hand someone something - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

hand someone something

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "hand someone something" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 78 résultat(s)

Anglais Turc
General
hand something to someone v. bir şeyi birine elden vermek
hand something back to someone v. birine bir şeyi elden geri vermek
Phrasals
hand something in (to someone) v. (ödev/sınav kağıdı vb) teslim etmek
hand someone something v. birine bir şey söylemek
hand someone something v. birine bir şey saçmalamak
hand someone something v. birine bir şeyler zırvalamak
hand someone something v. birine bir şey yutturmaya çalışmak
hand someone something v. birine palavra sıkmak
hand something down from someone to someone v. bir şeyi birinden birine geçirmek
hand something down from someone to someone v. bir şeyi (nesilden nesile) devam ettirmek
hand someone or something over (to someone or something) v. birini/bir şeyi (birine/bir şeye) teslim etmek
hand someone or something over (to someone or something) v. birini/bir şeyi (birine/bir şeye) bırakmak/bağışlamak
hand someone or something over (to someone or something) v. birinden/bir şeyden vazgeçmek
Idioms
a hand for (someone or something) n. (birini/bir şeyi) alkışlama
a hand for (someone or something) n. (birine/bir şeye) alkış
free hand (with someone or something) n. (biri/bir şey) üzerinde tam kontrol
free hand (with someone or something) n. (biri/bir şey) üzerinde tam yetki
free hand (with someone or something) n. (biriyle/bir şeyle ilgili) istediği gibi davranabilme/istediğini yapabilme özgürlüğü
free hand (with someone or something) n. (biriyle/bir şeyle) ilgili istediği gibi at oynatma
free hand (with someone or something) n. (biri/bir şey) üzerinde tek başına inisiyatif sahibi olma
be able to count (someone or something) on one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
know (something/someone) like the back of one's hand v. avucunun içi gibi bilmek
lend someone a hand with something v. bir konuda birine yardım etmek
hand something in to someone v. bir şeyi birine teslim etmek/vermek
hand something up to someone v. bir şeyi daha üst pozisyondaki/mevkideki birine iletmek
dismiss (someone or something) out of hand v. (birini/bir şeyi) anında reddetmek
dismiss (someone or something) out of hand v. (birini/bir şeyi) hemen reddetmek
be able to count (someone or something) on one hand v. çok az sayıda olmak
be able to count (someone or something) on one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be able to count (someone or something) on the fingers of one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be able to count (someone or something) on the fingers of one hand v. çok az sayıda olmak
be able to count (someone or something) on one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be able to count (someone or something) on one hand v. çok az sayıda olmak
get the upper hand on (someone or something) v. (birine/bir şeye karşı) büyük avantaj sağlamak
get the upper hand on (someone or something) v. (birine/bir şeye karşı) üstün çıkmak/üstünlük sağlamak
get the upper hand on (someone or something) v. (birine/bir şeye karşı) galip gelmek
get the upper hand on (someone or something) v. (biri/bir şey karşısında) öne geçmek
get the upper hand on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) alt etmek
give (someone or something) a hand v. (birini/bir şeyi) alkışlamak
hand (something) to (someone) on a plate v. (birine bir şeyi altın) tepside sunmak
hand (something) to (someone) on a plate v. (birine bir şeyi) tepside sunmak/vermek
hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) sıkı fıkı
hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yakın ilişki içinde
hand someone something on a plate v. birine bir şeyi tepside sunmak
hand someone something on a plate v. birine bir şeyi altın tepside sunmak
have (someone or something) at hand v. (birini/bir şeyi) yanında bulundurmak
have (someone or something) at hand v. (birini/bir şeyi) elinin altında bulundurmak
have (someone or something) at hand v. (birini/bir şeyi) hazır bulundurmak
have someone or something (well) in hand v. birini/bir şeyi kontrolü altında tutmak
have someone or something (well) in hand v. biri/bir şey kontrolünde olmak
have a hand for (someone or something) v. (birine/bir şeye) yardım etmek
reject (someone or something) out of hand v. (birini/bir şeyi) düşünmeden reddetmek/geri çevirmek
reject (someone or something) out of hand v. (birini/bir şeyi) anında reddetmek/geri çevirmek
take (someone or something) in hand v. (birinin/bir şeyin) yönetimi ele almak
take (someone or something) in hand v. (birinin/bir şeyin) idaresini ele almak
take (someone or something) in hand v. (birini/bir şeyi) idare etmeye başlamak
take (someone or something) in hand v. (biriyle/bir şeyle) düzeltmek/geliştirmek amaçlı ilgilenmek
take (someone or something) in hand v. (birinin/bir şeyin) yönetimini/idaresini üstüne almak/üstlenmek
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak
work hand and glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak
work hand in glove with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak
at the hand of (someone or something) expr. (birinin) elinden
at the hand of (someone or something) expr. (biri veya bir şey) yüzünden
at the hand of (someone or something) expr. '-den dolayı
hand in glove with (someone or something) expr. (biriyle/bir şeyle) iş birliği içinde
hand in glove with (someone or something) expr. (biriyle/bir şeyle) dirsek temasında
hand in glove with (someone or something) expr. (biriyle/bir şeyle) sırt sırta