|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
ortaçağ'da kullanılan bir yapı tekniği |
jettying n.
|
|
2 |
General |
ortaçağ hikayeleri |
medieval tales n.
|
|
3 |
General |
ortaçağ edebiyatı |
medieval literature n.
|
|
4 |
General |
ortaçağ adetleri |
medievalism n.
|
|
5 |
General |
ortaçağ köylüsü |
villain n.
|
|
6 |
General |
ortaçağ köylüsü |
villein n.
|
|
7 |
General |
ortaçağ köylüsü |
serf n.
|
|
8 |
General |
ortaçağ ilimleri uzmanı |
medievalist n.
|
|
9 |
General |
ortaçağ dünyası |
medieval world n.
|
|
10 |
General |
ortaçağ dönemi gemilerinde kullanılan bir çeşit kısa ve hafif top güllesi |
carronade n.
|
|
11 |
General |
ortaçağ evlerinde tuvalet |
garderobe n.
|
|
12 |
General |
ortaçağ halk ozanı |
minstrel n.
|
|
13 |
General |
ortaçağ ingilizcesi |
middle english n.
|
|
14 |
General |
ortaçağ adetleri |
mediaevalism n.
|
|
15 |
General |
ortaçağ ilimleri uzmanı |
mediaevalist n.
|
|
|
16 |
General |
ortaçağ felsefesi |
medieval philosophy n.
|
|
17 |
General |
bir ortaçağ ingiliz şairi |
chaucer n.
|
|
18 |
General |
(ortaçağ) yalın ezgi |
plainchant n.
|
|
19 |
General |
ortaçağ koro eserlerinde ritmik olarak yapılan tekrar |
talea n.
|
|
20 |
General |
(ortaçağ'da) malikane mahkemesi |
capital manse n.
|
|
21 |
General |
ortaçağ savaşlarında bariyer olarak kullanılan sivri uçlu döner çerçeve |
turnpike [obsolete] n.
|
|
22 |
General |
ortaçağ'da kullanılan vizörlü bir miğfer |
bascinet n.
|
|
23 |
General |
ortaçağ'da kullanılan vizörlü bir miğfer |
basnet n.
|
|
24 |
General |
ortaçağ trombonu çalan kimse |
sacbut [obsolete] n.
|
|
25 |
General |
gerçek veya hayali hayvanların ortaçağ kiliselerindeki temsili |
bestiary n.
|
|
26 |
General |
ortaçağ'da iskoçya'nın batı kıyılarında ve adalarında kullanılan bir deniz aracı |
birlinn [scotland] n.
|
|
27 |
General |
(ortaçağ kasabasında) azat edilmiş köle |
bourgeois n.
|
|
28 |
General |
ortaçağ normandiyası'nda kullanılan bir ingiliz soyadı |
hubble n.
|
|
29 |
General |
ortaçağ dini piyesi |
mystery n.
|
|
30 |
General |
ortaçağ kıyafetinin tırtıklı veya katmanlı kenarındaki bölme |
dag n.
|
|
31 |
General |
uzun kollu ve yandan yırtmaçlı, bol ve kemersiz bir ortaçağ kıyafeti |
dalmatica n.
|
|
32 |
General |
ortaçağ kostümlerinde süs olarak kullanılan pahalı, gri bir kürk |
gris n.
|
|
33 |
General |
(ortaçağ fransası'nda) savunma amaçlı yapılmış stratejik konumlu köy veya kasaba |
bastide n.
|
|
34 |
General |
mutlu sonla biten ortaçağ dini piyesi |
comedy [obsolete] n.
|
|
35 |
General |
(ortaçağ'da) kumandanın evi |
commandery n.
|
|
|
36 |
General |
(ortaçağ'da) kumandanın evi |
commandry n.
|
|
37 |
General |
(özellikle ortaçağ alimi veya büyücüsüne) yaver |
fan n.
|
|
38 |
General |
ortaçağ ingiliz köylüsü |
cottar n.
|
|
39 |
General |
ortaçağ ingiliz köylüsü |
cotter n.
|
|
40 |
General |
ortaçağ ingiliz köylüsü |
cottier n.
|
|
41 |
General |
ortaçağ latince nesrinde kullanılan bir ses uyumu modeli |
cursus n.
|
|
42 |
General |
iskoç-ingiliz sınırında yer alan ufak bir ortaçağ kulesi |
peel n.
|
|
43 |
General |
ortaçağ hollandasında hukuki danışmanlık veren kimse |
pensioner n.
|
|
44 |
General |
(ingiltere'de) ortaçağ'da kasaba sınırları dışında yaşayan veya çalışan kimse |
outman n.
|
|
45 |
General |
ortaçağ sanatında yazılı parşömen |
phylactery n.
|
|
46 |
General |
ortaçağ'da kullanılan bir müzik notası |
prick n.
|
|
47 |
General |
ortaçağ melek biliminde dokuz düzenin yedincisi |
principate [obsolete] n.
|
|
48 |
General |
ortaçağ üniversitesinde halka açık konferans |
principium n.
|
|
49 |
General |
(ortaçağ'da) borazanla çalınan av yakalandı sinyali |
prise n.
|
|
50 |
General |
(ortaçağ eserlerinde görülen) kavisli silme |
scroll n.
|
|
51 |
General |
(ortaçağ'da) kasaba reisi |
provost n.
|
|
52 |
General |
(ortaçağ giysilerinde) tırtıklı kenar yapmak |
dag v.
|
|
53 |
General |
(ortaçağ giysilerinde) tırtıklı aplike yapmak |
dag v.
|
|
54 |
General |
(ortaçağ giysilerinde) eğik kenar yapmak |
dag v.
|
|
55 |
General |
(ortaçağ giysilerinde) eğik aplike yapmak |
dag v.
|
|
56 |
General |
ortaçağ alimi |
scholastic adj.
|
|
57 |
General |
ortaçağ papazlarının dini görüşü olmayan |
nonscholastic adj.
|
|
58 |
General |
ortaçağ iskandinavya'sı ile ilgili |
norse adj.
|
|
59 |
General |
ortaçağ irlandacası |
mir (middle irish) abrev.
|
|
Trade/Economic |
|
60 |
Trade/Economic |
ortaçağ ticaret hukuku |
lex mercatoria n.
|
|
61 |
Trade/Economic |
ortaçağ tacir hukuku |
lex mercatoria n.
|
|
Law |
|
62 |
Law |
ortaçağ hukuku |
medieval law n.
|
|
63 |
Law |
ortaçağ mahkemesi |
placitum [obsolete] n.
|
|
64 |
Law |
(ortaçağ'da) dava |
placitum [obsolete] n.
|
|
Politics |
|
65 |
Politics |
(ortaçağ almanya'da) kurultay |
reichstag n.
|
|
66 |
Politics |
ortaçağ dünyası |
the medieval world n.
|
|
Textile |
|
67 |
Textile |
ortaçağ kıyafetlerinde kullanılan giysi kenarı |
jag n.
|
|
68 |
Textile |
ortaçağ'da fakirlerin giydiği kalın yün pelerin |
birrus n.
|
|
69 |
Textile |
(ortaçağ'da) kıbrıs'tan ithal edilmiş kaliteli kumaş |
cypress n.
|
|
70 |
Textile |
ortaçağ'da kullanılan pahalı bir kumaş |
shecklaton n.
|
|
Architecture |
|
71 |
Architecture |
dört adet yaprağa benzeyen, ortaçağ'da kullanılan bir süsleme |
tooth ornament n.
|
|
72 |
Architecture |
dört adet yaprağa benzeyen, ortaçağ'da kullanılan bir süsleme |
dogtooth n.
|
|
73 |
Architecture |
(ortaçağ'da) saray, kale veya malikanenin ana odası |
great hall n.
|
|
74 |
Architecture |
ortaçağ surlarında kullanılan genellikle yuvarlak küçük açıklık |
oillet n.
|
|
75 |
Architecture |
ortaçağ surlarında gözetleme deliği |
oillet n.
|
|
|
76 |
Architecture |
(ortaçağ surlarında) gözetleme deliği |
oylet n.
|
|
77 |
Architecture |
ortaçağ hint mimarisindeki temel biçimlerden biri |
dravida n.
|
|
Physiology |
|
78 |
Physiology |
antik ve ortaçağ fizyolojisinde vücudun mizaç ve yapısını kontrol ettiği düşünülen dört faktörün belirli oranlarda birleşmesi |
complexion n.
|
|
Gastronomy |
|
79 |
Gastronomy |
(ortaçağ'da kullanılan) lezzetlendirici bir çeşni türü |
poudre marchant n.
|
|
Math |
|
80 |
Math |
ortaçağ'da algoritma notasyonunu kullanan bir matematik ekolü |
algorist n.
|
|
Social Sciences |
|
81 |
Social Sciences |
ortaçağ döneminde hristiyan filozof |
scholastic n.
|
|
82 |
Social Sciences |
ortaçağ'da akademi öğretmeni |
scholastic n.
|
|
83 |
Social Sciences |
ortaçağ'daki üniversite eğitmenleri ile ilgili |
school adj.
|
|
84 |
Social Sciences |
ortaçağ üniversite eğitmenlerinin benimsediği |
school adj.
|
|
Education |
|
85 |
Education |
ortaçağ'da yedi beşeri ilimin üç kola ayrılan alt bölümü |
trivium n.
|
|
86 |
Education |
eski ve ortaçağ felsefesine giriş |
introduction to ancient and medieval philosophy n.
|
|
Literature |
|
87 |
Literature |
ortaçağ fransız nesir ve şiirinde tek bir tema üzerine olup kafiye ve tekrarlardan faydalanılan bir yazım stili |
laisse n.
|
|
88 |
Literature |
kahramanlık hikayelerinin anlatıldığı ortaçağ fransız epik şiiri |
chanson de geste n.
|
|
89 |
Literature |
ortaçağ'da galler ve irlanda edebiyatında kullanılan bir edebi form |
triad n.
|
|
90 |
Literature |
ortaçağ halk şairi |
minstrel n.
|
|
91 |
Literature |
ortaçağ edebiyatı |
medieval literature n.
|
|
92 |
Literature |
ortaçağ lirik şairi (alman) |
minnesinger n.
|
|
93 |
Literature |
günlük hayattan temaları komik ve alaycı bir şekilde işleyen bir ortaçağ masalı |
fabliau n.
|
|
94 |
Literature |
ortaçağ edebiyatında ana karakterin uykuya dalarak alegorik, didaktik veya ahlaki öneme sahip olayları deneyimlediği bir anlatı şiiri |
dream vision n.
|
|
95 |
Literature |
ortaçağ fransız edebiyatında şiir |
roman n.
|
|
96 |
Literature |
ortaçağ fransız edebiyatında düzyazı hikaye |
roman n.
|
|
Linguistics |
|
97 |
Linguistics |
geçmişte ortaçağ normandiya'sında kullanılan fransızca lehçesi |
norman french n.
|
|
98 |
Linguistics |
geçmişte ortaçağ normandiya'sında kullanılan fransızca lehçesi |
norman-french n.
|
|
99 |
Linguistics |
ortaçağ'da orkney adaları, shetland adaları ve kuzey iskoçya'da konuşulan, yok olmuş bir iskandinav dili |
norn n.
|
|
100 |
Linguistics |
ortaçağ ingilizcesi |
northern n.
|
|
101 |
Linguistics |
ortaçağ'a ait, zamanla iskoç lallans diline dönüşen ingiliz dili lehçesi |
northern n.
|
|
102 |
Linguistics |
ortaçağ dilbilimi |
medieval linguistics n.
|
|
103 |
Linguistics |
ortaçağ dilcileri |
modistea n.
|
|
104 |
Linguistics |
ortaçağ ingiltere'sinde konuşulan norman-fransız dili |
anglo-french n.
|
|
105 |
Linguistics |
ortaçağ ingiltere'de konuşulan fransız (norman) dili |
anglo-french n.
|
|
106 |
Linguistics |
ortaçağ ingiltere'de konuşulan fransız (norman) dili |
anglo-norman n.
|
|
107 |
Linguistics |
ingiltere'de kullanılan ortaçağ latincesi |
anglo-latin n.
|
|
108 |
Linguistics |
ortaçağ el yazmalarında kullanılan kısa ve eğimli bir işaret |
virgule n.
|
|
109 |
Linguistics |
ortaçağ irlandacası |
middle irish n.
|
|
110 |
Linguistics |
ortaçağ ingilizcesinde y sesini ve bazı artdamaksıl sessiz harfleri temsil eden bir harf |
yogh n.
|
|
111 |
Linguistics |
ortaçağ el yazmalarında kullanılan kısa ve eğimli bir işaret |
separatrix n.
|
|
112 |
Linguistics |
ortaçağ el yazmalarında kullanılan kısa ve eğimli bir işaret |
solidus n.
|
|
History |
|
113 |
History |
ortaçağ ingiltere'sinde tebaanın emirleri altında yaşadıkları derebeyine yaptıkları düzenli ödeme |
aid n.
|
|
114 |
History |
ortaçağ'da okçuların kullandığı demir başlık ya da başlık biçimli bandaj |
capeline n.
|
|
115 |
History |
ortaçağ'da roma katolik kilisesine bağlı tarikat |
carmelite n.
|
|
116 |
History |
ortaçağ'da roma katolik kilisesine bağlı tarikat |
carmelite order n.
|
|
117 |
History |
ortaçağ rum kilisesinde bir manastırdan ya da papazlık makamından yardım olarak para toplayan kimse |
charisticary n.
|
|
118 |
History |
ayak ve bacakları koruyan, zincirden yapılan sıkı bir ortaçağ zırhı |
chausses n.
|
|
119 |
History |
ortaçağ'da kullanılan pahalı ve kıymetli giyecek |
chekelatoun n.
|
|
120 |
History |
ortaçağ'da kullanılan pahalı ve kıymetli giyecek |
ciclatoun n.
|
|
121 |
History |
(ortaçağ'da) üniversite içinde nispeten bağımsız öğrenci topluluğu |
nation n.
|
|
122 |
History |
(ortaçağ'da) kadın köle |
nieve n.
|
|
123 |
History |
ortaçağ iskandinavya'sında yaşayan kimse |
norseman n.
|
|
124 |
History |
ortaçağ iskandinavya'sında yaşayan halk |
norsemen n.
|
|
125 |
History |
ortaçağ'da iskandinavya'da yaşayan kimse |
northman n.
|
|
126 |
History |
ortaçağ'da iskandinavya'da ikamet eden kimse |
northman n.
|
|
127 |
History |
ortaçağ ingiltere'sinde taşınırların veya yıllık kira bedelinin on üçüncü payını içeren bir vergi |
thirteenth n.
|
|
128 |
History |
ortaçağ'da ingiliz lordlarının köylüden vergi tahsil etme hakkı |
toll n.
|
|
129 |
History |
ortaçağ'da inşa edilmiş müstahkem kale |
tower house n.
|
|
130 |
History |
(ortaçağ'da) beşeri ilimler |
trivia n.
|
|
131 |
History |
(ortaçağ'da) yün tartmak için ödenen ücret veya harç |
tronage n.
|
|
132 |
History |
ortaçağ'da yazılmış kinayeli bir kitap |
troper n.
|
|
133 |
History |
ortaçağ'da giyilen bir cübbe |
tunic n.
|
|
134 |
History |
ortaçağ ispanya'sında yahudi cemaati |
aljama n.
|
|
135 |
History |
ortaçağ ispanya'sında yahudi mahallesi |
aljama n.
|
|
136 |
History |
ortaçağ ispanya'sında yahudi okulu |
aljama n.
|
|
137 |
History |
ortaçağ ispanya'sında yahudi sinagogu |
aljama n.
|
|
138 |
History |
ortaçağ ispanya'sında yahudi mahallesinin bir sakini |
aljamado n.
|
|
139 |
History |
ortaçağ yunan kültürü |
late greek n.
|
|
140 |
History |
ortaçağ latin kültürü |
late latin n.
|
|
141 |
History |
ortaçağ toplumu |
medieval society n.
|
|
142 |
History |
ortaçağ tarihi |
medieval history n.
|
|
143 |
History |
ortaçağ avrupası'nda işkence için kullanılan çark |
wheel n.
|
|
144 |
History |
ortaçağ iskandinavyasında kraldan sonra gelen soylu |
jarl n.
|
|
145 |
History |
ortaçağ ingiltere'sinde, bir kişinin ölümüne yol açtığı gerekçesiyle hükümdarlığa ve oradan da dini işlerde kullanılmak üzere kiliseye verilen objeler |
deodand n.
|
|
146 |
History |
ortaçağ'da yabancıların konaklaması için yapılmış bina |
xenodochium n.
|
|
147 |
History |
ortaçağ alman kentlerinin oluşturduğu siyasi ve ticari birlik |
hanseatic league n.
|
|
148 |
History |
süzeren (ortaçağ avrupası) |
suzeraine n.
|
|
149 |
History |
vasal (ortaçağ avrupası) |
vassal n.
|
|
150 |
History |
iki uçlu ortaçağ hançeri |
anelace n.
|
|
151 |
History |
iki uçlu ortaçağ hançeri |
anlace n.
|
|
152 |
History |
ortaçağ'da fransa'nın güneydoğusunda kurulmuş bir krallık |
arles n.
|
|
153 |
History |
ortaçağ'da fransa'nın güneydoğusunda kurulmuş bir krallık |
kingdom of arles n.
|
|
154 |
History |
(ortaçağ avrupa'sında) aşık |
jongleur n.
|
|
155 |
History |
(ortaçağ avrupa'sında) saz şairi |
jongleur n.
|
|
156 |
History |
bir ortaçağ normandiya kalesi türü |
motte and bailey n.
|
|
157 |
History |
günümüzdeki montenegro'ya tekabül eden ortaçağ devleti |
zeta n.
|
|
158 |
History |
savaşçıların çitin arkasından savaştıkları bir ortaçağ savaş oyunu |
barrier n.
|
|
159 |
History |
ortaçağ'da kullanılan vizörlü bir miğfer |
basenet n.
|
|
160 |
History |
yükseklik ve mesafeleri ölçen bir ortaçağ aleti |
jacob's staff n.
|
|
161 |
History |
modern rusya'nın selefi olan bir ortaçağ slav devleti |
kievan russia n.
|
|
162 |
History |
(ortaçağ'da) hayvan veya canavarlarla ilgili kitaplar derleyen veya yazan kimse |
bestiarist n.
|
|
163 |
History |
(ortaçağ ingiltere ve fransa'sında) ozan |
jongleur n.
|
|
164 |
History |
(ortaçağ'da) gizli alman mahkemesi |
vehm n.
|
|
165 |
History |
(ortaçağ'da) fransız soylusu |
vidame n.
|
|
166 |
History |
(antik roma ve erken ortaçağ'da) tarım arazisi |
villa n.
|
|
167 |
History |
ortaçağ bizans altın sikkesi |
bezzant n.
|
|
168 |
History |
ortaçağ bizans altın sikkesi |
byzant n.
|
|
169 |
History |
ortaçağ'da kötülük yerine iyi amaçlar uğruna büyü yaptığına inanılan cadılar |
white witch n.
|
|
170 |
History |
ortaçağ'da kötülük yerine iyi amaçlar uğruna büyü yaptığına inanılan cadılar |
cunning folk n.
|
|
171 |
History |
ortaçağ'da kötülük yerine iyi amaçlar uğruna büyü yaptığına inanılan cadılar |
cunni̇ng folk n.
|
|
172 |
History |
(ortaçağ'da) üniversite eğitmeni |
medieval schoolman n.
|
|
173 |
History |
(ortaçağ'da) skolastik felsefe uzmanı alim |
medieval schoolman n.
|
|
174 |
History |
eski bir tür ortaçağ zırhı |
brigandine n.
|
|
175 |
History |
eski bir tür ortaçağ zırhı |
brigantine n.
|
|
176 |
History |
troyalı brütüs'ün britanya üzerindeki etkilerini inceleyen çeşitli ortaçağ kayıtları |
brut n.
|
|
177 |
History |
bir ortaçağ normandiya kalesi türü |
motte-and-bailey n.
|
|
178 |
History |
(ortaçağ'da paralı askerlerin kılıçları için) ekmek teknesi |
gainpain n.
|
|
179 |
History |
ortaçağ'da kullanılan bir silah |
hurlbat n.
|
|
180 |
History |
ortaçağ ingiltere'sinde kullanılan bir tür yay |
longbow n.
|
|
181 |
History |
(ortaçağ ve öncesinde) tötonik birey veya halklara ait bağımsız mülk |
odal n.
|
|
182 |
History |
büyük oranda özerk olan ortaçağ kasabası |
commune n.
|
|
183 |
History |
ortaçağ avrupasında gezici soytarılar |
goliard n.
|
|
184 |
History |
ortaçağ avrupasında gezici soytarılar tarafından söylenen müstehcen şiirler |
goliardery n.
|
|
185 |
History |
(ortaçağ'da) yarayı iyileştirmesi için silaha merhem uygulama |
weapon salve n.
|
|
186 |
History |
ortaçağ avrupasında askerlik görevi yapan soylu hizmetkar |
comes n.
|
|
187 |
History |
ortaçağ'da dini tarikata bağlı yönetici |
commander n.
|
|
188 |
History |
ortaçağ'da kullanılmış bir tür parmak işkence aleti |
pilliwinks n.
|
|
189 |
History |
ortaçağ'da kullanılmış bir tür parmak işkence aleti |
pilniewinks n.
|
|
190 |
History |
parmaklar üzerinde kullanılan bir tür ortaçağ işkence aleti |
pinniewinkle n.
|
|
191 |
History |
parmaklar üzerinde kullanılan bir ortaçağ işkence aleti |
pinnywinkle n.
|
|
192 |
History |
parmaklar üzerinde kullanılan bir ortaçağ işkence aleti |
pilliwinks n.
|
|
193 |
History |
parmaklar üzerinde kullanılan bir ortaçağ işkence aleti |
pilniewinks n.
|
|
194 |
History |
ortaçağ kiliselerinin suç işleyen din adamlarının dini mahkemede yargılanmasını isteme ayrıcalığı |
clergy n.
|
|
195 |
History |
(ortaçağ ingilteresi'nde) başkumandan ve kazasker yetkilerine sahip bir tür devlet görevlisi |
constable n.
|
|
196 |
History |
ortaçağ'ın başındaki çeşitli germen krallarına verilen ad |
count n.
|
|
197 |
History |
(ortaçağ'da) gizli alman mahkemesi |
fehm n.
|
|
198 |
History |
ortaçağ kıyafetlerinden sarkan gevşek süsleme |
dag n.
|
|
199 |
History |
ortaçağ'da kullanılan yarım daire biçimli bir miğfer |
coif n.
|
|
200 |
History |
(ortaçağ ingiltere'sinde) kraliyet emirlerinin ayrıcalıklı idarecilerce uygulanması ve tarafların görülmesine ayrılmış belirli günler |
days in bank n.
|
|
201 |
History |
(ortaçağ italya'sında) yönetici yargıç |
prior n.
|
|
202 |
History |
dairesel kulplu uzun ve ince bir ortaçağ hançeri |
rondel n.
|
|
203 |
History |
ortaçağ alim filozofları |
the schools n.
|
|
204 |
History |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
scorpion n.
|
|
205 |
History |
(ortaçağ'da) karmelitler tarikatına mensup |
carmelite adj.
|
|
206 |
History |
(ortaçağ'da) beşeri ilimlere ait |
trivial adj.
|
|
207 |
History |
ortaçağ'daki gizli alman mahkemesi ile ilgili |
vehmic adj.
|
|
208 |
History |
ortaçağ italyan el yazısı niteliğinde |
lombardic adj.
|
|
209 |
History |
(hanedan arması haçları) ortası çıkarılmış ve uçları ortaçağ anahtar sapı şeklinde olan |
cleché adj.
|
|
210 |
History |
(hanedan arması haçları) ortası çıkarılmış ve uçları ortaçağ anahtar sapı şeklinde olan |
clechée adj.
|
|
211 |
History |
(hanedan arması haçları) ortası çıkarılmış ve uçları ortaçağ anahtar sapı şeklinde olan |
clechy adj.
|
|
212 |
History |
(ortaçağ'da) gizli alman mahkemesine ait veya ilgili |
fehmic adj.
|
|
213 |
History |
(ortaçağ ingiltere'sinde) sarum'a ait veya ilgili |
sarum adj.
|
|
214 |
History |
ortaçağ'da roma imparatorluğu'nun halefi olan ülkelere ait veya ilgili |
romance adj.
|
|
Religious |
|
215 |
Religious |
(ortaçağ melekler doktrininde) meleklerin bağlı bulunduğu mezhep |
thrones n.
|
|
216 |
Religious |
ekmek ve şarabın isa mesih'in bedenine ve kanına dönüştüğünü ileri süren ortaçağ teolojik doktrini |
transaccidentation n.
|
|
217 |
Religious |
ortaçağ döneminde ayinlere ara söz olarak eklenen ayet |
trope n.
|
|
218 |
Religious |
ortaçağ'da milan kilisesindeki ayinlerde kullanılan bir ilahi formu |
ambrosian chant n.
|
|
219 |
Religious |
ortaçağ'daki melekler doktrininde dokuz melek grubundan sekizincisi |
archangel n.
|
|
220 |
Religious |
(ortaçağ'da) din görevlileri |
vestiary n.
|
|
221 |
Religious |
ortaçağ'da meleklerin bölündüğü dokuz düzenden beşincisi |
virtues n.
|
|
222 |
Religious |
ortaçağ dini piyesi |
miracle n.
|
|
223 |
Religious |
özellikle ortaçağ'da kendilerini ve mallarını yaşadıkları manastıra sunan kimse |
oblati n.
|
|
224 |
Religious |
ortaçağ melek biliminde meleklerin ayrıldığı dokuz düzenin yedincisi |
princedoms n.
|
|
225 |
Religious |
ortaçağ melek biliminde dokuz düzenin yedincisi |
principalities n.
|
|
Philosophy |
|
226 |
Philosophy |
ortaçağ skolastik öğretisini çağdaş hayata uyarlayan felsefi görüş |
neo-scholasticism n.
|
|
227 |
Philosophy |
ortaçağ avrupa'sında hakim olan aristo metafiziği ile hıristiyan teolojisinin karışımından oluşan düşünce biçimi |
scholastic thought n.
|
|
228 |
Philosophy |
ortaçağ avrupa'sında hakim olan aristo metafiziği ile hıristiyan teolojisinin karışımından oluşan düşünce biçimi |
scholastic philosophy n.
|
|
229 |
Philosophy |
ortaçağ avrupa'sında hakim olan aristo metafiziği ile hıristiyan teolojisinin karışımından oluşan düşünce biçimi |
scholasticism n.
|
|
230 |
Philosophy |
ilahiyat ya da felsefe özetleri yazan ortaçağ düşünürü |
summist n.
|
|
Geography |
|
231 |
Geography |
ingiltere'nin ortaçağ'daki latince adı |
anglia n.
|
|
Military |
|
232 |
Military |
ortaçağ savaşlarında tahkimata yaklaşmak için kullanılan alçak ve hareketli savunma aracı |
cat n.
|
|
233 |
Military |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
trebucket n.
|
|
234 |
Military |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
trebuchet n.
|
|
235 |
Military |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
onager n.
|
|
236 |
Military |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
mangonel n.
|
|
237 |
Military |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
bricole n.
|
|
238 |
Military |
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu |
ballista n.
|
|
239 |
Military |
ortaçağ miğferinin ön kısmında hareketli parça |
ventail n.
|
|
240 |
Military |
(ortaçağ'da) rütbeli asker |
constable n.
|
|
Card |
|
241 |
Card |
ortaçağ fransa'da oynanan bir iskambil oyunu |
triumph n.
|
|
Art |
|
242 |
Art |
gotik ortaçağ sanatını canlandırmaya yönelik tarihsel, romantik ve dini üslûptaki girişimler |
neo-gothic style n.
|
|
243 |
Art |
ortaçağ avrupa’sında kullanılan bir litürjik kap |
aquamanile n.
|
|
244 |
Art |
geç ortaçağ-rönesans öncesi avrupalı ressam ve heykeltraşlarına ait veya ilişkin |
primitive adj.
|
|
Music |
|
245 |
Music |
ortaçağ çok sesli orkestrasında üçüncü ses bölümü |
triplum n.
|
|
246 |
Music |
ortaçağ'da çalınan üçgen biçimli bir müzik aleti |
trumpet marine n.
|
|
247 |
Music |
ortaçağ'da çalınan üçgen biçimli bir müzik aleti |
monochord n.
|
|
248 |
Music |
bas perdeli ortaçağ zamanından (tahtadan yapılmış) nefesli çalgı |
racket n.
|
|
249 |
Music |
ortaçağ veya rönesans trombonu |
sacbut n.
|
|
250 |
Music |
ortaçağ veya rönesans trombonu |
sackbut n.
|
|
251 |
Music |
ortaçağ müziğinde beşli aralık |
hemiola n.
|
|
252 |
Music |
klasik yunan veya ortaçağ hristiyan kilisesi müziğinin bir özelliği olan bir örüntülü aranjman |
mode n.
|
|
253 |
Music |
ortaçağ kemanı |
gigue [obsolete] n.
|
|
254 |
Music |
ortaçağ rebabı |
gigue [obsolete] n.
|
|
255 |
Music |
tüm seslerin yaklaşık aynı tempoya sahip olduğu çok sesli ortaçağ müziği |
descant n.
|
|
256 |
Music |
(çok sesli ortaçağ müziğinde) kilise müziğiyle kontrpuan şeklinde söylenen ezgi |
descant n.
|
|
257 |
Music |
(çok sesli ortaçağ müziğinde) kilise müziğiyle kontrpuan şeklinde ezgi okuyan kimse |
descanter n.
|
|
258 |
Music |
genellikle antik dönemlere veya ortaçağ'a özgü iki telli bir enstrüman |
dichord n.
|
|
259 |
Music |
(ortaçağ'da) laterna sandığı |
sambuca n.
|
|
260 |
Music |
bir çeşit ortaçağ müziği |
prick song n.
|
|
261 |
Music |
yeni temalarla değişip tekrar eden hareketlerden oluşup ortaçağ dairesel dansından türetilmiş olan bir dans kompozisyonu |
rondo n.
|
|
262 |
Music |
(ortaçağ kilise müziğinde) sekiz gamın sonuncusu ile ilgili |
hypomixolydian adj.
|
|
263 |
Music |
(ortaçağ kilise müziğinde) sekiz gamın sonuncusuna ait |
hypomixolydian adj.
|
|
264 |
Music |
(ortaçağ kilise müziğinde) sekiz gamın dördüncüsü ile ilgili |
hypophrygian adj.
|
|
265 |
Music |
(ortaçağ kilise müziğinde) sekiz gamın dördüncüsüne ait |
hypophrygian adj.
|
|
Theatre |
|
266 |
Theatre |
cornish'de bulunan bir ortaçağ amfitiyatrosu |
playing place n.
|
|
267 |
Theatre |
cornish'de bulunan bir ortaçağ amfitiyatrosu |
plain-an-gwarry n.
|
|
268 |
Theatre |
ortaçağ dini piyesi |
mystery play n.
|
|
269 |
Theatre |
ortaçağ dini piyesi |
miracle play n.
|
|
270 |
Theatre |
kutsal veya incil ile ilgili bir konuyu ele alan kısa bir ortaçağ sahne oyunu |
auto n.
|
|
271 |
Theatre |
ortaçağ'da paris'te yasama memurları tarafından kurulan bir lonca |
basoche n.
|
|
272 |
Theatre |
ortaçağ dini piyesi |
mistery n.
|
|
273 |
Theatre |
(ortaçağ dini piyesinde) sahne |
pageant [obsolete] n.
|
|
Mythology |
|
274 |
Mythology |
(ortaçağ halk hikayelerinde) perilerin kralı ve titania'nın kocası |
oberon n.
|
|
275 |
Mythology |
(ortaçağ halk hikayelerinde) perilerin kralı ve titania'nın kocası |
oberson n.
|
|
276 |
Mythology |
ortaçağ'da cadıların uçmak için kullandıklarına inanılan bir losyon |
devil's grease n.
|
|
Archaic |
|
277 |
Archaic |
ortaçağ avrupa'sında kuzey çinli kimse |
cataian n.
|
|
278 |
Archaic |
(ortaçağ'da) bir şövalye ve beraberindekileri içeren askeri birim |
lance n.
|
|
279 |
Archaic |
ortaçağ köylüsü |
villan n.
|
|
280 |
Archaic |
ortaçağ ingilizcesi ile konuşma |
old english n.
|
|
281 |
Archaic |
ortaçağ ingilizcesi ile yazma |
old english n.
|
|
282 |
Archaic |
ortaçağ ingilizcesinin taklidi |
old english n.
|
|
Modern Slang |
|
283 |
Modern Slang |
ortaçağ'da bir kişinin cadı/büyücü olup olmadığını anlamak için kullanılan suda yaşayan kuş (kişi kuşla aynı kilodaysa o kişinin cadı/büyücü olduğuna karar verilirdi) |
a duck expr.
|
|