Historique

eğlenceli

Sens de "eğlenceli" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 49 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	eğlenceli	entertaining adj.
2	Common Usage	eğlenceli	amusing adj.
General
3	General	eğlenceli	fruitiness n.
4	General	eğlenceli	lively adj.
5	General	eğlenceli	saturnalian adj.
6	General	eğlenceli	sociable adj.
7	General	eğlenceli	entertaining adj.
8	General	eğlenceli	festal adj.
9	General	eğlenceli	petering adj.
10	General	eğlenceli	droll adj.
11	General	eğlenceli	rollicking adj.
12	General	eğlenceli	fun adj.
13	General	eğlenceli	enjoyable adj.
14	General	eğlenceli	upbeat adj.
15	General	eğlenceli	tittuppy adj.
16	General	eğlenceli	full of fun adj.
17	General	eğlenceli	enjoyful adj.
18	General	eğlenceli	funny adj.
19	General	eğlenceli	amusive adj.
20	General	eğlenceli	light adj.
21	General	eğlenceli	joculatory [obsolete] adj.
22	General	eğlenceli	lepid adj.
23	General	eğlenceli	holiday adj.
24	General	eğlenceli	delicious adj.
25	General	eğlenceli	good adj.
26	General	eğlenceli	drole adj.
27	General	eğlenceli	fanciful adj.
28	General	eğlenceli	rollicky adj.
29	General	eğlenceli	showmanly adj.
Colloquial
30	Colloquial	eğlenceli	bumping adj.
31	Colloquial	eğlenceli	high old adj.
32	Colloquial	eğlenceli	mental [uk] adj.
33	Colloquial	eğlenceli	chucklesome adj.
34	Colloquial	eğlenceli	with a light heart expr.
Idioms
35	Idioms	eğlenceli	off the hook adj.
36	Idioms	eğlenceli	(all) beer and skittles adj.
37	Idioms	eğlenceli	(all) sweetness and light adj.
38	Idioms	eğlenceli	good for a laugh adj.
39	Idioms	eğlenceli	light heart adj.
40	Idioms	eğlenceli	bowl of cherries expr.
Technical
41	Technical	eğlenceli	rollicking adj.
Archaic
42	Archaic	eğlenceli	laughful adj.
43	Archaic	eğlenceli	laughworthy adj.
44	Archaic	eğlenceli	feastful adj.
45	Archaic	eğlenceli	divertive adj.
Slang
46	Slang	eğlenceli	bangin' adj.
47	Slang	eğlenceli	banging adj.
48	Slang	eğlenceli	hairy-ass adj.
49	Slang	eğlenceli	hot adj.

Sens de "eğlenceli" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 221 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	eğlenceli olma	larkiness n.
2	General	eğlenceli olma	amusingness n.
3	General	eğlenceli olma durumu	enjoyableness n.
4	General	eğlenceli toplantı	do n.
5	General	eğlenceli etkinlik	entertaining activity n.
6	General	bir toplantı ya da partide geçirilen eğlenceli vakit	big time n.
7	General	eğlenceli bir hikaye	an amusing anecdote n.
8	General	(işin) eğlenceli kısmı/tarafı	the fun stuff n.
9	General	eğlenceli müzik	fun music n.
10	General	komik/eğlenceli şakalar	amusing jokes n.
11	General	eğlenceli faaliyetler	fun activities n.
12	General	eğlenceli aktiviteler	fun activities n.
13	General	eğlenceli ve vakit geçirilmesi zevkli kimse	a good laugh n.
14	General	eğlenceli olma	amusiveness n.
15	General	eğlenceli durum	bar [scotland] n.
16	General	eğlenceli özellikler	jollity n.
17	General	eğlenceli seyahat	junket n.
18	General	eğlenceli gezinti	junket n.
19	General	eğlenceli gezintiye çıkma	junketing n.
20	General	eğlenceli parti	whoop-de-do n.
21	General	eğlenceli parti	whoop-de-doo n.
22	General	ilginç, eğlenceli veya önemli şey	happening n.
23	General	eğlenceli kutlama	hooley [ireland/new zealand] n.
24	General	eğlenceli şey	hoot n.
25	General	yeni evlenenlere yapılan eğlenceli ve gürültülü serenat	horning [us] n.
26	General	eğlenceli kimse	giggle [uk] n.
27	General	eğlenceli şey	giggle [uk] n.
28	General	eğlenceli bir olayı anlatan hikaye	good story n.
29	General	komik ve eğlenceli hikaye	drollery n.
30	General	eğlenceli kimse	gay [obsolete] n.
31	General	eğlenceli uğraş	gay [obsolete] n.
32	General	eğlenceli ve zararsız yaramazlık	skylark n.
33	General	eğlenceli faaliyet	sportance n.
34	General	çok komik veya eğlenceli olmak	be more fun than a barrel of monkeys v.
35	General	eğlenceli olmak	jump v.
36	General	eğlenceli vakit geçirmek	have the time of one's life v.
37	General	eğlenceli bulmak	find something entertaining v.
38	General	komik veya eğlenceli bir şey yapmak	do something funny v.
39	General	eğlenceli kılmak	make it entertaining v.
40	General	eğlenceli hale getirmek	make it enjoyable v.
41	General	eğlenceli kılmak	make it enjoyable v.
42	General	eğlenceli hale getirmek	make it entertaining v.
43	General	eğlenceli oyunlar oynamak	play fun games v.
44	General	daha eğlenceli kılmak	fancify v.
45	General	(bir yeri) eğlenceli hale getirmek	solace v.
46	General	eğlenceli olmayan	unamusing adj.
47	General	eğlenceli mekan	jazzed adj.
48	General	eğlenceli olmayan	unfunny adj.
49	General	son derece eğlenceli	highly enjoyable adj.
50	General	eğlenceli olmayan	unenjoyable adj.
51	General	kısmen eğlenceli	timepass adj.
52	General	eğlenceli olmayan	undiverting adj.
53	General	eğlenceli olmayan	unentertaining adj.
54	General	aşırı eğlenceli	revelrous adj.
55	General	hem ciddi hem eğlenceli	seriocomic adj.
56	General	hem ciddi hem eğlenceli	seriocomical adj.
57	General	hem ciddi hem eğlenceli	serio-comic adj.
58	General	eğlenceli bir şekilde	entertainingly adv.
59	General	eğlenceli bir biçimde	livelily adv.
60	General	eğlenceli bir şekilde	enjoyably adv.
61	General	eğlenceli bir halde	sociably adv.
62	General	eğlenceli bir şekilde	agreeably adv.
63	General	eğlenceli olmayan bir şekilde	unamusingly adv.
64	General	eğlenceli bir şekilde	ridiculously adv.
65	General	eğlenceli bir şekilde	savorly adv.
Phrasals
66	Phrasals	eğlenceli/ilginç hikayelerle arkadaşlarını eğlendirmek	dine out on v.
67	Phrasals	eğlenceli hikayeleri sayesinde bir yemeğe/buluşmaya davet edilmek	dine out on something v.
68	Phrasals	eğlenceli/ilginç hikayelerle yemekte arkadaşlarını eğlendirmek	dine out on something v.
69	Phrasals	daha eğlenceli hale getirmek	open up v.
70	Phrasals	daha eğlenceli hale gelmek	open up v.
71	Phrasals	(birinin) esprisine/mizah anlayışına (eğlenceli bulduğu için) gülmek	laugh with (one) v.
Phrases
72	Phrases	çok daha eğlenceli	way more fun expr.
Colloquial
73	Colloquial	uzun ve genellikle eğlenceli konuşma ve tartışma	talkfest n.
74	Colloquial	kafa karıştırıcı ve eğlenceli durum	three-ring circus n.
75	Colloquial	kafa karıştırıcı ve eğlenceli durum	three-ringed circus n.
76	Colloquial	çok eğlenceli	a barrel of laughs n.
77	Colloquial	çok komik/eğlenceli kişi	hoot n.
78	Colloquial	eğlenceli etkinlik	do (hairdo) n.
79	Colloquial	içince neşelenen/eğlenceli olan insan	a good drunk n.
80	Colloquial	eğlenceli biri/bir şey	a real dilly n.
81	Colloquial	çok eğlenceli geçen zaman	ball n.
82	Colloquial	çok eğlenceli deneyim	ball n.
83	Colloquial	eğlenceli zaman	blast n.
84	Colloquial	eğlenceli bir deneyim	a laugh n.
85	Colloquial	eğlenceli parti	blast n.
86	Colloquial	en eğlenceli saatler	the shank of the evening [dated] n.
87	Colloquial	eğlenceli vakit geçirmek	lark it up v.
88	Colloquial	pek/hiç eğlenceli olmamak	not be any/much good v.
89	Colloquial	eğlenceli yorumlar yapmak	riff v.
90	Colloquial	(biriyle) eğlenceli/hoş vakit geçirmek	hit it up (with someone) v.
91	Colloquial	çok eğlenceli	wham-bang adj.
92	Colloquial	son derece eğlenceli	high old time [old-fashioned] adj.
93	Colloquial	çok eğlenceli	jumping adj.
94	Colloquial	çok eğlenceli	bomb adj.
95	Colloquial	eski kafalı ancak eğlenceli yaşlı erkekler için kullanılan samimi bir hitap şekli	old codger interj.
96	Colloquial	hiç de eğlenceli değil!	are we having fun yet? expr.
97	Colloquial	çok eğlenceli veya heyecanlı	better than sex expr.
98	Colloquial	(alay yollu) ne eğlenceli ama değil mi?	awhfy (are we having fun yet?) expr.
99	Colloquial	(alay yollu) ne eğlenceli ama değil mi?	are we having fun yet? expr.
100	Colloquial	bu talihsiz duruma eğlenceli/komik yanından bakmalısın	you have (got) to laugh expr.
101	Colloquial	hiç de eğlenceli değil	are we having fun yet expr.
102	Colloquial	çok eğlenceli	great fun expr.
103	Colloquial	pek ilginç/eğlenceli/değişik bir şey yok	not a (whole) lot expr.
Idioms
104	Idioms	çok eğlenceli	barrel of laughs n.
105	Idioms	eğlenceli biri	a good value [australia] n.
106	Idioms	eğlenceli kimse	a stitch n.
107	Idioms	çok eğlenceli şey	a kick in the pants n.
108	Idioms	en eğlenceli/keyifli/güzel kısım	high point n.
109	Idioms	kalitesiz ama eğlenceli film	popcorn movie n.
110	Idioms	(birinin) yapabildiği eğlenceli bir şey/hareket	(one's) party piece n.
111	Idioms	çok eğlenceli bir deneyim	a (real) gas n.
112	Idioms	çok eğlenceli	a barrel of laughs n.
113	Idioms	çok eğlenceli	a bundle of laughs n.
114	Idioms	zevkli/eğlenceli bir deneyim	a bowl of cherries n.
115	Idioms	bir sonuca varmayan absürt ve eğlenceli bir hikaye/espri	a shaggy-dog story n.
116	Idioms	aşırı eğlenceli zaman	a whale of a (good) time n.
117	Idioms	eğlenceli (kimse/şey)	bundle of laughs n.
118	Idioms	bir şeyin asıl eğlenceli kısmı	half the fun of something n.
119	Idioms	(bir şeyin) en eğlenceli/keyifli/güzel kısmı	high point (of something) n.
120	Idioms	kolay ve eğlenceli	moonlight and roses n.
121	Idioms	çok güzel/eğlenceli zaman	rare old time [old-fashioned] n.
122	Idioms	hayatının en eğlenceli/heyecanlı/keyifli zamanı	the time of (one's) life n.
123	Idioms	çok eğlenceli/keyifli zaman	the time of (one's) life n.
124	Idioms	hayatının en eğlenceli/heyecanlı/keyifli zamanı	the time of your life n.
125	Idioms	çok eğlenceli/keyifli zaman	the time of your life n.
126	Idioms	hayatının en eğlenceli vakti/zamanı	time of one's life n.
127	Idioms	çok hoş/eğlenceli/komik olmak	(one) is (just) too much v.
128	Idioms	eğlenceli/neşeli hale getirmek	bring (someone or something) alive v.
129	Idioms	çok güzel/eğlenceli zaman geçirmek	have a rare old time v.
130	Idioms	çok eğlenceli olmak/geçmek	go with a swing v.
131	Idioms	heyecanlı/eğlenceli olmak	go over with a bang v.
132	Idioms	eğlenceli olmamak	not be a barrel of laughs v.
133	Idioms	heyecanlı/eğlenceli olmak	go with a bang v.
134	Idioms	eğlenceli olmamak	not be a bundle of laughs v.
135	Idioms	eğlenceli olmak	go over with a bang v.
136	Idioms	bir şeyin eğlenceli tarafını görmek/bulmak	see the funny side of something v.
137	Idioms	bir şeye eğlenceli/komik tarafından bakmak	see the funny side of something v.
138	Idioms	zor, üzücü, talihsiz, kötü bir durumda eğlenceli bir yan bulmak	see the funny side of something v.
139	Idioms	(birini) eğlenceli şeylerle oyalamak	show (someone) a good time v.
140	Idioms	eğlenceli/çok güzel vakit geçirmek	have a high old time v.
141	Idioms	eğlenceli vakit geçirmek	have a laugh [uk] v.
142	Idioms	(bir şeyi) eğlenceli bulmak	have a (good) laugh (about something) v.
143	Idioms	eğlenceli olmamak	be not all beer and skittles [uk/australia] v.
144	Idioms	eğlenceli olmamak	be not all fun and games v.
145	Idioms	eğlenceli olmak	be a barrel of laughs v.
146	Idioms	eğlenceli olmak	be a bundle of laughs v.
147	Idioms	(biri) için çok eğlenceli/zevkli olmak	be meat and drink to (someone) v.
148	Idioms	eğlenceli vakit geçirmek	beguile the time v.
149	Idioms	(birini) komik/eğlenceli bulmak	get a bang out of (someone) v.
150	Idioms	birini/bir şeyi komik/eğlenceli bulmak	get a bang out of someone/something v.
151	Idioms	birini/bir şeyi komik/eğlenceli bulmak	get a kick out of someone/something v.
152	Idioms	(birini/bir şeyi) komik/eğlenceli bulmak	get a buzz out of (someone or something) v.
153	Idioms	birini/bir şeyi komik/eğlenceli bulmak	get a buzz out of someone/something v.
154	Idioms	eğlenceli vakit geçirmek	have the time of life v.
155	Idioms	hayatının en eğlenceli vaktini geçirmek	have the time of life v.
156	Idioms	eğlenceli vakit geçirmek	have the time of your life v.
157	Idioms	hayatının en eğlenceli vaktini geçirmek	have the time of your life v.
158	Idioms	(bir şeyi) eğlenceli bir düzeyde tutmak	keep (something) light v.
159	Idioms	hiç eğlenceli değil	(as) funny as a crutch adj.
160	Idioms	komik/eğlenceli bir tarafı yok	(as) funny as a crutch adj.
161	Idioms	çok eğlenceli	funny as a barrel of monkeys adj.
162	Idioms	çok eğlenceli	right royal adj.
163	Idioms	çok eğlenceli	as much fun as a barrel of monkeys expr.
164	Idioms	çok eğlenceli	a bundle of laughs expr.
165	Idioms	çok eğlenceli	a bundle of fun expr.
166	Idioms	çok komik ve eğlenceli	a laugh a minute expr.
167	Idioms	çok eğlenceli	as funny as a barrel of monkeys expr.
168	Idioms	çok eğlenceli	more fun than a barrel of monkeys expr.
169	Idioms	işin en eğlenceli kısmı	getting there is half the fun expr.
170	Idioms	(bir şeyin) asıl eğlenceli kısmı	half the fun of (something) expr.
171	Idioms	eğlenceli grup	barrel of monkeys expr.
172	Idioms	uzun bir liste saydıktan sonra sonuna kafiyeli/eğlenceli bir bitiriş yapmak için eklenen ifade (the twelve days of christmas şarkısından bir alıntı)	and a partridge in a pear tree expr.
173	Idioms	hiç eğlenceli değil	funny as a crutch expr.
174	Idioms	komik/eğlenceli bir tarafı yok	funny as a crutch expr.
175	Idioms	çok eğlenceli	it's more fun than a barrel of monkeys expr.
176	Idioms	çok eğlenceli	laugh a minute expr.
177	Idioms	(biri) için çok eğlenceli/zevkli	meat and drink to (one) expr.
178	Idioms	benim için çok eğlenceli/zevkli bir şey	it is meat and drink to me [uk] expr.
179	Idioms	hiç eğlenceli değil	no picnic expr.
180	Idioms	aşırı eğlenceli zaman	whale of a time expr.
181	Idioms	çok iyi/eğlenceli vakit	whale of a time expr.
Speaking
182	Speaking	bunun daha eğlenceli olacağını düşünmüştüm	I thought that would be more fun expr.
183	Speaking	çok eğlenceli	it's all fun and games expr.
184	Speaking	haydi eğlenceli bir şeyler yapalım	let's do something fun expr.
185	Speaking	eğlenceli oyunlar oyna	play fun games expr.
186	Speaking	kulağa eğlenceli geliyor	that sounds like fun expr.
187	Speaking	sence eğlenceli olacak mı?	do you think it's going to be fun? expr.
188	Speaking	sanıldığından daha eğlenceli	it's more fun than it sounds expr.
Tourism
189	Tourism	hawaiililerin açık havada gerçekleştirdikleri eğlenceli şenlik	iuau n.
Computer
190	Computer	eğlenceli yöntemlerle çözme	hacking n.
191	Computer	teknik bir işi eğlenceli yöntemlerle halletme	hacking n.
Television
192	Television	spor karşılaşması gibi etkinliklerin en eğlenceli veya önemli anlarına odaklanan özet	highlights n.
Physics
193	Physics	iki döner disk ile eğlenceli figürler veya resimler üreten optik oyuncak	anorthoscope n.
Education
194	Education	eğlenceli eğitim	edutainment n.
Literature
195	Literature	toplumun üst kesimine hitap eden eğlenceli şiir	society verses n.
Art
196	Art	hafif, gayri resmi ve eğlenceli karakter yaratımı	divertissement n.
Music
197	Music	eğlenceli tempo, sentezlenmiş enstrümanlar ve hip-hop unsurları ile karakterize bir blues tarzı	new jack swing n.
198	Music	eğlenceli bas tonda çalınan arya	aria buffa n.
199	Music	eğlenceli biçimde	amusingly adv.
Cinema
200	Cinema	kötü ama eğlenceli film	fun bad movie n.
201	Cinema	çok kötü ama eğlenceli film	so bad it's good (movie/film) expr.
Archaic
202	Archaic	zamanı eğlenceli bir şekilde geçirmek	deceive v.
203	Archaic	eğlenceli bir şekilde	savourly adv.
Slang
204	Slang	avustralya’nın kırsal bölgelerinde düzenlenen son derece eğlenceli bir parti	bachelors' and spinsters' ball n.
205	Slang	eğlenceli trip (lsd, sihirli mantar tribi)	a good trip n.
206	Slang	eğlenceli kimse	hot spook n.
207	Slang	çok eğlenceli şey	gasser n.
208	Slang	eğlenceli trip (lsd, sihirli mantar tribi)	good trip n.
209	Slang	çok eğlenceli zaman geçirmek	have a gas v.
210	Slang	eğlenceli vakit geçirmek	have a gas v.
211	Slang	eğlenceli bir şey yapmaya başlamak	get it on v.
212	Slang	çok eğlenceli olmak	be off the hook v.
213	Slang	korkunç eğlenceli	hairy-assed adj.
214	Slang	heyecan verici derecede eğlenceli	funalicious adj.
215	Slang	ufak tefek veya eğlenceli küçük paketlerdeki	funsized adj.
216	Slang	korkunç eğlenceli	hairy-ass adj.
217	Slang	hiç eğlenceli değilsin	you got no jams expr.
218	Slang	eğlenceli olmayan	no jam expr.
219	Slang	hiç eğlenceli değil	(as) funny as a fart in a spacesuit expr.
220	Slang	çok eğlenceli	it's a gas expr.
Modern Slang
221	Modern Slang	akıllı, eğlenceli, bağımsız, sevilen genç kadın	abbigail n.