Anglais | Turc | |
---|---|---|
General | ||
General | leave behind v. | geçmek |
General | leave behind v. | arkasında bırakmak |
General | leave behind v. | iz bırakmak |
General | leave behind v. | arkada bırakmak |
General | leave behind v. | geride bırakmak |
Idioms | ||
Idioms | leave behind v. | ardında bırakmak |
Idioms | leave behind v. | geride bırakmak |
Idioms | leave behind v. | terk etmek |
Idioms | leave behind v. | unutmak |
Anglais | Turc | |
---|---|---|
General | ||
General | leave behind a sorrowful spouse v. | arkasında acılı bir eş bırakmak |
General | leave someone behind to mourn v. | arkasında yasını tutacak birini bırakmak |
General | leave evidence behind him v. | arkasında delil bırakmak |