i go

Sens de "i go" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 126 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Phrases
1	Phrases	I have no one to go to expr.	gidecek kimsem yok
Proverb
2	Proverb	there but for the grace of god go I	çok şükür benim başıma gelmedi
3	Proverb	there but for the grace of god go I	(baktıkça/düşündükçe) halime şükrediyorum
Colloquial
4	Colloquial	sorry I must go expr.	kusura bakma ama gitmeliyim
5	Colloquial	sorry I can't go out tonight expr.	kusura bakma bu gece çıkamam
6	Colloquial	I am psyched to go expr.	gitmek için can atıyorum
7	Colloquial	I can go you one better expr.	seni geçerim
8	Colloquial	I can go you one better expr.	senden daha iyisini yaparım
9	Colloquial	I can go you one better expr.	yaptığından daha iyisini yaparım
10	Colloquial	I can go you one better expr.	yaptığını bir tık daha ileri götürebilirim
Idioms
11	Idioms	I need to go see a man about a dog expr.	halletmem gereken bir şey/iş var
12	Idioms	I need to go see a man about a dog expr.	bir yere kadar gidiyorum/gideceğim
13	Idioms	I have to go see a man about a dog expr.	işlerim var
14	Idioms	I have to go see a man about a dog expr.	biraz işim var, gitmem lazım
15	Idioms	I have to go see a man about a dog expr.	bir yere kadar gidiyorum
Informal
16	Informal	I think I should go now expr.	artık gitsem iyi olur
Speaking
17	Speaking	I would as soon go as not expr.	gitsem de olur gitmesem de
18	Speaking	I don't want to go to school expr.	okula gitmek istemiyorum
19	Speaking	I can't go below that expr.	aşağısı kurtarmaz
20	Speaking	I cant go with you in what you say expr.	sizinle hemfikir değilim
21	Speaking	I will go there some time expr.	oraya münasip bir zamanda giderim
22	Speaking	I have to go expr.	gitmek zorundayım
23	Speaking	I had better go expr.	gitsem iyi olacak
24	Speaking	I have to go now expr.	şimdi gitmek zorundayım
25	Speaking	I will go expr.	gideceğim
26	Speaking	I would rather go expr.	gitmeyi tercih ederim
27	Speaking	I would rather not go expr.	gitmemeyi tercih ederim
28	Speaking	I had rather go expr.	gitmeyi tercih ederim
29	Speaking	I would rather not go expr.	bana kalsa gitmem
30	Speaking	I had rather go expr.	bana kalırsa giderim
31	Speaking	I would rather go expr.	bana kalırsa giderim
32	Speaking	I have to go expr.	gitmem lazım
33	Speaking	I gotta go expr.	gitmem lazım
34	Speaking	I gotta go expr.	çıkmam lazım
35	Speaking	I gotta go expr.	benim çıkmam gerekiyor
36	Speaking	I gotta go expr.	çıkmam gerekiyor
37	Speaking	I would not go for the whole world expr.	dünyada gitmem
38	Speaking	I couldn't go to school today expr.	ben bugün okula gidemedim
39	Speaking	before I go expr.	ben gitmeden önce
40	Speaking	I must go to the toilet expr.	tuvalete gitmeliyim
41	Speaking	I have to go to the toilet expr.	tuvaletim geldi
42	Speaking	I need to go to the toilet expr.	tuvalete gitmeliyim
43	Speaking	I need to go to the toilet expr.	tuvaletim geldi
44	Speaking	I have to go to the toilet expr.	tuvalete gitmeliyim
45	Speaking	I must go to the toilet expr.	tuvaletim geldi
46	Speaking	I have to go home expr.	eve gitmek zorundayım
47	Speaking	I want to go home expr.	ben eve gitmek istiyorum
48	Speaking	may I go? expr.	gidebilir miyim?
49	Speaking	can I go? expr.	gidebilir miyim?
50	Speaking	I will go tomorrow expr.	ben yarın gideceğim
51	Speaking	I must go to work now expr.	şimdi işe gitmeliyim
52	Speaking	I have to go to sleep expr.	uyumam gerek
53	Speaking	I must go to sleep expr.	uyumam gerek
54	Speaking	I know you have to go expr.	biliyorum gitmek zorundasın
55	Speaking	should I stay or should I go? expr.	kalmalı mıyım gitmeli miyim?
56	Speaking	I don't want to go expr.	ben gitmek istemiyorum
57	Speaking	I was going to go expr.	gidecektim
58	Speaking	I would go expr.	gidecektim
59	Speaking	I have to go to school tomorrow expr.	yarın okula gitmek zorundayım
60	Speaking	I didn't go to the school expr.	okula gitmedim
61	Speaking	I have to go home expr.	eve gitmeliyim
62	Speaking	I have to go to school expr.	okula gitmeliyim
63	Speaking	I want to go to school expr.	okula gitmek istiyorum
64	Speaking	I didn't go home yesterday expr.	dün eve gitmedim
65	Speaking	I came this close to go there expr.	oraya gitmeme şu kadar kalmıştı
66	Speaking	do I have to go? expr.	gitmek zorunda mıyım?
67	Speaking	how about you and i go for a walk? expr.	beraber bir yürüyüşe ne dersin?
68	Speaking	can I go now? expr.	artık gidebilir miyim?
69	Speaking	I can't let you go expr.	gitmene izin veremem
70	Speaking	I think we should go back expr.	bence geri dönmeliyiz
71	Speaking	I wanted to go back expr.	geri dönmek istedim
72	Speaking	can I go out? expr.	dışarı çıkabilir miyim?
73	Speaking	I know how these things go expr.	bu işlerin nasıl olduğunu bilirim
74	Speaking	I want you to go over there by yourself expr.	kendi başına oraya gitmeni istiyorum
75	Speaking	I want you to go there by yourself expr.	kendi başına oraya gitmeni istiyorum
76	Speaking	can I have another go? expr.	bir kere daha deneyebilir miyim?
77	Speaking	can I have another go? expr.	bir kez daha deneyebilir miyim?
78	Speaking	I should probably go home expr.	eve gitsem iyi olur
79	Speaking	when I had my first baby I wanted to go home to mother expr.	ilk bebeğim olduğunda anneme gitmek istemiştim
80	Speaking	i want to go home expr.	eve gitmek istiyorum
81	Speaking	I have to go some to do better than that expr.	bundan daha iyisini yapmak için daha fazla uğraşmalıyım
82	Speaking	I can't go on like this expr.	böyle devam edemeyeceğim
83	Speaking	I'm not asking you if I can go expr.	gitmek için izin istemiyorum
84	Speaking	I am going to go to school tomorrow expr.	ben yarın okula gideceğim
85	Speaking	I have no choice but to go there expr.	oraya gitmekten başka şansım/seçeneğim yok
86	Speaking	I have to go to the bathroom expr.	tuvalete gitmem lazım
87	Speaking	I understand why you can't go expr.	neden gidemediğini anlıyorum
88	Speaking	I have to go out expr.	çıkmalıyım
89	Speaking	I have to go expr.	çıkmalıyım
90	Speaking	I really must go expr.	gerçekten gitmeliyim
91	Speaking	i really must go expr.	gerçekten gitmek zorundayım
92	Speaking	I gotta go expr.	gitmek zorundayım
93	Speaking	I want to go expr.	gitmek istiyorum
94	Speaking	every time I give it a go expr.	her deneyişimde
95	Speaking	can I go early? expr.	erken gidebilir miyim?
96	Speaking	sorry I can't go out tonight expr.	özür dilerim bu gece çıkamam
97	Speaking	I wanna go expr.	gitmek istiyorum
98	Speaking	if I could go back in time expr.	zamanda geriye gidebilseydim
99	Speaking	I don't know how much longer we can go on like this expr.	bu şekilde ne kadar gidebiliriz/sürdürürüz bilmiyorum
100	Speaking	I just want to go home expr.	sadece eve gitmek istiyorum
101	Speaking	before we go any further there's something that I want to tell you expr.	daha ileri gitmeden önce sana söylemek istediğim bir şey var
102	Speaking	I gotta go expr.	(telefonu) kapatmalıyım
103	Speaking	I wanna go there expr.	oraya gitmek istiyorum
104	Speaking	I go to school on foot expr.	okula yürüyerek giderim
105	Speaking	I'm not asking you if I can go expr.	sana gidebilir miyim diye soran yok
106	Speaking	I will go by bus expr.	otobüs ile gideceğim
107	Speaking	I go to school every morning expr.	her sabah okula giderim
108	Speaking	I go to school on the weekdays expr.	hafta içleri okula giderim
109	Speaking	I go to school on the weekdays expr.	hafta içi okula giderim
110	Speaking	I don't have anywhere else to go expr.	başka gidecek hiçbir yerim yok
111	Speaking	I can go pro if I stick with it expr.	üstüne düşersem profesyonel olabilirim
112	Speaking	I have somewhere to go expr.	bir yere gitmem gerek
113	Speaking	I have to go somewhere expr.	bir yere gitmem gerek
114	Speaking	I will not go through this with you again expr.	bu konuyu tekrar açmayacağım
115	Speaking	I will not go through this with you again expr.	bu konuşmayı tekrar etmeyeceğim
116	Speaking	off I go! expr.	ben gider!
117	Speaking	off I go! expr.	ben kaçar!
118	Speaking	I always go to bed early expr.	ben daima erken yatarım
119	Speaking	I have to go home expr.	eve gitmem lazım
120	Speaking	I go to turkey on my holidays expr.	tatillerde türkiye'e giderim
121	Speaking	I will go to the hospital expr.	hastaneye gideceğim
122	Speaking	I want to go to england expr.	ben ingiltere'ye gitmek istiyorum
123	Speaking	I was about to go crazy expr.	delirmek üzereydim
124	Speaking	I don't want you to go expr.	gitmeni istemiyorum
125	Speaking	how can I go to taksim? expr.	taksim'e nasıl gidebilirim?
126	Speaking	I want to go out expr.	dışarı çıkmak istiyorum

Sens de "i go" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Speaking
1	Speaking	how can I go to church?	kiliseye nasıl gidebilirim? expr.