Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | düşman etmek | antagonize v. |
General | düşman etmek | make an enemy of somebody v. |
General | düşman etmek | turn somebody against somebody v. |
General | düşman etmek | antagonise v. |
General | düşman etmek | igg v. |
Phrasals | ||
Phrasals | düşman etmek | set against v. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | birini düşman etmek | make an enemy of someone v. |
General | (birini başka birine) düşman etmek | turn v. |
Phrasals | ||
Phrasals | (birini birine/bir şeye) düşman etmek | set (one) against (someone or something) v. |
Phrasals | (birine/bir şeye) düşman etmek | turn against (someone or something) v. |
Military | ||
Military | düşman uçaklarını imha etmek için tasarlanmış zırhlı uçak | fighter n. |
Military | düşman uçaklarını havadayken imha etmek üzere tasarlanmış yüksek hızlı uçak | fighter aircraft n. |
Military | (bir yerde) karşı mayınlarla düşman mayınlarını yok etmek | countermine v. |