benzer şekilde - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

benzer şekilde



Sens de "benzer şekilde" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 26 résultat(s)

Turc Anglais
General
benzer şekilde alike adv.
benzer şekilde similarly adv.
benzer şekilde accordingly adv.
benzer şekilde correlatively adv.
benzer şekilde in a similar vein adv.
benzer şekilde in a similar way adv.
benzer şekilde in the same vein adv.
benzer şekilde likewise adv.
benzer şekilde in a similar manner adv.
benzer şekilde after one adv.
benzer şekilde yliche adv.
benzer şekilde in specie adv.
benzer şekilde in specie adv.
benzer şekilde similiter adv.
benzer şekilde pressly [obsolete] adv.
Phrases
benzer şekilde rather like expr.
benzer şekilde on the lines of ... expr.
benzer şekilde along the lines of ... expr.
Colloquial
benzer şekilde along the lines of expr.
benzer şekilde along the lines of expr.
Idioms
benzer şekilde of the same stripe adj.
benzer şekilde along similar lines expr.
benzer şekilde along those lines expr.
benzer şekilde along these lines expr.
benzer şekilde on the lines of expr.
benzer şekilde on the lines of expr.

Sens de "benzer şekilde" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 88 résultat(s)

Turc Anglais
General
solucana benzer şekilde ilerleme worming n.
ölümcül şekilde sokan deniz anasına benzer bir deniz canlısı man-of-war n.
ölümcül şekilde sokan deniz anasına benzer bir deniz canlısı portuguese man-of-war n.
iskandinav halkına benzer şekilde sarışın, uzun boylu ve mavi gözlü fenotipi olan nordic adj.
dövene benzer şekilde çalışan flaily adj.
canlı büyümesine benzer şekilde ortaya çıkıp gelişen organic adj.
ürkütücü bir şekilde benzer eerily similar adj.
korimbe benzer bir şekilde corymbosely adv.
benzer bir şekilde similarly adv.
ağaca benzer bir şekilde arboreally adv.
alşimiye benzer bir şekilde alchemically adv.
birbirine benzer bir şekilde similarly adv.
benzer bir şekilde connately adv.
ata benzer şekilde equinely adv.
siklona benzer şekilde cyclonically adv.
benzer bir şekilde analogically adv.
diktatöre benzer şekilde dictatorially adv.
...'e benzer şekilde in analogy to adv.
benzer bir şekilde very much like adv.
kadına benzer şekilde womanlike adv.
süte benzer bir şekilde milkily adv.
tamamen benzer şekilde homogeneously adv.
sevgiliye benzer şekilde loverly adv.
çok benzer bir şekilde close adv.
inciye benzer bir şekilde pearly adv.
geçide benzer şekilde düzenlenerek gatewise adv.
peluşa benzer şekilde plushily adv.
makasa benzer şekilde scissorwise adv.
sarkıta benzer bir şekilde stalactitically adv.
damla taşa benzer bir şekilde stalactitically adv.
benzer şekilde anlamı veren ön ek hol- pref.
Phrases
(birine/bir şeye) benzer şekilde after the fashion of (someone or something) expr.
birine/bir şeye benzer şekilde after the fashion of somebody/something expr.
(birine/bir şeye) benzer şekilde after the fashion of (someone or something) expr.
birine/bir şeye benzer şekilde after the fashion of somebody/something expr.
Proverb
(birine/bir şeye) benzer şekilde after the style of (someone or something) expr.
(birine/bir şeye) benzer şekilde after the style of (someone or something) expr.
Idioms
(birine/bir şeye) benzer şekilde/benzetilerek after the style of expr.
(birine/bir şeye) benzer şekilde/benzetilerek after the fashion of expr.
Trade/Economic
banka hesabına benzer şekilde işleyen postane hesabı giro account n.
Law
belirli bir bölgede uyruğu veya vatandaşlığından bağımsız olarak herkese benzer şekilde uygulanan kanun territorial law n.
Politics
kraliyete benzer şekilde regally adv.
Technical
pantalona benzer şekilde kesilen deney parçaları trouser-shaped test specimens n.
saat mekanizmasına benzer şekilde çalışarak atmosferin nemini sürekli olarak kayıt eden bir cihaz hygrograph n.
hızlı şekilde ölçü krokisi almak veya alan boyaması yapmak için kullanılan, kameraya benzer bir gereç mirrorscope n.
(hücre veya doku) benzer boyalarla benzer şekilde boyanan isochromatic adj.
Telecom
sinyalle iletilen mesajı orijinal biçimine benzer şekilde alan taraf destination n.
Textile
kovboyların giydiğine benzer şekilde pantolon üzerine giyilen dayanıklı deri tozluk chaps n.
kovboylara benzer şekilde pantolon üzerine giyilen dayanıklı deri tozluk shaps n.
Architecture
elhamra sarayı'ndaki süslemelere benzer şekilde yapılmış alhambraic adj.
elhamra sarayı'ndaki süslemelere benzer şekilde yapılmış alhambresque adj.
Medical
karpuzun üzerindeki bantlara benzer şekilde midede paralel kırmızılıların oluşması ile karakterize bir mide oluşumu watermelon stomach n.
Psychology
algısal alandaki benzer şekilde hareket eden veya çalışan unsurların tek birim olarak algılandığını savunan gestalt ilkesi common fate n.
bir başkasına benzer davranış kalıplarının oluşmasını sağlayacak şekilde (davranış) sergilemek model v.
Geometry
karşılıklı parçaları benzer olacak şekilde çift yüzlü isobilateral adj.
Logic
her aşaması benzer şekilde izah gerektiren sözde açıklama regress n.
Chemistry
sentetik olarak elde edilen doğal olanına benzer şekilde kullanılan kristal rasemik mint camphor n.
sentetik olarak elde edilen doğal olanına benzer şekilde kullanılan kristal rasemik peppermint camphor n.
Biology
(gıda) aynı ekolojik kaynağı benzer şekilde kullanan bir grup organizma gild n.
süte benzer şekilde lacteously adv.
Biochemistry
genellikle hamilelerin idrarından elde edilen ve östradiole benzer şekilde kullanılan bir hormon folliculin n.
Astronomy
algol yıldızına benzer şekilde ışık yayan değişken bir yıldız algol variable n.
erboğa takımyıldızının küçük gezegenlerine benzer şekilde yarı kuyruklu yıldız yarı asteroit gibi davranan centaurian adj.
Botanic
kadifeye benzer şekilde tüylü velutinous n.
yaprakları goncaya benzer şekilde bir arada bulunan papatya gibi çiçek luckengowan [obsolete] [scotland] n.
çiçeğe benzer bir şekilde florally adv.
Literature
antik yunan şairi pindaros'un üslubuna benzer şekilde yazılmış katı kuralları olmayan düzensiz dizeler pindarics n.
henry david thoreau ile benzer şekilde thoreauvian adj.
Linguistics
(sözcükler) benzer şekilde telaffuz edilen symphonic adj.
History
(armacılıkta) s harfine benzer şekilde kavisli annodated adj.
Religious
manastırda yaşayan üyelerin uygulamalarına benzer şekilde olan cenobitic adj.
manastırda yaşayan üyelerin uygulamalarına benzer şekilde olan cenobitical adj.
Environment
aynı ekolojik kaynağı benzer şekilde kullanan canlı grubu guild n.
Geography
subtropik bölgelere benzer şekilde subtropically adv.
Meteorology
hava durumu bilgisi toplamak için fırtınanın merkezinde kutuya benzer şekilde uçmak box v.
Geology
doğada yaşanan olayların geçmişte yaşananlarla benzer şekilde gerçekleşmiş olduğunu gösteren doktrin uniformitarianism n.
özellikle diziliş ve yer bakımından benzer fakat çağdaş olmayan tabakalı katmanların benzer şekilde düzenlenmesi homotaxy n.
buzul faaliyetleri sonucu koyun sırtına benzer bir şekilde yuvarlaklaşmış (kayaç) moutonnée adj.
stalagmite benzer bir şekilde stalagmitically adv.
Art
telkariye benzer şekilde süslemek filagree v.
telkariye benzer şekilde süslemek fillagree v.
Music
genellikle hızlı bir şekilde arka arkaya ve zamandaki boşluğu doldurmak için çalınan, benzer olmayan temalardan veya parçalardan oluşan müzik montage n.
(komut olarak) öncekine benzer şekilde çalın suivez interj.
Librarianship
kitap arasına yerleştirilen, harf indeksine benzer şekilde yarım ay biçimli boşluk notch n.
Latin
ayna anda ve benzer şekilde gelişen pari passu adj.
ayna anda ve benzer şekilde gelişerek pari passu adv.
Archaic
dile benzer şekilde çıkıntılı toprak parçası languet n.
Ornithology
kafasının ön kısmı kukuletaya benzer şekilde renkli olan (kuş) capistrate adj.