elde edilen - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

elde edilen



Sens de "elde edilen" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Turc Anglais
General
elde edilen obtained adj.
elde edilen acquired adj.
elde edilen acquisite adj.
elde edilen reached adj.
elde edilen of prep.
Trade/Economic
elde edilen acquired adj.

Sens de "elde edilen" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
brezilya palmiyesinden elde edilen sağlam bir iplik türü tecum n.
bazı akasya ağaçlarından elde edilen zamk gum arabic n.
aynı adı taşıyan bitkinin tohumlarından elde edilen çok değerli bir yağ primrose evening oil n.
bitkilerden elde edilen uçucu yağ essential oil n.
greyfurt, turunç ve mandalinayı melezleyerek elde edilen jamaika'ya özgü bir narenciye ugli n.
damıtılarak elde edilen alkollü sıvı spirit n.
hayvandan elde edilen malzeme animal derived material n.
killi şistten elde edilen petrol shale oil n.
birçok alkollü içeceğin ve meyve sularının karıştırılmasıyla elde edilen içecek cocktail n.
kırmızı şarap meyve suyu ve soda karışımı ile elde edilen alkollü punç sangaree n.
caesalpinia familyasın ait olan ağaçlardan elde edilen odun sapanwood n.
kendirden elde edilen bir uyuşturucu cannabis n.
şekerkamışından elde edilen şeker cane sugar n.
aynı adı taşıyan bitkinin tohumlarından elde edilen çok değerli bir yağ evening primrose oil n.
sütten elde edilen bir şeker milk sugar n.
ağaçlardan elde edilen zamk ve reçine karışımı gum resin n.
kırmızı şarap meyve suyu ve soda karışımı ile elde edilen alkollü punç sangria n.
baklagillerin tohumundan elde edilen protein legumin n.
zebranın at veya eşekle birleştirilmesinden elde edilen hibrit zebroid n.
elde edilen sonuçlar the results obtained n.
beceri ile elde edilen başarı tour de force n.
sermaye mallarına yapılan yatırımdan elde edilen verim quasi-rent n.
başlangıçta elde edilen avantaj an advantage gained at the beginning n.
salyangozdan elde edilen erguvan rengindeki boyarmadde imperial purple n.
salyangozdan elde edilen erguvan rengindeki boyarmadde royal purple n.
salyangozdan elde edilen erguvan rengindeki boyarmadde tyrian purple n.
çaba gösterilmeden elde edilen easy victory n.
kolay elde edilen başarı cheap victory n.
zaman içinde elde edilen tecrübeler experiences gained/acquired over time n.
bazı ağaçlardan elde edilen çabuk yanabilen bir odun torchwood n.
1862'de III. Napolyon komutasındaki Fransız ordularına karşı elde edilen zaferin kutlandığı meksika bayramı cinco de mayo n.
çeşitli malzemelerin mikserde karıştırılmasıyla elde edilen macun kıvamında madde coarse paste n.
bazı akasya ağaçlarından elde edilen zamk acacin n.
hayvan kıllarından dokunarak elde edilen kumaştan yapılan çadır haircloth tent n.
babasu çekirdeklerinden elde edilen hindistan cevizi yağına benzer bir yağ türü babacu oil n.
tanenden elde edilen solüsyon tan n.
yerli mülk sahiplerinden elde edilen vergi gelirlerinin toplanmasından ve ödenmesinden sorumlu olan idari bölge taluk n.
kafur ağacından elde edilen yağ camphor oil n.
kanarya adalarına özel ağaçlardan elde edilen kereste canary wood n.
çeşitli bitkilerin demlenmesinden elde edilen içeceklerin tümü tea n.
güney amerika'da yetişen bursera ağaçlarından elde edilen sakızımsı madde caranna n.
yeniden elde edilen şey reacquisition n.
elde edilen para bağış olarak kullanılmak üzere satılan pul charity n.
hint kenevirinden elde edilen sakız reçinesi charras n.
hint kenevirinden elde edilen sakız reçinesi churrus n.
volkanik kayalardan elde edilen seramikçilik ve sırlama işinde kullanılan sodyum-alüminyum ve potasyum-alüminyum silikatli mineral nepheline n.
elde edilen net kar net n.
güvenilir kaynaktan elde edilen haber authentic information n.
kenevirden elde edilen keyif verici maddeler bang n.
mum ağacından elde edilen ve mum yapımında kullanılan kokulu yeşil bir mum bayberry tallow n.
bergamot meyvesinden elde edilen yağ veya parfüm bergamot orange n.
oğlak derisinden elde edilen yumuşak deri cheveril [obsolete] n.
sapodila ağacından elde edilen sakız benzeri bir madde chicle gum n.
ticari kargonun denizden toplandığı seferden elde edilen hasılat voyage [obsolete] n.
ucu sürtünme ile tutuşan yanıcı bir karışımla kaplanmış tahtadan veya kolay tutuşan başka bir malzemeden elde edilen kısa ve ince parça match n.
bir ticari faaliyetten elde edilen ve üretim maliyetini ancak karşılayan gelir margent n.
tavuskuşu tüylerinden elde edilen ve olta sineği yapımında kullanılan narin bir iplik marl n.
bir kravatı bağlarken ekstra döndürmeler yapılarak elde edilen geniş ve üçgen bir düğüm windsor knot n.
çeşitli kuru yemişlerin ve diğer yağlı tohumların yağını çıkardıktan sonra geriye kalanların öğütülmesi ile elde edilen ürün meal n.
et veya balık gibi kurutulmuş çeşitli besinlerin öğütülmesi ile elde edilen ürün meal n.
aniden kristallendirme ile elde edilen ürün meal n.
spor dalında elde edilen şampiyonluğu temsilen kullanılan flama meatball n.
meskit ağacının tohum zarflarından elde edilen, akasya zamkına benzer bir sakız mesquite gum n.
daha değerli olanı feda ederek elde edilen maddi kazanç mess of pottage n.
croton cinsi bir ağaçtan elde edilen reçine mexican lac n.
öğütme işlemiyle elde edilen yağ tortusu millcake n.
arka arkaya elde edilen üç başarı hat trick n.
üst üste elde edilen üç başarı hat-trick n.
kınanın başka boyarmaddeler ile karıştırılmasıyla elde edilen sıvı, toz veya macun henna n.
amerikan bufalosundan elde edilen şey buffalo n.
büyükbaş hayvanları çalmak için yapılan baskında elde edilen ganimet hership [obsolete] n.
yünü kırpılmamış kuzudan elde edilen yün hogg [uk] n.
bir yaşından küçük ve henüz yünü kırpılmamış kuzudan elde edilen yün hogget [uk] n.
sert bir kahvenin demlenmesiyle elde edilen bir aroma mocha n.
kahve ile kakao veya çikolatanın karıştırılmasıyla elde edilen bir aroma mocha n.
topraktan elde edilen bir pigment motey [obsolete] n.
çevredeki kırsal bölgeye hakim bir nokta elde etmek için bahçeye inşa edilen yüksek alan mount [obsolete] n.
ylang ylang ağacının çiçeklerinden elde edilen yağ ylang-ylang n.
ylang ylang ağacının çiçeklerinden elde edilen esans ylang-ylang n.
ylang ylang ağacının çiçeklerinden elde edilen yağ ilang-ilang n.
ylang ylang ağacının çiçeklerinden elde edilen esans ilang-ilang n.
gambir bitkisinden elde edilen sarımsı sakız pale catechu n.
gambir bitkisinden elde edilen sarımsı sakız white cutch n.
sakız reçinesinden elde edilen pigment gamboge n.
kuralları manipüle ederek elde edilen avantaj loaded dice n.
bilgisayar veya internet oyunlarında yenilen düşmanlardan elde edilen işe yarar parçalar loot n.
esasen lekeci kili, beyazlatıcı ve büzücülerden oluşup yüze sürülen kozmetik macundan elde edilen pudra mudpack n.
misk öküzü, misk faresi, misk kedisi gibi hayvanlardan elde edilen sert kokulu çeşitli maddelere verilen ad musk n.
olgun koyundan elde edilen iç yağı mutton tallow n.
olgun koyundan elde edilen don yağı mutton tallow n.
kolay elde edilen şey gimme n.
şantaj yolu ile elde edilen çeyrek miktar chout n.
(bütün çanların aynı anda çalınması ile elde edilen) şıngırtı clam n.
elde edilen şey derivement [obsolete] n.
kurutma sonucu elde edilen ürün desiccate n.
hindistan'da yetişen, andropogon gibi cinslere mensup çimlerden elde edilen hoş kokulu uçucu bir yağ grass oil n.
hindistan'da yetişen, andropogon gibi cinslere mensup çimlerden elde edilen hoş kokulu uçucu bir yağ ginger grass oil n.
siyam baklasından elde edilen, gıdalarda kıvam arttırıcı olarak kullanılan bir zamk guar n.
yeni zelanda'ya özgü kauri ağaçlarından elde edilen, vernik ve muşamba yapımında kullanılan reçine gum n.
çeşitli tropik bitkilerden elde edilen, kanama durdurucu ve bronzlaştırıcı olarak kullanılan bir reçine gum kino n.
bazı laden türlerinden elde edilen ve parfüm yapımında kullanılan, hoş kokulu bir yağ reçinesi gum labdanum n.
bazı laden türlerinden elde edilen ve parfüm yapımında kullanılan, hoş kokulu bir yağ reçinesi gum ladanum n.
hasta veya zayıf düşmüş hayvandan elde edilen post murrain n.
doğal bir şekilde ölen hayvandan elde edilen post murrain n.
commiphora cinsi iki afrika ağacından elde edilen bir zamk reçine karışımı opopanax n.
çeşitli ağaçların zamk reçine karışımlarından elde edilen parfüm opopanax n.
belirli şartla altında elde edilen en yüksek derece optimum n.
bir dizi oyunun çoğunluğunun kazanılmasıyla elde edilen zafer rubber n.
elde edilen şey oyster n.
iyiliği elde edilen kimse conquest n.
yardımı elde edilen kimse conquest n.
lonchocarpus cinsi bitkilerden elde edilen balık zehri babasco n.
gondang ağacından elde edilen krem rengi sert ağda gondang wax n.
gondang ağacından elde edilen krem rengi sert ağda fig wax n.
ipek böceklerine zarar vermeden kozalarından elde edilen ipek ahimsa silk n.
makamın geçici olarak tutulmasından elde edilen gelirlerin kullanılması commendam n.
aynı kaynaktan elde edilen iki gelir double dipping n.
uyanıklık, beceri ile elde edilen avantaj the draw n.
(kumarhanede) çiplerin satışından elde edilen kazanç drop n.
brezilya odunundan elde edilen bir pigment drop lake n.
meksika'ya özgü bir yuka türünün yapraklarından elde edilen soluk ve sert lif palma n.
kozmetik macundan elde edilen bir tür pudra pack n.
kağıt parçalarının yapıştırılması ile elde edilen resimler papiers collés n.
doğaüstü yolla elde edilen bilgi paragnosis n.
kolay elde edilen şey pianola n.
farklı renkteki ipliklerle örülerek elde edilen bir kumaş deseni pincheck n.
baskıcı veya kısıtlayıcı bir politikayla elde edilen sonuç containment n.
şans eseri elde edilen başarı felicity n.
aynı aile evinin bölünmesiyle elde edilen ayrı alan in-law apartment n.
mülkten elde edilen gelir issue n.
pandanus yaprağından elde edilen lif pandanus n.
filizdeki ilk üç yapraktan elde edilen çay pekoe n.
odun külünün özütlenmesiyle elde edilen renkli potasyum karbonat potash n.
güç ile elde edilen diplomatik başarı power play n.
genellikle beyaz kurşunun tav edilmesi ile elde edilen kırmızı bir pigment sandix n.
genellikle beyaz kurşunun tav edilmesi ile elde edilen kırmızı bir pigment sandyx n.
alengirli yollardan elde edilen kazanç filthy lucre [obsolete] n.
rakibe karşı elde edilen ilk avantaj first blood n.
başta elde edilen avantaj flying start n.
yaprağın ikiye bölünmesi ile elde edilen sayfanın boyutu folio n.
yaprağı ikiye bölerek elde edilen sayfa folio n.
balistik ve tıp gibi çeşitli bilimlerden elde edilen bilgi ve tekniklerin suç soruşturmasında kullanılması forensic n.
spor ve eğlence etkinliklerinden elde edilen gelir gate money n.
roccella ve lecanora cinsi likenlerden elde edilen boya maddesi orchel n.
esas olarak roccella cinsi likenlerden elde edilen mor renkli bir boya maddesi orseille n.
esas olarak roccella cinsi likenlerden elde edilen mor renkli bir boya maddesi orselle n.
parçalara ayırıp çözümleyerek elde edilen sonuç parse n.
yağma ile elde edilen mülk plunderage n.
savaşta elde edilen kaçak mallara el koyma veya satın alma hakkı preemption n.
(hasattan elde edilen) ilk meyveler premices [obsolete] n.
kısa iplerin birbirine dolanması ile elde edilen bir ip örgüsü short splice n.
amerika sabırından elde edilen hazır bir lif çeşidi sisal grass n.
planlanan ve elde edilen sonuç arasındaki fark slippage n.
(olumlu izlenim sonucu elde edilen) kredi point n.
kağıdın yakılması ile elde edilen siyah pigment spanish black n.
(plastik nesnenin bir diğer nesneye bastırılması ile elde edilen) kalıp squeeze n.
(plastik nesnenin bir diğerine bastırılması ile elde edilen) kalıp squeezing n.
bir bitkiden elde edilen sulu yiyecek succulence n.
bir bitkiden elde edilen sulu yiyecek succulency n.
iki farklı grubun/nesnenin kullanımıyla elde edilen etki synergy n.
avdan elde edilen miktar catch n.
birkaç kaynaktan elde edilen bilgi parçaları bir araya getirerek yüzeysel bilgi edinmek glean v.
sinyal işletim sistemi ve hizmet çağrısından elde edilen bilgileri ileterek (trenin) varış ve kalkış saatini kaydetmek os v.
ekşimiş sütten elde edilen lactic adj.
deniz suyunun buharlaşmasından elde edilen evaporitic adj.
dondurarak kurutma sonucu elde edilen lyophiled adj.
sütten elde edilen lactic adj.
bitkilerden elde edilen phytogenous adj.
seçimle elde edilen (bir makam) elective adj.
köpek sidiğinden elde edilen bir tür asit kynurenic adj.
çaba sarfetmeden elde edilen free-riding adj.
kömürden elde edilen coal-derived adj.
kafurdan elde edilen camphretic adj.
mazı tozu veya taninden elde edilen tannic adj.
kolay elde edilen cheap adj.
zahmetsizce elde edilen cheap adj.
testten elde edilen test adj.
deneyden elde edilen testing adj.
test ile elde edilen trial adj.
damıtılarak elde edilen alkollü sıvıdaki orandan daha az alkol içeren underproof adj.
öküzden elde edilen beef adj.
zorla elde edilen extorsive adj.
zorlanmadan elde edilen hands down adj.
aşırı çaba sarf etmeden elde edilen hands-down adj.
bir maddenin ayrışmasından elde edilen breakdown adj.
mürden elde edilen myrrhic adj.
ateş ile elde edilen ignigenous adj.
yağdan elde edilen oil adj.
petrolden elde edilen oil adj.
yalvararak elde edilen impetrate [obsolete] adj.
rica yolu ile elde edilen impetrate [obsolete] adj.
dürtü ile elde edilen impulse adj.
asıl kaynağından elde edilen firsthand adj.
iki ana rengin karışımından elde edilen secondary adj.
kişinin kendi emeği ile elde edilen self-made adj.
kısa sürede elde edilen short-term adj.
şantaj ile elde edilen shotgun adj.
güneş ısısı ile elde edilen solar adj.
polariskopla elde edilen polariscopic adj.
ile elde edilen -tile suf.
metreyle elde edilen anlamı veren son ek -metric suf.
metreyle elde edilen anlamı veren son ek -metrical suf.
mantardan elde edilen madde anlamı veren son ek -mycin suf.
Phrases
kullanılarak elde edilen obtained using expr.
yoluyla elde edilen obtained via expr.
Colloquial
tereyağından kıl çeker gibi elde edilen şey snap n.
belirli çam ağaçlarının buhar ile damıtılması ile elde edilen uçucu yağ turps [brit] n.
alınan/elde edilen çok sayıda şey haul n.
kolay elde edilen başarının kaynağı milch cow n.
dişi kenevir bitkisinden elde edilen kullanıma hazır çiçekler bud n.
kaynatılarak elde edilen şeker lolly [australia/new zealand] n.
poker gibi kumar oyunlarında bir elde oyuncular tarafından riske edilen toplam para the pot n.
kolay elde edilen ucuz ve küçük kalibreli silah saturday-night special n.
kredi kartlarıyla elde edilen plastic adj.
Idioms
ek işten elde edilen gelir a bit on the side n.
büyük kayıplarla elde edilen zafer pyrrhic victory n.
elde edilen başarı karşılığı alınan ödül the brass ring n.
kolayca elde edilen ve gizlenebilen ucuz silah saturday night special n.
elde edilen ganimetler loaves and fishes n.
haksız elde edilen zenginlik the mammon of unrighteousness n.
yasa dışı/kanunsuz yollardan elde edilen zenginlik the mammon of unrighteousness n.
deneyimden elde edilen bilgi twenty-twenty hindsight n.
elektrik satarak elde edilen gelir/kar spark spread n.
elektrik dağıtımından elde edilen gelir/kar spark spread n.
(büyük bir uğraş sonrası) eldeki/elde edilen şey something to show for something expr.
zorlanmadan elde edilen in a walk expr.
hikayeye dayanan kanıtlar bilimsel araştırmalar sonucu elde edilen verilerin yerine kullanılamaz the plural of anecdote is not data expr.
deneyimden elde edilen bilgi ile with twenty-twenty hindsight expr.
Informal
kısa zamanda elde edilen büyük kazanç killing n.
Trade/Economic
elde edilen şirket acquiree n.
elde edilen firma acquiree n.
bir kişi, kurum ya da durum hakkında açık kaynaklardan (gazete, televizyon, internet vb.) elde edilen bilgiler open source intelligence (osint) n.
vadeli piyasada, spot malların vadeli işlem sözleşmesinden elde edilen karla alınıp satıldığı işlem türü cash-and-carry n.
aktifin satışından elde edilen kar ve zarar gain or loss on sale of other assets n.
aktiflerin satışından elde edilen gelirler income from sale of assets n.
asıl faaliyet dışı elde edilen karlar non-operating profits n.
banka hesapları üzerinden elde edilen faiz gelirleri interest income on bank accounts n.
belli bir şeyden elde edilen kazanç proceed n.
birleşmeden elde edilen sermaye fazlası surplus from consolidation n.
birkaç kişilik farklı gruplar üzerinde bölümler halinde yapılan tahminlerin birleştirilmesinden elde edilen toplam veya birleşik tahmin composite estimate n.
bir iş ya da hizmetten elde edilen para remuneration n.
bir spor müsabakasında bilet satışlarından elde edilen hasılat gate receipts n.
çeşitli fiyat seviyelerinden sunulan bir alanın kontrolünden elde edilen gelir yield n.
dönem sonunda elde edilen yıllık gelir ordinary annuity n.
elde edilen kar profit received n.
elde edilen kar realized profit n.
elde edilen şey acquisition n.
elde edilen para value received n.
elde edilen kar resulting profit n.
elde edilen değer value received n.
elde edilen kar acquired surplus n.
elde edilen kar profit obtained n.
elde edilen referans reference obtained n.
girdilerin işlenmesinden elde edilen şey output n.
hisse senetlerinin satışı karşılığında elde edilen gelirin devri transfer of proceeds n.
hisse senedi ve tahvillerin satışından elde edilen kar capital gains n.
iştirakler ve bağlı ortaklıklarda içsel kaynaklardan yapılan sermaye artırımı nedeniyle elde edilen bedelsiz hisse senedi tutarları amount of non-paid up shares received from participations and subsidiaries due to capital increase realised from internal resources n.
işlenmiş tarım ürünlerinden elde edilen mamüller goods resulting from the processing of agricultural products n.
İlgili ülkeden çıkış nedeniyle elde edilen kazançlar üzerinden ödenecek vergi exit tax n.
işletmenin mülkiyetine ortaklık hakkı sağlayan ve karşılığında temettü elde edilen kıymetli evrak equity n.
işten ayrılan veya tekaüt edilen bir kimsenin işin bitiminde elde ettiği bir miktar para benefit severance n.
mal ve hizmetlerin insan ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanımından elde edilen haz utility n.
offis satışlarından elde edilen gelir office yield n.
peşin elde edilen gelir deferred revenue n.
peşin elde edilen gelir deferred income n.
peşin elde edilen gelir unearned revenue n.
satışlardan elde edilen nakit cash from sales n.
satışlardan elde edilen gelir income from sales n.
rakamların toplanıp eleman sayısına bölünmesi ile elde edilen basit ortalama arithmetic average n.
satışlardan elde edilen safi kar net profit on sales net n.
satıştan elde edilen gayrisafi kar gross profit on sales n.
rüçhanlı hisse senedi başına elde edilen kar number of times preferred dividend earned n.
satış fiyatını elde etmek için net fiyata ilave edilen tutar markup n.
satış fiyatını elde etmek için net fiyata ilave edilen tutar mark-up n.
satışlardan elde edilen net kar net profit on sales n.
sürdürülen faaliyetlerden elde edilen vergi öncesi gelir pre-tax income from continuing operations n.
şirketin içindeki kişilerden elde edilen ve o şirketin hisse değerini etkileyebilecek bilgi insider information n.
spekülasyon sonrası elde edilen kar profit taking n.
ticarette elde edilen para gain n.
topraktan elde edilen kazanç esplees n.
taksitli satışlardan elde edilen gelir income from installment sales n.
ticaret dışı faaliyetlerden elde edilen gelir nonbusiness income n.
tahvilden elde edilen gelir bond yield n.
verginin kamu hizmetlerinden elde edilen fayda oranında alınmasını savunan kuram compensatory principle of taxation n.
vergilerden elde edilen devlet geliri inland revenue n.
yenilenemeyen kaynakların madenciliğinden elde edilen kara uygulanan vergi resource rent tax n.
yolsuzluktan elde edilen kazanç corrupt gain n.
gayrimenkul, yatırım, faizden elde edilen gelir unearned income n.
elde edilen karın finansal durumun iyi olduğu yıllarda azaltılması veya saklanmasına yönelik uygulanan muhasebe yöntemi income smoothing n.
ticari işlemden elde edilen aşırı kar highway robbery n.
ticari işlemden elde edilen avantaj highway robbery n.
tekrar elde edilen ürün repo n.
tekrar elde edilen mülk repo n.
yatırılan paraya yapılan ilave ile elde edilen gelirin yapılan ilaveye oranı multiplier n.
yatırımdan elde edilen getirilerin değişkenliği risk n.
patent gibi gayri maddi haklardan elde edilen gelirlere vergi indirimleri uygulanması patent box regime n.
bir işten elde edilen karı aynı işe yeniden yatırmak plowback n.
(bir yetkili veya komisyoncu tarafından elde edilen) gizli kar squeeze n.
(şirkette) elde edilen uygun koşulları daha büyük imtiyazlar için emsal veya koz olarak kullanmak whipsaw v.
marjinal maliyet fonksiyonundan elde edilen marginal adj.
Law
cinsel saldırı kurbanından elde edilen delillerin incelenmesi rape kit n.
yolsuzlukla elde edilen graft n.
mahkemede uygulanan para cezalarının üçüncü bölümünden elde edilen gelir third-penny n.
uluslararası hukuka göre siyasi yollarla bir devlet tarafından elde edilen topraklar title by occupancy n.
ekili arazi ürünlerinden elde edilen gelir emblements n.
ivazli elde edilen mülk a trust by onerous title n.
somut delillerden elde edilen sonuç conclusion of fact n.
ekinden elde edilen kar veya ürün emblement n.
abd anayasası'nın 4. maddesi uyarınca yasadışı yollarla elde edilen tanıklığın geçersiz sayılması kuralı exclusionary rule n.
gümüş ödenerek elde edilen kullanım hakkı blanch holding [scotland] n.
gümüş ödenerek elde edilen kullanım hakkı blench holding [scotland] n.
(ingiliz hukukunda) bağlılık yemini gibi maddi hizmetlerle elde edilen topraktan alınan kira rent service n.
toprak işlemeden elde edilen kar gainage n.
suların çekilmesi sonucu elde edilen arazi dereliction n.
tek taraflı ön araştırmada elde edilen kanıt precognition [scotland] n.
askeri olmayan birtakım hizmetlerle elde edilen feodal mülkiyet free socage [uk] n.
hileli bir şekilde elde edilen obreptitious adj.
araziden elde edilen praedial adj.
taşınmaz mülkten elde edilen praedial adj.
Politics
dış devletlerin uzaktan dinlenmesi, ortaya çıkan bilgilerin işlenmesi ve analizi ile elde edilen istihbarat telint n.
savaş zamanında şartların değişmesinden elde edilen servetlerin üzerine konulan istisnai vergi war poffts tax n.
seçimle elde edilen görev elective office n.
Industry
siyah kaşu bitkisinden elde edilen boya hammaddesi japan earth n.
oğlak veya keçi derisinden elde edilen deri cheverel n.
oğlak derisinden elde edilen deri chevrette n.
tüm yüzeyi sırlanmış metal bir levha, vazo gibi nesnenin emaye renklerine boyanması ile elde edilen bir eşya türü limoges enamel n.
metal işlemede tel çekmenin ilk birkaç aşamasında elde edilen büyük blok ripper n.
oksidize balık yağı uygulanması sonrası derinin sıkılması ile elde edilen yağlı bir madde degras n.
derinin sıkılması ile elde edilen yağlı madde ve diğer yağlardan oluşan bir karışım degras n.
guayule bitkisinden elde edilen kauçuk guayule n.
guayule bitkisinden elde edilen kauçuk huayule n.
yarpuzdan elde edilen ve sabun yapımında kullanılan nane kokulu bir yağ hedeoma oil n.
amerikan yalancı yarpuzundan elde edilen aromatik yağ hedeoma oil n.
yağa batırılmış bir tuğlanın distile edilmesiyle elde edilen bir yağ oil of brick n.
ürüne farklı maddeler eklenmesi ile elde edilen artış overrun n.
cüce palmiye köklerinden elde edilen tabaklama malzemesi palmetto n.
güney amerika ağaçlarından elde edilen bir kauçuk para rubber n.
midilli postundan elde edilen deri ponyskin n.
çeşitli alglerden elde edilen bir kolloidal özütleyici madde isinglass n.
musurdan elde edilen sarı renkli yağ porpoise oil n.
pancar kalıntısı gibi kaynaklardan elde edilen ham potas saline n.
pancar kalıntısı gibi kaynaklardan elde edilen ham potas salin n.
balığın kemik ve pullarının kaynatılması ile elde edilen yapışkan madde fish glue n.
hayvanın kanadı veya karnından elde edilen deri flank n.
ekşi portakal kabuğundan elde edilen acı tatlı açık sarı veya sarımsı kahverengi renkli bir yağ bitter orange oil n.
ipek böceklerinin ipçik üreten bezlerinden elde edilen ve olta ipi yapımında kullanılan madde silkworm gut n.
sisal bitkisinden elde edilen lif sisal n.
presleme sonucu elde edilen üzüm suyu pressurage n.
mantarların işlenmesiyle elde edilen bir tür sünger pyrotechnical sponge n.
Insurance
bir yatırım üzerinde elde edilen gelir yield n.
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırıldığı ve böylelikle potansiyel ek gelir imkanı veren poliçe unit-linked insurance fund n.
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırıldığı ve böylelikle potansiyel ek gelir imkanı veren poliçe unitised insurance fund n.
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırıldığı ve böylelikle potansiyel ek gelir imkanı veren poliçe unit-linked n.
tüm kaynaklardan elde edilen toplam primler written premiums n.
yatırım faizleri dışında sigorta ve reasürans işinden elde edilen kar underwriting profit n.
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırılmasıyla ek gelir imkanı veren poliçe unit-linked policy n.
Tourism
oda başı elde edilen gelir revenue per available room (revpar) n.
Technical
sıkıştırılmış kömür tozundan elde edilen yakıt carbonette n.
seyreltik sodyum hidroksit çözeltisi ile pamuk linteri işlenerek elde edilen saf selüloz chemical cotton n.
kerestenin kimyasal olarak işlenmesiyle elde edilen kağıt hamuru chemigroundwood pulp n.
selüloz nitrattan elde edilen (plastik) ürünler nitrate n.
kuzey denizi altındaki yataklardan elde edilen doğal gaz north-sea gas n.
malezya'daki artocarpus kunstleri türü ağaçtan elde edilen kaba lif terap n.
erimiş alüminyum oksitten elde edilen bir madde alundum® n.
reçinenin kuru damıtılmasıyla elde edilen hafif ve uçucu yağ amber oil n.
basınç kalıplamayla elde edilen deney parçaları compression-moulded test specimens n.
bitki atıklarından elde edilen kömür biochar n.
bir cam çubuğun ipeğe sürtünmesi ile elde edilen pozitif elektrik vitreous electricity n.
damıtma ile elde edilen saf su water distilled n.
damıtma ile elde edilen sıvı distillate n.
distile su elde edilen tesis evaporating plant n.
düzensiz bir kesitte paneller halinde hesaplanan debilerin toplanması ile elde edilen bir kesitten geçen toplam anlık debi total instantaneous discharge n.
hareket eden bir cismin kütle ve hızının çarpımıyla elde edilen hareket miktarı momentum n.
makinenin kayıplarının çıkarılması sonrasında elde edilen nihayi iş effective work n.
ombradan yakılarak elde edilen koyu kahverengi pigment burnt umber n.
petrolün damıtılmasından elde edilen bir gaz pintsch gas n.
sabadila çekirdeklerinden elde edilen alkaloit karışımı veratrine n.
sığırların bacak ve incik kemiklerinden elde edilen yağ neat's foot oil n.
süzme işlemiyle elde edilen kül suyu gibi bir çözelti lixivium n.
verniklere pigment eklenerek elde edilen vernik emayesi lacker n.
verniklere pigment eklenerek elde edilen vernik emayesi lacquer n.
yosundan elde edilen lifli kıvam arttırıcı katkı maddesi carrageenan n.
yüksek fırından elde edilen gaz by product gases n.
meksika çay bitkilerinden elde edilen kokusu ve tadı kötü ve toksik uçucu yağ american wormseed oil n.
meksika çay bitkilerinden elde edilen kokusu ve tadı kötü ve toksik uçucu yağ chenopodium oil n.
yüksek sıcaklıklarda çeşitli organik maddelerin ayrıştırılmasıyla elde edilen yağlar empyreumatic oils n.
sumak meyvelerinden elde edilen sarı reçine japan tallow n.
doğu hindistan'a özgü bir sütleğen bitkisinden elde edilen kauçuk benzeri madde kattimundoo n.
palmira palmiyesinden elde edilen sert bir lif bassine n.
metal çözümlemedeki küpelasyon işleminden elde edilen bir değerli metal küresi bead n.
ekstrüzyonla elde edilen ürün extrusion n.
esnekliği sıkı şekilde gerilmiş telle elde edilen şilte wire mattress n.
ağaçkurdundan elde edilen talaş woodmeal n.
kalayı sıvılaştırarak saflaştırma sırasında elde edilen beyaz renkli kırılgan bir atık madde hardhead n.
akçaağaçları kimyasal işleme tabi tutarak ve boyayarak elde edilen yeşilimsi gri renkli bir orta sertlikte bir kereste harewood n.
18. yüzyılda dolap yapımında kullanılmak üzere (No Suggestions) cinsinden elde edilen sert bir kereste türü harewood n.
dövme demire az miktarda alüminyum eklenerek elde edilen dövülebilir demir mitis n.
birden fazla dergiden elde edilen matrislerin otomatik olarak tek bir satıra yazılabileceği dizgi veya fotodizgi makinesi mixer n.
işlenmekte olan hayvan derisinden elde edilen parçalar moslings n.
pik demirinin tanelenmesi ile başlayan özel bir işlemle elde edilen çelik türü granulated steel n.
ultramarin üretiminde ilk ürün olarak elde edilen yeşil bir pigment green ultramarine n.
karışıma altın, bakır veya selenyum eklenmesiyle elde edilen kırmızı renkli cam ruby glass n.
palmira palmiyesinden elde edilen sert bir lif palmyra n.
palmira palmiyesinden elde edilen sert bir lif palmyra fiber n.
güney amerika kauçuk ağaçlarından elde edilen kauçuk para n.
çam iğnelerinden elde edilen iplik pine wool n.
çam iğnelerinden elde edilen iplik pine-needle wool n.
çam iğnelerinden elde edilen iplik pine-wood wool n.
vateria cinsi bir ağacın tohumlarından elde edilen yağlı madde piney tallow n.
vateria cinsi bir ağacın tohumlarından elde edilen yağlı madde dupada oil n.
neoprenin çözücülerinden elde edilen yapıştırıcı madde contact adhesive n.
bakır ve çinkodan elde edilen sarımsı bir alaşım semilor n.
pik demire belirli bir oranda hurda çelik karıştırılarak elde edilen düşük karbonlu dökme demir semisteel n.
ayırma işleminde elde edilen belirli boyut veya derecedeki toprak partikülü grubu separate n.
alkolde çözünememe özelliği ile şellaktan ayrılarak elde edilen sert bir parafin shellac wax n.
mobilyalarda yağ ve gomalak ile elde edilen parlak yüzey french polish n.
metal levhanın delgilenmesi ile elde edilen ince ve düz parça slug n.
(çömleklerde) halihazırda uygulanmış perdahı çıkararak elde edilen kısmi perdah smear n.
seramik sırına sofra tuzu ilave ederek elde edilen tuz sırı smeir n.
eritme sonucu elde edilen ürün smelt n.
yüksek yoğunluğu nedeniyle seyreltilmiş uranyumdan elde edilen metal alaşım staballoy n.
sıvının buharlaştırılmasıyla elde edilen yoğun kıvamlı çözelti stick n.
sardunyadan elde edilen pelargonic adj.
yağdan elde edilen oleic adj.
ipekböceğinden elde edilen bombic adj.
(model) sıcak metalin kalıplanması ile elde edilen hot adj.
su kuvveti ile elde edilen hydro adj.
yuvarlama sonucu elde edilen round-off adj.
doppler ultrasonla elde edilen doppler adj.
spiral haddeleme işlemi ile ısıtılmış katı bir çubuktan elde edilen (kaynaksız boru) solid-drawn adj.
Computer
google sorgulamasında elde edilen eşleşme google n.
Informatics
elektronik yüz belirleme tekniğiyle elde edilen robot resim e-fit n.
Telecom
dinleme cihazıyla elde edilen bilgilere sahip olduğunu iddia eden bir dolandırıcı wire tapper n.
dinleme cihazıyla elde edilen bilgilere sahip olduğunu iddia eden dolandırıcı wiretapper n.
(kablolu tv, cep telefonu hizmete sağlayıcıları) mevcut abonelerden elde edilen kazancı artırmak ve yeni abone kazandırmaya çalışmak churn v.
telefon dinleyerek elde edilen (bilgi) wiretap adj.
telefon dinlemeyle elde edilen (bilgi) wiretap adj.
satır besleme yerine yayılan bir yayın sinyalinin alınmasıyla elde edilen off-air adj.
satır besleme yerine yayılan bir yayın sinyalinin alınmasıyla elde edilen off-air adv.
Electric
indükleme yoluyla elde edilen elektrik akımı induction current n.
telin düzgün bir boru etrafına sarılmasıyla elde edilen bobin helix n.
camın ipeğe sürtünmesinden elde edilen elektrikle yüklü vitre-o-electic adj.
Textile
karagül koyununun yeni doğmuş kuzularından elde edilen siyah kıvrımlı kürk caracul n.
pamuk, yün veya ipeğin eğrilmesiyle elde edilen bir tür kumaş cassinette n.
eskiden dağ keçisi, şimdi ise koyun postundan elde edilen yumuşak süet deri chammy leather n.
eskiden dağ keçisi, şimdi ise koyun postundan elde edilen yumuşak süet deri chammy n.
eskiden dağ keçisi, şimdi ise koyun postundan elde edilen yumuşak süet deri chamois n.
eskiden dağ keçisi, şimdi ise koyun postundan elde edilen yumuşak süet deri shammy n.
eskiden dağ keçisi, şimdi ise koyun postundan elde edilen yumuşak süet deri shammy leather n.
eskiden dağ keçisi, şimdi ise koyun postundan elde edilen yumuşak süet deri chamois leather n.
ipek, pamuk ya da yünden elde edilen kadifemsi iplik ya da kordon chenille n.
teksas öküzünden elde edilen deri texas steer n.
jipijapa yapraklarından elde edilen, hasır şapka yapımında kullanılan çok esnek ve dayanıklı lif toquilla n.
brezilya'ya özgü palmiye yapraklarından elde edilen sağlam bir lif tucum n.
brezilya'ya özgü palmiye yapraklarından elde edilen sağlam bir lif tecum fiber n.
brezilya'ya özgü palmiye yapraklarından elde edilen sağlam bir lif tucuma n.
hinthıyarı ağacından elde edilen tabaklama özütü amaltas n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif ambary n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif ambari n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif kenaf n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif kanaf n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif kanaff n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif bastard jute n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif bombay hemp n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif deccan hemp n.
kenaf bitkisinden elde edilen lif java jute n.
tekstil cam ipliklerinden kesilerek elde edilen iplik tel textile glass chopped strand n.
proteinden elde edilen bir tekstil lifi azlon n.
karagül koyunundan elde edilen halı ipliği ve keçe yapımında kullanılan yün karakul n.
oğlak postundan elde edilen yumuşak deri kidskin n.
tropik bölgelerde yetişen ebegümecilerden elde edilen bitkisel halat urena n.
kırmızı ipek pamuk ağacından elde edilen bitkisel bir lif red silk cotton n.
boyanmamış ve ağartılmamış yünden elde edilen yumuşak bir kumaş beige n.
cheviot koyununun yününden elde edilen yünlü bir kumaş cheviot n.
ipekböceği kozasındaki ipliklerin çözülmesiyle elde edilen floret ipeği knubs n.
sabırlık bitkisinden elde edilen çeşitli sert lif maguey n.
belirli bitkilerin tohum zarflarından elde edilen ipeksi lif vegetable silk n.
kumaş üzerindeki genellikle üretan ile kaplanarak elde edilen parlak yüzey wet-look n.
banyan ağacının yapraklarından elde edilen, halat ve çul yapılımda kullanılan sert lif mauritius n.
banyan ağacının yapraklarından elde edilen, halat ve çul yapılımda kullanılan sert lif mauritius hemp n.
farklı ırk koyunlardan elde edilip güney amerika'dan ithal edilen bir yün mestizo wool n.
yün yağından (buharla damıtılarak) elde edilen yağ wool oil n.
(tabaklama) at postundan elde edilen deri horsehide n.
(uzun yünlü koyunlardan elde edilen) kalın yapılı gösterişli bir tür yün luster n.
(uzun yünlü koyunlardan elde edilen) kalın yapılı, gösterişli bir yün lustre n.
kumaşta çeşitli kimyasalların kullanımı ile elde edilen pürüzsüz ve parlak doku glaze n.
pamuk çırçırından elde edilen pamuk ginning n.
keçeleşmiş yünlü mallardan ve atıklardan dönüştürülerek elde edilen kalitesiz ve kısa stapelli yün mongo n.
ıhlamur ağacının iç kabuğundan elde edilen ve rusya'da üretilen bir hasır russia matting n.
pima türü pamuktan elde edilen kumaş pima n.
pima pamuğundan elde edilen kumaş pima cotton n.
merinos koyunundan elde edilen kaliteli yün finos n.
furcraea andina yapraklarından elde edilen sert ve doğal bir lif fique n.
fok kürkünden elde edilen tabaklanmış deri seal n.
tibet antilobundan elde edilen ipeksi bir yün türü shahtoosh n.
şatuş yününden elde edilen kumaş shahtoosh n.
yeni kırkılmış koyun derisinden yolunarak elde edilen kısa yün shearling n.
önceden dokunmuş veya keçeleştirilmiş olup hiç kullanılmamış yünden elde edilen (yün ipliği) reprocessed adj.
eski yün kıyafet ve halılar gibi kullanılmış materyallerden elde edilen (yün lifi) reused adj.
Construction
kum, balçık, kil, kireç gibi maddelerin karıştırılarak sıkıştırılmasından elde edilen yapı malzemesi rammed earth n.