Historique

bekletmek

Sens de "bekletmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 10 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	bekletmek	make somebody wait v.
2	General	bekletmek	keep waiting v.
3	General	bekletmek	wait v.
4	General	bekletmek	stand up v.
5	General	bekletmek	keep somebody waiting v.
6	General	bekletmek	hold v.
Phrasals
7	Phrasals	bekletmek	string on v.
Idioms
8	Idioms	bekletmek	hang on v.
9	Idioms	bekletmek	place something on one side v.
10	Idioms	bekletmek	have in store v.

Sens de "bekletmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 53 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	tadının çıkması için sıcak suda bekletmek	brew n.
2	General	bastırıp bekletmek (sıvıya)	steep in v.
3	General	birini bekletmek	keep someone waiting v.
4	General	suda bekletmek	steep v.
5	General	birini bekletmek	keep somebody waiting v.
6	General	randevuya gelmeyerek birini boşuna bekletmek	stand someone up v.
7	General	soğuk muhafazada bekletmek	keep in a fridge v.
8	General	az bekletmek	keep someone wait for a while v.
9	General	çok bekletmek	keep someone wait a long time v.
10	General	suda bekletmek	soak v.
11	General	yedekte bekletmek	keep in reserve v.
12	General	otobüsü bekletmek	keep the bus waiting v.
13	General	birini soğukta dışarıda bekletmek/tutmak/bırakmak	keep/leave/put someone out in the cold v.
14	General	soğuyana kadar bekletmek	let it sit until it cools down v.
15	General	aracı/arabayı boşta bekletmek	let the car idle v.
16	General	uykuda bekletmek	lie dormant v.
17	General	buzdolabında bekletmek	keep in a fridge v.
18	General	buzdolabında bekletmek	keep in a fridge v.
19	General	sıvıda bekletmek	distemper [obsolete] v.
20	General	suda bekletmek	insteep v.
21	General	(rezervasyon vb.) bekletmek	hold v.
Phrasals
22	Phrasals	bir kenarda bekletmek/tutmak/saklamak	place aside v.
23	Phrasals	tutup bekletmek	hold down v.
24	Phrasals	uzun süre bekletmek	hole up v.
25	Phrasals	birini/bir şeyi bekletmek	hold someone or something off v.
26	Phrasals	(birini/bir şeyi) bekletmek	hold off (on someone or something) v.
Colloquial
27	Colloquial	boşuna bekletmek	jack around v.
Idioms
28	Idioms	birini (bir karar ile ilgili) bekletmek	leave somebody to twist in the wind v.
29	Idioms	birini hatta/telefonda bekletmek	put someone on hold v.
30	Idioms	(birini cevap için) bekletmek	have someone on the string v.
31	Idioms	(bir işi, projeyi) bekletmek	kick (something) into touch [uk] v.
32	Idioms	(biri için bir şeyi) bekletmek	have (something) in store (for one) v.
33	Idioms	(biri için bir şeyi) bekletmek	hold (something) in store (for one) v.
34	Idioms	bir şeyi hazır bekletmek	hold something in store v.
35	Idioms	cevap için bekletmek	have on the string v.
36	Idioms	yedekte bekletmek	hold in reserve and keep in reserve v.
37	Idioms	hazır bekletmek	hold in store v.
38	Idioms	(birini) bekletmek	keep (one) waiting v.
39	Idioms	(bir şeyi) yedekte bekletmek/tutmak	keep (something) in reserve v.
40	Idioms	(birini) hatta/telefonda bekletmek	put (one) on hold v.
Speaking
41	Speaking	sizi bekletmek istemezdim	I don't want to make you wait expr.
42	Speaking	sizi bekletmek istemezdim	I didn't mean to make you wait expr.
43	Speaking	seni bekletmek istemezdim	I don't want to make you wait expr.
44	Speaking	sizi bekletmek istemem	I don't want to make you wait expr.
45	Speaking	seni bekletmek istemem	I don't want to make you wait expr.
Trade/Economic
46	Trade/Economic	stokta bekletmek	keep something in stock v.
Politics
47	Politics	soğuk zeminde bekletmek	keep waiting on a cold surface v.
Automotive
48	Automotive	çağrı bekletmek	call hold v.
Food Engineering
49	Food Engineering	özellikle maltlı içki yapımında kullanmak üzere, çimlendirilmiş ve kavrulmuş hububatı maltını özütlemek için sıcak suda bekletmek	mash v.
50	Food Engineering	(peyniri) istenilen tat, koku, kıvam ve renge getirmek için salamurada bekletmek	ripen v.
Gastronomy
51	Gastronomy	(birayı) ikincil bir fermantasyon gerçekleşecek şekilde mahzende bekletmek	lager v.
52	Gastronomy	suda bekletmek	soak v.
Archaic
53	Archaic	(birini) bekletmek	delay v.