mahkeme kararı - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

mahkeme kararı



Sens de "mahkeme kararı" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 30 résultat(s)

Turc Anglais
General
mahkeme kararı verdict n.
mahkeme kararı rule n.
mahkeme kararı ruling n.
mahkeme kararı court decision n.
mahkeme kararı sise [obsolete] n.
Trade/Economic
mahkeme kararı decree n.
mahkeme kararı sentence n.
mahkeme kararı judgement n.
Law
mahkeme kararı adjudgment n.
mahkeme kararı adjudicature n.
mahkeme kararı order n.
mahkeme kararı adjudication n.
mahkeme kararı resolution n.
mahkeme kararı verdict n.
mahkeme kararı court order n.
mahkeme kararı court decision n.
mahkeme kararı sentence n.
mahkeme kararı ruling of the court n.
mahkeme kararı doom n.
mahkeme kararı judicial sentence n.
mahkeme kararı order of court n.
mahkeme kararı judgment on the verdict n.
mahkeme kararı court judgement n.
mahkeme kararı court ruling n.
mahkeme kararı judgment of court n.
mahkeme kararı court decision n.
mahkeme kararı decision made by a court of law n.
mahkeme kararı holding n.
mahkeme kararı decerniture [scotland] n.
mahkeme kararı declaration n.

Sens de "mahkeme kararı" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 66 résultat(s)

Turc Anglais
General
(mahkeme aracılığıyla) -e karşı yasaklama/durdurma kararı aldırmak secure an injunction against v.
Idioms
mahkeme kararı vermek bring a verdict in v.
Trade/Economic
emir, müzekkere, mahkeme kararı, men kararı, belirleme veya hakem kararı order, writ, judgment, injunction, decree, determination or award n.
müzekkere, celpname, mahkeme kararı veya başka bir hukuki işlem tebligatı writ, summons, judgment or other notice of legal process n.
Law
özel bir konutun mahkeme kararı olmaksızın kiracının evden çıkarılamayacağı şekilde makul fiyata kiraya verilmesi regulated tenancy n.
bir bölgenin yerel mahkemesi tarafından başka bir bölgenin şerifine verilen ek mahkeme kararı testatum capias n.
adı geçen mahkeme kararı sc n.
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı overlapping punishment n.
alt mahkemenin bir davayla ilgili işlem yapmasını kısıtlayan veya durduran üst mahkeme kararı writ of prohibition n.
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı consecutive sentence n.
aykırı mahkeme kararı adverse verdict n.
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı concurrent sentence n.
birinin bir şey yapmamasını emreden mahkeme kararı restrictive injunction n.
bir dava sonucunda kaybeden tarafın kazanan tarafa ödeyeceği tutarı belgeleyen mahkeme kararı belgesi allocatur n.
duruşmaya kadar sanığı mahkemede hazır bulunma külfetinden kurtaran mahkeme kararı binding over n.
geçici mahkeme kararı interlocutory order n.
hakiki içtima mahkeme kararı consecutive sentence n.
hakiki içtima mahkeme kararı overlapping punishment n.
hakiki içtima mahkeme kararı concurrent sentence n.
kesinleşmiş mahkeme kararı court's final order n.
kesinleşmiş mahkeme kararı final court order n.
kati mahkeme kararı restrictive injunction n.
kocası tarafından terkedilen eşin maddi çıkarlarının korunması amacıyla çıkarılan mahkeme kararı protection order n.
mahkeme kararı ile tutuklu prisoner on remand n.
mahkeme tarafından verilen usulsüz süre veya erteleme kararı miscontinuance n.
mahkeme tarafından verilen usulsüz süre veya erteleme kararı continuance by undue process n.
mahkeme tarafından verilen usulsüz süre veya erteleme kararı discontinuance n.
mahkeme'nin kesinleşmiş kararı court's final order n.
mahkeme kararı ile tasfiye judicial liquidation n.
mahkeme kararı ile fesih dissolution by decree of court n.
mahkemece belirlenen koşulların oluşmaması durumunda kesinleşen mahkeme kararı order nisi n.
mahkeme kararı gerekçesi opinion of court n.
mahkeme kararı ile fesih judicial dissolution n.
mahkeme kararı özeti docket n.
mahkeme ara kararı interlocutory judgment n.
mahkeme ara kararı order nisi n.
mir mahkeme kararı garnishment n.
mühürsüz mahkeme kararı patent writ n.
sarahaten kanuna aykırı mahkeme kararı bench legislation n.
tasfiye işleminin çabuk sonlandırılması için için çıkarılan mahkeme kararı administration order n.
tercih hakkı veren mahkeme kararı alternative sentence n.
tercih hakkı veren mahkeme kararı alternative judgment n.
yargılamada en lehe kararı verebilecek olan yetkili mahkeme seçimi forum shopping n.
yabancı mahkeme kararı foreign judgment n.
(ingiltere'de) işverenin mali yükümlülükleri yerine getirmek için çalışan ücretlerinden kesmesini gerektiren mahkeme kararı attachment of earnings n.
abd'de tıp fakültelerinin ırka dayalı öğrenci kabul etmesine izin veren mahkeme kararı bakke decision n.
mahkeme kararı ile kesinleşmiş ayırlık legal separation n.
kişiye mirası tasfiye etmesi yetkisi veren mahkeme kararı letters testamentary n.
tarafların yeniden dava açmasını gerektiren mahkeme kararı repleader n.
(mahkeme kararı) değişim taraftarı revisionist n.
(mahkeme kararı uygulanmadan önce) alenen asi olarak itham etme denunciation [scotland] n.
mahkeme kararı gerekçesi opinion n.
(eskiden) mahkumu belirli koşullar altında bir günlüğüne serbest bırakan mahkeme kararı day rule n.
polis şefine borçlunun mallarına el koyma yetkisi veren mahkeme kararı fieri facias n.
temyiz yolu kapalı mahkeme kararı final decision n.
temyiz yolu kapalı mahkeme kararı final judgment n.
nihai mahkeme kararı peremptory mandamus n.
kanıta dayanmayan mahkeme kararı scotch verdict n.
sanığın varlıklarını yurt dışına kaçırmaması için bloke eden mahkeme kararı freezing injunction n.
borçlunun korunmasına yönelik mahkeme kararı supersedere [scotland] n.
(mahkeme) kararı bozmak overturn a decision v.
mahkeme kararı yazmak write v.
Politics
mahkeme kararı olmaksızın alıkoyulma internment n.
Military
askeri mahkeme kararı court-martial order n.
dar yetkili askeri mahkeme kararı summary court martial order n.
özel yetkili askeri mahkeme kararı special court martial order n.