Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
bir kalıp
Sens de
"bir kalıp"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
bir kalıp
a bar of
adj.
Sens de
"bir kalıp"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 48 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
bir kalıp çikolata
a bar of chocolate
n.
2
General
bir kalıp sabun
a bar of soap
n.
3
General
bir kalıp peynir
a pound of cheese
n.
4
General
bir şeyi biçimlendiren şekil veya kalıp
turn
n.
5
General
nugat dolgulu karamelli bir kalıp çikolata markası
mars®
n.
6
General
bir yerde kalıp başka bir yerde yemek yiyen kimse
mealer
n.
7
General
bir grup kalıp
mold
n.
8
General
hamur işinden yapılmış bir kalıp
coffin [obsolete]
n.
9
General
ana kalıp veya cetvelin kenarının, bir geminin kavisli bir parçası boyunca yer alan noktalara olan mesafelerini gösteren sayılar
spiling
n.
10
General
(plastik nesnenin bir diğer nesneye bastırılması ile elde edilen) kalıp
squeeze
n.
11
General
(plastik nesnenin bir diğerine bastırılması ile elde edilen) kalıp
squeezing
n.
12
General
akşamdan kalıp da sabah bir duble daha içmek
hair of the dog
v.
13
General
kısa bir süre kalıp gitmek
put in an appearance
v.
14
General
gerçek modelden farklı bir şekilde kalıp veya döküm olarak yeniden yapılmış
ectypal
adj.
15
General
belirsizlik ifadesi olarak kullanılan bir kalıp
something or other
pron.
Phrasals
16
Phrasals
bir şeyi bir örnek/kalıp üzerinden şekillendirmek
fashion (something) out of (something else)
v.
17
Phrasals
(bir örnek/kalıp) üzerinden şekillendirmek
fashion out of
v.
Phrases
18
Phrases
herkese uyacak bir kalıp
one-size-fits-all
expr.
Colloquial
19
Colloquial
bir kalıp marihuana
brick
n.
20
Colloquial
içkili bir ortamda ayık kalıp alkollü kişileri arabayla bırakacak olan kişi
designated driver
n.
21
Colloquial
içkili bir ortamda ayık kalıp arabayı kullanması kararlaştırılan kişi
designated driver
n.
22
Colloquial
hell yerine blaze kullanılan şaşırma ve kızgınlık bildiren bir kalıp
what/where/who the ˈblazes...?
interj.
23
Colloquial
şaşırma ve kızgınlık bildiren bir kalıp
what the (blue) blazes
interj.
24
Colloquial
şaşkınlık/kızgınlık veya tiksinti bildiren bir kalıp
what the (blue) blazes
expr.
Technical
25
Technical
kalıp ile kesilen veya şekil verilen bir parça çoğu zaman metal levha parçası
die stamping
n.
26
Technical
metal bir parçayı kalıp içine dökerek döküm yapma işlemi
die-casting
n.
27
Technical
şekil vermek veya damgalamak için kalıp takılmış bir pres
punch press
n.
28
Technical
(çip üretimi) kaplama veya dağlama işlemi sırasında ışığa duyarlı bir yüzeyin belirli kısımlarını korumak için kullanılan, ışık geçirmeyen malzemeden kapılmış bir kalıp
mask
n.
29
Technical
demir kalıp sapı ile kullanılan bir demir
rosette
n.
30
Technical
şapka üretiminde yumuşak lifleri sertleştirmekte kullanılan koni şekilli bir kalıp
comb
n.
31
Technical
büyük bir kalıp türü
sow
n.
32
Technical
(kalıp) bir kısmı eriyik metal ile dolan
short-run
adj.
33
Technical
(kalıp) bir kısmı doldurulan
short-run
adj.
Computer
34
Computer
bilgisayar oyunlarında oyunun büyük bir kısmı boyunca aynı noktada kalıp oradan geçen diğer oyuncuları vuran oyuncu
camper
n.
Architecture
35
Architecture
büyük bir dışbükey kalıp halindeki sütun tabanı
torus
n.
36
Architecture
büyük bir dışbükey kalıp halindeki sütun tabanı
tore
n.
37
Architecture
roma imparatorluğu döneminde ortaya çıkmış bir kalıp kaide tarzı
attic base
n.
Construction
38
Construction
kalıp yapımında kullanılan bir tür killi kum
molding
n.
39
Construction
büyük bir dışbükey kalıp halindeki sütun tabanı
baston
n.
Gastronomy
40
Gastronomy
bir kalıp çikolata
a bar of chocolate
n.
41
Gastronomy
bazı mayasız ekmek hamurlarını kesmek ve delmek için kullanılan bir kalıp
docker
n.
42
Gastronomy
ticari bir konserve kalıp et markası
spam®
n.
Biology
43
Biology
başka bir bakteri türünün yanında kalıp onun özelliklerini alarak bir bakteri türünün oluşması
entrainement
n.
History
44
History
16. yüzyılda kadın şapkalarını genişletmekte kullanılan bir kalıp
coif
n.
Religious
45
Religious
roma katolik kilisesi'nin birçok öğreti ve geleneklerine bağlı kalıp kilise'nin hiyerarşik dini otoritesini reddeden bir amerikan mezhebinin üyesi
old catholic
n.
46
Religious
roma katolik kilisesi'nin birçok öğreti ve geleneklerine bağlı kalıp kilisenin hiyerarşik dini otoritesini reddeden bir amerikan komünyonunun üyesi
old catholic
n.
Geography
47
Geography
toprakları çoğunlukla ren nehri'nin batısında kalıp günümüzde renanya-palatina ve kuzey ren-vestfalya eyaletleri arasında paylaşılmış olan eski bir prusya eyaleti
rhine province
n.
Art
48
Art
sonunda eritilecek mumdan bir modelin kil ile kaplanması ile elde edilen kalıp
mantle
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir kalıp
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy