in the dark - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

in the dark

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "in the dark" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 7 résultat(s)

Anglais Turc
General
in the dark adv. habersiz
in the dark adv. malumatı olmadan
in the dark adv. karanlıkta
Idioms
in the dark expr. aydınlanmamış
in the dark expr. bilinmeyen
in the dark expr. ortaya çıkarılmamış
in the dark expr. karanlıkta kalmış

Sens de "in the dark" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 135 résultat(s)

Anglais Turc
General
a shot in the dark n. körü körüne bir deneme
leap in the dark n. tehlikeli girişim
leap in the dark n. sonu belirsiz iş
be left in the dark v. karanlıkta kalmak
be left in the dark v. bir şeyden haberdar edilmemek
whistle in the dark v. korkmuyormuş gibi davranmak
walk in the dark v. karanlıkta yürümek
glow-in-the-dark adj. karanlıkta parlayan
glow in the dark adj. karanlıkta parlayan
in the dark age adv. karanlık çağda
Phrases
alone in the dark expr. karanlıkta yalnız başına
alone in the dark expr. karanlıkta tek başına
Proverb
all cats are gray in the dark karanlıkta bütün kediler gridir
all cats are gray in the dark zifiri karanlıkta her şey aynıdır
all cats are gray in the dark köre renkten bahsolunmaz
all cats are grey in the dark zifiri karanlıkta her şey aynıdır
all cats are grey in the dark köre renkten bahsolunmaz
all cats are grey in the dark karanlıkta bütün kediler gridir
all cats are gray in the dark zifiri karanlıkta her şey aynıdır
all cats are gray in the dark köre renkten bahsolunmaz
all cats are grey in the dark zifiri karanlıkta her şey aynıdır
all cats are grey in the dark köre renkten bahsolunmaz
all cats are grey in the dark karanlıkta bütün kediler gridir
Colloquial
a shot in the dark n. karanlığa kurşun sıkma
shot in the dark n. kaba tahmin
a shot in the dark n. kafadan sallama
a shot in the dark n. kaba bir tahmin
a stab in the dark n. kafadan atma
a shot in the dark n. kafadan atma
a leap in the dark n. riskli girişim
leap in the dark n. riskli girişim
a leap in the dark n. sonucundan emin olunmayan girişim
a leap in the dark n. tehlikeli hamle
a stab in the dark n. tahmin etme
leap in the dark n. tehlikeli iş
a stab in the dark n. yuvarlak tahmin
a leap in the dark expr. karanlıkta atılan adım
Idioms
a leap in the dark n. körü körüne atılma
a shot in the dark n. kafadan atma
a shot in the dark n. karanlığa kurşun sıkma
a shot in the dark n. körü körüne bir deneme
a shot in the dark n. kaba bir tahmin
a shot in the dark n. öylesine bir tahminde bulunma
a shot in the dark n. kafadan sallama
a shot in the dark n. yuvarlak tahmin
a shot in the dark n. rastgele tahminde bulunma
a stab in the dark n. kafadan atma
a stab in the dark n. karanlığa kurşun sıkma
a stab in the dark n. körü körüne bir deneme
a stab in the dark n. kaba bir tahmin
a stab in the dark n. öylesine bir tahminde bulunma
a stab in the dark n. kafadan sallama
a stab in the dark n. yuvarlak tahmin
a stab in the dark n. rastgele tahminde bulunma
grope in the dark v. elleriyle yoklamak
grope in the dark v. aranıp/arayıp durmak
grope in the dark v. el yordamıyla aramak
grope in the dark v. anlamaya/yapmaya/bulmaya çalışmak
grope in the dark v. el yordamıyla bulmaya çalışmak
grope in the dark v. körü körüne aramak
fly in the dark v. işe yarayıp yaramadığını bilmeden bir şeyler yapmak
be in the dark about v. anlamamak
leave somebody in the dark v. birisini haberdar etmemek
keep somebody in the dark v. birisini haberdar etmemek
keep somebody in the dark v. birisini bilgilendirmemek
be in the dark about v. bilmemek
keep someone in the dark about someone v. birine bilgi/haber vermemek
leave somebody in the dark v. birisini bilgilendirmemek
be whistling in the dark v. bilmeden atmak
be in the dark about v. bihaber olmak
be kept in the dark (about something) v. bir konuda kendisine bilgi verilmemek
be in the dark about v. bilgisi olmamak
be whistling in the dark v. desteksiz atmak
be in the dark about v. haberi olmamak
be whistling in the dark v. karanlıkta ıslık çalmak
whistle in the dark v. kafadan atmak
be in the dark about v. karanlıkta olmak
take a shot in the dark v. kafadan atmak
be whistling in the dark v. korktuğunu belli etmemek
be whistling in the dark v. karanlıkta (korkmadığını göstermek için) ıslık çalmak
whistle in the dark v. karanlıkta (korkmadığını göstermek için) ıslık çalmak
be whistling in the dark v. kafadan sallamak
be whistling in the dark v. korkmuyormuş gibi görünmek/davranmak
whistle in the dark v. korkmuyormuş gibi görünmek/davranmak
whistle in the dark v. korktuğunu belli etmemek
whistle in the dark v. karanlıkta ıslık çalmak
whistle in the dark v. kafadan sallamak
take a wild stab in the dark v. rastgele tahminde bulunmak
whistle in the dark v. tahminde bulunmak
grasp in the dark v. belirsizlik içinde savrulmak
grasp in the dark v. körebe oynar gibi karanlıkta tutunmaya çalışmak
grasp in the dark v. önünü görmeden ilerlemek
grasp in the dark v. ne yapacağını bilmemek
grope in the dark v. karanlıkta yoklamak
grope in the dark v. hiçbir şey görmeden bir şey aramak
grope in the dark v. belirsizlik içinde savrulmak
grope in the dark v. körebe oynar gibi karanlıkta tutunmaya çalışmak
grope in the dark v. önünü görmeden ilerlemek
grope in the dark v. ne yapacağını bilmemek
stay in the dark v. karanlıkta kalmak
stay in the dark v. karanlıkta bırakılmak
stay in the dark v. bihaber olmak
stay in the dark v. hiçbir şeyden haberi olmamak
be in the dark v. (herkesin bildiği bir şey hakkında) bilgisi olmamak
be in the dark v. (herkesin bildiği bir şeyden) haberdar olmamak
be in the dark v. bihaber olmak
be left in the dark (about something) v. (bir konuda/bir şey hakkında) bilgilendirilmemek
be left in the dark (about something) v. (bir konuda/bir şey hakkında) kendisine bilgi verilmemek
be left in the dark (about something) v. (bir konudan/bir şeyden) haberdar edilmemek
keep (someone) in the dark (about something) v. (bir şey hakkında birine) bilgi/haber vermemek
keep (someone) in the dark (about something) v. (birini bir şey hakkında) bilgilendirmemek
keep (someone) in the dark (about something) v. (birine bir şeyi) söylememek
keep in the dark v. haberdar etmemek
keep in the dark v. bilgilendirmemek
keep in the dark v. bilgi/haber vermemek
keep in the dark v. bilgisiz/habersiz bırakmak/kalmak
keep someone in the dark v. birine bilgi/haber vermemek
keep someone in the dark v. birini habersiz bırakmak
keep someone in the dark v. birini haberdar etmemek
leave someone in the dark v. birine bilgi/haber vermemek
leave someone in the dark v. birini habersiz bırakmak
leave someone in the dark v. birini haberdar etmemek
leave (someone) in the dark (about something) v. (birine bir şey hakkında) bilgi/haber vermemek
leave (someone) in the dark (about something) v. (birini bir konudan) haberdar etmemek
stay in the dark about (something) v. (bir şeyden) bihaber olmak
stay in the dark about (something) v. (bir şeyden) haberi olmamak
stay in the dark about (something) v. (bir şeyden) habersiz olmak/kalmak
stay in the dark about (something) v. (bir şeyi) görmezden gelmek
in the dark about (something) expr. (bir konuda) kendisine bilgi verilmemiş
in the dark about (something) expr. (bir konuda/bir şey hakkında) bilgilendirilmemiş
in the dark about (something) expr. (bir konudan/bir şeyden) haberdar edilmemiş
in the dark about (something) expr. (bir şey) söylenmemiş/gizli tutulmuş
Speaking
I can't sleep in the dark expr. karanlıkta uyuyamam
I slipped and fell in the dark expr. karanlıkta kayıp düştüm
Trade/Economic
leap in the dark n. tehlikeli iş