ayrıca - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

ayrıca



Sens de "ayrıca" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 61 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
ayrıca also adv.
ayrıca besides adv.
General
ayrıca also adv.
ayrıca otherwise adv.
ayrıca likewise adv.
ayrıca again adv.
ayrıca moreover adv.
ayrıca into the bargain adv.
ayrıca farther adv.
ayrıca in addition adv.
ayrıca as well adv.
ayrıca additionally adv.
ayrıca extra adv.
ayrıca further adv.
ayrıca and what's more adv.
ayrıca on the side adv.
ayrıca boot adv.
ayrıca then again adv.
ayrıca beyond adv.
ayrıca then adv.
ayrıca and what is more adv.
ayrıca besides adv.
ayrıca furthermore adv.
ayrıca separately adv.
ayrıca too adv.
ayrıca abstractively adv.
ayrıca addedly adv.
ayrıca yet adv.
ayrıca more adv.
ayrıca overplus [obsolete] adv.
ayrıca in addition to prep.
ayrıca plus prep.
ayrıca over and above prep.
ayrıca with prep.
ayrıca else conj.
ayrıca and conj.
ayrıca yit [dialect] conj.
Phrases
ayrıca as a side note adv.
ayrıca on a side note expr.
ayrıca not to mention the fact that expr.
ayrıca on top of that expr.
ayrıca on another note expr.
Colloquial
ayrıca yeah adv.
ayrıca yea adv.
ayrıca into the bargain expr.
ayrıca not to mention expr.
ayrıca as far as that goes expr.
ayrıca at that expr.
ayrıca then again expr.
ayrıca there again expr.
Idioms
ayrıca all that and then some expr.
ayrıca on top of expr.
ayrıca to boot expr.
Technical
ayrıca furthermore adv.
ayrıca besides prep.
Computer
ayrıca you can also expr.
Archaic
ayrıca thereunto adv.
ayrıca thereto adv.
ayrıca by adv.
ayrıca withal prep.
ayrıca over prep.

Sens de "ayrıca" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Turc Anglais
General
tek parça giysinin alt yarısındaki ayrıca açılıp indirilebilen arka bölüm drop seat n.
ayrıca belirtme superaddition n.
ayrıca bir anlam taşımak connote v.
ayrıca imzalamak countersign v.
ayrıca söylemek superadd v.
ayrıca gelen superadvenient adj.
ve ayrıca plus prep.
ayrıca anlamına gelen bir ön ek super- pref.
Phrases
bu süre içerisinde ayrıca/bir de in between times adv.
ayrıca bkz see also expr.
ayrıca bakınız also see expr.
ayrıca şöyle bilinir also known as expr.
Speaking
ayrıca mümkündür it is also possible expr.
ayrıca bir nedendir it's all the more reason expr.
ayrıca kitap okumayı çok severim I also love to read books expr.
ayrıca kitap okumayı çok severim I also love reading books expr.
Computer
ayrıca eş peer also expr.
Gastronomy
yumurtanın beyazının ayrıca çırpılıp sarısına eklenmesi ile yapılan sufle benzeri bir omlet fluffy omelet n.
Chemistry
patlayıcı ve boya yapımında, ayrıca bakır dağlamada kullanılan zehirli, patlayıcı sarı renkli kristalli bir katı cisim trinitrophenol n.
patlayıcı ve boya yapımında, ayrıca bakır dağlamada kullanılan zehirli, patlayıcı sarı renkli kristalli bir katı cisim picric acid n.
patlayıcı ve boya yapımında, ayrıca bakır dağlamada kullanılan zehirli, patlayıcı sarı renkli kristalli bir katı cisim 2,4,6-trinitrophenol n.
Philosophy
tarafsızlıkların kökenini, doğasını ve kapsamını ve ayrıca farklı düşünsel spektrumlarla etkileşimlerini inceleyen bir felsefe dalı neutrosophy n.
Hunting
ayrıca doldurulmuş bir şarjörü ateşlemek için kapsül kullanılan kilide sahip cap-and-ball adj.
Cinema
görüntü ve sesin aynı anda çekildiği ve sesin ayrıca bir manyetik bant üzerine kaydedildiği sistem double-system sound recording n.
Modern Slang
ayrıca bu ne? also what is it? exclam.