seçkin - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

seçkin



Sens de "seçkin" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 62 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
seçkin distinguished adj.
seçkin outstanding adj.
General
seçkin flower n.
seçkin gentleperson n.
seçkin excellent adj.
seçkin prominent adj.
seçkin topflight adj.
seçkin vintage adj.
seçkin preeminent adj.
seçkin picked adj.
seçkin exquisite adj.
seçkin exclusive adj.
seçkin eximious adj.
seçkin selected adj.
seçkin select adj.
seçkin eligible adj.
seçkin elite adj.
seçkin eminent adj.
seçkin privileged adj.
seçkin choice adj.
seçkin superior adj.
seçkin top line adj.
seçkin top-hole adj.
seçkin top-line adj.
seçkin well-chosen adj.
seçkin braw adj.
seçkin premium adj.
seçkin pre-eminent adj.
seçkin rarefied adj.
seçkin distinctive adj.
seçkin rarified adj.
seçkin unvulgar adj.
seçkin major-league adj.
seçkin big adj.
seçkin laureate adj.
seçkin blue-ribbon adj.
seçkin brilliant adj.
seçkin honorable adj.
seçkin gentrified adj.
seçkin deinteous adj.
seçkin odd [obsolete] adj.
seçkin distinct [obsolete] adj.
seçkin disting adj.
seçkin distingué adj.
seçkin distinguée adj.
seçkin distinguishable [obsolete] adj.
seçkin good adj.
seçkin clubby adj.
seçkin curious [dialect] adj.
seçkin silk-stocking adj.
seçkin proud adj.
seçkin standout adj.
seçkin star adj.
seçkin supereminent adj.
seçkin tony adj.
seçkin exc (excellent) abrev.
Colloquial
seçkin top line n.
seçkin whizz-bang adj.
seçkin schmick [australia] adj.
Idioms
seçkin ok yah expr.
Law
seçkin learned adj.
Archaic
seçkin supravulgar adj.

Sens de "seçkin" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 100 résultat(s)

Turc Anglais
General
seçkin kimse topliner n.
seçkin sınıf elite n.
seçkin kimse topper n.
seçkin olma exclusiveness n.
seçkin kişiler elite n.
seçkin şey flower n.
seçkin ödül prestigious award n.
seçkin ödül prestigious prize n.
seçkin aileler elite families n.
seçkin çevre coterie n.
sanatsal, felsefi vb. amaçlarla bir arada olan seçkin topluluk cénacle n.
seçkin insanlardan oluşan grup elect n.
seçkin kadın queen n.
en seçkin yaklaşık on bin kişiden oluşan insan grubu upper ten thousand n.
entelektüel veya kültürlü çevrelerde yüksek statüye sahip veya bu çevrelerde nüfuz sahibi olan, seçkin bir gruba mensup kimse mandarin n.
seçkin kimseler hoi polloi n.
seçkin bir grubun belirli din, ırk, uluslara mensup kişileri gruba kabul etmemek üzere yaptıkları yazısız anlaşma gentleman's agreement n.
seçkin bir grubun belirli din, ırk, uluslara mensup olan kişileri gruba kabul etmemek üzere yaptıkları yazısız anlaşma gentlemen's agreement n.
seçkin kimse great mogul n.
daha büyük bir serginin parçası olan seçkin pul sergisi court of honor n.
seçkin kimse paravant [obsolete] n.
seçkin kimse pink n.
seçkin zürriyet pedigree n.
seçkin soy pedigree n.
seçkin kimse top sawyer [uk] n.
seçkin aile first family n.
roma tiyatrosunda seçkin kişilerin oturduğu yarım daire biçimli boşluk orchestra n.
seçkin kadın princess n.
seçkin kul predestinate n.
şehirde ikamet etmeyen seçkin kimselere verilen şehir vatandaşlığı freedom of the city n.
seçkin kimse sockdolager n.
seçkin kimse socdolager n.
seçkin kimse sockdologer n.
seçkin kimse sogdologer n.
seçkin kimse sogdolager n.
seçkin kimse sogdoliger n.
seçkin kimse stickout [us] n.
üst düzey seçkin kimse superelite n.
seçkin hale getirmek unvulgarize v.
seçkin olmak lord v.
yüksek seçkin eminent adj.
daha/en seçkin/kaliteli/güzel/hoş choicer, choicest adj.
seçkin olmayan nonvintage adj.
aşırı seçkin ultraexclusive adj.
aşırı seçkin ultrararefied adj.
(kul) seçkin pre-elect adj.
üst düzey seçkin kimseye ait veya ilgili superelite adj.
üst düzey seçkin kimselere özgü superelite adj.
üst düzey seçkin tabakayı yansıtan superelite adj.
seçkin olarak distinguishedly adv.
Phrasals
seçkin görünmek stand off v.
Phrases
seçkin bir şekilde as distinguished from expr.
Colloquial
seçkin grup a-team n.
seçkin görünümlü distinguished-looking adj.
(bir gruptaki/alandaki) en seçkin kişiler who's who expr.
Idioms
seçkin kesim a breed apart n.
seçkin tabaka upper-crust n.
seçkin tabaka cream of the society n.
varlıklı ve seçkin kesim the culturally advantaged n.
seçkin özellikler/nitelikler sterling qualities n.
liderlik vasıfları olan, seçkin, yetenekli erkek/adam alpha male n.
seçkin kimse a tall poppy n.
seçkin bir adam a man among men n.
seçkin bir kadın a woman among women n.
seçkin bir adam a man among men n.
seçkin bir kadın a woman among women n.
seçkin kimseler beautiful people n.
seçkin kimseler the beautiful people n.
seçkin sınıftan culturally advantaged adj.
Formal
(britanya parlamentosunda) askeriye mensubu olması nedeniyle seçkin gallant adj.
Trade/Economic
bir kurum tarafından belli bir meseleyi incelemek üzere görevlendirilmiş seçkin kişiler heyeti eminent persons group n.
Law
abd federal soruşturma bürosu'nun kurduğu seçkin bir taktik birliği hrt (hostage rescue team) abrev.
Politics
2015 sonrası kalkınma gündemi konusunda seçkin kişiler üst düzeyli panel high-level panel of eminent persons on the post-2015 development agenda n.
seçkin bir grubun yönettiği hükümet hierarchy n.
Tourism
avrupalı seçkin destinasyonlar european destinations of excellence n.
dünyanın seçkin destinasyonu world class destination n.
Textile
(seçkin müşteriler için düzenlenen) özel defile trunk show n.
Chemistry
kuzey carolina seçkin kimyager ödülü north carolina distinguished chemist award n.
Marine Biology
boyuna çizgileri olan seçkin bir av balığı trumpeter (latris lineata) n.
Astronomy
1972'ye kadar seçkin ingiliz gökbilimcilere verilmiş bir fahri unvan astronomer royal n.
Social Sciences
gruptaki en seçkin, yetenekli veya agresif kimse alpha n.
seçkin sınıf elite group n.
seçkin tabakaya ait olma elitism n.
Education
seçkin onur öğrencisi distinguished honor student n.
Literature
amerikan edebiyatına seçkin katkı madalyası medal for distinguished contribution to american letters n.
fazlasıyla seçkin alembicated adj.
History
seçkin ve zırhlı yunan mızraklı piyadeleri hoplites n.
ingilizlerin seçkin hintlilere verdikleri bir unvan bahadur n.
seçkin siyasi konsey great council n.
Religious
seçkin insan topluluğu elect n.
Military
hindistan hükümeti tarafından seçkin askerlere verilen bir ödül vir chakra n.
seçkin davranış madalyası distinguished conduct medal n.
seçkin askeri hizmet madalyası distinguished service medal n.
Art
londra'da yer alan, ingiliz tarihinin seçkin şahsiyetlerinin portrelerini ve fotoğraflarını içeren bir sanat galerisi national portrait gallery n.
özellikle, 16. ve 17. yüzyıldaki ünlü ressamları sembolize eden seçkin ressamlar the old masters n.
rus imparatorluk balesi'nin seçkin baş dansçısına yalnızca birkaç kez verilen bir unvan prima ballerina assoluta n.
Archaic
seçkin ve leziz yiyecekler cates n.
Slang
seçkin bir grubun parçası olarak görülmeyen alelade kimse mundane n.
Star Wars
alderaan genç kızlar için seçkin akademisi alderaan select academy for young ladies n.
mariana'nın seçkin tasarımları ve tahrifatları mariana's exquisite designs and alterations n.