Historique

birini götürmek

Sens de "birini götürmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Slang
1	Slang	birini götürmek	pork someone v.
2	Slang	birini götürmek	jump someone's bones v.
3	Slang	birini götürmek	mack on someone v.
British Slang
4	British Slang	birini götürmek	boff v.
5	British Slang	birini götürmek	smash someone's pasty v.
6	British Slang	birini götürmek	nail v.

Sens de "birini götürmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 135 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	birini apar topar bir yere götürmek	hustle someone off to v.
2	General	birini içeriye götürmek	take someone in v.
3	General	birini kapıp hızla götürmek	whirl someone away v.
4	General	birini kapıp hızla götürmek	whirl someone off v.
5	General	birini karakola götürmek (polis)	take someone in v.
6	General	götürmek (birini/bir şeyi başka bir yere)	take away v.
7	General	birini taksiyle götürmek	taxi v.
8	General	karakola götürmek (polis birini)	pick up v.
9	General	birini hızla götürmek	whirl someone off v.
10	General	birini hızla götürmek	whirl someone away v.
11	General	birini arabayla götürmek	give somebody a lift v.
12	General	birini karakola çekmek/götürmek	take someone to the police station v.
13	General	birini hastaneye götürmek	take someone to the hospital v.
14	General	birini öğle yemeğine götürmek/çıkarmak	take someone out to lunch v.
15	General	birini akşam yemeğine götürmek/çıkarmak	take someone out to dinner v.
16	General	birini alışverişe götürmek	take someone shopping v.
17	General	birini yatağa götürmek için can atmak	look forward to taking someone to bed v.
18	General	birini özel bir yere götürmek	take someone a special place v.
19	General	birini (araba ile) evine götürmek/bırakmak	drive someone home v.
Phrasals
20	Phrasals	(birini) bir yerinden tutarak/çekerek götürmek	lead someone by something v.
21	Phrasals	(birini ya da bir şeyi bir yere) götürmek	conduct (someone or something) into (some place) v.
22	Phrasals	(birini ya da bir şeyi bir yerden) dışarı götürmek	conduct (someone or something) out of (some place) v.
23	Phrasals	birini bir şeye ya da bir yere götürmek	conduct someone into something v.
24	Phrasals	birini bir yere götürmek	carry someone somewhere v.
25	Phrasals	birini bir yere götürmek	lead someone to something v.
26	Phrasals	birini bulunulan konumun kuzeyine doğru götürmek	drive up v.
27	Phrasals	birini yukarı doğru götürmek	drive up v.
28	Phrasals	birini daha yüksek veya kuzeyde bir yere götürmek	drive someone up v.
29	Phrasals	birini veya bir şeyi tekerlekli bir araçla götürmek	wheel someone or something away v.
30	Phrasals	birini veya bir şeyi tekerlekli bir araçla alıp götürmek	wheel someone or something away v.
31	Phrasals	(birini) geçmişe götürmek	carry (one) back v.
32	Phrasals	birini bir şeye/yere götürmek	lead someone into something v.
33	Phrasals	birini bir şeye/yere götürmek	lead someone in v.
34	Phrasals	birini bir şeyden yukarı götürmek	lead someone up something v.
35	Phrasals	(birini/bir şeyi) kayıkla bir yere götürmek	row (someone or something) out to something v.
36	Phrasals	(birini/bir şeyi) kayıkla kıyıdan alıp bir yere götürmek	row (someone or something) out to something v.
37	Phrasals	(birini/bir şeyi) kayıkla kıyıdan uzak bir yere götürmek	row (someone or something) out to something v.
38	Phrasals	(birini/bir şeyi) kayıkla kıyıdan açıktaki bir yere götürmek	row (someone or something) out to something v.
39	Phrasals	birini/bir şeyi bir yere götürmek	run someone or something into something v.
40	Phrasals	birini/bir şeyi bir yere götürmek	run someone or something in v.
41	Phrasals	(birini bir şeye/yere) kadar götürmek	show (one) to (something or some place) v.
42	Phrasals	birini çekip götürmek	swish off v.
43	Phrasals	birini aceleyle/apar topar alıp götürmek	swish off v.
44	Phrasals	birini kolundan tutup/çekip götürmek	swish off v.
45	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeye/yere) geri götürmek	take (someone or something) back to (someone or some place) v.
46	Phrasals	(birini/bir şeyi) -e götürmek	take (someone or something) for v.
47	Phrasals	birini bir şeye götürmek	take someone for something v.
48	Phrasals	birini/bir şeyi birine/bir şeye götürmek	take someone or something over v.
49	Phrasals	birini/bir şeyi yanında götürmek	take someone or something with one v.
50	Phrasals	birini tekerlekli bir araçla iterek taşımak/götürmek	wheel around v.
51	Phrasals	(birini bir yere) götürmek	run (one) into (some place) v.
52	Phrasals	birini alıp götürmek	take away v.
53	Phrasals	birini yemeğe götürmek	take someone out v.
54	Phrasals	birini romantik bir seyahate götürmek/çıkarmak	sweep off v.
55	Phrasals	birini alıp bir yere götürmek	sweep off v.
56	Phrasals	(birini/bir hayvanı) alıp götürmek	walk away with (someone or an animal) v.
57	Phrasals	(birini/bir hayvanı) önüne katıp götürmek	walk away with (someone or an animal) v.
58	Phrasals	birini/bir şeyi tekerlekli bir araçla götürmek	wheel someone or something off v.
59	Phrasals	(birini) hızla (bir yere) götürmek	whip (one) off to (some place) v.
60	Phrasals	(birini) birden alıp (bir yere) götürmek	whip (one) off to (some place) v.
61	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir yere götürmek/taşımak/nakletmek	beam someone or something up (to some place) v.
62	Phrasals	birini/bir şeyi alıp götürmek	blow someone or something away v.
63	Phrasals	birini (bir şeyle) alıp götürmek	carry someone along (with something) v.
64	Phrasals	birini beraberinde sürüklemek/alıp götürmek	carry someone along (with something) v.
65	Phrasals	birini/bir şeyi alıp bir yere götürmek	carry someone or something over to something v.
66	Phrasals	birini/bir şeyi kaldırıp bir yere götürmek	carry someone or something over to something v.
67	Phrasals	birini alıp götürmek	carry someone away v.
68	Phrasals	(birini/bir şeyi) alıp götürmek	carry someone or something off v.
69	Phrasals	(birini/bir şeyi) alıp götürmek için gelmek	come for (someone or something) v.
70	Phrasals	birini (birinden/bir şeyden) uzağa götürmek	conduct someone away (from someone or something) v.
71	Phrasals	(birini/bir şeyi) uzağa götürmek	conduct (someone or something) away v.
72	Phrasals	birini/bir şeyi aşağı götürmek	take someone or something down v.
73	Phrasals	(birini/bir şeyi) sürükleyerek götürmek/çıkarmak	drag (someone or something) away v.
74	Phrasals	birini kuzeydeki bir yerden güneydeki bir yere bir araçla götürmek	drive someone down (to some place) v.
75	Phrasals	birini bulunulan noktanın güneyindeki bir yere araçla götürmek	drive someone down (to some place) v.
76	Phrasals	birini/bir şeyi (bir yere) bırakmak/götürmek	drop someone or something off v.
77	Phrasals	birini/bir şeyi (araçla) bırakmak/götürmek	drop someone or something off v.
78	Phrasals	birini/bir hayvanı sürükleyip götürmek	drown someone (or an animal) out v.
79	Phrasals	birini/bir hayvanı önüne katıp götürmek/sürüklemek	drown someone (or an animal) out v.
80	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden sel alıp götürmek	flood someone or something out of something v.
81	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden sel alıp götürmek	flood someone or something out v.
82	Phrasals	birini/bir şeyi (bir yerden bir yere) götürmek	fly someone or something (into some place) (from some place) v.
83	Phrasals	birini/bir şeyi (bir yerden bir yere) götürmek	fly someone or something in v.
84	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyden/yerden uçakla götürmek	fly someone or something out of something v.
85	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyden/yerden uçakla götürmek	fly someone or something out v.
86	Phrasals	birini/bir şeyi birinden bir şeyden uzağa götürmek/uzaklaştırmak	get someone or something away from someone or something v.
87	Phrasals	birini/bir şeyi (birine/bir şeye) götürmek	get someone or something through (to someone or something) v.
88	Phrasals	(birini bir şeye) kadar götürmek	last (one) (up) until (something) v.
89	Phrasals	(birini/bir şeyi) alıp götürmek	lead (someone or something) away v.
90	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyin) içinde iterek götürmek/gezdirmek	push (someone or something) about in (something) v.
91	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyin) içinde oradan oraya götürmek/taşımak	push (someone or something) about in (something) v.
92	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyin) içinde iterek götürmek/gezdirmek	push (someone or something) around in (something) v.
93	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyin) içinde oradan oraya götürmek/taşımak/sürmek	push (someone or something) around in (something) v.
94	Phrasals	(birini bir süre) idare etmek/götürmek (tok tutmak)	set (someone) up for (something) v.
95	Phrasals	(birini bir şeye/bir yere) götürmek	take (one) for (something) v.
96	Phrasals	(birini/bir şeyi) alt güverteye götürmek	take (someone or something) below v.
97	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeye/bir yere) götürmek	take (someone or something) for (something) v.
98	Phrasals	(birini bir şeye/bir yere) götürmek	take (someone) for (something) v.
99	Phrasals	(birini bir şey) ısmarlamaya götürmek	take (someone) for (something) v.
100	Phrasals	(birini bir şey) yemeye götürmek	take (someone) for (something) v.
Colloquial
101	Colloquial	birini götürmek (seks)	get it off with someone v.
Idioms
102	Idioms	birini karakola çekmek/götürmek	haul someone in v.
103	Idioms	(şaka yollu) (seks anlamında) birini götürmek	have one's wicked way with somebody v.
104	Idioms	(birini) sürükleyerek (bir yerden) götürmek/çıkarmak/uzaklaştırmak	drag (someone or something) away from (something) v.
105	Idioms	birini araçla bir yere götürmek	give someone a lift v.
106	Idioms	birini araçla bir yere götürmek	give someone a ride v.
107	Idioms	(birini/bir şeyi birinden) alıp götürmek	take (someone or something) off (one's) hands v.
108	Idioms	birini/bir şeyi birinden alıp götürmek	take someone or something off someone'shands v.
109	Idioms	birini/bir şeyi birinden alıp götürmek	take something/somebody off somebody’s hands v.
110	Idioms	birini zorla götürmek	drag someone kicking and screaming v.
111	Idioms	birini yaka paça götürmek	drag someone kicking and screaming v.
112	Idioms	birini ite kaka götürmek	drag someone kicking and screaming v.
113	Idioms	(birini/bir şeyi) mahkemeye götürmek	bring (someone or something) to trial v.
114	Idioms	(birini bir yere) götürmek	carry (one) (somewhere) v.
115	Idioms	birini anılara götürmek	take someone down memory lane v.
116	Idioms	birini anılara götürmek	take a trip down memory lane v.
117	Idioms	(şaka yollu) (seks anlamında) birini götürmek	have your way with somebody  [old-fashioned] [humorous] v.
118	Idioms	(şaka yollu) (seks anlamında) birini götürmek	have your wicked way with somebody  [old-fashioned] [humorous] v.
119	Idioms	(seks anlamında) birini götürmek	have one's way with v.
120	Idioms	(şaka yollu) (seks anlamında) birini götürmek	have your (wicked) way with somebody [old-fashioned] [humorous] v.
121	Idioms	(birini) yanlış yöne götürmek	lead (one) astray v.
122	Idioms	(birini/bir şeyi) alıp/çalıp götürmek	make away with (someone or something) v.
123	Idioms	(birini) zihninde (birine/bir şeye) götürmek/geri döndürmek	put (one) in mind of (someone or something) v.
124	Idioms	(birini) anılara götürmek	take (one) down memory lane v.
125	Idioms	(birini) eski günlere/maziye götürmek	take (one) down memory lane v.
126	Idioms	(birini) geçmişe götürmek	take (one) down memory lane v.
127	Idioms	birini geçmişe götürmek	take one back (to some time) v.
128	Idioms	birini (geçmişte bir zamana) götürmek	take one back (to some time) v.
129	Idioms	birini eskiye/maziye götürmek	take one back (to some time) v.
Speaking
130	Speaking	birini hastaneye götürmek	get someone to the hospital v.
Slang
131	Slang	birini götürmek (seks)İ biriyle sevişmek	get it off with someone v.
132	Slang	(birini) götürmek	score with (someone) v.
133	Slang	(birini yatağa) götürmek	dip your wick v.
134	Slang	(birini) götürmek	jump (one's) bones v.
135	Slang	(birini) götürmek	pork (one) v.