Historique

charge someone something

Sens de "charge someone something" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 48 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Phrasals
1	Phrasals	charge something up to someone or something v.	belli bir hesaptan veya kredi kartından ödemek/harcamak
2	Phrasals	charge something up to someone or something v.	bir ödemeyi şirketin vs. hesabına yazmak
3	Phrasals	charge something up to someone or something v.	bir ödemeyi belli bir hesaba yazmak
4	Phrasals	charge at (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) saldırmak
5	Phrasals	charge at (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) doğru hamle/atak yapmak
6	Phrasals	charge at (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) hücum etmek
7	Phrasals	charge down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) saldırmak
8	Phrasals	charge down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) doğru hamle/atak yapmak
9	Phrasals	charge down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) hücum etmek
10	Phrasals	charge down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) doğru yıldırım gibi yaklaşmak
11	Phrasals	charge down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) doğru hızla yaklaşmak
12	Phrasals	charge down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) doğru atağa geçmek
13	Phrasals	charge down on someone or something v.	birine veya bir şeye saldırmak
14	Phrasals	charge down on someone or something v.	birine veya bir şeye doğru hamle/atak yapmak
15	Phrasals	charge down on someone or something v.	birine veya bir şeye hücum etmek
16	Phrasals	charge down on someone or something v.	birine veya bir şeye doğru hızla yaklaşmak
17	Phrasals	charge down on someone or something v.	birinin veya bir şeyin üstüne dört nala koşmak
18	Phrasals	charge down on someone or something v.	birinin veya bir şeyin üstüne hızla sürmek
19	Phrasals	charge down on someone or something v.	birinin veya bir şeyin üstüne çullanmak
20	Phrasals	charge down on someone or something v.	birine veya bir şeye zincirden boşanmış gibi yaklaşmak/koşmak/saldırmak
21	Phrasals	charge (of someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) kontrolü
22	Phrasals	charge (of someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) yönetimi
23	Phrasals	charge (of someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) sorumluluğu
24	Phrasals	charge someone or something (with) something v.	birine/bir şeye bir şeyi ödetmek
25	Phrasals	charge someone or something (with) something v.	birini/bir şeyi bir şeyle cezalandırmak
26	Phrasals	charge someone with something v.	birini bir şeyle suçlamak
27	Phrasals	charge someone with something v.	birini bir şeyle itham etmek
28	Phrasals	charge someone with something v.	birinin üzerine bir suç atmak
29	Phrasals	charge someone with something v.	birini bir şeyden sorumlu tutmak
30	Phrasals	charge someone with something v.	birini bir şeyle görevlendirmek
31	Phrasals	charge someone with something v.	bir şeyin sorumluluğunu birine vermek
32	Phrasals	charge someone with something v.	birine bir şey yapmasını buyurmak/emretmek
33	Phrasals	charge someone with something v.	birinden bir şey yapmasını istemek
Idioms
34	Idioms	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.	birine emanet etmek
35	Idioms	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.	birine emanet bırakmak
36	Idioms	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.	birinin sorumluluğuna bırakmak
37	Idioms	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.	ilgilenmesi için birine bırakmak
38	Idioms	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
39	Idioms	place (someone or something) in the charge of (someone) v.	birine emanet etmek
40	Idioms	place (someone or something) in the charge of (someone) v.	birine emanet bırakmak
41	Idioms	place (someone or something) in the charge of (someone) v.	birinin sorumluluğuna bırakmak
42	Idioms	place (someone or something) in the charge of (someone) v.	ilgilenmesi için birine bırakmak
43	Idioms	place (someone or something) in the charge of (someone) v.	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
44	Idioms	bring a charge against someone or something v.	birinden/bir şeyden şikayetçi olmak
45	Idioms	bring a charge against someone or something v.	birini/bir şeyi suçlamak
46	Idioms	bring a charge against someone or something v.	biri/bir şey hakkında suçlamada bulunmak
47	Idioms	bring a charge against someone or something v.	biri/bir şey hakkında suç duyurusunda bulunmak
48	Idioms	bring a charge against someone or something v.	biri/bir şey hakkında yasal işlem başlatmak