90°'den fazla açı angle of advance n.
(sürveyde) hassas açı ölçümü angulation n.